09-06-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Adrenal Gland 3
KORTKAL LEZYONLAR
CUSHİNG SENDROMU
1932 ? Cushing;
Adiposite
Amenore
Strialar
Hipertansiyon
Polidipsi
Polifaji Cushing sendromu hipofizin adenomuna bağlı olduğuna inanılıyordu
Cushing sendromu ; adrenal korteksin hiperaktivitesine bağlı olarak gelişmektedir
Cushing hastalığı ; hipofiz tümörünün aşırı kortikotropin salgılamasına bağlı oluşan Cushing sendromuna denir (Hipofiz adenomu)
Kortikotropin releasing hormon (CRH) hipotalamustan açığa çıkan adenohipofizden (ön hipofizden ) kortikotropin salgılatır Kortikotropin etkisiyle adrenal korteks glukokortikoid (kortizol) salgılar
Cushing Syndrome 2 kategoriye ayrılır:
1 ? Kortikotropin bağımlı Cushing?s sendromu: Yüksek kortikotropin plazma düzeyine bağlı olarak uyarılan adrenal korteksin kortizol salgılaması
2 ? Kortikotropinden bağımsız Cushing?s sendromu: Adrenokortikal dokudaki bir anomaliye (hiperplazi, adenom, karsinom) bağlı olarak aşırı miktarda kortizol salgılanması
CUSHİNG HASTALIĞI
Cushing sendromunun en sık görülen şeklidir Hipofizin aşırı kortikotropin salgılamasına bağlıdır Nedeni genellikle ön hipofizdeki bir mikroadenomdur (< 1 cm çap)
Makroadenomlar, kortikotrop hiperplazi ve karsinoma nadirdir Kortikotrop adenomlardan meydana gelen kortikotropin hipersekresyonuna bağlı olarak bilateral adrenokortikal hipertrofi ortaya çıkar Sonuçta ortaya çıkan hiperkortizolemi CRH ve kortikotropin sekresyonunu suprese eder
Küçük çocuklarda fonksiyonel bir adrenokortikal tümör sıklıkla Cushing sendromunun nedenidir Bu tümörde fetal hücre tipi büyük oranda bulunmaktadır
Spontan Cushing sendromunun insidansı 1 milyon insanda 6 dır Özellikle genç ve erişkin kadılnlarda görülür Çocuklarda seyrektir Cushing hastalığı ölümcül bir hastalıktır Genellikle semptomların ortaya çıkmasında sonra 5 yıl içinde ölümle sonuçlanır
1994 yılında 54 olguluk bir çocuk serisinde ;
% 85 hipofize bağlı (Cushing hastalığı)
% 10 adrenokortikal tm
% 5 kortikotropin senaaaleyen nonendokrin bir tümör sebep olarak gösterilmiştir
Cushing sendroma neden olan adrenokortikal tümörlerin yaklaşık 1 / 3 ü karsinomlardır
Adrenokortikal tümörlerin malign potansiyelerini belirlemede tümörün çapı önemli bir parameteredir Malign tümörlerin çoğunun çapı > 8 ? 10 cm den büyüktür
Ufak çocuklarda, eğer tümörün ağırlığının 100 gr vucut ağırlığına oranı > 0,75 / 100 gr body weight den fazla ise, tümör maligndir
Çocuklarda ektopik kortikotropin salgılayan tümörler:
Akciğer
Parotis
Karaciğer
Timus
Troid
Pankreas
Adrenal medulla yerleşimli olabilirler
KLİNİK
Cushing syndrome bulguları:
Trunkal obesite (Buffalo hump)
Ay yüzü (Moon Face)
İnce dudaklar
Plethore
Hipertansiyon, başağrısı
Periferik ödem
Kas güçsüzlüğü
Uzun kemiklerde gelişme geriliği
Kapiller frajilite
Ekimozlar
Osteoporoz
Patolojik kırıklar
Protein deplesyonuna bağlı karın derisinde strialar
Seborrhea ve acne
Kortizola bağlı su ve sodyum retansiyonu sonucunda metabolik alakaloz ve hipokalemi oluşur Androjen sekresyonuda sıklıkla arttığı için amenore, hirşutizm ve akne özellikle adolesan kızlarda, virilizm bulguları ise erkelerde ortaya çıkar
