Takıntı Hastalığı Nedir Çeşitleri Tedavisi Tanı

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Takıntı Hastalığı Nedir Çeşitleri Tedavisi Tanı



Takıntı hastalığı nedir çeşitleri tedavisi tanı

Aldatılma, simetri, kontrol, dini, cinsel, büyüsel ve temizlik gibi takıntılar kuşkusuz kişinin hayatını zorlaştırıyor Peki takıntılı biriyle yaşayanlar bu durumdan nasıl etkileniyor?



Kişinin doğru ve mantıklı olmadığını bilmesine rağmen aklından atamadığı düşünceler takıntı, yani obsesyon olarak tanımlanıyor Takıntı, kişinin kaldıramayacağı kadar yoğun bir acı yaşaması sonucu ortaya çıkabiliyor Kişiyi üzecek, acı verecek ve mutsuz edecek durumlarla karşı karşıya gelmek takıntıyı tetikleyebiliyor

Uzman Psikolog Alanur Özalp'a göre, bir düşüncenin 'takıntı' şeklinde tanımlanması için bazı şartların olması gerekiyor

"Tekrarlayıcı ise, bazı açıklayıcı bilgiler almasına rağmen, aynı düşünce yeniden kişinin aklına geliyorsa, kişi bu düşüncenin mantıksız olduğunu biliyorsa, zamanla sayısı artıyor, nesnesi değişiyor ve çoğalıyorsa bu takıntıdır Örneğin, otobüse binemeyen bir kişi, bir süre sonra taksiye de binemez, bir süre daha geçtikten sonra ise hiçbir taşıtı kullanamaz hale gelebilir"

Cinsel takıntıların insanları çok rahatsız eden ve korkutan takıntıların başında geldiğini belirten Özalp, toplumda en çok görülen takıntıları şöyle sıralıyor:

ALDATILMA TAKINTISI SIK GÖRÜLÜYOR
"Türk toplumunda özellikle son yıllarda dini takıntıların daha ön plana çıktığını ve sayı olarak arttığını görüyoruz 'Hastalık veya kötü bir şey olacak' korkularını içeren takıntılar, 'ocağı kapattım mı, ütüyü fişten çektim mi, kapıyı kilitledim mi?' gibi kontrol takıntıları ile temizlik takıntısı de en fazla görülenlerdir

Örneğin, 'ocağı kapattım mı' takıntısı bir süre sonra, 'kapıyı kapattım mı, pencereleri kapattım mı, muslukları kapattım mı, evdeki evcil hayvanları dışarı çıkardım mı, arabayı kilitledim mi, alarmı kurdum mu, ehliyetimi yanıma aldım mı, televizyonu açık unuttum mu, kombiyi kapattım mı?' gibi daha fazla çeşitlendirilebilecek takıntılara dönüşebilir"

Takıntılar kişinin hem özel hem de sosyal hayatını önemli derecede zorlaştırıyor Takıntılı kişinin yaşadığı sorun ve zorluklar, çevredekilerin hayatını da ciddi şekilde etkiliyor Bu durumun bireyi mutsuz ederek, yaşamına sınırlar koyduğunu söyleyen Alanur Özalp, takıntıların neden olduğu tabloyu şöyle anlatıyor

KİŞİ, TAKINTISINDAN BAŞKA BİR ŞEY DÜŞÜNEMEZ
"Takıntılar, zaten kişinin kendisini kötü hissetmesine sebep olur Kişi, sürekli takıntısını düşünmekten başka şey düşünemez olur Doğal olarak, yapması gereken işleri yapamaz Örneğin, beden temizliği, yemek yemek, hatta su içmek gibi Takıntılar, bireyin nefes almasını bile engeller, böyle vakalar olduğunu biliyoruz Bu sıkıntıyı yaşayan kişiler, hastalığı değerlendirirken, 'yaşarken ölmek' tabirini, bazen de 'kendi kendini hapse atmak' tabirini kullanırlar Bunların hepsi doğrudur Kişi yaşamdan tat almaz Kendini çok fazla hırpalar, yorar Sayı ile yaptığı kompülsiyonlar o kadar fazlalaşır ki artık doğal yaşam sürecini sürdüremeyecek hale gelebilir

