Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler > Hazır Mesajlar & Güzel Sözler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
atasözleri, divani, lügati’t, türk’teki

Divan-İ Lügati’T Türk’Teki Atasözleri

Eski 10-28-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Divan-İ Lügati’T Türk’Teki Atasözleri



Divan-ı Lügati’t Türk’teki Atasözleri


Bilinen en eski Türk lûgatı Dîvân ü Lûgât-it Türk‘de külliyetli miktarda ata sözü … bulunduğu, bunların ise türlerinin günümüze ulaşmış belki en eski numûneleri olduğu malûmdur Dîvan’daki bu ata sözlerinin … misâl getirilmek üzere kullanıldıkları da bilinen bir gerçektir

Dîvân ü Lûgât-it Türk‘de Türkçe, kelime olarak lûgatte, müellifince kurulan cümleler içinde ve misâlen getirilen ata sözlerinde, dörtlüklerde ve beytlerde kullanılmıştır Türkçe kelimeleri lûgat yapmak, eser müellifinin zâten asıl maksadıdır Yine müellifin bu lûgatleri açıklamak için kurduğu alelâde cümlelerde kullanılan Türkçe ise kendisine âittir Bu kelimeler ve alelâde cümleler kelime morfolojisi veyâ gramer kâidexleri açısından ehemmiyeti hâiz olabilirlerse de yine misâl getirmek için Kaşgarlı Mahmud Beğ’in eserinde kullandığı ata sözleri, …, Türkçe’nin anoxnim kültür, san’at ve edebîyât ürünleridirler Bu bakımdan bu önemli edebiyat unsuxrunu bir arada görebilmek maksadıyla, daha önce derlenmiş olmalarına rağmen, bu ata sözlerini bir kere daha derlemeyi uygun bulduk Burada şunu da belirtelim ki bu derlemeyi yapan kişinin görüşü, bâzı Türk ata sözlerindeki açık veyâ kapalı anlatımlar, sanki Türk Töresi’nin maddelerini muhtevîdirler

Dîvân ü Lûgât-it Türk‘de 1 ciltte 163, 2 ciltte 51 ve 3 ciltte 104 adet olmak üzere toplam 318 adet “Sab” denilen ata sözü vardır Bunların 3 adedi, kendilerine “ata sözü” denilmesine rağmen, lûgatte geçen bâzı kelimelerin cümle içindeki kullanılışını göstermek için kurulmuş basit misâl cümleleridir 1 cilt, 369’daki “0l keçişni sub iletti” yâni “O keçisini suya götürdü” ile 1 cilt 386’daki “Ol kulın tepik tepdi” yâni “O adamını tekmeledi” cümlelerinin ata sözü oldukları söylenemez 1 cilt 244’deki “Oñay irpeldi iş” ise düzeltilerek “Oñay iş irpeldi”, yâni “Kolay iş biçildi, bitirildi” hâline sokulsa bile, bu sözün ata sözü ile bir ilişkisi yoktur Bu bakımdan ata sözü denilen 318 adet deyişten 315 adedi gerçek ata sözüdür

Bu 315 adet ata sözünün 3′ü 3 defâ, 26′sı da 2 defâ, ya aynen veya çok az farklılıklarla mükerreren kullanılmışlardır Böylece ziyâde olanlarının adedi 32′dir ve 315’ten tenzil edildiklerinde ata sözlerinin sayısı 283′e iner

Maamâfih bu takdimde, ziyâde geçen bu ata sözlerinin “DLT Tercümesi”ndeki yerleri de belirtildi ve farklı olanların içlerinden akla en yakın olanı yazıldı Ayrıca, yemîn etmek için kullanılan bir mesel de ata sözü gibi kabûl ile yukarıda ta’dâdı yapılan 28 sayısının içine bu dahî dâhil edildi

Ata sözleri, sözün ilk kelimesinin baş harfine göre abaça düzeni ile dizildi Yanına “Tercüme”deki yeri işâretlendi Bu işâretlerde Romen rakamı ile cildi, Latin raxkamı ile de sahifesi gösterildi Ayrıca ata sözünün altında, sözün yaşayan Istanbul Türkçesi’ne çevirisi verildi

Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(A Harfi)

Abçı neçe al tep bilse, ayıg anca yol bilir

Avcı ne kadar hîle bilse, ayı o kadar yol bilir

Aç ebek, tok telek

Aç kişi aceleci, tok kişi yavaş olur

Açıglığ er şebük karımas

Varlıklı kişi çabuk kocamaz

Aç ne yemes, tok ne temes

Aç olan ne yemez, tok olan ne söylemez?

Agılda oglak togsa arıkda otı öner

Ağılda oğlak doğsa, dere boyunda otu biter

Agız yese köz uyadur

Ağız yese göz utanır

Alımçı arslan, berimçi sıçgan

Alacağına arslan, vereceğine, borcuna sıçan

Alın arslan tutar, küçin sıçgan kösgük, oyuk tutmas

Hîle ile arslan tutulur, zor ile güç ile sıçan nazar, hayâl tutulmaz

Alp çerikde, bilge tirikde

Yiğit ordu içinde, bilgin mecliste kiñeşte belli olur

Alp eriğ yabrıtma, ıkılaç arkasın yagrıtma

Yiğiti bakımsız bırakma, yörük atın sırtını yara etme

Alplar birle uruşma, beğler birle turuşma

Yiğitlerle vuruşma, beğlerle sürtüşme, iddiâlaşma

Alp yağıda, alçak çoğuda I-

Yiğit kişi düşman karşısında, yumuşak kişi savaşda belli olur

Anası teblük yufka yapar, oglı tetik koşa kapar

Annesi yalancı yufka yapar, oğlu tetik koşup kapar

Añduz bolsa at ölmes

Andız ota olsa, at ölmez

Anıñ yüziñe titinü baksa bolmas

Onun yüzüne dik bakılmaz

Anuk otru tutsa yokka sanmas

Öne konan yemek ikram edilmemiş sayılmaz

Arı kapçıtsa ısrur

Arı kızdırılırsa ısırır, sokar

Arkasız er çeriğ sıyumas

Arkasız kişi düşmanını, rakibini yenemez

Arpasız at aşumas, arkasız alp çeriğ sıyumas

Arpasız at aşamaz, arkasız yiğit rakibini yenemez

Arslan karışa sıçgan ötin ködezür

Kocayan arslan sıçan deliğini gözler

Arslan kökrese at ayakı tulaşır

Arslan kükrese atın ayakları dolaşır

Aşıç ayur tübüm altın, kamıç ayur men kayda men

Tencere der dibim altın, kepçe der ki ben neredeyim?

