| 
 | |||||||
|    | 
|  | Konu Araçları | 
| dördüncü, haçlı, hücumu, ikinci, konstantinopolise, ordusunun, seferi, zaptedilişi, şehrin | 
|  | Dördüncü Haçlı Seferi Haçlı Ordusunun Konstantinopolis'e İkinci Hücumu Ve Şehrin Zaptedilişi |  | 
|  08-20-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Dördüncü Haçlı Seferi Haçlı Ordusunun Konstantinopolis'e İkinci Hücumu Ve Şehrin ZaptedilişiHaçlı ordusunun Konstantinopolis'e ikinci hücumu ve şehrin zaptedilişi 1204de Dördüncü Haçlı Seferi'nde Haçlı ordusunun Konstantinopolis'e hücumuHaçlı ordusunun Konstantinopolis'e girip talan etmeleri  Ressam: F  V  Delacroix (1840) IV  Aleksios'a muhalefet her taraftan gelmekteydi  Bunların arasında sarayda önemli bir mevki olan (kalın, birbiriyle birleşik kaşları dolayısıyla Murtzuphlos lakabı verilmiş olan) Aleksios Dukas 21 Ocak 1204de saraya girerek genç meşru İmparator olan IV  Aleksios'u uykusundan kaldırıp; yüzünü uzun bir pelerinle örtüp saraydan kaçırdı  Genç imparatoru zindana koydurdu; birkaç başarısız kalan katil denemesinden sonra, onun bir yay kirişi ile boğulup öldürülmesini sağladı  Aleksius Dukas kendini V  Aleksios adıyla İmparator ilan etti  İsaakios ise oğlunun akibetine çok üzülüp ondan çok yaşamadi (ve olasılıkla eceliyle öldü)  V  Aleksios şehrin savunması için ciddi önlemler almaya başladi  Haçlıların gelişinden beridir ilk defa olarak şehir duvarları ve kulelerinde sabah akşam 24 saat nöbet usulu uygulanmaya başlandı  Duvarların pekiştirilmesi ve bazı yerlerde yükseltilmesi işi bir sürü işçinin gece gündüz emekleriyle başarıldı  Venediklier ve Frank Haçlılar, gûya kendilerini oraya davet eden meşru İmparator olarak gördükleri IV  Aleksios'un tahttan indirilip öldürülmesine çok kızdılar  Mart ayı başlarında Latin Haçlı Seferi idarecileri aralarında bir sıra toplantılar yaparak şehri hücumla aldıktan sonra ne yapacaklarına dair bir sıra kararlar aldılar  Venedikliler ve Frank Haçlılar altışar delege seçip bir imparator seçim kurulu kurulması önerildi  Franklar arasindan seçilecek olan imparatora şehrin (eski ve yeni saraylarını da içine alan) dörtte birinin idaresi verilecekti  Şehrin kalan dörtte üçünün yarısı Venedik idaresine verilecek ve diğer yarısı Frank Haçlılar idaresi altında olacaktı  Franklar yeni imparatora bağlılik yemini verecekler ama Venedikliler (ve dükleri Dandolo) imparatora bağlılık yemini vermiyecekti  Şehirde yağma edilen her şey önce ortak olarak bir merkezi yerde toplanıp buradan herkese eşit olarak dağıtılacaktı  En son şart olarak bu kuşatmaya katılan her taraf Mart 1205'e kadar (bir yıl) istila edilen şehirden ayrılmayacaktı  Bu arada Latin Haçlılar rededileceğini bildikleri, bir ültimatom gönderip IV  Aleksios Murtzuphos'tan öldürülmüş olan imparatorun kendilerine vermiş olduğu vaadlerin tümünün hemen yerine getirilmesini istediler  Ama yeni Bizans imparatorunun bunları rededeceğinden emin oldukları için şehre tekrar ikinci bir hücum yapma için tedbirler aldılar  9 Nisan günü Venedikliler ve Frank Haçlılar şehir duvarlarına karşı, yine Haliçin kuzeyinden ağırlıklı, bir hücuma başladılar  Dokuz ay önce Venediklilerin gemi direkleri üzerine çıkıp Haliç duvarlarını aşma başarıları bu sefer mümkün olmadı  Yükseltilen duvarlar ve duvarlardaki savunma güçleri ve *****ları dokuz ay önceki eski başarının yenilenmesine engel oldu  Bizanslilar büyük mancınık tipli makinelerle attıkları taşlarla diğer taraflarda olan yuksek tahta kuleler seklindeki hücum makinelerını yıkmayı başardılar  Çıkan sert bir güney rüzgarı Venedik gemilerinin Haliç duvarlarına bindirmek için yakınlaşmalarına engel oldu  O akşam hücumcular geri çekilmek zorunda kaldılar  İki günlük bir yeni hazırlıktan sonra tekrar hücumlar başlatıldı  Bu sırada Haçlı ordusunu moralini kuvvetlendirmek için Katoilik papazlar da Haçlıların diğer Hristiyanlara karşı yaptıkları hücumları aklamak için bir bildiri yayınladılar  Buna göre Konstantinopolis'e hücumun dinsel ahlak bakımından iki uygun yönü bulunmaktaydı  Birincisine göre Bizanslılar hain ve katil olup kutsal kilisede taçlandırılmış meşru hükümdarları olan IV  Aleksios'u öldürmüşlerdi  İkincisine göre Bizanslıların Katolik Papa ve Katolik Kilise aleyhtarlığı "Bizanslıların Yahudilerden daha beter" doğru dinden ayrıldıklarını göstermekteydi  Böylece materiyel ve moralman ordularını pekleştiren Frank Haçlılar ve Venedikliler 11 Nisan'da tekrar bir hücuma başladılar  Bu sefer Venedik gemileri