Prof. Dr. Sinsi
|
Lavanta, Hepatit-B Ve Hepatit-C Ye Karşı
Özellikleri: Karaciğer yetmezliği •kronik karaciğer enfeksiyonlarına karşı •Hepatit-B ve Hepatit-C ye karşı •sarılık •saç dökülmesine karşı •vitiligo, sedef ve ileri yaşlarda deride oluşan lekelere karşı •sakinleştirici ve rahatlatıcı (sedatif)
Lavanta ülkemizde, özellikle Akdeniz Bölgesinde süs bitkisi olarak yetiştirilen bir bitkidir Kendine has hoş kokusundan dolayı parfümeri ve kozmetik endüstrisinde kullanılmaktadır Ancak, lavanta çiçeğinin karaciğer metabolizmasının sağlıklı çalışması üzerindeki olumlu etkisi ile saç dökülmesine karşı kullanımı onun en önemli iki özelliğidir Genel karaciğer rahatsızlığı veya karaciğer yetmezliği şikayeti olanların imdadına yetişen bir bitkidir Lavanta kürü, sirozdan veya alkolden dolayı zarar görmüş karaciğer hücrelerinin rejenerasyonunda (tekrar yenilenmelerinde) veya bu hücrelerin tekrar sağlıklı bir şekilde çalışmaya başlamalarında öylesine etkilidir ki, kürü uygulayan hastaların kısa zamanda almaya başladıkları başarılı sonuçlar, onları şaşırtmaktadır
Dikkat!Hepatit-B veya Hepatit-C den dolayı siroz başlangıcı var ise, bu hastaların lavanta kürüne ilâveten kereviz kürünü de uygulamalarını önemle hatırlatırız Kereviz kürünü uygularken enginar tüketmeyiniz ve kürünü de uygulamayınız Aynı şekilde, lavanta kürünü de uygularken ne kereviz ne de enginar kürünü uygulamayınız Siroz’a dönüşmüş hastalarda alkaline phosphatase (ALP) ve glutamyl transpeptidase (GGT) enzimlerinin seviyeleri yükselmiştir Sirozun esas nedeni alkol kullanımı olarak, uzun yıllardır birinci sırayı almıştır Amerika’da 2004 yılında açıklanan araştırma sonuçlarına göre, Hepatit-C virüsüne bağlı siroz birinci sıraya yerleşmiştir Buna göre Hepatit-C ye bağlı siroz %26, alkole bağlı oran ise %21 olarak açıklanmıştır
Dünya Sağlık Teşkilatının 1999 yılı verilerine göre tüm dünyada yaklaşık 175 milyon insanın kronik olarak Hepatit-C Virüsü (HCV) ile infekte olduğu tahmin edilmektedir Her yıl yaklaşık 3 7 milyon insan da HCV ile enfekte olmaktadır Hepatit-C virüsü denetlenmemiş kan transfüzyonu (kan nakli) ile bulaşmaktadır Cinsel ilişki ve doğum esnasında da geçiş mümkündür Tüm bunların dışında sterilize edilmemiş enjeksiyon ve sünnet aletleri de risk oluşturmaktadır Bunların dışında, temmuz 1992 den önce organ nakli yaptırmış olanlarda da bu risk vardır Çok sık diyaliz cihazına bağlanmak zorunda olan hastalarda da az da olsa kapma riski vardır HCV, karaciğerde iltihaplanmaya neden olmaktadır Hepatit-C virüsü, bazı insanlarda uzun yıllar en küçük bir şikâyete neden olmadığından kişiler bu virüsü kaptıklarının çok geç farkına varmaktadırlar Hastalığın, siroza, karaciğer kanserine veya karaciğer yetmezliğine dönüşme riski vardır Bu nedenle, Hepatit-C’nin erken tanısı çok önemlidir