Aş tatıgı tuz yogrın yemes

Yemeğe tad veren tuzdur ama tuz çanakla yenmez

Atan yüki aş bolsa açka az korunur

Aş deve yükü ile olsa aça az görünür

Ata oglı ataç togar

Oğul babasına çeker, çekmek üzere doğar

Atası açıg almıla yese oglınıñ tısı kamar

Babası ekşi elma yese, oğlunun dişi kamaşır

Atası anası açığ almıla yese oglı kızı tısı kamar

Babası anası ekşi elma yese, oğlunun kızının dişi kamaşır

Ata tonı ogulka yarasa atasın tilemes

Babanın giyimi oğluna yarasa, oğul babasını istemez

At teküzligi ay bolmas

Atın alnındaki akıtma, gökdeki Ay’la bir olmaz, tutulamaz

Ayın kişi neñi neñ sanmas

Başkasının malı, mal sayılmaz

Ay tolun bolsa eliğin imlemes

Ay dolun olunca el ile gösterilmez

Azuklug aruk ermes

Azığı olan yorulmaz

(B-Ç Harfi)

Balık subda közi taştın

Balık suda, gözü dışarıda

Bar bakır, yok altun

Bulunan, var olan bakır, bulunamayan,nâdir olan altındır

Barçın yamağı barçınka, karış yamağı karışka

İpek yaması ipeğe, yün yaması yüne

Barıg otru tutsa yokka sanmas

Öne konan varlık, ikram edilmemiş sayılmaz

Beş erñek tuz ermes

Beş parmak düz, birbirinin eşi değildir

Bilmiş yek bilmedük kişiden yeğ

Tanıdık şeytan yabancıdan iyidir

Birin birin miñ bolur, tama tama kol bolur

Birer birer bin olur, damlaya damlaya göl olur

Bir karga birle kış kelmes

Bir karga ile kış gelmez, gelmiş sayılmaz

Bir tilkü terisin ikile soymas

Bir tilkinin derisi iki defi soyulmaz, yüzülmez

Bir toyın başı ağrısa, kamug toyın başı agrımas

Bir şamanın başı ağrısa, bütün samanların başları ağrımaz

Boldaçı buzagu öküz ara belgülüğ

Öküz olacak buzağı, kendisini belli eder

Bor bolmayıp sirke bolma

Şarap olmadan sirke olma

Boşlaglansa boksuklanur

Kızıp kurudan kişi boyunduruklanır

Boş neñge iyi bolmas

Yaramaz malın sahibi olmaz

Böri koşnısın yemes

Kurt komşusunu yemez

Böriniñ ortak, kuzgunuñ yıgaç başında

Kurdun avı ortaklı, kuzgunun avı ağaçda kendine ait olur

Buğday katında sarkaç subalur

Buğdayın yanında karamuk otu da sulanır

Bu kök kirsün, kızıl çıksun

Bu mavi, ak girsin, kızıl çıksın

Buşmasar boz kuş tutar, ebmeser ürüñ kuş tutar

Sıkılmayan kişi boz kuş, acele etmeyen kişi beyaz kuş tutar

Buzdan sub tamar

Buzdan su damlar

Bütün ümlüğ kanca bolsa olturur

Şalvarı sağlam olan nereye istese oraya oturur

Çaksa tütnür, çalsa bilnür

Yaksa tüter, söylese bilinir

Çakşak üze ot bolmas, çakrak bile ubut bolmas

Taş üstünde ot olmaz, yanşak kişide ar olmaz

(E Harfi)

Ebdeki buzagu öküz bolmas

Ev içinde bakılan buzağı öküz olmaz

Ebek ebğe tegmez IBk Ersek …

Aceleci evine varamaz

Ebek siñek sütge tüşür

Aceleci sinek süte düşer

Ebliğ toygursa közi yolka bolur

Ev sahibi doyurunca, konuğun gözü yolda olur

Eğir bolsa er ölmes

Eğir otu kökü bulunduran kişi, hastalansa da ölmez

Eliğ tutgınça ot tut

Yabancıyı tutacağına ateş tut

El kalır kaldı toru kalmas

Yurt gider, töre kalır

Emgek eginde kalmas

Sıkıntı ebedîyen sırtda kalmaz

Emikliğ uragut kösekçi bolur

Emzikli kadın iştahlı olur

Endik uma eblikni agırlar

Şaşkın konuk ev sâhibini ağırlar

Erdem başı tıl

Faziletin başı dildir

Erdemsiz kut çertilür

Faziletsizden uğur, kut kaybolur

Erge muñ tegir, tag señiriñe yel tegir

Kişiye keder değer, dağ doruğuna rüzgâr değer

Erik erini yaglıg, ermegü başı kanlıg

Yürekli kişi yağlı, tembelin başı kanlı olur

Erkeç eti em bolur, eçkü eti yel bolur

Teke eti ilâç olur, keçi eti yel olur

Ermegüğe bulıt yük bolur

Tembele bulut yük olur

Ermegüğe eşik art bolur

Tembele eşik dağ geçidi olur

Erñeñe eliğ karı böz üm tikemes

Ergene elli karış bezden iç donu dikilmez

Er oglı muñaymas, it oglı külermes

Kişi oğlu kederli kalmaz, it oğlu tökezlemez, ayağı sürçmez

Ersek erğe tegmes, ebek ebğe tegmes

Oynak kadın koca bulamaz, aceleci evine varamaz

Er sözi bir, eyer köki üç

Er kişinin sözü bir, eyerin bağı üç olur

Esende ebek yok

Selâmetde acele yokdur

Esiz anıñ yiğitliği

Yazık onun yiğitliğine…

Eşyek ayur başım bolsa sundurıda sub içgeymen

Eşek der ki; başım aklım olsa denizden su içerim

Etli tırñaklı eyirmes

Et tırnakdan ayrılmaz

Eyğü er süñüki erir atı kalır

İyi kişinin kemiği erir, adı kalır

Eyğülüğni sub ayakında kemiş başında tile

İyilik yap suya at, pınarında dile bulursun

Eyğülükün kel, isizliğin kelme

İyilikle gel, kötülükle gelme

Alıntı Yaparak Cevapla

Divan-İ Lügati’T Türk’Teki Atasözleri

Eski 10-28-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Divan-İ Lügati’T Türk’Teki Atasözleri



