|  | V For Vendetta.... |  | 
|  07-16-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   V For Vendetta....for Vendetta", Amerikan çizgi roman kalıplarını değiştiren ünlü İngiliz yazar Alan Moore’un "Watchmen" (1987) öncesi çalışmalarından biri  Moore’un gelecek öngörüsü doğru çıkmamış olsa da "V for Vendetta" dönemin Soğuk Savaş paranoyasını yansıtan eserler arasında önemli bir yer tutar  “V for Vendetta", George Orwell’ın "1984"ü, Ray Bradbury’nin "Fahrenheit 451"i gibi disütopik romanlarla Batman’in bir karışımı gibi görülebilir  Üçüncü Dünya Savaşı’nın ardından faşist bir parti olan Norsefire, İngiltere’de iktidara gelmiş ve özgürlüklerin kısıtlandığı bir dönem başlamıştır  "Tam bu esnada" kendini sadece “V?? sembolüyle tanımlayan gizemli ve pelerinli bir karakter onlarla mücadeleye girişecektir   Aslına bakılırsa öykü –sadece- V hakkında değildir  Onun yaşamlarına girdiği insanlar, V’nin temsil ettiği ideallerin gelişmesine şans verildiğinde olacaklar ve özgürlük kavramı hakkındadır  Kitap olarak "V for Vendetta" farklı yönlerden tartışılabilir  Bunlardan bir tanesi V’nin gerçek kimliğinin ne olduğudur  V, özgürlüğü mü yoksa totaliterizmi mi, iyiliği mi, kötülüğü mü temsil etmektedir? V, karakter olarak karmaşık ve ilginç yönlere sahiptir  Mevcut hükümet sistemine duyduğu isyanı kararlı bir şekilde sergiler  Öykü ilerledikçe V’nin özgürlüğü temsil edip etmediği sorusu büyük bir açıklıkla cevaplanır  Gerçekleştirdiği cinayet ve sabotaj eylemlerinin hep bir nedeni, bir amacı ve kendi geçmişiyle bir bağlantısı vardır  İnsanların özgürlükleri için bir umuda ve şansa sahip olmadıklarını düşündükleri anda, V onlara bu umudu ve özgürlüklerini tekrar kazanabilecekleri duygusunu verir  Toplumun özgürlüğü için tek umut V’dir ve V de bunun bilincindedir  V, bu kaotik düzende bulmacanın sadece bir parçasını temsil etmektedir, yani yıkımı  Özgürlüğün bir diğer biçimi daha vardır: Yaratım  İnsanların düşledikleri gibi yaşayacakları bir dünyayı yeni baştan inşa etmek de en az mevcut düzeni yıkmak kadar gereklidir    V şüphesiz iyidir, o bütün toplumun bu uyuşmuş duygularını ve davranışlarını diriltmeye çalışmaktadır  Kimsenin tam olarak bil(e)mediği gizemli bir geçmişe sahiptir  Larkhill Toplama Kampı’nda tıbbi deneylere katlanmak zorunda kalmış olmasına rağmen V’de deney süresince diğer deneklerde gözlenen psikolojik durumlar gözlemlenmemiştir  Dr  Delia Anne, onda daha çok şizofrenide görülen bazı belirtiler teşhis etmiştir   Diğer karakterlere karşı davranışları şaşırtıcı olduğu kadar inanılmazdır da  Genç bir fahişe olan Evey’i tecavüzden kurtarmayı tercih ederken geçmişinden birçok kişiyi acımasızca öldürür  Evey adlı bu karakterle olan ilişkisi öyküde önemli yer tutar  İlk iki kitap boyunca Evey’i genç, olgunlaşmamış, kendinden ve geleceğinden emin olmayan bir karakter olarak görürüz  V, Evey’i eğitirken ona zor zamanlarında yardımcı