ikişer olarak birbirine bağlanmış olarak daha fazla ağırlıkla Haliç kıyı duvarlarına bindirmeye başladılar ve çıkan kuvvetli kuzey rüzgarı da buna yardımcı oldu  Çok geçmeden iki kule Venedikli ve Frank Haçlılarin eline geçti ve bir şehir kapısı kırıldı  Haçlı orduları şehre girip şehrin kuzeyindeki sokaklara yayılmaya ve ahaliyi evlerinde öldürmeye başladılar  Bir grup Hacli o aksam şehrin kuzeyinde büyük bir yangın çıkardılar  Bu yangın Haçlıların şehir içinde çıkardıkları üçüncü büyük yangın oluyordu  Bu seferin tarihini yazan Villeharoudin'e göre bu yangınlarda "yanan ev sayısı Fransa Krallığının en büyük üç şehrinde bulunan tüm evlerin sayısından da daha fazla idi  " Önce İmparatorluk Varangian muhafızları imparator komutanlığı altında çok kahramanca sokak savunması yaptılar  Şehrin kuzey batısını ellerine geçiren Haçlılar, o akşam için ateşkes ilan ettiler  Ama yangın yine hasarına devam etti  Bu sefer o akşam yeni imparator V  Aleksius'da savunma ümidini yitirdi; meşruluğunu isbat için yeni evlendiği eski imparatoriçe olan karısı Evodosiya ve onun çocukları ile güya Frank ve Venediklilere karşı rezistansı şehir dışından idare etmek nedenin vererek şehirden kaçmayı başardı  Ertesi gün şehirdeki tüm Bizans direnişi sona erdi  Fakat Konstantinopolis şehri için trajedi ve fecaat yeni olarak o gün başladı  Dördüncü Haçlı Seferi Venedikli ve Frank çapulcuları Konstantiopolis'i üç gün süreyle talan etmek haklarını kullandılar  Venedikli ve Franklar şehrin altını üstüne getirerek her şeyi talan ettiler ve şehir halkina ve her türlü dinsel, kamusal ve şahsi anıt, bina ve eşyaya ve yaşlı, genc, çocuk, erkek, kadın kişilere çok büyük bir zararlar verdiler  Şehrin talan edilmesi sırasında birçok çok eski antik çağlar ve orta çağlara ait Grek ve Romali eserler ya çalındı ya da tahrip edildi  Çok büyük sayıda yazma kitap ihtiva eden ve antik kitap ve yazılı eserlerinin çoğunu saklayan muhteşem Konstantinopolis Kütüphanesi tümüyle tahribe uğradı ve içinde bulunan yazılı eserler kayboldu  Güya Hristiyan olarak Hristiyan kilisesi ileri gelenlerine ve Papa'ya çok sıkı yeminler edip ve eğer Hristiyan tapınaklarına zarar verirlerse telin ve afaroz edilmekle tehdit edilen Haçlılar hiç acımasız, merhametsiz ve insafsız bir şekilde sistematik olarak şehirde bulunan kutsal Hristiyan tapınakların ve kutsal binaların kutsallıklarını hiçe sayarak onları kirlettiler, tahrip ettiler ve içindekilerini çalıp çırptılar ve hiçbir kutsal bina bu davranışa istina olmadı  Bizanslı tarihci Choniates'in göre Ayasofya Kilisesini talan etmek için kilisenin en kutsal köşelerine kadar bir sürü katır ve eşek sokulmuş ve çalınan kutsal eşyalar bunlarla Haçlı ordugahlarına taşınmıştır  Bu sırada gayet içkili olan Haçlı askerler Ayasofya'da Ortodoks Patriğinin özel tahtına bir hayat kadınını oturtmuşlar ve alay olsun diye onun "dini vaizlerini" dinlemişlerdir  Konstantinopolis'i talandan sonra merkezi bir yerde toplanıp değerlendirilen talan eşyalarının resmen bildirilen değeri 300  000 gümüş marka geldi  Bunun 150  000 markı Venediklilere verildi  50  000 mark Avrupalı Haçlı ordulara bırakıldı  100  000 mark ise eşit olarak Venedik ve Avrupalılar arasında bölüştürüldü  Fakat otoriter yazarlar Avrupalı Haçlıların 500  000 gümüş marklık talanı bu merkeze getirmediklerini ve muhafazakar bir tahminle talan edilenlerin değerinin 900  000 gümüş altını geçtiği bildirirler  Batılı Hristiyanların bu utandırıcı hareketlerini biraz olsun hafifletmek için Batılı tarihçiler Roma'da bulunan Papa III  İnnocent'in bundan utanç duyduğunu ve Haçlılara çok güçlü bir azarlama şeklinde bir bildiri yayınladığını açıklarlar  Ama daha önce Papa'nın gönderdiği tehditlere rağmen hiçbir Dördüncü Haçlı Seferi komutanı veya askeri Papa tarafından ne afaroz edilmiştir ne de açıkca dinsel olarak telin edilmistir  Yağmalanan eşyaların bir kısmı zaman içinde kaybolurken, bir kısmı da Venedik'te, Vatikan'da ve diğer büyük dini merkezler de koruma altına alındı  Hipodrom'daki heykeller, azizlerin kemikleri, İsa'ya ait olduğuna inanılan ve bugün Torino'da olan kefen ile Venedik'teki San Marko Meydanı'ndaki kilisede muhafaza edilen dört adet at heykeli de gidenler arasındaydı  Haçlı Ordusu Kudüs yerine İstanbul'u işgal etti ve Bizans İmparatorluğu yerine bir Latin İmparatorluğu kuruldu  Kaynak : Wikipedia | 
|   | 
|  | 
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara | 
| Görünüm Modları | |
|  |