(I-İ Harfi)

Iñan ıñrasa botu bozlar
Dişi deve inlese yavrusu bağırır, bozlar

Iş yaragında, sart asığında
İş sırasında, tüccar kârında…

It çakırı atka tegir, at çakırı ıtka tegmes
İt nazarı ata değer, at nazarı ite değmez

It ısırmas, at tepmes teme
İt ısırmaz at tepmez deme

Itka ubut atsa oldañ yemes
İtde utanma olsa çarığın altını yemez

İgliğ tutrugı ay bolur
Hastanın vasiyet etmesi iyilik getirir

İki koçñar başı bir aşaçta aşıçta pışmas
İki koç başı bir tencerede pişmez

İkki bogra igeşür, otra kökegün yancılur
İki buğra, erkek deve itişir, ortada bükelek sineği incinir

İm bilse er ölmes
Parolayı bilen kişi hayâtını kurtarır, ölmez

İzlik bolsa er öldimes, içlik bolsa at yagrımas
Çarığı olsa kişi ölmez, teyelti olsa atın sırtı açılmaz, yara olmaz

(K Harfi)

Kaçış bolsa kıya körmes
Halk içinde uyuşmazlık olsa, kimse birbirine yan bakamaz

Kadaş temiş kaymaduk, kayın temiş kaymış
Kardeş demiş bakmamış, kayın demiş bakmış

Kagun karma bolsa iyisi ikki eliğin tegir
Kavun yağma edilse, sahibi iki eliyle kapar

Kal sabı kalmas, kagıl bağı yazılmas
Söz leke bırakmaz, yaş söğütten yapılan düğüm ırgalanmaz

Kalın bulutug tüpi sürer, karañku ışıg urunç açar
Yoğun bulutu tipi sürer, karanlık işi rüşvet açar

Kalıñ berse kız alır, kerek bolsa kız alır
Çeyiz veren kız alır, gerekliyse pahalı alır

Kalın kaz kulabuzsuz bolmas
Kaz sürüsü kılavuzsuz olmaz

Kalın kolan çupgasız bolmas
Eşek sürüsü başsız olmaz

Kañdaş kuma ürür, iğdiş örü tartar
Baba bir kardeşler dövüşürler, ana birler yardımlaşırlar

Kanıg kan bile birle yumas
Kanı kan ile yıkamazlar

Kan ışı bolsa, katun ışı kalır
Kağanın işi olursa, hâtununun işi kalır

Kara bulıtıg yel açar, urunç bile el açar
Kara bulutu yel açar, rüşvet ise yurt açar

Kara muñ kelmeğinçe Kara Yalga keçme
Kara belâ gelmedikçe Kara Yalga geçidini geçme

Karga karısın kim bilir, kişi alasın kim tapar
Karganın kocamışını kim bilir, kişinin gönlündekini kim anlar

Karga kazga ötgünse butı sınur
Karga kaza özense bacağı kırılır

Karı öküz balduka korkmas
Yaşlı öküz baltadan korkmaz

Kayıñ kasıña
Katılık kayın ağacına mahsûstur

Kayıñ kasıña, söküt süliñe
Kayın ağacına katılık, söğüt ağacına tazelik yaraşır

Kaynar öküz keçiksiz bolmas
Coşkun ırmak geçitsiz olmaz

Kaz kopsa ördek kol iğ igenür
Kaz giderse ördek göle sâhib çıkar

Kek Keten kördi keregü yüydi
Sıkıntıyı görünce çadırını yüklenip gitt

Keñeşliğ bilig üyreşür, keñeşsiz bilig obraşur
Danışılmış bilgi güzelleşir, danışılmamış bilgi yıpranır

Keriş yagrı ogulka kalır
At sırtındaki yara oğula kalır

Keyüklüğ ölimes, küpeçliğ kürimes
Giyimli kişi ıslanmaz, gemli at huysuzluk etmez

Kılıç tatıksa iş yunçır, er Tatıksa et tuncır
Kılıç paslanırsa iş incinir, kişi Farslaşırsa eti, kanı bozulur

Kılnu bilse kızıl keyer, yaranu bilse yaşıl keyer
Cilve bilse kırmızı giyer, yaranmayı bilse yeşil giyer

Kırk yılka teğin bay çıgay tüzlinür
Kırk yıla kadar zengin fakir bir olur

Kış konuki ot
Kış konuğu ateşdir

Kız birle küreşme, kısrak birle yarışma
Kız ile görüşme, kısrak ile yarışma

Kız kişi sabi yorıglı bolmas
Cimri kişinin sözü, ünü yayılmaz

Kiçikde katıglansa ulgayu sebnür
Küçük iken uğraşan, büyüyünce sevinir

Kiçik ulugka turuşmas, kırguy soñkurka karışmasI
Küçük büyüğe karşı durmaz, atmaca sungura karışmaz

Kimiñ bile kaş bolsa yaşın yakmas
Kimin yanında kaş denilen taş olsa, yıldırım onu yakmaz

Kim kür bolsa köbez bolur
Kuvvetli olan kabadayı olur

Kiñ ton opramas, keñeşliğ bil iğ artamas
Geniş, bol giyim yıpranmaz, danışılmış bilgi yanılmaz

