![]() |
Ensârın En Hayırlılarından: Sa'd Bin Mu'âz |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Ensârın En Hayırlılarından: Sa'd Bin Mu'âzMuhammed aleyhisselâmın bi'setinin onuncu yılı başlarında Medîne'den gelen 12 kişi, Peygamberimizle görüşüp Müslüman oldular ![]() ![]() Mus'ab bin Umeyr Medîne'de fevkalâde bir gayretle çok kimsenin Müslüman olmasını sağladı ![]() ![]() ![]() Sen işini bilen adamsın Ancak bir kabîle reisi olarak bu işe de el koymak istiyordu ![]() - Sen, işini iyi bilen, kimsenin yardımına muhtaç olmayan bir adamsın! Zayıflarımızın inançlarını bozmak için mahallemize gelmiş olan bu adamı, yanımıza gelmekten men et! Es'ad bin Zürâre akrabam olmasaydı, bu işi kendim hallederdim ![]() Bunun üzerine Üseyd bin Hudayr, mızrağını alıp, Mus'ab bin Umeyr'in bulunduğu eve gitti ![]() - Sizi, bize getiren sebep nedir? Zayıflarımızın inançlarını mı bozacaksınız? Eğer, hayatınızdan olmak istemiyorsan yanımızdan ayrılıp gidersin, dedi ![]() Mus'ab bin Umeyr, ona yumuşak bir sesle dedi ki: - Hele biraz otur, sözümüzü dinle! Beğenirsen kabûl edersin, beğenmezsen dinlemekten yüz çevirirsin ![]() - Yerinde bir söz söyledin ![]() Mus'ab bin Umeyr ona, Kur'ân-ı kerîm okudu ![]() ![]() - Bu, ne kadar güzel, ne kadar yüce söz ![]() ![]() Ne yapması lâzım geldiğini anlattılar ve Üseyd bin Hudayr, kelime-i şehâdet söyliyerek Müslüman oldu ![]() - Arkamda bir adam var ![]() ![]() ![]() ![]() - Ne yaptın yâ Üseyd? Bir fenâlığını görmedim Üseyd bin Hudayr, Sa'd bin Muâz'ın Müslüman olmasını çok arzu ettiği için şöyle cevap verdi: - Mus'ab bin Umeyr ile konuştum, bir fenalığını görmedim ![]() ![]() Bu sözler Sa'd bin Mu'âz'a çok dokundu ![]() ![]() ![]() ![]() Halbuki işin aslında böyle bir hareketleri yoktu ![]() ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz, Üseyd bin Hudayr'ın, Hâriseoğullarının, teyzesinin oğlu Es'ad bin Zürâre'ye zarar verecekler demesi üzerine, hemen yerinden fırlayıp, Es'ad bin Zürâre'nin yanına gitti ![]() Oraya varınca baktı ki, Es'ad bin Zürâre ile Mus'ab bin Umeyr, son derece huzûr ve sükûn içerisinde oturup, sohbet ediyorlar ![]() - Ey Es'ad, aramızda akrabalık olmasaydı, sen bu adamı elimden kurtaramazdın ![]() Hele sözümüzü bir dinle Bu sözlere Mus'ab bin Umeyr yumuşak bir şekilde cevap verdi: - Ey Sa'd, hele biraz dur, oturup bizi dinle, anla, sözlerimiz hoşuna giderse ne âlâ, eğer sözlerimizi beğenmezsen, biz bunu sana tekliften vazgeçeriz ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz bu yumuşak ve tatlı sözler üzerine: - Yerinde bir söz söyledin, dedi ve oturdu ![]() Mus'ab bin Umeyr, Sa'd bin Mu'âz'a önce İslâmiyeti anlattı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Yemîn ederim ki ben, şimdiye kadar, hiç bilmediğim bir şeyi dinledim ![]() Mus'ab bin Umeyr hemen ona Kelime-i şehâdeti öğretti ![]() - Eşhedü enlâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlüh, diyerek Müslüman oldu ![]() Sa'd bin Mu'âz Müslüman olmaktan duyduğu huzur ve