07-12-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
1909; 31 Mart Vakası Ve Hareket Ordusu
1909; 31 Mart Vakası ve Hareket Ordusu
II Meşrutiyet ilan edilmiş ancak ülkedeki tansiyonu düşürmek yerine aksine yükseltmiştir Aşırı dinci önderlerin "din elden" gidiyor olarak özetledikleri yenilikleri bahane etmişler, Meşrutiyet'in nedeni olan İttihat ve Terakki Cemiyeti üyeleri artık devlet düzeninde söz sahibi olması ve muhalif kesim olan aşırı dinci görüşe sahip bazı gazeticilerin o dönem öldürülmeleri fitili ateşlemiştir 12 Nisan'ı 13 Nisan'a bağlayan gece, Osmanlı Devleti Başkenti İstanbul'da bulunan Taksim Kışlası'ndaki Avcı Taburu'na bağlı İttihat ve Terakki muhalifi askerler Heyet-i Mebusan'ın önünde toplanırlar ve isteklerini sert bir şekilde dile getirirler 31 Mart Vakası olarak anılmasının nedeni ise isyanın başladığı tarihin yani 13 Nisan 1909 tarihinin Rumi Takvime göre 31 Mart 1325'i göstermisidir ve o dönem kullanılan takvim ise Rumi Takvimdir Hüseyin Hilmi Paşa'nın başını çektiği hükümet üyelerinin tek tek istifa etmeside tepkiyi dindiremez Halkın bir bölümünün de destek vermesi isyanı daha da şiddetlenir Devlet görevlileri linç edilmeye, İttihatçı askerler ve mebuslar öldürülmeye başladı
Mustafa Kemal ve Harekat Ordusu Kurmay ve Subayları ile beraber Selanik'ten İstanbul'a doğru gelmelerinden hemen önce (1909)
İstanbul'da denetimi elinden kaçıran İttihat ve Terakki'nin merkezi olan Selanik'te ki 3 Ordu'yu hazırlar Bu sırada 3 Ordu'ya bağlı Selanik Redif Fırkası'nın Kurmay Başkanlığına Mustafa Kemal (Atatürk) getirilir Ordu girmeden önce Heyet-i Mebusan ve Heyet-i Ayan üyeleri Yeşilköy'de toplanırlar ve bu girişimin meşruluğunu onaylarlar Hareket Ordusu Selanik ve Edirne'den yola çıkarak Mirliva Mahmut Şevket Paşa komutasında 1909 yılı 19 Nisan günü Osmanlı Devleti başkenti, isyanın baş gösterdiği yer olan İstanbul'a girer Orduğunun girdiği gün Mustafa Kemal (Atatürk)'in kaleme aldığı bir bildiri yayınlanır İsyan kısa sürede bastırılır ve sıkıyönetim ilan edilerek isyanda başı çekenler Divan-ı Harp'te yargılanarak ölüm cezasına çaptırılırlar Ancak tüm bunlar yetmez ve Osmanlı Devleti Padişahı II Abdülhamid, Meclis-i Umumi Milli adı altında birlikte toplanan Heyet-i Mebusan ve Heyet-i Ayan tarafından tahttan indirilir ve sürgüne gönderilerek yerine V Mehmet Reşat'ın tahta oturtulması kararlaştırılır
Mustafa Kemal (Atatürk), isyanı başarılı bir şekilde bastırdıktan sonra 16 Mayıs 1909 tarihinde İstanbul'dan ayrılarak Selanik'e geri döner Selanik'te geçirdiği süre içerisinde ise askeri eğitim konuları üzerinde telif ve tercüme eserler hazırlıyordu
Mustafa Kemal (Atatürk) ordunun, İttihat ve Terakki Cemiyeti" ile sıkı alakasının ve siyasete karışmasının tehlikelerini sezinlemeye başlamış, buna karşı duruşunu sık sık dile getirmenin yanında 22 Eylül 1909 tarihinde Selanik'te toplanan İttihat ve Terakki Bûyük Kongresinde açıkça dile getirir ve aradaki anlaşmazlık artık su yüzüne çıkmış, sonradan devam edecek olan anlaşmazlığın ise başlangıcı olmuştur
Picardie Manevralarına katlan davetli gözlemci subayları arasında (Sağdan dördüncü: Mustafa Kemal (Atatürk) Bey, Fransız Albay Hirschauer'un açıklamasını dinlerken)
Mustafa Kemal (Atatürk), Selanik'teki görevini başarı ile yürütürken 12 - 18 Eylül 1910 tarihleri arasında Fransa'da düzenlenen Picardie Manevraları'na gönderilir Uçakların deneme uçuşların izlediğin anda uçaklardan birisine binmesi teklif edilir fakat yanında bulunan komutanın uyarması üzerine uçağa binmekten vazgeçer Bu olayı kimi yazarlar yanındaki askeri yetkilinin değilde Mustafa Kemal (Atatürk)'in "şahsi reddi" olduğunu belirtirler Binmesi teklif edilen uçak ise yere çakılır ve içinde bulunanlar ölür Fransa'da geçirdiği süre boyunca Fransız Ordusunu ve komutanlarını yakından tanıdı
|
|
|