Kişi alası içtin, yılkı alası taştın
Kişinin alası içinde, atın alası dışındadır

Kişi eti tiriğle tatır
Kişi eti diri iken tatlıdır, kıymetlidir

Kişi sözleşü, yılkı yıylaşu
Kişi söyleşerek, at koklaşarak anlaşır

Kizdeki kiz yıpar
Misk kutusu misk kokar

Kizlençü kelinde
Gizli şey gelinde bulunur

Kobı er kuyugka kirşe yel alır
Talihsiz kişi kuyuya girse yel alır

Kolan kuyugka tüşse kurbaka aygır bolur
Eşek kuyuya düşse kurbağa aygır olur

Korkmış kişiğe koy başı koş korunur
Korkmuş kişiye koyun başı çift, iki görünür

Koş kılıç kınka sığmaz
Çift, iki kılıç bir kına sığmaz

Kökge sagursa suysa yüzge tüşür
Kişi göğe tükürse, yüzüne düşer

Kök temür kerü turmas
Çelik kılıç geri durmaz

Koni barır keyikniñ közinde ayın başı yok
Düz giden geyiğin gözünden başka yarası yokdur

Kop sögütğe kuş konar, körklüğ kişiğe söz kelir
Söğütlüğe kuş konar, doğru kişiye söz gelir

Közden yırasa köñülden yeme yırar
Gözden ırak olan gönülden de ırak olur

Közüñüğe köğ tüşdi
Aynaya pas düşdü

Kulak eşitse köñül bilir Köz korse üyik kelir
Kulak işitse gönül bilir, göz görse sevinç gelir

Kul yağı, it böri
Kulunun düşman, itinin kurt olduğunu unutma

Kurmış kiriş tügülmes, ukrukun tag egilmes
Kurulmuş kiriş düğümlenmez, kement ile dağ egilmes

Kurtga büyik bilmes yerim tar ter
Yaşlı kadın oyun bilmez yerim dar der

Kurug yıgaç egilmes, kurmış kiriş tügülmes
Kuru ağaç egilmes, kurulmuş kiriş düğümlenmez

Kurug kaşık agızka yaramas, kurug söz kulakka yakışmas
Kuru kaşık ağıza faydasızdır, kuru söz kulağa lüzumsuzdur

Kuş balası kusınçıg, it balası okşançıg
Kuş yavrusu süs için, it yavrusu okşamak için

Kuş kanatın, er atın
Kuş kanadı ile, kişi atı ile varır, uçar

Kuş tuzakka meñ uçun ılınur
Kuş tuzağa yem için yakalanır

Kuş yabuzı sagzıgan, yıgaç yabuzı azgan, Yer yabuzı kazgan, budun yabuzı Barsgan
Kuşun kötüsü saksağan, ağacın kötüsü kuş burnu, Yerin kötüsü çöl, ahâlînin kötüsü Barsgan’lılardır

Kut belgüsi bilig
Devlet alâmeti bilgidir

Kutlugka koşa yağar
Kısmetliye çift yağar

Kutsuz kuyugka kirşe kum yağar
Kısmetsiz kişi kuyuya girse kum yağar

Kuyugda sub bar, it burnı tegmes
Kuyuda su var ama itin burnu erişmez

Kuzda kar eksümes, koyda yağ eksümes
Dağın güneş görmeyen yamacında kar eksilmez, koyunda yağ eksilmez

Küç eldin kirşe toru tüñlüktin tünlükten çıkar
Zorbalık yurda girse, töre bacadan kaçar

Kül ürkünçe köz ürse yik
Küle üflemektense, köze üflemek yeğdir

Kümüş küñe ursa altun ayakın kel ir
Gümüş güneş altına bırakılsa, altın ayağıyla gelir

Künde irük yok, beğde kıyık yok
Güneşde gedik yokdur, beyde caymak yokdur

Küñe baksa köz kamar
Güneşe bakan göz kamaşır

Küniniñ küline tegü yağı
Kuma kumanın külüne dahi düşmandır

Küzegü uzun bolsa el iğ köymes
Küskü ateş kuskusu uzun olursa el yanmaz

Kuz keliği yazın yayın bilgürer belgülüğ
Güzün gelişi yazdan bellidir

(M-N-O-Ö Harfi)

Muş oglı muyabu togar
Kedi yavrusu miyavlayarak doğar

Muş yakrıka tegişmes, ayur kişi neñi yaraşmas
Kedi asılı yağa kavurmaya erişemez, gevezenin malı kişiye yaramaz

Neçeme obrak keyük erse, yagmurka yarar
Nice eski giyim olsa yine de yağmurda işe yarar

Nece munduz erse eş eygü, nece eğri erse yol eygü
Ne kadar aptal olsa da eş iyidir, ne kadar eğri, uzun olsa da yol iyidir

Nece yitik biçek erse Öz sapın yonumas
Bıçak ne kadar keskin olursa olsun, kendi sapını yontamaz

Oglak yiliksiz, oglan biliksiz
Oğlak iliksiz, çocuk bilgisiz olur

Oglan biligsiz
Çocuk bilgisiz olur

Oglan ışı ış bolmas, oglak müñüzi sap bolmas
Çocuk işi iş olmaz, oğlak boynuzu sap olmaz

Oglan sub töker ulug yanı sınur
Oğlan su döker, büyüğün bir yanı kırılır

Oprak yasıkdın tozlug ya çıkar
Eskimiş, kullanılmayan yay kabından tozlu yay çıkar

Ortak erden artuk almaş
Ortak ortağından fazla almaz

Otagka öpkelep süğe sözlemedük
Çadıra kızıp, askerle konuşmaz

Ot tese ağız köymes
Ateş demekle ağız yanmaz

Ot tütünsüz bolmas, yiğit yazuksuz bolmas
Ateş dumansız olmaz, genç kişi günahsız olmaz

Otug oyguç birle öçürmes
Ateş alev ile söndürülmez

Öd keçer kişi tuymas, yalñuk oglı meñgü kalmas
Zaman geçer kişi duymaz, insan oğlu ebedî kalmaz