OBSESYONLAR SABUN KÖPÜĞÜ GİBİDİR
Örneğin; kişi uçağa, gemiye, otobüse binemez Zamanla evinden, hatta yatağından çıkamaz hale gelebilir Bu rahatsızlıktaki en önemli kaygı, obsesyonların hızlı şekilde, sabun köpüğü tabirine uygun olarak artmasıdır İkincisi ise obsesyonlar sürekli olarak obje değiştirerek kişiyi daha fazla sıkıntıya sokar Bir başka önemli nokta ise obsesyondaki kişi, bu durumu mantıksız olarak kabul ettiğinden saklamak için büyük bir enerji ve dikkat sarfeder, kendisini daha fazla hırpalar, sıkıntıya sokar, mutsuz eder ve yaşamdan tat alamaz hale getirir

ÇEVREDEKİLERİN HAYATINI DA ZİNDAN EDER
Çevresindeki kişiler ise bazen takıntısı olan kişiden daha fazla sıkıntı yaşarlar Onu memnun etmek, durdurmak, değiştirmek elde değildir Bu durumun, tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu takıntılı bireye anlatmak çok zor, bazen de imkansızdır

Örneğin, temizlik takıntılarında kişi temizliğin zaten iyi birşey olduğunu düşünür ve savunur 'Elimi 20-30 kere yıkamanın ne zararı olabilir?' diye düşünür Bir yandan da bu durumun hiç de uygun olmadığını bilir Ama kendini bu eylemden alamaz Dışardaki kişilere ve özellikle de yakın çevresine bunu açıklayamaz, açıklayamadığı için saklama ve gizleme yoluna gider ve çevresindeki insanları kızdırır, rahatsız eder, paniğe sokar ve onları da çaresiz bırakır

Takıntılı birey, çevresindekilerden de kendisi gibi belli hareketleri yapmalarını ister, onları zorlar, hatta tehdit eder Bu hareketleri yapmıyorlarsa onlardan uzaklaşır, onların hayatını da zindan eder Böyle bir kişiyle yaşamak çok zordur Bu kişinin çevresindekiler, kendilerine baskı kurmaması için her istediğini yaparlar Onun istediği şeyler tamamıyla mantıksız olsa bile seslerini çıkarmazlar, bunu çaresiz ve çözümsüz bir durum olarak kabul ederler"

KADINLARDA DAHA FAZLA GÖRÜLÜYOR
Takıntılar tek başına bir hastalık olarak tanımlanmıyor Özalp, kadınlarda daha fazla görülen takıntının hastalık grubuna girmesi için gereken şartları ise şöyle açıklıyor:

"Hayatımızda pek çok takıntı var Biz bunlara hastalık demiyoruz Takıntıların hastalık haline gelebilmesi için bütün düşüncemizi kaplaması ve aynı zamanda kompülsiyonlarının da olması gerekiyor Obsesyonların kadınlarda daha fazla görüldüğü istatistiklerle de sabittir Özellikle temizlik takıntısı kadınlarda daha fazla görülür Bu takıntının bazı meslek gruplarında da daha kolay gelişebildiğini biliyoruz Örneğin, tıbbi laboratuvarlarda çalışan kişilerde mikrop ve hastalık takıntılarının daha kolay geliştiğini söyleyebiliriz

HEM FİKİR HEM DE EYLEM VARSA, OBSESSİF KOMPÜLSİFDİR
Obsesyonlar kafamızdan atamadığımız saplantılı fikirlerdir Mantıksız olduğunu bilmemize rağmen bu fikirler bizi sıkıntıya sokar ve zorlarlar Bu fikirlere, 'zorlantı fikir' de denir Kişi bu fikirleri uygulamaya soktuğu andan itibaren kompülsiyon kısmı başlar Yani kişi ellerinin kirli olduğunu düşünür, defalarca yıkar ama hala temiz olmadığını düşünür Önce 3 defa, sonra 33 defa, sonra 333 defa yıkar Bu yıkamayı tamamladığı andan itibaren bile hala ellerinin kirli olduğunu düşünmektedir"