Lavanta kürü, Hepatit-C hastalarının kullanacağı mükemmel bir destekleyici kürdür Hemen belirtmekte fayda görüyorum, lavanta kürü, Hepatit-C virüsünü yok etmemektedir Lavanta kürü Hepatit-C virüsünün aktif hale geçmesini engelleyebilmekte ve neden olduğu karaciğer iltihaplanmasının tedavisinde de mükemmel destekleyici rol oynamaktadır Karaciğer metabolizmasının sağlıklı bir şekilde çalışmasını düzenleyerek, virüsün faaliyete geçmesini önemli ölçüde bastırmaktadır Günümüzde henüz bu virüsü yok edecek herhangi bir tedavi yöntemi mevcut değildir Bilinen bir diğer noktada şudur, Hepatit-C, altta yatan başka bir karaciğer hastalığını da artırmakta ve ağırlaştırmaktadır Bu virüsün en önemli özelliği genomundaki relatif değişkenliktir Bir çok farklı genotipi bulunduğundan dolayıdır ki, hastalığın ciddiyeti ve tedaviye verdikleri cevaplar önem kazanmaktadır Kısaca, Hepatit-C virüsünün çok farklı genotipleri olduğundan, hastalığın seyri ve hastaların tedaviye verecekleri yanıtlarda farklılıklar göstermektedir Bugün bilinen en az altı tane genotipi ve gene en az elli tanede alt-tipi (sub-type) bulunmaktadır Örneğin, Amerika’da 1a ve 1b genotipi en sık görüleni (%75) olup, genotip iki ve üç, % 15 civarındadır Hepatit-C virüsünün hangi genotip’e ait olduğunun da belirlenmesi, tedavi şeklinin seçimi için önemlidir Çünkü, her genotip interferon (IFN) tedavisine cevap vermemektedir Lavanta kürü uygulanırken, interferon tedavisinde gözlenen flu-like symptoms (subjektif semptomlar) denilen yan tesirleri gözlemek mümkün değildir
Örneğin, interferon tedavisinde gözlenen başlıca yan tesirler iştahsızlık, sıtma nöbetleri, baş ağrısı, soğuk algınlığı şikayetleri, susama, mide bulantısı ve beraberinde kusma ve eklem ağrıları Lavanta kürü uygulanırken her hangi bir yan tesir yaşamak mümkün değildir Lavanta kürü öylesine etkilidir ki çok kısa zamanda sonuçlarını almak mümkün olmaktadır Lavanta kürü ile kısa zamanda sonuç almanın arkasında karaciğer enfeksiyonuna karşı, biyokimyasal reaksiyon hızının çok yüksek değerde olması yatmaktadır
Hepatit-C ye karşı genel ve yaygın bir aşı yoktur Henüz olmayışının veya böyle bir aşının geliştirilmesinin zorluğunun arkasında, bu virüsün genomundaki relatif farklılıklardan kaynaklanmaktadır Bu konuda sizi en iyi aydınlatacak olan hekimdir Bebeğini emziren anneden, emzirme yoluyla bu virüsün bebeğe geçmesi mümkün değildir Hepatit-C virüsünü almış olanlara yapılan değişik testler vardır Bu testlerin istenmesine hekim karar verecektir
Hepatit-C ve Hepatit-B hastaları için enginar bulunmaz bir nimettir Bu hastaların karaciğer metabolizmalarının sağlıklı ve dengeli bir şekilde çalışmasında enginarın katkısı öylesine önemlidir ki, onlara haftada bir-iki defa birer porsiyon enginar tüketmelerini adete alışkanlık haline getirmelerini tavsiye ederim Eğer, Hepatit-B ve Hepatit-C den dolayı şikâyetler ortaya çıkmış ise, ve de karaciğer değerleri de yükselme göstermiş ise bu taktirde lavanta kürüne ilaveten haftada iki-üç defa birer porsiyon (yağsız olarak) enginar tüketimini kür olarak uygulamaları bulunmaz bir imkândır Çok az suda tuzsuz ve yağsız olarak dilimlenmiş olarak pişirdiğiniz enginarın suyunu da özellikle içmek gerekir Yağsız ve tuzsuz olarak tüketeceğiniz enginar, belki size yavan gelecektir Ancak, unutmayınız ki bu sağlığınız için gereklidir