olur  Hatta okuyucu, V’nin Evey hakkındaki niyetlerini ve planlarını merak eder  Ona niye bu kadar önem verdiğini, neden zamanının çoğunu onu eğitmeye (onu özgürleştirmek uğruna ona işkence etmeye) ayırdığını anlamlandırmaya çalışır  Eylemleri boyunca V, amacından hiç şaşmaz  Amacının ne olduğu ise V’nin gizemlerinden biri haline gelir   V’nin amacı öyküde hiçbir zaman açık olarak belirtilmemişse de hükümete karşı gerçekleştirdiği eylem ve davranışlarından tahmin edilebilir: Özgürlük ortamını geri getirmek  Nasıl özgürlük yok edilemez bir düşünceyse, özgürlüğü temsil eden V de ölümsüzdür  Tam da okuyucunun V’nin, yani özgürlüğün yok edilemeyeceğini anlamaya başladığı noktada V birden ölüverir  Ya da bize o an öyle gelir, zira özgürlük isteği hiçbir zaman yok edilemez  Dolayısıyla V’nin ölümü de bütün öykünün en şaşırtıcı kısmını oluşturur  Eğer V özgürlüğü ve iyiliği temsil ediyorsa nasıl ölmüştür? Bu noktada, V’nin sözlerine kulak verelim: "Anarşinin iki yüzü vardır: Yıkım ve yaratım  " (Sayfa 222)  Eğer Evey’e geri dönersek, artık onun gelişimini tamamlayarak özgürlük kavramını anladığını görürüz  O, V’nin öğrettiklerini ve faşist düzeni yıkmadaki rolünü bilmektedir ve şimdi, kendinin bu özgürlükler dünyasının tekrar yaratılmasında başrolde olduğunun farkındadır  V’nin kanlı eylemlerinin aksine Evey, öldürmekten hoşlanmayan ve tam tersine şefkatle yol gösteren bir lider olacaktır  Öykü boyunca Alan Moore sembolizmden sonuna kadar yararlanır  Karakterlerin eylem ve diyaloglarından değişik yorumlar çıkarmak mümkündür  Bu da okuyucuların "V for Vendetta"yı her okuyuşlarında yeni şeyler görmelerine neden olur  Yukarıda değindiğimiz gibi öykü V üzerine değil, onun elde etmek için mücadele ettiği özgürlük kavramı üzerinedir  Özgürlük olmadan adalet olamaz  Dolayısıyla V’nin sözde adaleti simgeleyen binalara karşı giriştiği yıkıcı eylemlerle Alan Moore, adaletin hüküm sürmediği bir dünyada özgürlüğün de olamayacağını anlatmaya çalışır  Adaleti yaratan özgürlüklerdir ve özgürlük olmadan gerçek anlamda bir adalet de olamaz, sadece göstermelik/sözde bir adalet işleyişi olur  Oysa, her zaman galebe çalması gereken özgürlüktür  V kendini gerçek özgürlüklerin yaşandığı, daha iyi bir dünya için kurban etmiştir  Kendi yaşamına aldırmaması onun bir kişiden çok özgürlüğü elde etmek adına yapılan mücadelede bir sembol olduğunun bir göstergesidir  O özgürlüğün ta kendisidir   V Gerçekte Kim? "Öncelikle bu maskenin ardında kimin yüzü olduğunu bulmalısınız, ancak asla benim gerçek yüzümü göremeyeceksiniz  " (Sayfa 245) "V for Vendetta"yı okuyup bitiren çoğu kişinin aklında hep bir soru vardır: V gerçekte kimdir? Öykü boyunca karşımıza çıkan herhangi bir karakter V olabilir ancak kitapta hiçbir kesin kanıtın yer almaması ortaya atılan bütün iddiaların kişisel yorumlardan öteye geçememesine neden olur  Hemen sormalı: V’nin kim olduğu önemli mi? V, öykünün başından