Ödlek karıtmışka boyug talkımas
Zamanın yaşlandırdığı kişiye boya ayıp sayılmaz

Ögüñüçi üminde artarur
Öğünen kişi iç donunu pisletir

Öküş sebinç bolsa katıg oksunur
Çok sevinen, pek pişman olur

Öküz ayakı bolgınça buzagu başı bolsa yeğ
Öküz ayağı olmakdansa, buzağı başı olmak yeğdir

Öldeçi sıçgan muş taşakın taşakı kaşır
Eceli gelen sıçan kedinin husyelerini kaşır

Ötlüğ yinçü yerde kalmas
Delikli inci yerde kalmaz

Öz köz ir kışlag
Kışlığını kendi gözünle seç

Alıntı Yaparak Cevapla

Divan-İ Lügati’T Türk’Teki Atasözleri

Eski 10-28-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Divan-İ Lügati’T Türk’Teki Atasözleri



(I-İ Harfi)

Iñan ıñrasa botu bozlar

Dişi deve inlese yavrusu bağırır, bozlar

Iş yaragında, sart asığında

İş sırasında, tüccar kârında…

It çakırı atka tegir, at çakırı ıtka tegmes

İt nazarı ata değer, at nazarı ite değmez

It ısırmas, at tepmes teme

İt ısırmaz at tepmez deme

Itka ubut atsa oldañ yemes

İtde utanma olsa çarığın altını yemez

İgliğ tutrugı ay bolur

Hastanın vasiyet etmesi iyilik getirir

İki koçñar başı bir aşaçta aşıçta pışmas

İki koç başı bir tencerede pişmez

İkki bogra igeşür, otra kökegün yancılur

İki buğra, erkek deve itişir, ortada bükelek sineği incinir

İm bilse er ölmes

Parolayı bilen kişi hayâtını kurtarır, ölmez

İzlik bolsa er öldimes, içlik bolsa at yagrımas

Çarığı olsa kişi ölmez, teyelti olsa atın sırtı açılmaz, yara olmaz

(K Harfi)