Alerjik Mevsimler ve Hepatit Bahar mevsiminde çiçek tozları (polen) bir çok insanda alerjiye neden olmaktadır Hatta, yaz mevsimine girerken de halk arasında saman nezlesi olarak bilinen alerjik reaksiyonlar ortaya çıkmaktadır Bu dönemlerde karaciğer metabolizması da olumsuz etkilenmektedir Hepatit-C veya Hepatit-B virüsü taşıyıcılarının karaciğer değerlerinde (ALT ve/veya AST) fluktasyonlar (iniş-çıkış) gözlenebilmektedir Bunun sebebinin özellikle alerjik mevsimlerden kaynaklandığı belirtilmektedir Çünkü, alerjik mevsim denilen bahar başlangıcı ve yaz mevsimine geçişlerde soluduğumuz havada bulunan polenler veya mevsim gereği tozlar insan vücudunda alerjik reaksiyonlara neden olmaktadır Unutmayınız ki, alerjik reaksiyonlar bir şekilde karaciğerin çalışmasını olumsuz etkileyebilmektedir Sonuçta, Hepatit-B veya C taşıyıcılarında ALT ve/veya AST değerleri iniş-çıkış gösterebilmektedir
Karaciğer metabolizmasını olumsuz etkileyen ilaçlar
Lavanta üzerine yaptığım çalışmalarımda ilk görülen, içerdiği en az on dört tane sedatif (teskin edici, rahatlatıcı) özelliği olan etkin maddeyi içerdiğidir p-cymene, alpha-pinene, cinnamaldehyde ve carvone lavantanın içerdiği sedatif özellikli etkin maddelerden bir kaç tanesi Lavantanın içerdiği etkin maddelerin kendine özgü bir sistematiği olduğunu görülür Bu sistematiğin içerisinde gözlenen, lavantanın tüm karaciğer metabolizmasını mucizevi bir şekilde düzenleyebileceğidir
Tabiat ana lavantaya öylesine cömert, öylesine seçici davranmış ki, içerdiği etkin maddeler özenle bir araya toplanıp sanki, genel karaciğer şikâyetlerine karşı özel olarak yaratılmış Gerek çiçeklerinde gerekse de yapraklarında moleküler yapıları ve etkin özellikleri bakımından birbirlerinden tamamen farklı maddeler bulunmaktadır Aşağıdaki tablodan bu maddelerin etkin özelliklerini görebilirsiniz
Karaciğer metabolizmasının sağlıksız çalışmasından dolayı yükselen enzim değerlerinin kısa zamanda kontrol altına alınmasında ve tekrar kısa zamanda normal değerlerine indirilmesinde lavanta kürü bulunmaz bir nimettir Özellikle, Hepatit-B ve Hepatit-C virüslerinin aktive olabilmelerine karşı, karaciğer metabolizmasının sağlıklı çalışmasını ve güçlü kalmasını sağlayabiliyor Sağlıklı ve güçlü çalışan karaciğer metabolizması, karaciğer bağışıklık sisteminin de güçlü olduğunu gösterir Böylece virüsler bastırılarak faaliyete geçmeleri önlenmiş olabiliyordu Sonuçta, lavanta kürünün, bu virüslerin karaciğer dokusunda kansere veya siroza dönüşme riskine karşı da mükemmel bir önleyici rolünün olabileceği gerçeğini de ortaya koymaktaydı Karaciğer metabolizmasının düzenli çalışmasında lavantanın çiçeklerinde bulunan 1,8 cineole,delta-3-carene ve herniarin ağırlıklı olarak etkili olurken, yapraklarının içerdiği beta-pinene’de karaciğer enfeksiyonuna karşı adeta tabii bir antibiyotik olarak görev yapmaktadır Lavantanın yapraklarında bulunan bornyl-acetate etkin maddesi antiviral olarak görev yapan en az sekiz tane etkin maddeden bir tanesi Bu amaçla kullanılacak olan lavantanın bir yıldan daha fazla beklememiş olmasına özen gösteriniz Aktarlardan alınacak olan