Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ertuğrul, muhsin

Muhsin ERTUĞRUL

Eski 06-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Muhsin ERTUĞRUL



7 Mart 1892’de İstanbul’da doğan Muhsin Ertuğrul, özel Tefeyyüz Mektebi’nde okurken tiyatroya ilgi duydu ve aktör olmaya karar verdi 30 Temmuz 1910’da Burhanettin Kumpanyası’nda sahneye çıktı ve Othello, Hamlet piyeslerini oynadı Bir süre sonra İsmail Galip Arcan, Behzat Budak gibi oyuncu arkadaşlarıyla kurduğu “Yeni Turan Temsil Heyeti”nde yönetmenlik ve oyunculuk yaptı, Şehzadebaşı’nda açtığı Ertuğrul Sineması’nda ise film öncesi kısa gösteriler sundu Muhsin Ertuğrul, 1913 sonunda karıştığı bir siyasi olay nedeniyle sınır dışı edilince Fransa’ya gitti Paris konservatuarına tüm uğraşmalarına karşın giremedi, ancak oradaki tiyatrolar ve sinema stüdyolarında gözlemler yaptı İstanbul’a döndüğünde “Ertuğrul Muhsin ve Arkadaşları” topluluğunu kuran sanatçı, kuruluş çalışmalarına katıldığı Darülbedayi’de öğretmenliğe atandı Ancak, I Dünya Savaşı başlayınca Darülbedayi, tiyatro okulu olmaktan çıkıp bir tiyatro topluluğuna dönüştü Bunun üzerine sanatçı Berlin’e giderek sinema ve tiyatro incelemelerinde bulundu, Karanlıkta Işık filminde uzun bir rol oynadıktan sonra İstanbul’a döndü 1917’de Halit Fahri Ozansoy’un Baykuş piyesini sahneleyen Ertuğrul, başrolde ihtiyar bir köylüyü oynadığında 25 yaşındaydı Kısa bir süre yeniden Berlin’e giderek Beranien Düşesi filminde ihtilalci bir subay rolünü oynadı ve yurda döndükten birkaç ay sonra Temaşa dergisinde sinema eleştirileri yazdı Robert Kolej’de, Halide Edip’in librettosunu yazdığı, Vedi Sabar’nın bestelediği "Kenan Çobanları" operasını hazırladı İstanbul Film Şirketi adına başrolünü de oynadığı Samson filmini çekti, yanı sıra Üstat Film Şirketi’nde yönetmenlik yaptı

1921’de Darülbedayi’de yönetmen olarak göreve başlayan Ertuğrul, yönetin kurulunun ve diğer birimlerin sanatçılardan oluşması için girişimlerde bulununca, arkadaşlarıyla birlikte Darülbedayi’den çıkarıldı Bunu üzerine çeşitli filmler çekmeye başladı ve Kurtuluş Savaşı üzerine ilk belgesel sayılan Zafer Yolları adlı filmini gerçekleştirdi Türk tiyatro tarihinde “Ferah dönemi” olarak bilinen çalışmalarını Ferah Sineması’nda sürdürürken 1925’te gittiği Sovyetler Birliği’nde Meyerhold, Stanislavski, Ayzenştayn gibi sanatçılarla tanıştı; Tamilla ile Spartaküs filmlerini çekti İstanbul’a döndüğünde Belediye Başkanı Muhittin Üstündağ’ın önerisiyle Darülbedayi’de sanat yönetmeni oldu

İlk sesli Türk filmi olan İstanbul Sokaklarında ve "Bir Millet Uyanıyor" filmlerinin çeken Ertuğrul, bu dönemde operetlerle revülere ağırlık verdi ve 15 Aralık 1932’de “Goethe Madalyası” ile onurlandırıldı Karım Beni Aldatırsa, Söz Bir Allah Bir, Leblebici Horhor Ağa, Aysel Bataklı Damın Kızı filmlerinde senarist olarak Mümtaz Osman takma adını kullanan Nâzım Hikmet’le çalıştı Eşi Neyyire Neyir ile bir süre Perde ve Sahne dergisini çıkaran Ertuğrul, açılması için uğraş verdiği İstanbul Açık Hava Tiyatrosu’nda Kral Oidipus’u sahneledi 1949 Temmuz’unda Devlet Tiyatrsosu ve Operası genel müdürlüğüne atandı ve Büyük Tiyatro’yu gösterilere açtı Bir Komiser Geldi oyunundaki müfettiş rolüyle oyuncu olarak son kez sahnede görünen sanatçı, 1950’de Büyük Tiyatro’da balo yapılmasına karşı çıkınca Demokrat Parti iktidarının tepkisini çekti ve görevinden istifa etti

1958’de görevden alınan sanatçı, bir yıl sonra İstanbul Şehir Tiyatrosu baş rejisörü oldu;1964’te Türkiye’de ilk kez Brecht’in bir oyununu Sezuan’ın İyi İnsanı’nı ve Shakespeare’in 400 doğum yıldönümü nedeniyle beş sahnede beş Shakespeare oyunu sahneletti Bu çalışmaları eleştiriler aldı ve 1966’da İstanbul Belediye Meclisi’nin kararıyla baş rejisörlük kadrosu kaldırıldı Basında ve TBMM’de sürekli tartışılan “Muhsin Ertuğrul Olayı” tiyatroya indirilen bir darbe olarak yorumlandı İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü’nde “tiyatro eleştirisi” dersleri veren Ertuğrul, yeniden çağrılmasına karşın Şehir Tiyatrosu’nda görev almadıKültür Bakanı Talât Halman’ın çabasıyla 23 Ekim 1971’de Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir sanatçıya, Muhsin Ertuğrul’a Devlet Kültür Armağanı verildi Şehir Tiyatroları genel sanat yönetmenliğine atandığında 82 yaşında olan Ertuğrul, semt tiyatrosu, öğle tiyatrosu, gezici tiyatro gibi çeşitli uygulamalarla yeni bir tiyatro seferberliği başlattı ancak iç çekişmeler üzerine 1976’da görevi bıraktı

Çağdaş Türk tiyatrosunun temelini atan ve geliştiren Muhsin Ertuğrul 29 Nisan 1979'da İzmir’de kalp krizi sonucu öldü Ölümünden bir ay önce Ege Üniversitesi Senatosu, Türk tiyatro ve sinemasına yaptığı hizmetler nedeniyle Ertuğrul’a “fahri doktor” unvanı vermişti

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.