Kaçış bolsa kıya körmes

Halk içinde uyuşmazlık olsa, kimse birbirine yan bakamaz

Kadaş temiş kaymaduk, kayın temiş kaymış

Kardeş demiş bakmamış, kayın demiş bakmış

Kagun karma bolsa iyisi ikki eliğin tegir

Kavun yağma edilse, sahibi iki eliyle kapar

Kal sabı kalmas, kagıl bağı yazılmas

Söz leke bırakmaz, yaş söğütten yapılan düğüm ırgalanmaz

Kalın bulutug tüpi sürer, karañku ışıg urunç açar

Yoğun bulutu tipi sürer, karanlık işi rüşvet açar

Kalıñ berse kız alır, kerek bolsa kız alır

Çeyiz veren kız alır, gerekliyse pahalı alır

Kalın kaz kulabuzsuz bolmas

Kaz sürüsü kılavuzsuz olmaz

Kalın kolan çupgasız bolmas

Eşek sürüsü başsız olmaz

Kañdaş kuma ürür, iğdiş örü tartar

Baba bir kardeşler dövüşürler, ana birler yardımlaşırlar

Kanıg kan bile birle yumas

Kanı kan ile yıkamazlar

Kan ışı bolsa, katun ışı kalır

Kağanın işi olursa, hâtununun işi kalır

Kara bulıtıg yel açar, urunç bile el açar

Kara bulutu yel açar, rüşvet ise yurt açar

Kara muñ kelmeğinçe Kara Yalga keçme

Kara belâ gelmedikçe Kara Yalga geçidini geçme

Karga karısın kim bilir, kişi alasın kim tapar

Karganın kocamışını kim bilir, kişinin gönlündekini kim anlar

Karga kazga ötgünse butı sınur

Karga kaza özense bacağı kırılır

Karı öküz balduka korkmas

Yaşlı öküz baltadan korkmaz

Kayıñ kasıña

Katılık kayın ağacına mahsûstur

Kayıñ kasıña, söküt süliñe

Kayın ağacına katılık, söğüt ağacına tazelik yaraşır

Kaynar öküz keçiksiz bolmas

Coşkun ırmak geçitsiz olmaz

Kaz kopsa ördek kol iğ igenür

Kaz giderse ördek göle sâhib çıkar

Kek Keten kördi keregü yüydi

Sıkıntıyı görünce çadırını yüklenip gitt

Keñeşliğ bilig üyreşür, keñeşsiz bilig obraşur

Danışılmış bilgi güzelleşir, danışılmamış bilgi yıpranır

Keriş yagrı ogulka kalır

At sırtındaki yara oğula kalır

Keyüklüğ ölimes, küpeçliğ kürimes

Giyimli kişi ıslanmaz, gemli at huysuzluk etmez

Kılıç tatıksa iş yunçır, er Tatıksa et tuncır

Kılıç paslanırsa iş incinir, kişi Farslaşırsa eti, kanı bozulur

Kılnu bilse kızıl keyer, yaranu bilse yaşıl keyer

Cilve bilse kırmızı giyer, yaranmayı bilse yeşil giyer

Kırk yılka teğin bay çıgay tüzlinür

Kırk yıla kadar zengin fakir bir olur

Kış konuki ot

Kış konuğu ateşdir

Kız birle küreşme, kısrak birle yarışma

Kız ile görüşme, kısrak ile yarışma

Kız kişi sabi yorıglı bolmas

Cimri kişinin sözü, ünü yayılmaz

Kiçikde katıglansa ulgayu sebnür

Küçük iken uğraşan, büyüyünce sevinir

Kiçik ulugka turuşmas, kırguy soñkurka karışmasI

Küçük büyüğe karşı durmaz, atmaca sungura karışmaz

Kimiñ bile kaş bolsa yaşın yakmas

Kimin yanında kaş denilen taş olsa, yıldırım onu yakmaz

Kim kür bolsa köbez bolur

Kuvvetli olan kabadayı olur

Kiñ ton opramas, keñeşliğ bil iğ artamas

Geniş, bol giyim yıpranmaz, danışılmış bilgi yanılmaz

Kişi alası içtin, yılkı alası taştın

Kişinin alası içinde, atın alası dışındadır

Kişi eti tiriğle tatır

Kişi eti diri iken tatlıdır, kıymetlidir

Kişi sözleşü, yılkı yıylaşu

Kişi söyleşerek, at koklaşarak anlaşır

Kizdeki kiz yıpar

Misk kutusu misk kokar

Kizlençü kelinde

Gizli şey gelinde bulunur

Kobı er kuyugka kirşe yel alır

Talihsiz kişi kuyuya girse yel alır

Kolan kuyugka tüşse kurbaka aygır bolur

Eşek kuyuya düşse kurbağa aygır olur

Korkmış kişiğe koy başı koş korunur

Korkmuş kişiye koyun başı çift, iki görünür

Koş kılıç kınka sığmaz

Çift, iki kılıç bir kına sığmaz

Kökge sagursa suysa yüzge tüşür

Kişi göğe tükürse, yüzüne düşer

Kök temür kerü turmas

Çelik kılıç geri durmaz

Koni barır keyikniñ közinde ayın başı yok

Düz giden geyiğin gözünden başka yarası yokdur

Kop sögütğe kuş konar, körklüğ kişiğe söz kelir

Söğütlüğe kuş konar, doğru kişiye söz gelir

Közden yırasa köñülden yeme yırar

Gözden ırak olan gönülden de ırak olur

Közüñüğe köğ tüşdi

Aynaya pas düşdü

Kulak eşitse köñül bilir Köz korse üyik kelir

Kulak işitse gönül bilir, göz görse sevinç gelir

Kul yağı, it böri

Kulunun düşman, itinin kurt olduğunu unutma

Kurmış kiriş tügülmes, ukrukun tag egilmes

Kurulmuş kiriş düğümlenmez, kement ile dağ egilmes

Kurtga büyik bilmes yerim tar ter

Yaşlı kadın oyun bilmez yerim dar der

Kurug yıgaç egilmes, kurmış kiriş tügülmes

Kuru ağaç egilmes, kurulmuş kiriş düğümlenmez

Kurug kaşık agızka yaramas, kurug söz kulakka yakışmas

Kuru kaşık ağıza faydasızdır, kuru söz kulağa lüzumsuzdur

Kuş balası kusınçıg, it balası okşançıg

Kuş yavrusu süs için, it yavrusu okşamak için

Kuş kanatın, er atın

Kuş kanadı ile, kişi atı ile varır, uçar

Kuş tuzakka meñ uçun ılınur

Kuş tuzağa yem için yakalanır

Kuş yabuzı sagzıgan, yıgaç yabuzı azgan, Yer yabuzı kazgan, budun yabuzı Barsgan

Kuşun kötüsü saksağan, ağacın kötüsü kuş burnu, Yerin kötüsü çöl, ahâlînin kötüsü Barsgan’lılardır

Kut belgüsi bilig

Devlet alâmeti bilgidir

Kutlugka koşa yağar

Kısmetliye çift yağar

Kutsuz kuyugka kirşe kum yağar

Kısmetsiz kişi kuyuya girse kum yağar

Kuyugda sub bar, it burnı tegmes

Kuyuda su var ama itin burnu erişmez

Kuzda kar eksümes, koyda yağ eksümes

Dağın güneş görmeyen yamacında kar eksilmez, koyunda yağ eksilmez

Küç eldin kirşe toru tüñlüktin tünlükten çıkar

Zorbalık yurda girse, töre bacadan kaçar

Kül ürkünçe köz ürse yik

Küle üflemektense, köze üflemek yeğdir

Kümüş küñe ursa altun ayakın kel ir

Gümüş güneş altına bırakılsa, altın ayağıyla gelir

Künde irük yok, beğde kıyık yok

Güneşde gedik yokdur, beyde caymak yokdur

Küñe baksa köz kamar

Güneşe bakan göz kamaşır

Küniniñ küline tegü yağı

Kuma kumanın külüne dahi düşmandır

Küzegü uzun bolsa el iğ köymes

Küskü ateş kuskusu uzun olursa el yanmaz

Kuz keliği yazın yayın bilgürer belgülüğ

Güzün gelişi yazdan bellidir

(M-N-O-Ö Harfi)