lavantanın sadece çiçeklerinin değil eşit oranlarda yapraklarının da bulunması gerektiğine özen gösteriniz Aktarlarda lavanta yağı da satılmaktadır Bu amaçla lavantanın yağı daha da etkili olur düşüncesiyle kesinlikle kullanmayınız Lavanta kürünün uygulanması esnasında, lavantanın çiçeklerinde bulunan lavandulol vedihydrocoumarin ile yine yapraklarında bulunan cedrene, alpha-humulene ve alpha-cadinene maddelerinin aynı anda bulunmaları lavantanın etkili olmasındaki temeli oluşturmaktadır
Hepatit-C nin sebep olabileceği karaciğer kanserine dönüşme riskini büyük bir ölçüde önleyen etkin maddelerden bir tanesi de lavantanın içerdiği ursolic acid fonksiyonel maddesidir
Hangi bitki olursa olsun, içerdiği önemli bir etkin madde tek başına veya saf halde istenilen ölçüde veya doğrultuda faydalı olmayabilir Çünkü, o etkin maddenin metabolizmada istenilen başarıyı sağlayabilmesi için, bitkinin içerdiği diğer yardımcı etkin maddelere, medyatör maddelere ve birinci derecede fonksiyonel olan etkin maddenin işlevini artırabilmek için segonder maddelere de ihtiyaç vardır Uygulanan bitkisel yardımcı (destekleyici) tedavide sadece etkin maddeyi düşünmemek gerekir Bu anlamda, kullanılan bitkiyi bir bütün olarak değerlendirmek gerekir Önemli olan diğer bir hususta kullanılacak olan bitkinin hangi kısımlarının kullanılacağı, ne müddetle demleneceği, ne zaman ve nasıl içileceği ve de ne kadar süreyle hangi aralıklarla uygulanacağıdır
Derideki bazı rahatsızlıkların nedeni karaciğerden kaynaklanmaktadır Lavanta kürü aynı zamanda, halk arasında ala hastalığı olarak bilinen vitiligo,sedef ve deride ileri yaşlarda oluşan yaşlılık lekelerine karşı da önleyici rol oynamakta ve de bu hastalıkların tedavisinde de önemli bir yardımcı ve destekleyicidir Lavanta, saç dökülmesine karşı da çok etkilidir Ancak, bu konudaki uygulama dıştan olup, hazırlanması tamamen farklıdır Lavanta kürünün başarı oranını çok daha fazla yükseltmek ve daha hızlı bir biçimde sonuca ulaşabilmek için beslenme şeklinize dikkat ederek bazı takviye uygulamalarda yapabilirsiniz İşte bunlardan bazıları, her gün öğle yemeklerinden yarım saat önce hiç bir şey ilave etmeden tüketeceğiniz bir porsiyon preslenmiş çilek lapası, karaciğer yetmezliğine karşı önemli bir takviye oluşturur Preslenmiş çilek lâpası, çileklerin çatalla veya kaşıkla iyice ezilerek hazırlanmasıdır Ezme işlemi tamamlandıktan sonra fazla bekletmeden tüketilmesi gerekir Tüketeceğiniz çileklerin hormonsuz olmasına özen gösteriniz Genel olarak, karaciğer metabolizmasının sağlıklı ve düzenli çalışmasında enginarın katkısı yabana atılmayacak kadar büyüktür Haftada iki-üç defa bir porsiyon, az suda haşlanmış (dilimlenmiş olarak) enginar tüketmek Tuzlamayınız ve porsiyon başına bir çorba kaşığından fazla sıvı yağ kullanmayınız Var ise, artakalan haşlama suyunu içiniz Taze kayısının karaciğerin dostu olduğunu unutmayınız Beslenme şeklinin uygulanmasında karaciğerin yükü hafiflemekte ve karaciğer daha rahat çalışmaktadır