ÇOCUĞUNUZUN DAVRANIŞLARINA DİKKAT EDİN
Takıntılardan tamamen kurtulmanın mümkün olduğunu belirten Özalp, birçok sorunda olduğu gibi takıntılarda da erken müdahelenin önemine değiniyor, takıntıların genetik geçişli olabileceğini belirterek küçük çocukların davranışlarına dikkat çekiyor

"Çok küçük yaşlardaki çocuklarda da takıntılar görülebilir Müdahele edilmezse bu takıntılar artarak ve nesnesi değişerek ileriki yıllarda devam eder Böyle durumlarda, 'Çocuk küçük, tedaviye ne gerek var' diye düşünmemek, fark eder etmez psikolojik yardım almak gerekir Bu alanda en son kullanılan teknik EMDR uygulamasıdır Bu uygulama obsesyonlarda çok hızlı, kesin ve başarılı sonuçlar doğurabilmektedir Tekniğin ucuz ve pratik olması, ayrıca hızlı sonuç vermesi takıntılı bireyler açısından çok önemlidir

GEÇ KALINMAZSA TEDAVİ EDİLEBİLİR
Kişilerin psikolojik yardım almada gecikmemeleri gerekir Çünkü uzun süre bir takıntı ile yaşayanların takıntılarından kurtulmaları gittikçe zorlaşır Takıntılar anneden çocuğa veya babadan çocuğa geçebilir, obsesyon konusunda irsiyet faktörünün etkisi her zaman vurgulanmıştır Yatkın kişilik özellikleri, obsesyonu kendisine doğru çeker

Pek çok kişi obsesyon tedavisinin olmadığını düşünür Hatta obsesif olan kişiler bile böyle düşünerek kendilerini rahatlatmaya çalışırlar Bireyin yakın çevresindekilerin bu konuda dikkatli olması, ilk belirtileri hızla fark etmesi, zaman kaybetmeden psikolojik desteğin devreye sokulması tedavinin başarısı açısından çok önemlidir İşin başında fark edilirse daha hızlı ve daha kolay tedavi edilebilir Takıntıların tedavi edilebilir olduğunun unutulmaması gerekir Özellikle çevredekilerin tedaviye ihtiyacı olan kişiye doğru yaklaşımları, bir psikologla görüşüp sorun hakkında bilgi almaları, tedaviye adım atmak yönünde büyük önem taşır"

Alıntı Yaparak Cevapla

Takıntı Hastalığı Nedir Çeşitleri Tedavisi Tanı

Eski 11-04-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Takıntı Hastalığı Nedir Çeşitleri Tedavisi Tanı



Türkiye'de 2 milyon takıntı hastası var

Arkadaşına tecavüz etmekten korkan ya da akrabasına kötü gözle bakan birini sapık olarak nitelendirmek en kolay yol olsa da , aslında bu kişiler sadece takıntılarının kurbanılar

Türkiye'de 2 milyon, İstanbul'da 250 bin takıntı hastası var ve çocuklar da bu hastalığa yakalanabiliyor

Günümüzde her 10 bin kişiden 250-300'ünün takıntı hastası olduğu biliniyor Dünyada ise 300 milyon kişide 'takıntı' hastalığı var

Kadınların en çok temizlik takıntısı olduğunu belirten Dr Oğuz Tan, erkeklerde cinsellik takıntılarının daha sık görüldüğünü söylüyor Obsesyon (takıntı) hastalığının çocuklukta da ortaya çıktığına işaret eden Dr Oğuz Tan, "Takıntılı çocuklar sürekli aynı soruyu sorarlar Ders çalışırken bir cümleyi okuyup, emin olamadıkları için tekrar aynı cümleye dönerler Bir sayfa okumaları için 5-6 saat geçmesi gerekir" diyor

