|  | Kaz Dağında Sarı Kız Efsanesi (Balıkesir) |  | 
|  06-24-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Kaz Dağında Sarı Kız Efsanesi (Balıkesir) Kaz Dağında Sarı Kız Efsanesi Yöre: Balıkesir, Edremit İlginizi çekeceğine inandığımız ve kolay kolay bulunması mümkün olmayan bu yazı Gıyas Yetkin'in 1939'da Balıkesir'de yayınlanmış "Edremit" adlı kitabının 74-78  sayfalarından alınmıştır  Kaz Dağı: Edremit’in şimali garbisinde ve Ağunya’dan başlayarak Behram hatta baba burnunda nihayetlenen bir silsilenin en yüksek kısmıdır  En yüksek tepesi eski adıyla (Gargaros) resmi adıyla (Kartal Tepe) mahalli tabirle (Baba Tepe) dir  İkinci derecede yüksek olan yer meşhur Sarı Kız tepesidir  Eski ismi (İda)dır  Bu dağın Kaz Dağı adını almasında bu tepe hakkında efsaneler başlıca amil olmuştur  Üçüncü derecede yüksek olan da (Bakla Tepe)dir buna yassı bağ da denilir  Emsalsiz güzelliklerle dolu olan Kaz Dağı’nı hakkıyla tarif edebilmek kabil olamamakla beraber bu güzel yurt köşesini aşağıdan yukarıya doğru tetkik etmek daha doğrudur  Edremit'ten Kaz Dağı’na çıkmak için başlıca beş yol vardır  Paşa Sultan, Zeytinli, Kızıl Keçili, Avcılar, Altınoluk, yollarıdır  Bunların içinde en yakın yol Zeytinli yolu olduğu gibi o kadarda dik değildir  Hatta bu yolda (Tomruk yolu) denilen ekseriya patika ile birleşen geniş bir yol vardır ki buradan iki tekerlek üzerinde öküzler koşarak Tomruk denilen keresteler indirilir  İşte bu yol ufak bir himmetle otomobil yolu haline girebilir  Çünkü bu yol güzergahında uçurum yok denilecek kadar azdır  Diğer yollar köylere mahsus olmakla beraber bu yol dağın başka başka manzaralarını mevkilerini sularını gösterir    Sarı Kız’a sağ tarafta ufak bir tepecik üzerindeki yoldan çıkılır  İlk olarak körfezin çok muhteşem güzelliği göze çarpar bu emsalsiz manzara karşısında bir an Sarı Kız filan hatırdan çıkar bütün yorgunluk hemen buracıkta unutulmuştur  Baba burnundan musluk dağlarına kadar körfez ve ova ayağınızın altındadır  Havrana giden beyaz şerit gibi yol ile Edremit son virajdan büyük servili mezarlığı ile Havranı da görürsünüz Burhaniye ve bugün dalyan olan eski tuzla ve altındaki parlak bir şerit gibi zeytinli çayı menbaı ve nihayet mavi deniz uzaktan madra ve sahildeki tepeler ve Ayvalığın önündeki adalar  Siluet halinde Midilli hatta beyaz yaldızdan bir çizgi halinde Ege Denizi’nden bir parça (Altın ova istikametinde görünür) garba doğru bakınca Baba burnunu behram taraflarını ve biraz uzakta yine abide şeklindeki nirengisi ile Kartal tepeyi Ayvacık ve Ezine ovalarından bazı parçalarla şimale doğru Bayramiç arazisinden parçalar ve siluet halinde boğaz görünür  Şark cihetine bakınca manzara daha heybetlidir  Kaz Dağı’nın şark silsilesini teşkil eden büyük dağlar birer ufak tepe gibi dekoru ikmal eder  Şimdi biraz toplanarak muhitimizi tetkike koyulalım  İlk karşılaştığınız bir taş yığını hakkında kılavuzun izahatini dinleyelim  Burası Sarı Kız’ın (Kazlarını muhafaza ettiği ağıldır) bu yığına muttasıl mustatil şeklinde muntazam çevrilmiş bir taş yığını daha vardır ki burası da Sarı Kız’ın mezarıdır  Biraz sağda da nirengi ve onun önünde (1929) yılında Edremit