Adrenokortikal karsinoma bağlı Cushing sendromu gelişen çocukların 2 / 3 ünde sadece virilizm bulunur Virilizmin nedeni DHA dir (Dehidroepiandrosteron)
DHA periferde, daha etkili olan testosteron ve androstenediona çevrilir
Çocukluk çağının adrenokortikal karsinomuna eşlik edebilecek diğer hastalıklarda vardır
Adrenokortikal karsinoma eşlik edebilen durumlar :
Beckwith ? Wiedeman sendromu
MEN tip 1 send
Medulloblastoma
Astrositoma
Hemanjiyoma
Kütanöz anomaliler
Hemihipertrofi
Üriner trakt anomalileri
SBLA sendromu ;
Sarkomlar,
Beyin ve meme tümörleri
Lösemiler
Laringeal ve akciğer kanserler
Adrenokortikal karsinoma
Fakat Cushing sendromlu kortikal tümör olguları genelde kortikal tümör olguları genelde izole olgulardır Cushing sendromlu hastalarda glikozüri ve diabetik glukoz tolerans testi eğrisi mevcuttur Bunun nedeni artmış olan protein yıkımı ve glukoneogenezdir Hafif lökositoz, lenfopeni, osteopeni, eosinopeni olabilir
Serum gama ? globulin düzeyi azalmıştır Bu durum zaten bozulmuş protein ve karbonhidrat metabolizmalarıyla biraraya gelince hastanın infeksiyonlara karşı eğilimi artar
Cushing sendromunda kemik gelişimi ve boyu geridedir
TANISAL TESTLER
* Tarama testleri:
Plazma kortizolü
İdrarda 17 ? hidroksikortikosteroidler
İdrarda serbest kortizol
Düşük doz deksometazon testi
* Lokalizasyon testleri:
Standart deksometazon supresyon testi
Pozitif ? hipofiz
Negatif ? adrenal / ektopik
CRH stimulasyonu
Artma ? Hipofiz
Yanıt yok ? Adrenal / ektopik
Abdominal BT veya MRI
NP59 sintigrafisi
Sella tursica MRI
* Tanısal testler;
24 saatlik idrarda serbest kortizol düzeyi (UFC), Cushing sendromundaki en güvenilir tanısal testtir
UFC > 100 ?g / gün hiperkortizolizm bulgusudur
Fakat Cushing sendromlu hastaların 5 ? 10 unda UFC normal sınırlarındadır Cushing sendromu olmayan obezlerde de UFC çok hafif artmış bulunabilir
İdrarda 17 ? hidroksikortikosteroidler Cushing sendromu için sensitif yada spesifik değillerdir Fakat 17 ? hidroksikortikosteroidlerin idrardaki düzeyi özellikle adrenokortikal karsinomlu küçük çocuklarda yüksektir
1 mg overwight deksometazon supresyon testi 1965 yılında tarif edilmiştir Şüpheli hiperkortizolizm hastalarında değerli bir tarama testidir
Plazma kortizol düzeyi > 5 mg / dl ise kortikotropin sekresyonu suprese olamamış demektir ve Cushing sendromunu gösterir
Düşük doz deksametazon supresyon testi (0,5 ? p o , 6 saatte bir , 2 gün) düşük bir sensitivite ve spesifiteye sahiptir Kullanılmaktadır
Cushing sendromunu doğrulamak için kullanılan yeni bir test ise CRH stimulasyonudur Özellikle düşük doz deksametazon supresyon testi yapıldıktan 2 saat sonra 1 mg / kg CRH IV yolla verilir 15 dakika sonra plazma kortizol düzeyi ölçülür
Plazma kortizolu > 1,4 mg / dl ise Cushing sendromu tanısı konur Cushing sendromu tanısını koyduktan sonra hiperkortizolizmin altında yatan neden araştırılır İlk adım ACTH (kortikotropin) bağımlı ve bağımsız nedenleri ayırmaktır
ACTH bağımlı ? Hipofiz / ektopik
ACTH bağımsız ? Adenal korteks
Bunu anlamanın tek güvenilir yolu RIA yöntemiyle plasma ACTH düzeyinin ölçülmesidir
ACTH < 5 pg / ml ise Cushing sendromu ACTH bağımsızdır ( Yani ACTH suprese olmuştur )
