07-12-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Yakın Tarihin Karanlık Noktası: Mustafa Kemal &Amp; Kazım Karabekir İlişkileri
Tarihi karakterleri çarpıştırmanın basit yollarından birisidir ideoloji Özellikle Atatürk gibi konularda, bu kült şahsiyetleri tahtlarından etmek için yine farklı bir kült ortaya atılır Atatürk ve Abdülhamid, veya İnönü ile Menderes gibi
İşte bu karakter çatışmalarından biri, Milli Mücadele'nin iki büyük komutanı, Mustafa Kemal ile Kazım Karabekir arasında gerçekleştiriliyor son yıllarda Atatürk'e "din" gibi konularla bel altı altı vuran güruhun başlıca kartlarından biridir Kazım Karabekir
Peki seksen yıldır bitmeyen bu husumet neydi? Gerçekten böyle bir çekişme var mıydı?
Karabekir ile Mustafa Kemal arasındaki ilk husumet, Mustafa Kemal'in Kolordu Müfettişliği'nden azledilmesi ile beraber K Karabekir'e gönderilen "Mustafa Kemal'i tutukla" emri ile gerçekleşmişti K Karabekir, bu olayda Mustafa Kemal'in yanında yer alsa da, saltanatın M Kemal'i tutuklattırmak için K Karabekir'i seçmesi, ilerleyen dönemlerde Atatürk'ün siyasetini belirleyen önemli bir etken olacaktı
Milli Mücadele yıllarında kahraman ilan edilen K Karabekir, cumhuriyetin ilanı ile beraber yavaş yavaş geri plana atılmaya başlanmıştı Bir yıl boyunca CHP'nin içinde muhalif kanatta yer alan Karabekir, 9 Kam 1924'te CHP'den resmen istifa ettiğini açıklıyordu Birinci yılını doldurmamış genç Cumhuriyet'te büyük çaplı ilk fikir ayrılıkları patlak vermişti
17 Kasım 1924'te Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nı, CHP'nin muhalif kanadındaki birkaç arkadaşı ile kuran Karabekir, bir süre sonra bu partinin genel başkanı olacaktı Ancak partinin kuruluş zamanlaması kötüydü; Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu'da din kisvesi altında isyan söylentileri çoktan başkente ulaşmıştı!
Birkaç ay sonra Başbakan İsmet Paşa, meclise Takrir-i Sükûn Kanunu'n sunacak, ancak "dinci gericilik" söylemlerinden dolayı hem kanunu geçiremeyecek, hem de koltuğunu kaybedecekti Yeni hükümet, Fethi Okyar başbakanlığında çok geçmeden kurulmuştu
Cumhuriyet'in ilk büyük isyanı olan Şeyh Said isyanının patlak vermesi, Karabekir ve yeni hükümet açısından tam bir felaket oluyordu Musul için tetikte bekleyen Türk ordusu, Şeyh Said isyanı ile ağır darbe yiyecek, ordunun yediği bu darbenin sancısı mecliste hissedilecekti Atatürk'ün emri ile Doğu Anadolu'da sıkı yönetim ilan edildi ve Takrir-i Sükûn Kanunu kabul edildi; Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası dahil tüm muhalif organlar kapatıldı ve İsmet İnönü yeniden kendi kabinesiyle başa geçti Kazım Karabekir için en zon yıllar başlamıştı
5 Haziran 1925'te partisi kapatılan Karabekir, bir yıl sonra, 1926'nın Haziran'ında ise bu sefer de İzmir Sukiasti'nde parmağı olduğu iddiası ile tutuklanıyordu 3 yıl öncenin muzaffer şark komutanı, 3 yıl sonra İstiklal Mahkemeleri'nde idamdan yargılanacaktı Mahkemede beraat eden Karabekir için gözaltı yılları başlamıştı
1927'de milletvekilliği biten Karabekir zorunlu emekliliğe ayrıldı ve Takrir-i Sükûn kararları çerçevesinde göz altına alındı O sıralarda gazeteye yazdığı ancak ilerleyen süreçte toplatılıp yakılan "İstiklal Harbimiz" isimli yazı dizisi ile ilgili Atatürk, özel hizmetçisi Cemal Granda'ya ‘Karabekire göre vatanı o kurtarmış, bana göre ben kurtardım Fakat ikisi de doğru değil, Vahdettin cebime para koyup, elime ferman verip beni Anadolu'ya göndermeseydi, onu Anadolu'ya göndermese idi hiçbirimizin yapacağı bir iş yoktu, dogrusu vatanı kurtaran Vahdettin'dir’ dediği iddia edilir
Atatürk'ün ölümü le beraber tekrar itibarı yükselen Karabekir, 2 Dünya Savaşı yıllarında İnönü'nün özel hürmeti ile meclis başkanlığı yaptı 26 Ocak 1948'de, Ankara'da vefat etti
|
|
|