Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
1928, che, ernesto, guevara, haziran

Ernesto Che Guevara 14 Haziran 1928

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ernesto Che Guevara 14 Haziran 1928



Ernesto Che Guevara - Ernesto Che Guevara Nezaman Doğdu - 1928 Ernesto Che Guevara

Ernesto "Che" Guevara, Fidel Castro'yla birlikte Küba Devrimi'ni gerçekleştirdi Devrimden sonra yeni kurulan Küba hükümetinde bakanlık da dahil olmak üzere önemli görevler üstlendi Fakat içinde yanan devrim ateşi onu yeni arayışlara yöneltti Bolivya'da köylüleri devrime kazanmak için gerilla faaliyetleri yürütürken hükümet güçleri tarafından ele geçirildi, işkence gördü ve kurşuna dizilerek öldürüldü


Ernesto "Che" Guevara, bundan tam 84 yıl önce büyük bir toprak sahibinin oğlu olarak Arjantin'de dünyaya geldi Yaşadığı ülkede büyük toprak sahibi, tacir, sanayici ve siyasetçi olan 200 aile hemen her şeyi belirlerken, geniş halk kitleleri yoksulluk ve sefalet içinde yaşıyordu


Yerli geçici işçiler arasında tüberküloz çok yaygındı Kömür ocaklarında çalışan işçiler, kömür tozlarına karşı herhangi bir önlem alınmadığı için 30'lu yaşlarında ölüyorlardı


Che'nin ailesi, bu duruma eleştirel bakıyordu Zengin bir ailenin kızına yazdığı bir aşk mektubunda Che şöyle diyordu: "Sefaletin boyutları, bir ferdi olarak dünyaya geldiğin bu sınıfın işlediği suçlar benim kaldırabileceğimden, onlar gibi olmak isteyebileceğimden çok daha büyük: Bazı geceler bu suçu bir karabasan gibi hissediyorum Vücudunun o güzel kokusu, varoşlardan yükselen sefaletin suçlamasını hissetmememi sağlamıyor Zenginlik; hayır, ben bunun bir parçası olmak istemiyorum Bu haksızlığın sürüp gitmesinin bir parçası olmak istemiyorum"


Bir tıp öğrencisi olarak bir arkadaşıyla birlikte yaptığı bir motosiklet gezisinde, Orta ve Güney Amerika'nın hemen hemen bütün ülkelerini gezdi Bu yolcuğunu anlattığı günlüğü sinema filmi olarak çekildi


Che, ABD holdinglerinin Orta ve Güney Amerika ülkelerinden ne muazzam miktarlarda hammadde topladığını, ne muazzam miktarlarda kârlar ettiğini, hükümetleri istediği gibi devirip yenilerini kurduğunu gördü Gezip gördüğü ülkeler az gelişmişti ve her bakımdan ABD'ye bağımlıydılar


Yerel egemenler servetlerini ya har vurup harman savuruyor, ya da ülke dışına kaçırıyorlardı İnsanlar her yerde isyan ediyorlardı, ancak bu isyanlar bir yönetici çetenin yerine bir başkasının geçmesini sağlamaktan başka bir işe yaramıyordu


Guevara 1955 yılında ülkesini kölelikten kurtarmak isteyen Kübalı avukat Fidel Castro'yla tanıştı Che ona hayran kalmıştı: " Bu mücadele ancak zaferle sonuçlanabilir Onun iyimserliğini paylaşıyorum Sızlanmaya son verip savaşmaya başlamak kaçınılmaz"


Aralık 1956'da Castro ve Guevara, 80 savaşçıyla birlikte Küba'ya gitmek üzere denize açıldılar Adanın ekonomisi pratikte her şeyiyle ABD'ye aitti: Telefon ve elektrik şirketlerinin hisseleri %90 oranında, demiryolları işletmelerinin yarısı, ham şeker üretiminin %40'ı ABD'nin elindeydi


Küba'nın ihracatının %80'ini şeker oluşturuyordu Kişi başına düşen gelir, 50 yıldan bu yana artmamıştı