sonuna kadar çok sağlam şekilde oluşturulmuş, çok yönlü bir karakterdir  Prothero’yu sorgulaması ve Evey’i hapsetmesi dışındaki bütün eylemlerini tek bir tarihi kişilikle özdeşleştirebiliriz: Guy Fawkes, 16  yüzyılda yaşamış ve inançları doğrultusunda en uç eylemlerde bulunmuş İngiliz bir radikal    Fawkes gibi V de değişmez inançları doğrultusunda mevcut düzeni yıkmaya çalışmaktadır  Bu açıdan incelersek V’yi Fawkes’un devrimci kişiliğinin takipçisi olarak görebiliriz  Ancak V’yi sadece modern dünyanın Fawkes’u olarak görmek doğru değildir, V, Fawkes’un temsil ettiği tek bir şeyle ilişkilendirilebilir: İsyan  Fawkes ve arkadaşlarının yaptıkları eylemi incelersek karşımıza en saf biçimiyle "isyan" çıkar: Hükümete isyan, dine isyan, ideolojiye isyan      V, sadece bir isyancı değildir  Evet, Fawkes’u andırmaktadır ama ondan daha "büyüktür"  Bu büyüklüğü kendine seçtiği addan bile çıkarabiliriz: Bu ad bir kelime bile değildir, sadece tek bir harften oluşur, "V"  Bu tek harf geçtiği yere göre birçok anlam kazanmaktadır  Bu amaçla Alan Moore metinde birçok kelime oyununa da başvurmaktadır  Çizgi romanın adı "V for Vendetta" bile 2  Dünya Savaşı’nın ünlü sloganı "V for Victory (Zafer)"ye yapılan açık bir göndermedir  Ayrıca kitapta her bölümün adı V harfiyle başlamaktadır   Anlaşıldığı üzere V birçok şeyi ifade etmektedir  V, Evey’le ilk karşılaştığında ona kendini bir suçlu olarak tanıtır ["V for Villain (Suçlu)"]  Bu tanımlama doğrudur, zira V, Norsefire’ın temsil ettiği her şeyin karşıtıdır  Bir düşmandır, Guy Fawkes’un Kral James ve Protestan Kilisesi’nin gözünde bir suçlu olması gibi o da kendine bu rolü biçmiştir  V aynı zamanda beş rakamını da temsil etmektedir  V, fiziksel ve psikolojik dönüşümünü gerçekleştirdiği Larkhill’deki toplama kampında roma rakamıyla beş (V) numaralı odada tutulmuştur  Bu sembol rejim karşıtlığını, toplama kamplarında hapsedilen ve işkence edilen birçok insanı temsil etmektedir ["V for Victim (Kurban)"]  Bu oda numarasını özellikle seçen V, Norsefire’ın uyguladığı soykırımın yaşayan bir sembolüdür    V, Valerie’nin mektubuyla da ilişkilendirilebilir ["V for Valerie"]  Bu mektubun, V’nin kişiliğini oluşturmasında büyük bir etken olduğu rahatça söylenebilir: "Fakat önemli olan benim dürüstlüğümdü  Çok mu bencilce?    Bu çok ucuza satılabilecek bir şey ama burada elimizde kalan tek şey  Hepimizin en son parçası ama bu parçanın içinde herbirimiz özgürdük  " (sayfa 156)  Bu noktada V’nin, Valerie’nin bahsettiği son parçalarının fiziksel cisimlenmesi olarak ortaya çıktığını söyleyebiliriz  Valerie, daha sonra mektubuna şöyle devam etmektedir: "Bunu asla kaybetmeyeceğiz, satmayacağız ya da bundan vazgeçmeyeceğiz  Bunu bizlerden almalarına kesinlikle izin vermeyeceğiz  " (sayfa 160)  V isyanının yanı sıra bizlere şunları da göstermektedir: Halkı oluşturan her bireyin kendi kimliği vardır, dürüstlüklerinden ve