Düşünün hayatınız bir anda değişiyor ve aklınıza öyle şeyler geliyor ki, kendinizden utanıyorsunuz Başkalarına yan gözle bakacaksınız diye kendinizi eve kapatıyor, kimseyle göz göze gelemiyor, en yakınınızla bile cinsel içerikli hayaller kuruyorsunuz Bu durumda ne yaparsınız? Cinsel takıntılı biri olduğunuzun farkına varmalı ve vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmalısınız

Cinsel takıntılar zihinden kovulamıyor

Cinsel takıntılar, dayanılması zor, büyük utanç ve acı veren takıntılar arasında Psikiyatri Uzmanı Oğuz Tan, cinsel takıntıları; "Kişilerin aklına hiç istemedikleri zamanda hiç istemedikleri kişilerle ilgili cinsel düşünceler, erotik görüntüler gelmesidir Her takıntıda olduğu gibi tekrarlayıcıdırlar ve zihinden kovmaya çalışmakla gitmezler" diye açıklıyor

En sık rastlanan cinsel takıntılar nelerdir?

Zaman zaman hastalarımız yüzleri perişan, gözyaşlarına boğulmuş halde odamıza girerler ve sesleri boğularak, tıkanarak, utanarak anlatırlar: "Kızlarıma tecavüz etmekten korkuyorum Anneme cinsel arzu duyuyormuş gibi bir hisse kapılıyorum Üç yaşındaki yeğenimi öptükten sonra penisimin sertleşip sertleşmediğini kontrol ediyorum" Bu kişiler ya kızlarının saçlarını bile okşamaz olur, annelerine yaptıkları ziyaretleri bayramdan bayrama indirirler ya da gerçekten sapık olup olmadıklarım kontrol maksadıyla olur olmaz yerde, olur olmaz şekilde yakınlarına dokunup onları sinir ederler İnsanların cinsel organlarına bakma takıntılarına da sıkça şahit oluruz Kadınların cinsel organlarına bakma dürtüsü duyan erkekler, gözleri erkeklerin kasıklarına kayacakmış korkusu yaşayan kadınlar sık sık bize başvururlar Bu kişiler, erkekse kadınları rahatsız etmekten, kadınsa 'hafifmeşrep' damgası yemekten büyük korku duyarlar

Kişi cinsel takıntılarını nasıl kontrol altında tutabilir?

Aslında bu tıbbi bir durumdur, 'obsesif kompülsif bozukluk' adında bir hastalıktır Beyinde seratonin adlı maddenin eksik olmasından kaynaklanır Kişi bu düşüncelerin sapıklık olmadığım, tıbbi bir durum olduğunu bilmeli, düşünceleri kafadan atmaya çalışmamalıdır Kendi kendine düzelmesi çok zordur, mutlaka psikiyatriste gidilmelidir

Cinsel takıntılar, bir bakıma seks bağımlılığı mıdır?

Seks bağımlılığıyla hiçbir alâkası yoktur Tam tersine, cinsel takıntısı olan insanlar son derece mazbut, ahlaki değerlere haddinden fazla önem veren, hatta ahlaki konularda oldukça katı olan kişilerdir Korktukları şeyleri asla yapmazlar Takıntı, düşüncenin bir hastalığıdır Asla istenmeyen eylemle sonuçlanmaz Takıntılı insanlar kendilerine büyük haksızlık eder, 'sapık' olduklarının anlaşılacağı endişesiyle izole bir hayat yaşamaya başlarlar

Obsesif kompülsif kişilik bozukluğu

Psikolog Yasemin Yeşilyaprak, obsesif kompülsif kişilik bozukluğunu şöyle açıklıyor; "Dürüstlük, kuralcılık, güvenilirlik gibi özelliklerin baskısıyla, esnek olamayışın, değişime uyum sağlayamamanın doğurduğu bir bozukluktur Hastalar, sorumlulukları ciddi şekilde üstlenirler ama hata yapmaktan ve eksiklikten nefret ettikleri için ayrıntılarla çok fazla meşgul olurlar ve gerçek amaçlarının ne olduğunu unuturlar Sonuç olarak karar vermede ve işleri tamamlamada güçlük çekerler

