Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bilgi, cömertliği, ebubekirin, hakkında

Hz. Ebubekir'in Cömertliği Hakkında Bilgi

Eski 08-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz. Ebubekir'in Cömertliği Hakkında Bilgi



hz ebubekirin cömertliği,
hz ebubekirin kişiliği ve Yönetimi

Tâcir olarak genis bir kültüre sahip olan Hz Ebû Bekir, dürüstlügü ve takvâsi ile ashâb içinde ilk sirada yeralir
Karakteri; yumusak huyluluk, çok düsünüp çok az konusmak, tevâzu ile belirgindi Hz Âise'nin rivâyetine göre, "gözü yasli, gönlü hüzünlü, sesi zayif" biri idi Câhiliye döneminde müsrikler ona güvenir, diyet ve borç-alacak islerinde onu hakem tanirlardi Rasûlullah'in en sadik dostu olan Ebû Bekir'in Mirâc olayinda sergiledigi sonsuz baglilik örnegi ona "es-Siddik" lâkabini kazandirmistir O bu olayda "O ne söylüyorsa dogrudur" demistir Cömertlikte ondan üstünü de yoktur Bütün malini mülkünü Islâm için harcamis, vefât ederken vasiyetinde, halifeligi müddetince aldigi maaslarin, topraklarinin satilarak iâde edilmesini istemis ve geride bir deve, bir köleden baska birsey birakmamistir Dört esinden alti çocugu olan Ebû Bekir, kizi Âise'yi Rasûlullah ile hicretten sonra evlendirmistir (Tabakat-i Ibn Sa'd, VI, 130 vd; Ibnu'l-Esir, II, 115 vd)

Hicret sirasinda magarada iken ayagini bir yilan soktugunda ve ayagi acidiginda o sirada dizine yatip uyumus olan Peygamber'i uyandirmamak için sesini çikarmamasi, aglarken Hz Peygamber uyanip ne oldugunu sordugunda, "Anam-babam sana fedâ olsun ya Rasûlullah" demesi olayi Ebû Bekir'in Rasûlullah'a olan bagliliginin örneklerinden sadece biridir Hz Ebû Bekir'in beyaz yüzlü, zayif, dogan burunlu, sakallarini kina ve çivit otuyla boyayan sakin bir adam oldugu rivâyet edilir (Ibnü'l Esir, el-Kâmil fi't-Târih, II, 419-420) Rasûlullah'tan sonra bu ümmetin en hayirlisi Ebû Bekir'dir O, Hz Peygamber'in veziri, fetvâlarda en yakini idi Rasûlullah'in, "insanlardan dost edinseydim, Ebû Bekir'i edinirdim" (Buhâri, Salât, 80: Müslim, Mesâcid, 38: Ibn Mâce, Mukaddime, II) ve "Herkeste iyiliklerimin karsiligi vardir, Ebû Bekir hariç" demesi ve son hutbesinde, "Allah, kullarindan birini dünya ile kendi katinda olan seyleri tercih hususunda serbest birakti; kul, Allah katinda olani tercih etti'' diye Ebû Bekir'i övmesi ve mescide açilan tüm kapilari kapattirip yalniz Hz Ebû Bekir'in kapisini açik birakmasi ona verdigi degeri göstermektedir Hz Ebû Bekir'in nasslara aykiri hiçbir görüsü bize ulasmamistir, çünkü böyle bir reyi yoktur Ebû Bekir nâsih sünneti çok iyi biliyor, Rasûlullah'i herkesten çok taniyordu Bu yüzden hilâfetinde kendisine karsi içte muhâlif bir hareket olmamis ve fitneler görülmemistir (Buhâri, Fedâilü'l-Ashâbi'n-Nebî, 3 ) ihtilâf veya ihtilâflarda çözümsüzlük, bid'atler onun devrinde yasanmamistir "Üzülme, Allah bizimle beraberdir" buyuran Rasûlullah'in haberi sanki lâfizda ve mânâda Hz Ebû Bekir'de zâhir olmustur (Ibn Teymiye, Külliyat Tercümesi, Istanbul 1988, IV, 329)

Kaynaklarda onun, "Ben ancak Rasûlullah'a tâbiyim, birtakim esaslar koyucu degilim" diye kararlarinda çok titiz davrandigi zikredilir (Taberî, IV, 1845; Ibn Sa'd, III, 183) Bir meseleyi hallederken önce Kur'ân'a bakar, bulamazsa Sünnet'te arastirir, orda da bulamazsa ashâbla istisâre eder ve ictihad ederdi Ganimetin bölüsümü meselesinde Muhâcir-Ensâr esitligi'nin ihtilâfa yol açmasinda Ömer'in Muhâcirlere daha çok pay verilmesini savunmasina ragmen ganimeti esit olarak bölüstürmüstür O sebeple hilâfetinde huzursuzluk çikmadi Rasûlullah ve kendisi, bir mecliste bir anda verilen üç talâki bir talâk saymislar, bu daha sonra-birçok "maslahat geregi" diye yapilan degisiklik gibi- üç talâk sayilmistir Yani Ebû Bekir, Rasûlullah'in tüm uygulamalarini aynen tatbik etmek istemis; bazen -kalpleri Islâm'a isindirmak istenenlere toprak vermesi gibi- maslahat geregi veya zamanin degismesiyle hükümlerin degismesini söyleyen ashâbina uymustur Müslümanlar henüz otuzsekiz kisiyken Mekke'de Mescid-i Haram'da Islâm'i teblig eden ve müsriklerce dövülen Ebû Bekir'e hilâfetinde "Halifet-u Rasûlillah" denilmis, sonraki halifelere ise "Emîrü'l-Mü'minîn" denilmistir Mâlî islerini Ebû Ubeyde, kadilik ve kazâ islerini Hz Ömer, kâtipligini Zeyd b Sâbit ve Hz Ali, baskumandanligini Üsâme ve Halid b Velid yapmistir Medine Dârü'l-Islâm'in baskenti olmus, Mekke, Taif, San'a, Hadramevt, Havlan, Zebid, Rima, Cened, Necran, Cures, Bahreyn vilâyetlere ayrilmistir Yönetimi merkezî olup, ganimetlerin beste biri Beytü'l-Mal'de toplanmistir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.