Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aşk, eski, yaraları

Eski Aşk Yaraları

Eski 07-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Eski Aşk Yaraları





Yoksun işte, ölümüne özlemini çekiyorum şimdi Gittin, hayatımdan düşlerimi, anılarımı sarsarak ve tekmeleyerek kalbimin kapılarını ardına kadar Yağan yağmurlara, esen rüzgarlara, açan güneşe de aldırmıyorum artık Günlerin tadı yok, sular da akmıyor

Göçüp gitti uzak diyarlara sevgi kuşları Yağmurla da konuşmuyorum artık, nehirlere de anlatmıyorum derdimi Ayrılık denizine düşmüş, tersine kürek çeken şaşkın bir denizci gibi kalakalmışım yorgun dalgalar arasında Rüzgar da esmiyor, kahretsin
Yokluğun ölüm gibi, yokluğun işkence Sensiz ellerim, bedenim, ayaklarım üşüyor, buza dönüyor hayatım Uçup gidiyor kırlangıçlar, uzaklara giden hayallerimin peşinden Turnalar da gidiyor, bir ben kalıyorum bir ben, böyle çaresiz, böyle kimsesiz Kahretsin

Omuzları düşmüş basamaklardan inerek hiç bir mutluluk kıtasına varılamıyacağını anladım Anladım ki, herkes kendi yarasını kanatır içinde ve her acı bir başka acıya açılan kapıdır aslında

Bir zamanlar saçların gönül bahçemin çiçekleriydi; okşadıkça, dokundukça kokulu güller açardı yüzünde Bakmaya, dokunmaya kıyamazdım Ellerini her tuttuğumda sonsuz bir sevinç kaplardı yeryüzünü, gökyüzünün bütün yıldızlarını tutup başına taç yapmak geçerdi içimden, yetmezdi gücüm

Bir zamanlar sevdası vardı bu dağların, yüreğimi ısıtan, acılarımı yumuşatan, dünyayı mutlu gösteren bana, her yüzüne baktıkça dinlendiren beni, ısıtan buza kesmis ellerimi, gözlerimi ufuktan doğan güneşe bağlayan Bir sevdası vardı bir zamanlar bu dağların, unutamayacağım, gençliğimi paylastığım, sevincini yaşadığım Gittin, hepsi terkedip gitti beni

Yoksun işte, yitirdim içimde gülen o sevdalı çocuk gözlerini Anladım ki, içinden kayıp bir adamın dalgın bakan gözleridir hüznün diğer bir adı, bu karanlık soğuk gecelerde

Hani sözcüklerin bile yetersiz kaldığı zamanlar vardır ya, ordayım işte Anladım ki, bütün yıldızların karardığı gece sevinçlerin tükendiği yerdir
İç çekmenin başka bir anlamı var mı başka dillerde? Ben susuyorum, öpülmemiş zaman girdapları kemiriyor dudaklarımı Anladım ki, bütün iççekişler sevgililerine kavuşmayan sevdalıların hüzünlü gözlerine benziyor, yaşamın kıyısında kırılmış tomurcuklara

Yoksun işte, uzandığımız her nehirde bir mutsuz yaşamın tortusu seyrediyor şimdi Sen ki, benim yaz yağmurumdun, güz güneşimdin Şimdi eski aşk yaraları dökülüyor ömrümün kıyılarına, terkedilmişliğin hüznü vuruyor sulara Anladım ki, her gidiş bir dönüşü anlatmıyor Her aşk bir mutluluğu

Gözlerime bakan herkes anlıyor acı çektiğimi Sır tutamıyorum artık yüzümün hüznü ele veriyor içimdeki fırtınayı Yalnızlığı vurup sırtıma karda üşüyerek, düşe kalka yollarda gidiyorum işte bilmediğim, tanımadığım dönüşü olmayan bir yere İstedim ki beklemesin, bilmesin beni hiç bir hatıra

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.