Muş oglı muyabu togar

Kedi yavrusu miyavlayarak doğar

Muş yakrıka tegişmes, ayur kişi neñi yaraşmas

Kedi asılı yağa kavurmaya erişemez, gevezenin malı kişiye yaramaz

Neçeme obrak keyük erse, yagmurka yarar

Nice eski giyim olsa yine de yağmurda işe yarar

Nece munduz erse eş eygü, nece eğri erse yol eygü

Ne kadar aptal olsa da eş iyidir, ne kadar eğri, uzun olsa da yol iyidir

Nece yitik biçek erse Öz sapın yonumas

Bıçak ne kadar keskin olursa olsun, kendi sapını yontamaz

Oglak yiliksiz, oglan biliksiz

Oğlak iliksiz, çocuk bilgisiz olur

Oglan biligsiz

Çocuk bilgisiz olur

Oglan ışı ış bolmas, oglak müñüzi sap bolmas

Çocuk işi iş olmaz, oğlak boynuzu sap olmaz

Oglan sub töker ulug yanı sınur

Oğlan su döker, büyüğün bir yanı kırılır

Oprak yasıkdın tozlug ya çıkar

Eskimiş, kullanılmayan yay kabından tozlu yay çıkar

Ortak erden artuk almaş

Ortak ortağından fazla almaz

Otagka öpkelep süğe sözlemedük

Çadıra kızıp, askerle konuşmaz

Ot tese ağız köymes

Ateş demekle ağız yanmaz

Ot tütünsüz bolmas, yiğit yazuksuz bolmas

Ateş dumansız olmaz, genç kişi günahsız olmaz

Otug oyguç birle öçürmes

Ateş alev ile söndürülmez

Öd keçer kişi tuymas, yalñuk oglı meñgü kalmas

Zaman geçer kişi duymaz, insan oğlu ebedî kalmaz

Ödlek karıtmışka boyug talkımas

Zamanın yaşlandırdığı kişiye boya ayıp sayılmaz

Ögüñüçi üminde artarur

Öğünen kişi iç donunu pisletir

Öküş sebinç bolsa katıg oksunur

Çok sevinen, pek pişman olur

Öküz ayakı bolgınça buzagu başı bolsa yeğ

Öküz ayağı olmakdansa, buzağı başı olmak yeğdir

Öldeçi sıçgan muş taşakın taşakı kaşır

Eceli gelen sıçan kedinin husyelerini kaşır

Ötlüğ yinçü yerde kalmas

Delikli inci yerde kalmaz

Öz köz ir kışlag

Kışlığını kendi gözünle seç

Alıntı Yaparak Cevapla

Divan-İ Lügati’T Türk’Teki Atasözleri

Eski 10-28-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Divan-İ Lügati’T Türk’Teki Atasözleri



(S Harfi)

Sabanda sandırış bolsa örtgünde irteş bolmas
Saban zamanı sürtüşme olursa, harman zamanında dövüş olmaz

Sabın sagrakka tegir
Sözle, tatlı dille sürâhiye erişilir

Saçratgudın korkmış kuş kırk yıl ayrı yıgaç üze konmas
Tuzakdan korkmuş kuş kırk yıl çatal ağaç üstüne konmaz

Sakak bıçar, sakal okşar
Çene keser, sakal okşar

Sakak okşar, sakal bıçar
Çene okşar, sakal keser

Sart azukı arıg bolsa yolda yer
Tüccarın malı temiz olsa yolda kendisi yer

Sartnıñ azığı arıg bolsa yol üze yer
Tüccarın malı temiz olsa yol üzerinde kendisi yer

Sınamasa arsıkar, sakınmasa utsukar
Sınamayan aldanır, sakınmayan yutulur

Soğuşup uruşur, otra ton titişür
Soğuşup vuruşulur, arada elbise yırtılır

Söğüt süliñe kayıñ kasıña
Söğütde tazelik, kayında sertlik vardır

Sözğe süçünse bulun barır
Lâfa dalan tutsak olur

Sub içürmesge süt ber
Su içirmeyene süt ver

Sub körmekinçe etük tartma
Suyu körmeyince etek toplama

Subuzganda eb bolmas, topurganda ab bolmas
Mezarlıkda ev olmaz, tozlu yerde av olmaz

Sundılaç ışı ermes örtgün tepmek
Harman tepmek çayır kuşunun serçe işi değildir

Süsegen uyka Teñri müñüz bermes
Süsegen öküze Tanrı boynuz vermez

(T Harfi)

Tabgaç Kannıñ turkusı telim teñlemeyip bıçmas
Çin hakanının ipeği çokdur ama denk getirmedikçe biçmez

Tagıg ukrukın egmes, teñizni kaygıkın bükmez
Dağ kement ile eğilmez, denizin önü kayıkla kesilmez

Tag tagka kabuşmas, kişi kişiğe kabuşur
Dağ dağa kavuşmaz, kişi kişiye kavuşur

Tamu kapugın açar tabar
Cehennemin kapısını açan maldır

Tapug taş yarar, taş başıg yarar
Emir taşı yarar, taş başı yarar,

Taşıg ısrumasa öpmiş kerek
Taşı ısıramayanın öpmesi gerekir

Tatıg közre tikeniğ tüpre
Farslı’ya dikkat et, dikeni kökünden sök

Tatsız Türk bolmas, başsız börk bolmas
Fars’sız Türk olmaz, başsız serpuş olmaz

Tayak bile taymas, tanuk sözün bütmes
Baston ile kayılmaz, şahit sözüne inanılmaz

Tay atatsa at tınur, oğul ereyse ata tınur
Tay atlaşınca at dinlenir, oğul erginleşince babası dinlenir

Taygan yügrügin yügürgenni tilkü sebmes
Tazının hızlı koşanını tilki sevmez

Taz at taparçı bolmas
Alacalı at yük taşıyamaz

Taz keliği börkçige
Kelin, börksüzün geleceği yer börkçüdür

Tebey bedük erse mayakı bedük ermes
Deve büyük ise, tersi, dışkısı büyük olmaz

Tebey münüp koy ara yaşmas
Deveye binip koyun sürüsü içinde saklanılmaz

Tebi silkinse eşekke yük çıkar
Deve silkinse eşeğe yük çıkar

Tebi yük kötürse, kamıç yeme kötürür
Yük götüren deve, kaşığı da haydi haydi götürür

Tegirmende togmış sıçgan kök kökregiñe korkmas
Değirmende doğmuş sıçan gök gürlemesinden korkmaz

Tegme kişi öz bolmas, yat yaguk tuz bolmas
Her kişi kendin gibi olmaz, yad kişi, hısımla müsâvî olmaz

Telim sözüğ uksa bolmas, yalım kaya yıksa bolmas
Çok söz anlaşılmaz, yalçın kaya yıkılmaz

Teñsizde tegirmen turgursa, yaragsızda yar bolmas
Uygun olmayan yerde değirmen yapan yararsız ark yapar

Teşük subda belgürer
Deşik, yarık, delik, suda su ile belli olur

Tezek karda yatmas, eygü ısız katmas
Tezek karda yatmaz, iyilik kötülüğe katılmaz

Tılın tergiğe tegir
Tatlı dil ile sofraya erişilir

Tılın tügmişni tısın yazmas
Dil ile bağlanan diş ile çözülemez

Tikmeğinçe önmes, tilemegince bulmas
Ekmeyince bitmez, dilemeyen bulamaz

Tilkü öz yinige İñe ürse uyuz bolur
Tilki kendi inine karşı ürüse uyuz olur

Tiriğ esen bolsa tañ öküş korur
Kişi esen yaşasa şaşılacak çok şey görür

Tokum yüzüp kuyrukta biçek sıma
Deriyi yüzüp kuyrukda bıçağı kırma

Tolum anutsa kulun bulur, tolum unutsa bulun bolur
Silâhını hazır eden at da bulur, silâhını ihmâl eden tutsak olur