İdman Yurdu azaları tarafından betonla tespit edilmiş ve bilyeli yatak üzerine oturtulmuş aksondan (yuvarlak demir) den mamul bayrak direği vardır kalın saçtan yapılan bayrak rüzgarların tesiri ile kopmuş ve parçalanmıştır  Buraya çıkış için en müsait aylar Temmuz ve Ağustos’un ilk on beş günüdür  Diğer zamanlar rüzgarda ve yağmur eksik değildir  Bayrak direğinin önünde bir taş yığını daha vardır  Bu yığın arasında binlerce kırmızı yuvarlak ve aynı zamanda uçan böcekler vardır  Bu zararsız hayvancıklar küçücük benekli sırtları ile boyuna bu taş yığınının arasına girip çıkmaktadır  Tepe üzerinde sayısız enli ince plak halinde öbek öbek taş yığınları göze çarpıyor ve bu plak halindeki dikili taşların rüzgardan yakılacak ateşi muhafaza etmek üzere Sarı Kız töreni yapmağa gelen Türkmenler tarafından konulduğu söyleniyor  Her sene Temmuz ve Ağustos ayları içinde Sarı Kız’da Türkmenler tarafından yapılmakta olan Sarı Kız ayini hakkında bazı kimseler Türkmenlere karşı çok çirkin iftiralarda bulunmaktaysalar da bu temiz insanların Sarı Kız ayinleri çok nezihtir  Tarihte Edremit Şehri isimli kitaptaki Sarı Kız ayini bahsi bu iddiamızı ispata kafidir  Pek çok olan Sarı Kız efsanesinin halk arasında en fazla söyleneni budur  Güre’de sakin bir adamın tek bir kızı varmış evlenme çağına gelen bu kızı çok güzel olduğu için pek çok kimseler istemiş babası belki de yalnız kalacağından korkarak bütün taliplere menfi cevap vermiş bunlardan biri kıza bir iftirada bulunmuş müteassıp olan babası da kızını öldürmeye kalkmış fakat çok güzel olan kızını kıyamamış onu Kaz Dağının bu Sarı Kız tepesine çıkarmış yanına on iki tanede kaz vermiş ve ne yapalım ben bu kazları çok seviyorum satmaya ve kesmeye kıyamıyorum  Bunlarda köyde boyna zarar yapıyorlar  Herkes şikayete başladı  Bu kazları burada yaymaktan başka çare yok diyor ve ertesi günde bu güzel kızı dağda ben gidip odun alayım diye yalnız bırakarak köye iniyor  Kız babasının karanlık basıp da gelmediğini görünce korkup ağlıyor ve bir taraftan da dua ediyor  Cenab-ı hak onun duasını kabul ediyor ve onu her tehlikeden koruyor  Babası kızının artık ortadan kalktığını tahmin ederek ağlaya ağlaya hacca gidiyor  Kazlar çoğalıyor kız günden güne daha fazla güzelleşiyor  Dağda fırtınada kalanlara yardım ediyor  Herkes ona hürmet ve sevgi bağlıyor  Babası hacdan dönüp kızının sağ olduğunu duyunca dağa geliyor  Kızı ile konuşuyor  Kız köylülerin hediye ettiği aletlerde gergef işlemekteymiş  Babası biraz su istiyor  Kız yanındaki boş su kabağını eline alıp oturduğu yerden konulu uzatıp körfezden kabağı dolduruyor  Babası suyun tuzlu olduğunu görünce ben içmek su istedim diyor  Kız kabağı döküp sen yalnız köy suyuna alışıksın sana Güre Çayının suyundan doldurayım diyor  Yine elini uzatıp Güre Çayından kabağı doldurup babasına uzatıyor  Babası bu hali görünce kızım ben sana kötülük ettim sen mertebeni bulmuşsun artık diyor  Kız kendisine fenalık edenlere beddua ediyor ve oracıkta ölüyor  Babası kızın vasiyeti üzerine onu bu Sarı Kız tepesine gömüyor  Kendiside Kartal Tepeye çıkıp orada ölüyor  Kartal Tepeye baba tepe denilmesinin sebebi bu imiş   | 
|   | 
|  | 
|  |