|  | Parnasizm Ve Edebiyatımız Hakında |  | 
|  08-25-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Parnasizm Ve Edebiyatımız HakındaParnasizm ve Edebiyatımız Hakkında Fransa’da şiir türünde ortaya çıkmış bir akımdır  Şiirdeki  gerçekçilik diyebileceğimiz parnasizm  bir anlamda realizmle  natüralizmin şiirdeki sentezinden oluşmuştur  1886’da “Parnas” adlı  derginin yayınlanmasıyla ortaya çıkmıştır (Parnas: Mitolojide ilham  perilerinin yaşadığına inanılan efsanevi dağın adı)  Parnasyenler şiiri salt biçim olarak görürler  Bu nedenle biçim  güzelliğini her şeyin üstünde tutarlar  Yine aynı nedenlerle ölçü ve  uyağa çok önem vermişler  ritmi ön plana çıkarmışlardır  Sözcüklerin  birarada kullanılmasından doğacak müziği de şiir için gerekli  görmüşlerdir  Parnasizm  romantizme tepki olarak doğduğu için bu akımda  duygunun yerini düşünceler almış  parnasyenler şiirde ayrıntılı ve  nesnel betimlemelere yer vermişler  duygusallığı reddetmişlerdir  Şiiri  ışık  gölge  renk ve çizgilerle sağlamayı düşünürler  “Sanat  sanat içindir” görüşünde olan parnasyenler şiirde yarar değil  güzellik ararlar  Tarihteki mutlu dönemlere duyulan özlem  yabancı ülkelerin manzara ve gelenekleri işlenen konulardır  Parnasyenler Eski Yunan ve Latin mitolojisine büyük hayranlık duyarlar  Dolayısıyla ele alınan bazı konular klasisizmle benzerlikler  taşır  Başlıca temsilcileri: Th  Gautier T  D  Banville François Coppee J  Maria de Heredia TÜRK EDEBİYATINDA PARNASİZM Bu akımın en belirgin etkileri Tevfik Fikret’te görülür  Kimi yönleriyle Yahya Kemal de bu akımdan izler taşır   | 
|   | 
|  | 
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara | 
| Görünüm Modları | |
|  |