Prof. Dr. Sinsi
|
Halikarnassos Antik Kenti -Halikarnassos’a (Bodrum) İzmir
Türkiye'deki Antik Kentler - Halikarnassos
Antik çağda Karya bölgesinin ünlü kentlerinden Halikarnassos’a (Bodrum) İzmir-Söke-Milas karayolundan ulaşılmaktadır Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nde bulunan eserler yöredeki yerleşimin M Ö 5000 yıllarına kadar indiğini göstermektedir Ayrıca buradaki buluntular, yörenin yüzyıllar boyunca Ege adalarından kaynaklanan çeşitli istilalara uğradığını, farklı uygarlıkların da birbirini izlediğini işaret etmektedir Bunun yanı sıra son yıllarda Bodrum’a çok yakın olan Çömlekçi, yalıkavak ve Müskebi’de ortaya çıkarılan mezarlar ve onlara ait buluntular Myken’lerin de burada yaşamış olduklarına işaret etmiştir


Halikarnassos Dor Kolonistleri’nin kurduğu Dor Birliği’nin, Knidos, Kos, Lindos, Kmiros ve İasos’dan sonra altıncı üyesidir Ancak birliğin merkezi olan Knidos’ta Apollon onuruna düzenlenen oyunlarda kazandıkları üç ayaklı bronz kazanı tapınağa sunmadıklarından, Tanrı Apollon’a yapılan bir saygısızlık sayılmış ve birlikten çıkarılmıştır Bunun üzerine Halikarnassos İonlara daha yakın olmuş ve M Ö V yüzyılda siyasal ve ekonomik yönden bir İon kenti görünümünü almıştır

M Ö VI yüzyılın başlarında Karya’nın tümünde olduğu gibi Halikarnassos da Lydialıların egemenliğini tanımak zorunda kalmıştır Bunu izleyen yüzyılda ise Karialılar, Lydialılar ve Mysialılar birbirlerini kardeş kavim saymışlardır Perslerin Lydiayı ele geçirmesi üzerine diğer batı Anadolu kentleri gibi Halikarnassos da onların egemenliğini kabul etmiştir Persler Anadolu’da egemenlikleri altına aldıkları kentlerde kendilerine bağlı hükümdar sülalelerini “Tiran” ismi altında yönetime getirmişlerdir M Ö V yüzyılın sonlarında Pers Kralı Kserkes’in yanında Halikarnassos tiranı Ligdamis’in kızı Kraliçe I Artemisia da yer almıştı Bu sefere Koslular, Nisyroslular ve Kalydonoslular da katılmıştı Bu arada I Artemisia, pers kralına Yunanistan’a karşı bir deniz savaşı yapmasını öğütlemişti Onun bu isteği yerine getirilmiş ve kraliçenin kendisi de bu safere katılmıştır

Halikarnassos’un başına I Artemisia’dan sonra oğlu Psindalis, ardından da onun oğlu Ligdamis tiran olmuştur Bu tiranlar tarihte pek ismi geçmeyen silik kişilerdir II Ligdamus’un tiranlığında ise Halikarnassos’lular zor günler geçirmişler, baskıcı yönetim altında ezilmişlerdir Bu arada Heredetos da onun zulmünden bezerek doğduğu yeri terk etmiş, bir süre sonra dönmüştür

Halikarnassos, İonia ihtilaline katılmış M Ö 468’de Attika-Delos Deniz Birliği’ne üye olmuştur Tarihi kaynaklardan Halikarnassos’un birlik üyeleri Termera ve Pedesa’dan birliğe daha az ödeme yaptığını öğreniyoruz M Ö V Yüzyılın başlarında Perslerin bölgeye yeniden egemen oluşundan sonra Anadolu’nun bazı bölümleri Spartalılara ayrılmış, karya bölgesi de Mylasa’da yaşayan Hekatomnos sülalesinin yönetimine bırakılmıştır Hekatomnos’un ölümünden sonra da yerine geçen Maussolos, Karya satraplığının merkezini M Ö 367’li yıllarda Halikarnassos’a taşımıştır Halikarnassos’un savunmasının kolaylığı, ticarete ve denizciliğe elverişli konumu etkisini göstermiş ve kısa zamanda gelişmesine neden olmuştur Bu arasa Maussollos, çevredeki sekiz Leleg kentinde yaşayanları Halikarnassos’ta oturmaya zorunlu kılmış, Rodos ve Kos’u ele geçirmiş, Lykia’ya egemen olarak vergiye bağlanmıştır Gelişen ve zenginleşen kenti daha güzelleştirmek amacıyla çağın ünlü mimar ve heykeltıraşlarını Halikarnassos’ta toplamıştır