Karaciğer yetmezliği, kronik karaciğer enfeksiyonu veya hepatit-B veya da hepatit-C şikâyeti olanların beslenmelerinde aflatoksin içeren besinlerden de mutlaka uzak durmaları gerekir Nedir, aflatoksin? Aflatoksin, Aspergillus flavus adı verilen bir mantarın salgıladığı zehirdir (toksin) Örneğin, ekmeğin üzerinde oluşan yeşilimsi küf, aflatoksine verilebilecek en güzel örnektir Nemli veya uygun olmayan koşullarda ve ortamlarda depolanmış buğdayın, fıstığın, biberin veya fındığın üzerinde oluşabilen mantarın salgıladığı küf, aflatoksine örnektir Bir başka örnek, uygun olmayan şartlarda ve ortamlarda saklanan elmanın üzerinde de küf olarak adlandırabileceğimiz mantar oluşabilmekte ve patulin adı verilen zehiri (toksini) salgılamaktadır Gerek aflatoksin ve gerekse de patulin karaciğer kanserinin oluşumunda etkin rol oynayan maddelerdir Ekmeğin üzerinde oluşmuş küf (mantar) var ise, ekmeğin tamamının hiç bir şeklide tüketilmemesi gerekir Çünkü, ekmeğin yüzeyinde oluşmuş olan mantarın kökleri, gözle tesbit edilemeyecek kadar ekmeğin içine doğru yayılmıştır Küflü bölgeyi bıçakla kesip atmak, geri kalanını tüketmek çözüm değildir Aynı şekilde üzerinde mantar oluşmuş tüm sebze veya meyve çeşitlerini hiç bir şeklide kullanmayınız Unutmayınız ki, bir besini pişirmekle de içerdiği aflatoksini yok etmek mümkün değildir Kısaca, aflatoksin pişirilme esnasında yok olmaz Küflü ekmeklerinizi hayvanlara da kesinlikle vermeyiniz Küf (mantar) içeren bir ekmeği sütünden istifade ettiğiniz bir hayvana verirseniz, hem hayvanın sağlığını olumsuz etkilersiniz, hem de sütünü içtiğiniz taktirde de aflatoksin size geri dönmüş olur Küf içeren ekmeği, en doğrusu toprağa gömmektir Sonuç olarak, üzerinde mantar oluşmuş besinlerin (tahıl, sebze, meyve, ekmek gibi) hiç bir şekilde tüketilmemesi gerekir Özellikle, karaciğer metabolizması sağlıklı çalışmayanların sebze, meyve ve tahıl tüketimlerinde tazeliğe önem vermeleri önerilir Besicilik yapanların, büyükbaş hayvanlara verdikleri yemleri mantar oluşumuna fırsat vermeyecek bir şekilde uygun şartlarda korumaları gerekir Doksanlı yılların ortalarında Avrupa’ya ihraç edilen kırmızı pul biberimizde aflatoksin bulunduğundan dolayı uzun müddet bu biberimizin ihracatı yapılamamış idi Çünkü, toplanan kırmızı biberler uygun olmayan depolama koşullarında bekletilirken üzerinde oluşan mantar, aflatoksin salgılamıştı
Aflatoksinin varlığı yakın bir geçmişte, ilk defa 1960 yılında ortaya konmuştur İngiltere’de, 1960 yılında bir defada ani olarak yüz binin üzerinde tavuk ölmüştür Yapılan araştırma ve soruşturmaların sonucunda, İngiltere’nin o yıl Brezilya’dan tavuk yemi olarak ithal ettiği fındık ununun aflatoksin içerdiğini ortaya koymuş idi Bu felâketin sonucunda da aflatoksin adı verilen zehir, ilk defa ortaya o yıllarda konmuş oldu
Karaciğer Rahatsızlıklarında Beslenmenin Önemi Beslenmede aşırı yağlı yemeklerden uzak durulması gerekir Özellikle lavanta kürüne ilaveten
-çilek lapası,-kereviz,-enginar,-taze kayısı
tüketimi önemlidir Lavanta kürünü uygularken kereviz ve enginar kürünü aynı zamanda uygulamayınız Lavanta kürü tamamlandıktan üç gün sonra enginar veya kereviz kürünü uygulayabilirsiniz