başkalarının fikri ne olursa olsun kendileri gibi olma özgürlüğünden vazgeçmemelidirler  V, bütün bu fikirlerin ışığında bir araç haline gelmiş, fikirlerini hayata geçirirken intikamını almış ve kendi değerlerini halka anlatmayı başarmıştır  Öykünün sonunda Evey’nin V’nin yerini alması da doğal bir sürecin devamıdır  Bir fikrin adamı ve güç olarak gerçek V elinden gelen her şeyi gerçekleştirmiş, sisteme başkaldırmış ve bastırılan halkın (Valerie’nin sözünü ettiği) son parçalarını uyandırmayı başarmıştır  Bütün bunları gerçekleştirdikten sonra ise artık başka bir amacı kalmamıştır: Evey, V’nin bıraktığı yerden devam edecektir  V’nin Guy Fawkes’un "suretini" ödünç alması gibi şimdi de Evey, V’nin suretiyle kendi amaçları doğrultusunda V’nin başaramadıklarını başarmaya çalışacaktır: "Onlara önderlik etmeyeceğim  Ancak onlara bir şeyleri inşa etmede yardım edeceğim  Onlara öldürmede değil, yaratmada yardım edeceğim  Artık katillerin zamanı geçti  " (Sayfa 260)  Bu cümleden de anlaşılmaktadır ki ilk V her anlamda bir katil ve bir yıkıcıydı  Ama bir sonraki V, Evey, bir öğretmen ve yaratıcı olacaktır   V’nin gerçekte kim olduğu sorusu asla cevabı bulunamayacak bir sorudur ama bu sorunun cevabının o denli önemli olmadığı da bir gerçektir  Evey tam da bunu anlamıştır, şöyle der: "Eğer bu maskeyi çıkarırsam bir şey sonsuza dek yok olacak çünkü gerçekte kim olduğun senin ifade ettiğin düşünce kadar büyük değil  " (Sayfa 250)  Evey bunu kendi kendine söylerken aynı zamanda okuyucuya da aynı mesajı vermektedir  Önemli olan V’nin kim olduğu değil, neyi temsil ettiğidir   "Bu noktadan sonra devam edip size gerçekte V’nin kim olduğunu söyleyecektim ama üzgünüm yazacak yerim kalmadı  Size verebileceğim tek tüyo V’nin Evey’nin babası, Whistler’ın annesi ya da Charles’ın teyzesi olmadığıdır  Bunların dışında ne yazık ki kendi başınasınız  " (Alan Moore – Behind the Painted Smile) Guy Fawkes ve V for Vendetta "Remember, remember the Fifth of November  Gunpowder, Treason and Plot  I see no reason why Gunpowder Treason Should ever be forgot  " Yukarıdaki dörtlük İngiltere’de çocuklar arasında çok yaygın olan bir tekerlemedir  Peki ama 5 Kasım’da ne olmuştur, Guy Fawkes kimdir ve V for Vendetta’yla ne ilişkisi vardır? Bu bağlantıya girmeden önce Guy Fawkes’un neden İngiltere tarihinde önemli bir yer tuttuğuna bakalım   Kısaca Guy Fawkes, İngiltere tarihinde Gunpowder Plot (Barut Suikastı) olarak bilinen olayı gerçekleştiren grubun üyelerinden biridir  1605 yılında bir grup Katolik, Protestan Kanunu’nu protesto etmek ve İngiltere Kralı I  James’i öldürmek için Parlamento Binası’nı havaya uçurmaya kalkışmışlardır  Bu amaçla fitili ateşleyecek kişi olarak seçilen Guy Fawkes, bu grubun yakalanan ilk üyesidir  Uzun hikâye ise şöyledir: Kral 8  Edward’ın tahta geçmesinden sonra İngiltere Katolikler ve Protestanlar olarak ikiye bölünmüştür ve her iki kesim de kontrolü