Antik Halikarnassos, iki limanın ortasında olan ve bugünkü kalenin bulunduğu alan ile onun arkasındaki Göktepe’nin çevresinde kurulmuştur Nitekim burada yapılan araştırma ve temel kazıları antik kentle ilgili birçok buluntuyu ortaya çıkarmıştır Vitrivirus, Halikarnasso’un topografik bir tanıtımını yaparken kenti tiyatro caveasına benzetmiştir Bu arada kentin sağındaki tepe üzerinde Afrodit ile Hermes Tapınağı’ndan söz etmiştir Günümüzde bu yer limanın batısındaki Cafer Paşa Türbesi ile Türk mezarlığının olduğu yerdir Kentin doğusunda Maussollos’un sarayı bulunmaktadır Bugünkü Tepecik Camisi’nin yakınında iç limanın bulunduğu sanılmaktadır Maussollos’un sarayından gizli bir dehlizle ulaşılan gizli limanın yeri bugün tartışmalıdır Tepecik Camisinin arkasındaki tepede ise Savaş Tanrısı Mars’ın (Ares) kutsal alanı, tapınağı ve Timetos’un yaptırdığı Mars’ın anıtsal heykeli vardı Bunlardan günümüze hiçbir kalıntı ve buluntu gelememiştir
Halikarnassos’un surları Maussollos zamanında (M Ö 377-353) yapılmıştır
Kumbahçe denilen yerde hiçbir taşın kalmamasına karşılık bugünkü askeri tesislerin arkasındaki tepede Saint Jean şövalyelerinden kalan gözetleme kulesi oldukça iyi durumdadır
Kale
BODRUM- KALESİ

Günümüzde Bodrum’un simgesi konumundaki kale, iki liman arasında üç tarafı denizle çevrili kayalık bir yarımada üzerinde yer almaktadır Bodrum’un 1402’de Rodos Şövalyeleri tarafından ele geçirilişinden hemen sonra başlanan kalenin ilk duvarlarını Alman Mimar Heinrich Sclegelhold (1415-1437) yapmış, onu izleyen yıllarda ise kale yenilenmiştir
Halikarnassos’ta bir deprem sonucunda yıkılan Maussollos’un mezar anıtının taş blokları, heykelleri, kabartmaları, mimari parçaları bu kalenin yapımında kullanılmıştır

Kareye yakın bir plân düzenindeki kale, yaklaşık 180x185 ölçüsünde olup, en yüksek yeri deniz seviyesinden 47 50 m yükseklikteki Fransız Kulesidir Bu kulenin yanı sıra 1480’de John Candali İngiliz Kulesi’ni, Angelo Musvettola 1436’da İtalyan kulesini yapmış, onları Alman ve Yılanlı Kule izlemiştir Burada yaşayan Saint Jean Şövalyeleri deniz yönünden gelecek bir hücuma karşı kendilerini güçlü kılmak için kara yönünü çift taraflı kalın duvarlarla takviye etmişlerdir Kaledeki son değişikliği de Grand Master Pierre d’Aubusson 1476-1503’te yapmıştır

Bodrum Kalesi 1964’te Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi adı ile ziyarete açılmıştır Sualtı arkeoloji ve araştırmalarında ele geçen eserlerin oluşturduğu zengin bir müzedir M Ö IV -III yüzyıllara tarihlendirilen Knidos, Rodos, istanköy amforaları, Serçe Limanı kazısında çıkarılan Bizans batığı (m S XI yüzyıl), Loryma antik kenti yakınlarında bulunan Cam batığı (M S XI yüzyıl), Yassıada batıkları (M Ö XIV-M S XI yüzyıl), M S VII yüzyıl batığı, sikke ve mücevher örnekleri, geç miken devri eserleri ile camlar müzedeki belli başlı eserlerdir


Karya satrabı Maussollos’un ölümü üzerine (M Ö 353) eşi Artemisia , bir anıt mezar yaptırmak istemiş, bu nedenle de çağın ünlü mimar ve heykeltraşlarından Skopas, Pityos, Timetheus, priaxıs, leochares’i Halikarnassos’a çağırmıştır
Antik çağın bu ünlü sanatçılarının el birliğiyle yaptığı çalışmalar sonunda, Pilinius’un da belirttiği gibi dünyanın yedi harikasından biri olarak tanımlanan Mausolleum meydana gelmiştir Artemisia bu anıtın tamamlanışını göremeden, eşinin ardından (M Ö 351) ölmüştür

Halikarnassos’un tiyatrosu Göktepe’nin güney yamacında, karayolunun kenarındadır Anadolu’nun en eski tiyatrolarından biri olan bu tiyatro, Maussollos döneminde, yumuşak ana kaya oyularak yamaca yaslandırılmıştır Cavea’nın ortasından geçen diazoma oturma kademelerini ikiye ayırmış, bunlardan altta kalan kısım günümüze oldukça iyi durumda gelebilmiştir Oturma kademeleri üzerinde görülen isimler tiyatronun yapımında katkısı olan kişileri tanıtmaktadır
Orkestra’da oturma sıraları önünde bulunan sunağın, oyunlardan önce Dionysos’a kurban kesildiğini göstermektedir İnce uzun, dikdörtgen planlı Skene (sahne binası) değişikliğe uğramasına karşın, günümüze yine de iyi durumda gelebilmiştir

|