sevinç içerisinde yerinde duramaz oldu ![]() ![]() - Ey Abdüleşheloğulları! Beni nasıl tanırsınız? - Sen bizim reisimiz ve büyüğümüzsün, biz sana tâbiyiz ![]() O hâlde hepinize haber veriyorum ![]() ![]() ![]() ![]() Medîne tekbîrle çınladı Abdüleşheloğulları, reisleri Sa'd bin Mu'âz'ın Müslüman olduğunu ve kendilerini de İslâma da'vet ettiğini duyar-duymaz hep birlikte Müslüman oldular ![]() ![]() Bu hâdiseden kısa bir müddet sonra bütün Medîne halkı, Evs ve Hazrec kabîleleri İslâmiyeti kabûl edip, îmân ettiler ![]() ![]() ![]() Bu durum sevgili Peygamberimize bildirildiğinde çok memnun oldu ![]() ![]() ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz İkinci Akabe bîatında bulunup, Resûlullaha bîat etti ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz, Medîne'nin ileri gelenlerinden ve reislerinden olduğu için, Mekke'ye gidip, Kâ'be'yi tavâf ederdi ![]() ![]() - Siz bizim dînimizden ayrılanları himâye ettiniz ![]() ![]() ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz, Ebû Cehil'in bu tehditli sözleri karşısında ona şu cevabı verdi: - Eğer böyle bir şeye kalkışırsan, Medîne yakınından geçen ticaret yolunu keser, seni bir daha oralara ayak bastırmam ![]() Bunları söylerken sesi öyle gürlüyordu ki, yanında bulunan Ümeyye bin Halef yavaşça dedi ki: Mekke'de mi öldürüleceğim? - Sesini biraz alçalt, bu kişi bu vâdinin meşhûru ![]() Bunun üzerine Sa'd bin Mu'âz daha gür bir sesle konuştu: - Yemîn ederim ki Resûlullah, bize senin katlonulacağını haber verdi ![]() - Mekke'de mi öldürüleceğim? - Orasını bilmem ![]() Ebû Cehil bu şekilde Sa'd bin Mu'âz'dan öldürüleceği haberini aldığı için, Bedir Savaşında Mekke'den çıkmamak istemiş, çevresinin ayıplaması üzerine Bedir'e gelmişti ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz, Bedir Savaşına katılarak, Bedir Eshâbından olmakla da şereflendi ![]() ![]() ![]() - Biz kervan için yola çıkmıştık ![]() ![]() ![]() ![]() Resûl-i Ekrem efendimiz de buyurdu ki: - Kervân, sahil yolundan savuşup gitmiştir ![]() ![]() Hizmetler nasîb eyle! Bunun üzerine Evs kabîlesi reisi, Sa'd bin Mu'âz ayağa kalkarak şunları söyledi: - Yâ Resûlallah! Bizler, Allaha ve son Peygamberi olan Sana, îmân ettik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İşte, cenâb-ı Hakka yalvarıyorum: Ey Yüce Allahım! Bize öyle hizmetler nasîb eyle ki; gayretlerimizi görünce, Resûlünün göz bebekleri dahî gülsün! Yâ Resûlallah! Artık bizleri, cenâb-ı Hakkın lütfû ile, istediğin yere götür ![]() Sa'd bin Mu'âz'ın bu sözleri üzerine Peygamber efendimiz şöyle buyurdu: - Öyle ise, Allahın lütûf ve bereketine doğru yürüyünüz! Cenâb-ı Hak kat'î olarak, ya kervanı, ya Kureyş ordusunu va'ad buyurmuştu ![]() ![]() Bedir savaşından sonra Uhud savaşına da katılan Sa'd bin Mu'âz, gösterdiği cesâret ve kahramanlıkla Eshâb-ı kirâm arasında çok sevildi ![]() ![]() Uhud savaşında Peygamber efendimiz yaralanmıştı ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz müşriklerle yapılan Hendek