ele geçirmeye çalışmaktadır  Protestan Kraliçe I  Elizabeth’in ölümüyle tahta geçen Kral I  James, Katolik karşıtı yasalarda yumuşama olacağı sözünü verdiyse de Katolikler artık sonlarının geldiğini düşünmektedirler   Guy Fawkes, 1570 yılında İngiltere’de doğmuş, o yüzyılın sonunu İspanya adına Hollanda’da savaşarak geçirmiş bir askerdir (İspanya, İngiltere’nin her zaman rakibi olmasına rağmen Katolik olmasıyla İngiliz Katolikler’ce bir müttefik olarak görülmüştür)  Savaşta çeşitli başarılar kazanan cesur bir asker olan Fawkes, özellikle askeri mühimmat bilgisiyle öne çıkmıştır  Bu sebeple Thomas Wintour, Gunpowder Plot’u oluşturan ekibe onu dahil etmiştir  Başlangıçta beş kişiden oluşan grup, 1604 yılında ilk kez toplanıp planlarını yapmaya başlar  1605 yılının Mart ayında suikastçılar, bir şekilde Parlamento Binası’nın bodrum katında bir oda kiralamayı başarırlar ve daha sonra buraya 36 fıçı barut depolanır  Parlamento’nun bir sonraki toplantısına kadar buradaki barut stoğundan sorumlu kişi Guy Fawkes’tur  Ancak Ekim ayında tam ayrıntıları belli olmasa da bu suikast planı ortaya çıkar  Fawkes ve diğer suikastçı arkadaşları hâlâ bir şansları olduğunu düşünürlerken Parlamento’nun açılış günü olan 5 Kasım’da barut stoğu fark edilir  İlk yakalanan, mahzende nöbet tutarak fitili ateşlemeyi bekleyen Guy Fawkes’tur  Yakalandıktan sonra işkence edilerek sorgulanan Fawkes, bir iki gün sonra planın bütün ayrıntılarını itiraf etmek zorunda kalır  Suikast grubunun diğer elemanlarıyla birlikte 27 Ocak’ta yargılanır ve üç gün sonra idam edilirler  Kral James bu başarısız eylemin hiçbir zaman unutulmaması için her yıl dönümünde bir kutlama yapılmasını emreder  400 yıldan beri "Bonfire Night" olarak adlandırılan kutlamalarda her sene şenlik ateşleri yakılmakta ve havai fişekler ateşlenmektedir    Guy Fawkes’la "V for Vendetta" arasındaki ilişkiyi Alan Moore, kitapta yer alan "Behind the Painted Smile" adlı yazısında şöyle anlatmaktadır: "Büyük hamle (V’nin karakter olarak nasıl betimleneceği ve nasıl hareket edeceği) beni ne kadar sıksa da tamamen Dave’den çıkan bir şey  Bu fikir Dave’in bana gönderdiği bir mektupta dile getirilmişti  İlgili bölümü aşağıda yazıyorum: ‘Düşünüyorum da niçin onu maskeli, pelerinli ve konik şapkalı, dirilip gelen bir Guy Fawkes olarak göstermeyelim  Bu çok acayip durduğu kadar Guy Fawkes’a bunca zamandır hak ettiği saygıyı da kazandırır  Bizler, her 5 Kasım’da onu yakmak yerine Parlamento Binası’nı havaya uçurma teşebbüsünü kutlamalıyız  ’ Bu cümleleri okuduğum anda aklımda iki şey oluştu  İlki, Dave’in sandığımdan daha az aklı başında biri olduğuydu ve ikincisi bu bütün hayatım boyunca duyduğum en harika fikirdi  Böylece aklımda şekillenen çeşitli fikirler bir anda bütünlüğe kavuştu ve Guy Fawkes maskesinin ardında toplandı  ? Müthiş bir yapıt    Bir çizgi roman dan öte felsefik ve siyasi duruşuyla     | 
|   | 
|  | 
|  |