Aktarlarda lavanta yağı da satılmaktadır Kesinlikle bu amaçla lavanta yağı kullanmayınız Lavanta yağı çok güçlüdür ve bazı durumlarda sadece haricen kullanılır Kesinlikle lavanta yağı daha faydalı olur diye, dahili olarak kullanmayınız
LAVANTA
Bilimsel adı Latince “yıkanmak” dan gelen lavanta, Eski Yunan ve Romalılar döneminde sıklıkla kullanılırdı Özellikle banyo sularına kattıkları lavanta, saflık olarak kabul ediliyordu
Güzel ve kalıcı kokusunun yanı sıra, lavanta uzun yıllardır iyileştirici etkisiyle de bilinir Lavantanın çiçek , yaprak ve gövdesinden damıtılarak alınan lavanta yağı tıpta halen kullanılır
Lavantanın afrodizyak etkisi de uzun yıllardır bilinir Salata ve yemek soslarına katacağınız bir kaç damla lavanta cinsel hayatınızı renklendirecektir
Lavanta yatıştırıcı etkiye sahiptir ve uykusuzluğa iyi gelir Çamaşırlarınızın arasına koyacağınız lavanta kesecekleri güzel ve saf kokusunun yanı sıra, rahatlamanıza da yardımcı olur
Mide ve bağırsak rahatsızlıklarında etkili olmasının yanı sıra, baş ağrılarına da iyi gelir İştah açar, sindirim sistemini olumlu etkiler
Kültürü Bulgaristan, İngiltere, AB Devletleri ve Kuzey Afrika ülkelerinde yapılan lavanta, bugün Batı Akdeniz Bölgesi’ne yayılmıştır Yabani olarak Güney Fransa’da, Orta İtalya’da, Yugoslavya’da, İspanya’da ve Yunanistan’da yaygın durumdadır
Kare kesitli ve yeşil renkli gövdesi ikinci yılında odunsu yapıya kavuşur Kü ük, çok kokulu, lavanta mavisi çiçekleri 5-15 cm uzunlukta başaklar üzerinde yaz mevsiminde açar
Drog olarak kullanılan çiçekler, Temmuz ve Ağustos aylarında, henüz tomurcuk halinde iken toplanmalıdır Saplarıyla birlikte toplanan çiçekler, demet halinde bağlanıp, gölge bir yere asılarak kurutulur İyice kuruduktan sonra, çiçekler saptan ufalanarak ayrılır
Nelere faydası vardır?
- Cinsel gücü arttırır ve cinsel isteği kamçılar- Uykusuzluğa iyi gelir- Sinirleri yatıştırır- Merkezi sinir sistemi ve üst solunum sinir sistemini olumlu etkiler- İshale iyi gelir- Mide ve bağırsak rahatsızlıklarında tedavi edici etkisi vardır- Migren ve baş ağrılarında etkilidir- İştah açar- Sindirim sistemini uyarır ve yatıştırır- Kan basıncı düşük olan kişilerin basıncını dengeler- Siniri zayıf olan kişilerin sinirlerini yatıştırır
Nasıl kullanılır?Hepatit-B ve Hepatit-C ye karşı lavanta kürü nasıl yapılır? Bir tutam (4-5 g) lavantayı 300 ml (yaklaşık bir buçuk su bardağı) suda 4 dakika demleyiniz Dört dakikadan daha fazla demlemeyiniz Demleme esnasında sıcaklığını kaynama nokasında sabit tutunuz Cezvede demlerken ocağın altını çok kısık tutunuz Fokur fokur kaynatmayınız Çok yavaş bir şekilde kaynıyor kaynamıyor gibi demleyiniz Demleme süresi tamamlandıktan sonra, ılımasını beklemeden süzülmesi gerekir Süzme işlemi tamamlandıktan sonra içmek için ılımasını bekleyiniz 15 gün boyunca hergün, akşam yemeklerinden en az iki saat sonra bir çay bardağı dolusu içiniz Her defasında (her kullanımda) taze olarak hazırlanması şarttır Bir gün önce arta kalan miktarı kullanmayınız Kolay olsun diye bir kaç günlük hazırlayıp buzdolabında koruma altına almayınız Hiç bir