savaşına da katıldı ![]() Kılıcını kuşanmış ![]() ![]() ![]() "O gün şiddetli bir ses duydum ![]() ![]() ![]() - Oğlum, koş, arkadaşlarına yetiş, geri kalma!" Hendek harbinde; Sa'd bin Mu'âz büyük bir kahramanlık göstererek savaşıyordu ![]() ![]() ![]() - Yâ Rabbî, Kureyş harbe devam edecekse bana ömür ihsân eyle ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamber efendimiz bir çadır kurarak, Sa'd bin Mu'âz'ı oraya yatırttı ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz Hendek savaşı sona erince, derhal Benî Kureyza Yahûdîlerinin üzerine hareket emri verdi ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz böyle yapmamaları için onları ikâz etmişti ![]() ![]() ![]() Bu kuşatma bir ay sürdü ![]() ![]() ![]() Onların bu isteği üzerine Peygamberimiz Sa'd bin Mu'âz'ı yattığı çadırından getirtti ![]() - Ne hüküm verirsem râzı mısınız? - Evet râzıyız ![]() Bunun üzerine Sa'd bin Mu'âz, Benî Kureyza erkeklerinin boynunun vurulmasına hükmetti ![]() Allah ve Resûlünün hükmü Sa'd'ın verdiği bu hüküm, Yahûdîlerin elinde bulunan kitaplarına tıpa tıp uyuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() - Onlar hakkında, Allahın ve Resûlünün hükmüyle hükmettin ![]() Sa'd bin Mu'âz hazretleri Hendek savaşında ağır bir yara almıştı ![]() ![]() - Allahım, Sa'd, senin rızân için senin yolunda cihâd etti ![]() ![]() ![]() Sa'd bin Mu'âz, Peygamber aleyhisselâmın bu sözlerini duyunca gözlerini açıp şöyle fısıldadı: - Yâ Resûlallah! Sana selâm ve hürmetler ederim ![]() ![]() Melekler arasındaki müjde Cebrâil aleyhisselâm, Peygamber efendimize gelip dedi ki: - Yâ Resûlallah! Bu gece senin ümmetinden vefât edip de vefâtı melekler arasında müjdelenen kimdir? Bunun üzerine Peygamber efendimiz hemen Sa'd bin Mu'âz'ın hâlini sordu ![]() ![]() ![]() Yolda süratli gitmeleri sebebiyle Eshâb-ı kirâm dediler ki: - Yorulduk yâ Resûlallah ![]() Bunun üzerine, Peygamber efendimiz: - Melekler Hanzala'nın cenâzesinde bizden önce bulundukları gibi Sa'd'ın da cenâzesinde bizden önce bulunacaklar ![]() ![]() Peygamber efendimiz, Sa'd bin Mu'âz'ın yanına gelince, onu vefât etmiş olarak buldu ![]() - Ey Ebû Amr! Sen reislerin en iyisi idin ![]() ![]() ![]() ![]() Eslem bin Hâris şöyle anlatmıştır: İçerde Sa'd bin Mu'âz'ın cenâzesi yalnızdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Yâ Resûlallah, niçin öyle yürüdünüz? - Böylesine kalabalık bir mecliste bulunmadım, melekler dolmuştu ![]() ![]() Sonra, Sa'd bin Mu'âz'ın lâkabını söyleyerek: - Sana âfiyet olsun yâ Ebâ Amr! Sana âfiyet olsun ya Ebâ Amr! Sana âfiyet olsun yâ Ebâ Amr, buyurdu ![]() Hafif cenâze Onun vefâtı Resûl aleyhisselâmı ve Eshâb-ı kirâmı çok üzdü ![]() ![]() ![]() ![]() - Yâ Resûlallah! Biz böyle kolay taşınan cenâze görmedik ![]() Bunun üzerine Peygamber aleyhisselâm buyurdu ki: - Sa'd'ın cenâzesine yetmiş bin melek indi ![]() ![]() Sa'd bin Muâz defnedilirken birisi kabrinden bir avuç toprak almıştı ![]() ![]() ![]() alıntı |
![]() |
![]() |
|