Bu tür problemler, sorumlulukların bir endişe kaynağı haline dönüşmesine sebep olur ve bu kişiler amaçlarından nadiren memnuniyet duyarlar Çoğu obsesif kompülsif özellikler uyumludur ve bunlar çok belirgin olmadığı sürece, bu özelliklere sahip kişiler daha fazla amaçlarına ulaşırlar

Özellikle bilimde ve kuralların, mükemmeliyetçiliğin ve azmin gerekli olduğu akademik alanlarda bu kişiler başarılı olurlar Bununla birlikte kişiler arası ilişkilerde ve kontrolünün olmadığı durumlarda kendilerini huzursuz hissederler Diğer insanlarla ilişkilerinde ve ne olacağı öngörülemez durumlarda mutlaka güven bulmak isterler

Uzmanlar diyor ki; cinsellik takıntısını seks bağımlılığıyla karıştırmayın

Cinsel takıntılar ne zaman tehlikeli boyuta ulaşıyor?

Cinsel takıntının varlığı bile oldukça kötü Takıntının hafifi bile kişiye büyük azap yaşatır Takıntı şiddetlendikçe insanlardan uzaklaşma, kendini tecrit etme ve ağır depresyon ortaya çıkar

Cinsel takıntılar, kişinin hayatını nasıl etkiler?

Utanç duygusu, insanlardan uzaklaşma, mutsuzluk, hayattan zevk almama, huzursuzluk, sıkıntı verir

Cinsel takıntılar, cinsel yaşamı nasıl etkiler?

Cinsel takıntılar, cinsel bir problem değildir Cinsel fonksiyonun değil, düşüncenin bir hastalığıdır Cinsel takıntısı olanların cinsel hayatı normaldir Tek problemleri, dönem dönem depresyonun doğal sonucu olan cinsel isteksizliktir

Cinsel takıntıların altında ne gibi sorunlar olabilir?

Bazı eski kitaplarda, bilinçaltında yatan gizli cinsel arzuların cinsel takıntılara yol açabileceği yazar Bunun doğru olmadığı, bugün çok iyi anlaşılmıştır Takıntı, biyolojik bir problemdir Beynin ön ve alt bölgelerinin hastalığıdır Bu bölgelerde serotonin maddesinin düşüklüğünden kaynaklanır Hastalığın elbette psikolojik sebepleri de vardır Ama bu psikolojik sebepler, bilinçaltı arzular değildir; sıkıntı sahiplerinin, fazla mükemmeliyetçi ve ahlakçı, kolaylıkla suçluluk duygularına kapılıveren insanlar olmalarıdır

Cinsel takıntılı olmak sapkınlık mıdır?

Sapkınlıkla hiçbir alâkası yoktur Bu kişiler, sapık olacak en son insanlardır

Eşcinsellik takıntısı kişide ne tür sorunlara yol açar?

Eşcinsellik takıntısı da pek çok 'normal' erkeğin hayatını mahveden takıntılardandır "Ben eşcinsel miyim?" sorusu zihinlerini kavurur Ömürleri boyunca hiçbir erkeğe ilgi duymamışlar, sadece ve sadece kadınları hayal etmekten, kadınlarla beraber olmaktan zevk almışlardır Ancak erkeklerle sevişirken görürler kendilerini

Yakın arkadaşlarıyla, amca çocuklarıyla, tanımadıkları erkeklerle homoseksüel ilişki halindeki pozları gözlerinin önünden gitmez Erkek soyunma odası türü yerlerde dehşete kapılırlar Eşcinsel görünce yılan görmüş gibi paniğe kapılan, eşcinsel görmemek için yıllardır Beyoğlu'na ayak basmamış hastalarımız var

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.