şekilde damak tadına uygun olsun diye, içerisine şeker veya benzeri hiç bir katkı ilave etmeyiniz Onbeş günlük ilk kür tamamlandıktan sonra rahatsızlığın seyrine göre haftada 3-4 defa, akşam yemeklerinden en az iki saat sonra bir çay bardağı içilmeye devam ediniz Karaciğer metabolizması sağlıklı çalışmaya başladıktan sonra lavanta kürü sonlandırılmış olur Her sağlıklı insanın yılda bir defa 15 günlük lavanta kürünü uygulamasında çok büyük faydalar vardır Hiç bir bitkisel kürü alışkanlık haline getirmeyiniz Karaciğer yetmezliği şikâyeti olanların, Hepatit-B veya Hepatit-C virüsü ile yaşamak zorunda olanların zaman zaman lavanta kürünü uygulamalarında çok büyük faydalar vardır
Lavanta çayı:1-2 çay kaşığı çiçek, 1 bardak kaynar suda haşlanır ve 10 dakika demlenmesi beklenir
Lavanta banyosu: 100 gram lavanta çiçeği 2-3 litre suya eklenir ve kaynatılır Süzülerek banyo suyuna eklenir Çeyrek saat yapılan bu banyo oldukça rahatlatıcı ve gevşeticidir
Lavanta keseleri: Kurutulmuş lavanta çiçekleri kumaş bir kesenin içine konulup giysi dolabı ve yastıkların altına konulabilir Bu şekilde kokusu hem güzel bir hava verecek, hem de rahatlatacaktır
Lavanta toniği: Kaynatıp süzdükten sonra soğutacağınız lavanta toniği, hücrelerinizin hızlı değişimine yardımcı olacaktır Ayrıca akne tedavisinde de etkilidir
Hepatit B ve C'ye karşı lavanta
Prof Saraçoğlu lavantadaki etkin maddelerin karaciğer kanserine yol açan Hepatit B ve C virüsünü baskı altına aldığını belirtiyor
?
Hepatit B ve C virüsü olan hastaların yılda bir kez 15 gün lavanta kürü uygulayarak bu konudaki tedavilerini güçlendirmeleri mümkün
?
Hekim gözetiminde tedavi gören hastaların lavanta kürünü bir destekleyici unsur olarak kullanmaları 20 vakada pozitif sonuç verdi
Bitkilerle gelen sağlık dünyadaki yeni trend ABD'de ve Batı'da bu konuda her gün yeni çalışmalar ortaya çıkıyor Doğal ürünlere, doğal sebze ve bitkilere dönüş 21 Yüzyıl'ın en güçlü sağlık akımı olarak kendini gösteriyor Türkiye birçok özel bitkinin anavatanı olan Anadolu üzerinde bulunmasına rağmen Türkiye'de doğal tedavi, bitkisel tedavi gibi yöntemlerle uğraşanların sayısı fazla değil Üstelik bitkisel tedavi-otacı geleneğini yüzlerce yıl öncesinden günümüze taşıyan birçok kişi de yasal takibatlar sonucu bu işten uzaklaştı Ancak son dönemde özellikle Batı'dan gelen etkiler sonucu Türkiye'de bitkisel tedavi yeniden keşfedilmeye başladı Bu konuda çalışanlar ve araştıranlar hızla çoğalıyor Prof Dr İbrahim Saraçoğlu Türkiye'de bitkisel tedavi ile uğraşan önemli isimlerden birisi Prof Saraçoğlu aynı zamanda "prostat tedavisinde brokoli kullanımını" dünyaya ilk kez tanıtan ve uluslararası kabul gören isim olarak biliniyor Saraçoğlu "lavantanın Hepatit B ve Hepatit C tedavisinde etkin bir çare" olduğunu öne sürüyor Bunu lavantadaki etkin maddelere dayandırıyor Lavanta Hepatit'i karaciğerden tamamen atamıyor, ancak yılda bir uygulanacak "lavanta kürü" ile hastalığı baskı altında tutabiliyor Lavanta kürünü uygulayanların karaciğer ölçümlerinde kısa sürede belirgin bir iyileşme gözleniyor
Prof Dr İbrahim Saraçoğlu
|