Kâbız-Kâbid |
|
|
#1 |
|
Şengül Şirin
|
Kâbız-KâbidKâbız (Kâbid) Bir şeyi eliyle tutmak, avucuna almak, daraltmak, cimrilik etmek, sür'atle sevketmek, bir şeyi toplayıp düşmek, almak, gidermek, öldürmek anlamındaki "k-b-d" kökünden türeyen kâbid sür'atle sevkeden, alan, ruhları kabzeden demektir ![]() Allah'ın sıfatı olarak kâbid, dilediğine rızkı daraltan, ölüm zamanı gelenlerin ruhlarını alan, kıyamet günü, âlemi gücü ile yok eden demektir ![]() Allah'ın bu sıfatı isim şeklinde el-esmâü'l-hüsnâ ile ilgili Tirmizî'nin rivâyet ettiği hadiste geçmiştir (Deavat, 83 IV, 531)![]() Allah'ın bu vasfı, Kur'ân'da "kabada-yakbidu" fiiliyle ifâde edilmiştir: "Allah rızkı kısar da açar da ![]() ![]() " (yakbidu ve yebsütu) (Bakara, 2/245) Âyette geçen "yakbidu" fiili fert ve toplumlara ihsân, nimet ve rızkı bir hikmete binaen kısar, daraltır, az verir demektir![]() Kur'ân'da bu anlam, "kadr" ve "katr" kelimeleriyle de ifade edilmiştir: "Allah'ı gereği gibi bilemediler Halbuki kıyamet günü yer, tamamen O'nun avucu içindedir Gökler de sağ elinde dürülmüştür![]() ![]() " (Zümer, 39/67) Bu âyet, Allah'ın kıyamet günü yer ve gökleri gücü ve kudretiyle yok edeceğini beyan etmektedir Yeri yok etmesi ile ilgili olarak "kabza" kelimesi kullanılmıştır![]() Allah'ın ruhları kabzettiği Kur'ân'da "kabz" kelimesiyle ifade edilmemiş, bu husus hadislerde zikredilmiştir (Buharî, Mevâkît, 35; Ebû Dâvud, Salat, 11; Nesaî, İmâme, 47) (İ K )diyanet gov
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır |
|
|
|