Diktatör Batista'nın rejimini devirmek için iki yıllık bir mücadele yeterli oldu Savaşın son günlerinde devrimcilerin güçleri 800 savaşçıdan ve 2200 sivil güçten oluşuyordu Köylüler devrimcileri pasif olarak destekliyordu, işçiler de genel olarak aktif mücadeleye katılmadılar Mücadelenin yönetimi, çekirdeği entelektüellerden oluşan gerilla liderliğinin elindeydi


Batista'nın rejimi o kadar yozlaşmış ve çürümüştü ki, Castro ile Guevara Havana'ya girdiklerinde kimse onlara karşı koymaya yeltenmedi ABD hükümeti bile artık Batista'ya olan inancını yitirmişti


Önde gelen bir gerilla komutanı olarak Guevara yönetici kadronun arasına girdi Merkez Bankası'nın başkanı oldu Tarım Reformu Enstitüsü'nü yönetti ve "yeni toplum"un önde gelen düşünürlerinden biri oldu


Küba'daki yeni hükümet bağımlılıktan kurtulmak, modernleşmek ve sanayileşmek istiyordu Ancak hükümetin yaptığı yumuşak bir toprak reformu gibi pek de radikal olmayan adımlar bile ABD'nin tahammül sınırlarının çok ötesindeydi


ABD ve Küba sermayesi adadan çekildi Sonra da rejimi diz çökertmek için ABD adaya çok ağır bir ekonomik ambargo uygulamaya başladı ABD'nin bu baskısıyla ve doğrudan komşuluğuyla bağımsız bir milli kalkınma mümkün değildi Bundan ötürü Küba yöneticileri Sovyetler Birliği'ne yaklaşmaktan başka çare göremediler


Castro 1961 yılında kendisini aniden "Marksist-Leninist" ilan etti Sovyetler Birliği yöneticileri, ABD'nin burnunun dibindeki devrimci bir adayı, süper güçlerin oyununda bir koz olarak görüyorlardı SSCB, Küba'nın ekonomik durumunu kendi lehine kullanmaya başladı


Guevara bu gelişmeler karşısında dehşete kapılmıştı SSCB adadan hammadde ve besin istiyor, ancak sınai kalkınmayı teşvik etmiyordu Sovyetler, şeker için dünya piyasasındaki fiyatlardan fazlasını ödemiyorlardı 1963/64 yıllarında hükümet ekonominin şekere olan bağımlılığın bu güne kadar olmadığı büyüklüğe eriştiğini itiraf etmek zorunda kaldı


Che'nin henüz hükümette olduğu dönemlerde, besin maddeleri ve tekstil ürünleri karneye bağlandı Sanayiye para aktarmak adına işçilerin yaşam standardı düşürülmeye başlandı Sosyal sorumluluk ve sosyalist ahlâk çağrıları yapılarak, işçilerin daha fazla fedakârlık yapmaları sağlanmaya çalışıldı Nihayetinde rejim giderek otoriter ve sert bir hal almaya başladı Küba, çıkmaz bir yola girmişti


Che'nin asıl gücü devrime olan inancında ve bitmez tükenmez enerjisinde yatıyordu Küba hükümetinde üstlendiği bürokratik görevler onu tatmin etmiyordu Castro, SSCB ile Çin arasındaki gerginliği fırsat bilerek Küba lehine adımlar atmaya çalışırken, Che devrimi yaygınlaştırmak istiyordu


Che, ABD ile olan denge durumunu korumak istediği için dünyada yaşanan devrimlere ve ayaklanmalara destek vermeyen SSCB'yi sert bir şekilde eleştiriyordu Guevara, 1956'da sözde sosyalist, özde devlet kapitalisti devletleri "sömürücülerin suç ortakları" olmakla itham etti


SSCB'nin kendisinden bağımsız olarak gelişen bir kurtuluş hareketini desteklemeye niyetli olmamasına rağmen, Che ısrarlıydı: "Yaptığımız işi ihraç etmekten vazgeçemeyiz" Yarattığı " iki, üç, daha fazla Vietnam!" sloganı, Vietnam Kurtuluş Hareketi'nin işgalci ABD güçlerine karşı verdiği savaş esnasında öğrenci hareketi tarafından benimsendi