Toyın tapugsak Teñri sepinçsiz
Şaman tapınsa da Tanrı memnun olmaz

Tünle bulıt örtense eblûk urı keldürmişçe bolur
Tañda bulıt örtense ebge yağı kirmişçe bolur

Akşam üstü bulut kızarırsa ev halkı çocuk doğmuş gibi olur,
Tan vakti bulut kızarırsa eve düşman girmiş gibi olur

Tünle yorub kunduz sebnür, kiçikde eplenip ulgayu sebnür
Geceyle yola çıkan gündüzün sevinir, küçükken evlenen yaşlanınca sevinir

Tütün kopursa işlenür
Dumanı kaldıran islenir

Tütüşmeginçe tüzülmes, tüpirmeğinçe açılmas
Dövüş olmayınca düzen düzülmez, tipi olmayınca hava açılmaz

Tuzun birle uruş, utun birle tireşme üsterme
Yumuşak başlı kişi ile vuruş alçak kişi ile iddialaşma, direşme

(U-Ü Harfi)

Ula bolsa yol azmas, bilig bolsa söz yazmas
İşâret olsa yol şaşırılmaz, bilgi olsa söz uzamaz, yayılmaz,

Ulugnı uluglasa kut bulur
Ulu kişiyi ululayan, devlet bulur

Uluk yağırı ogulka kalır Bk: Keriş …
Atın omuz başındaki yara oğula kalır

Uma kelse kut kelir
Konuk gelirse devlet gelir

Umayka tapınsa oğul bolur
Şevkat meleğine yakaranın çocuğu olur?

Usukmışa sakıg kamug sub korunur
Susamışa serab bütün su görünür

Us üşgürse ölür
Kukumav kuşu kişiye karşı öterse o kişi ölür

Uygur yıgaç uzun kes, temür kısga kes
Ey Uygur, ağacı uzun kes, demiri kısa kes

Üri kopsa oguş alkışur, yağı kelse imrem tepreşür
Gürültü kopsa hısım, akraba koşuşur, düşman gelse halk debreşir, yer yerinden oynar

(Y Harfi)

Yablak tıllıg beğden kerü yalñus tul yeğ
Kötü dilli beyden yalnız dul kadın yeğdir

Yagıñ erse kerek yundakı tegir
Düşmanın hücum edip gitse bile atının fışkısı kalır

Yağını aşaklasa başka çıkar
Düşman küçümsenirse başa çıkar

Yakadaki yalga gali eligdeki ıçgınur
Yakandakini yalarken elindeki gider

Yalksa yeme yağ eyğü, köyse yeme kün eyğü
Bıksa bile yağ iyi, yaksa bile gün iyidir

Yalñuk meñgü tirilmez, sınka kirüb kirü yanmas
Kişi ebediyen diri kalmaz, mezara giren geri dönmez

Yalñuk oglı munsuz bolmas
Kişi oğlu dertsiz olmaz

Yalñuk oglı yokayur eyğü atı kalır
Kişi oğlu yok olur, ölür, iyi ise adı kalır

Yalñuk ürülmüş kap ol, ağzı yazlıp alkınur
Kişi şişirilmiş tulum gibidir, ağzı açılınca söner

Yalñus kaz ötmes
Yalnız kaz ötmez

Yarın bulgansa el bulganır
Kürek kemiği karmaşık olursa, yurt da karışır

Yaş ot köymes, yalapar ölmes
Yaş ot yanmaz, elçi ölmez, öldürülmez

Yatnıñ yaglıg tiküsinden, öznüñ kanlıg yuyruk yeğ
Elin yağlı lokmasından, kendinin kanlı yumruğu yeğdir

Yayag atı çaruk, küçi azuk
Yayanın atı çarık, gücü azıkdır

Yazıda böri ulısa ebde it bağrı tartışur
Düzlükde kurt ulusa, evde itin bağrı sızlar

Yazıdaki süblin eyergeli, ebdeki takagu uçgınma
Düzlükdeki sülünü ararken, evdeki tavuğu kaçırma

Yazın katıglansa kışın sebnür
Yazın katık yapan, kışın sevinir

Yazmas atım bolmas, yañılmas bilge bolmas
Şaşmaz ok olmaz, yanılmadık bilgin olmaz

Yazmas atım yağmur, yañılmas bilge yañku
Şaşmaz ok yağmur, yanılmaz bilgin yankıdır

Yer basrukı tag, budun basrukı beğ
Yerin baskısı dağ, milletin baskısı beğdir

Yeti başlıg yil büke
Yedi başlı ejderha

Yıgaç uçuña yel tegir, körklüg kişiğe söz kelir
Ağaç ucuna yel deyer, değerli kişiye söz gelir

Yılan kendü eğrisin bilmes, tebi boynın eğri ter
Yılan kendi eğriliğini bilmez, deveye boynun eğri der

Yılan yarpuzdın kaçar, kanca barsa yarpuz utru kelür
Yılan, yılan sıçanından kaçar, nereye kaçsa yılan sıçanı karşısına dikilir, gelir

Yıparlıg kesürgüdin yıpar kitse yiyi kalır
Amber kabından amber gitse de koşusu kalır

Yırak yer sabin arkış keldürür
Uzak yerin haberini kervan getirir

Yitükliğ anası koyun açar
Kaybetdiği nesneyi anasının koynunda arar

Yogurkanda artuk ayak kösülse üşiyür
Ayak yorgandan dışarıya uzatılırsa üşür

Yunt başın yularlab keñeldi
At başını dâimâ yularlayıp tedbîr al

Yunt kazısı yağ
Yağın iyisi atın karnından çıkan yağdır

Yurt kiçük bolsa angut bedük ur
Delik küçük olsa da tapayı yamayı büyük vur

Yüpüşlüğ kelin keyeküni yapaş bulur
Yüz görümlülüğü çok olan gelin, güveyiyi yavaş, yumuşak bulur

Yüzge körme erdem tile
Kişide yüz güzelliği değil fazilet ara, dile

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.