Guevara, Küba'da edindiği tecrübelerden yola çıkarak, başka devrimler için de senaryolar oluşturmaya çalışıyordu Bu fikrin zaafları, Bolivya'da açık bir şekilde ortaya çıktı Che, Bolivya'da Güney Amerika'nın tüm ezilenlerinin isyanının kıvılcımını yakmak istiyordu Fakat bu girişim büyük bir başarısızlıkla sonuçlandı


1966/67 yıllarında Guevara bazı Kübalı yoldaşlarıyla beraber Bolivya'da bir gerilla kampı kurmaya ve etrafında savaşçılar toplamaya başladı Bolivya tesadüfen seçilmiş bir yerdi Che'nin teorisinde mekân çok büyük bir rol oynamıyordu


Guevara, bir devrimcinin devrim koşullarını beklememesi gerektiğini, aksine bunları kendi eylemiyle yaratabileceğini düşünüyordu Gerillalar sınırlı bir alan içinde verdikleri "kahramanca mücadeleyle" devrimin ateşini yakabilirlerdi


Bu küçük savaşta partizanların kaleleri oluşacaktı Savaş, diktatörlüklerin maskesini düşürecek ve zalimliklerini olanca çıplaklığıyla gözler önüne serecekti Bu sayede egemenlerle halk arasındaki kutuplaşma giderek keskinleşecekti Artık partizanların safları köylülerle doldurulabilirdi Giderek daha geniş bölgeler isyancıların denetimine girecekti, ta ki nihai zafere kadar


Ancak Bolivyalı köylüler Che'nin mücadelesine ilgi duymuyorlardı Bolivya hükümeti de hiçbir şekilde Küba'daki Batista rejimi kadar köksüz ve zayıf değildi Partizanlar tümüyle izole olmuşlardı ABD'nin tüm desteğine sahip hükümet güçleri, her geçen gün daha fazla sayıda isyancıyı öldürüyordu Bir yıl sonra savaş kesin olarak yitirildi: 9 Ekim günü Che gerillalarıyla birlikte tuzağa düşürüldü, tutsak edildi ve kurşuna dizildi


Her şey farklı bir şekilde gelişebilir miydi?


Bolivya macerası esnasında, Che'nin hareketinden bağımsız olarak Bolivyalı maden işçileri grev yapıyorlardı Bu işçiler daha 1952 yılında bile bir devrimin öncüleri olmuşlardı


Che, ulusal kurtuluş hedefini, işçilerin kıtada sık sık alevlenen sınıf savaşıyla birleştirebilirdi İşçiler 1969 yılında Arjantin'in Cordoba ve Rosario şehirlerinin yönetimini kısa süreliğine ellerine geçirmişlerdi


1960'lı yılların sonlarında Şili'de de giderek daha fazla işçi direnmeye başlamıştı Bunun sonucu olarak 1970 seçimlerinde sosyalistler, sosyal demokratlar ve başkaları, Salvador Allende liderliğinde hükümet kurmayı başarmışlardı Fakat Che için mücadelenin merkezi kırsal alandı Bu da zorunlu olarak devrimin şehirli işçi sınıfının değil, şehirli entelektüeller tarafından önderlik edilecek köylüler tarafından yapılmasını öngörüyordu


Guevara 1950'li yıllardan sonra sık sık Karl Marx'ın yazılarını okumuştu Sömürüye ve zorbalığa karşı Marx'la aynı görüşleri paylaşıyordu Ancak politik olarak Marx'la en temel noktada, kapitalizmden kurtuluşun ancak işçi sınıfın kendi eylemiyle gerçekleşebileceği düşüncesinde ayrışıyordu


Guevara, devrimci potansiyelin yoksulluktan ve sefaletten kaynaklandığı görüşündeydi Sadece eyleme geçme kararlılığı, yeteri kadar cesaret ve partizanları doğru yola ikna edebilecek doğru fikirlere sahip gerillaların varlığı, devrimi yapmaya yeterliydi


Ancak Che'nin coşkusu ve fedakârlığı, Küba'dan farklı olarak, Bolivya'da işçi sınıfının kendi eyleminin yerine geçemedi Guevara, sahip olduğu inanç ve kararlığı, işkencecilerin elindeyken tek bir kelime bile söylemeyerek, hayatının son anlarında bile yeniden ispat etti

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.