Daha sonra ACTH bağımsız nedenleri araştırmak için, adrenal bezin ince kesit BT incelemesi yapılır
Eğer Cushing sendromu bir adrenal adenoma bağlı ise, adrenalde 2 cm den büyük bir kitle tespit edilir
Makronodüler hiperplazide bilateral 4 cm çaplı nodüller görülür
Primer pigmente nodüller adrenal hastalığında ise (Carney kompleksinin bir bileşeni) adrenal bezlerde 0,5 cm çaplı multipl nodüller söz konusudur Biyokimya Cushing sendromunun sebebini adrenal bez olarak gösteriyorsa BT veya MRI yapılır MRI daha avantajlıdır
MRI özellikle tümörün renal vene veya inferior vena kavaya invazyonunu göstermede, ayrıca adenomatöz ve nonadenomatöz lezyonları birbirinden ayırmada kullanılır
NP ? 59 (I 131İodometil ? I ? 19 ? norkolesterol) sintigrafisi tanıda adrenal lezyonlarını göstermede kullanılır
Adrenokortikal karsinomların çoğu NP ? 59 u uptake yapmazken adrenal adenomlarınçoğunda NP ? 59 izotopunun artmış aktivitesi szö konusudur
* İzotopun tutulum artışı bilateral ise akla:
Hipofize bağlı (ACTH bağımlı) bilateral adrenal hiperplazi
Ektopik ACTH salınımına bağlı bilateral adrenal hiperplazi gelmelidir
ACTH bağımlı Cushing sendromlu olguların çoğunda ACTH salgılayan tümör hipofizdedir (Cushing hastalığı ? hipofiz adenomu)
Klasik olarak yüksek doz deksametazon supresyon testi (2 mg oral, 6 saatte bir, 2 gün) kullanılarak hipofize bağlı sebeplerle diğer nedenlerin ayrımı yapılır
Testin 2 gününde idrarda 17 ? hidroksikortikosteroid düzeyi % 50 oranında azalırsa tanı Cushing hastalığı (hipofiz adenomu) lehinedir
Son yıllarda overwight 8 mg deksametazon supresyon testi, bu test yerine kullanılmaktadır
Deksametazon supresyon testlerinin tanısal sensitivite ve spesifiteleri % 80 dir
Cushing sendromlu hastalarda MRI ve sella tursica grafisi mutlaka yaptırılmalıdır Özellikle hiperpigmentasyonu olan olgularda olası bir hipofiz tümörü aranmalıdır Kemik grafilerinde osteoporoz ve patolojik fraktürler görülebilir Renal arteriogram veya venogram adrenal tümörlerin lokalizasyonunda kullanılabilir Fakat retroperitoneal pnömogram gibi bazı tanısal yöntemlerin yerini BT veya MRI almıştır
Cushing sendromunun ACTH bağımlı tipini diğer tiplerden en kesin ayırt etme yöntemi inferior petrosal sinus örneklemesidir
İnferior petrosal sinüs Sompling with CRH stimulation CRH stimulasyonundan sonra :
İnferior petrosal sinüs kortikotropin / periferik kortikotropin > 2
Değer > 2 den büyük ise Cushing hastalığını gösterir Şüpheli olgularda sella tursica görüntülemesi ve beyin MR ı yapılmalıdır
Eğer ektopik ACTH salgılayan bir tümör söz konusu ise ;
Troidin meduller kanseri (serum kalsitonin)
Feokromasitoma (serum katekolaminleri ) araştırılmalıdır
Toraks veabdomen tomografisi ektopik ACTH salan tümörü lokalize edebilir
Bronchial tm
Thymic tm
İntestinal Carcinoid tm ? ektopik ACTH salarlar (paraneoplastik sendrom)
TEDAVİ
Cushing sendromlu hastalarda hipofizden aşırı ACTH salınımı söz konusu ise fakat hipofiz adenomu bulunamazsa bilateral adrenalektomi uygulanmaktadır Burada olaya neden olan lezyon değilde hedef organ çıkarılmaktadır Bilateral adrenalektomi için trans abdominal yaklaşım kullanılır
Bilateral adrenalektomi sonrasında ortaya çıkan adrenal yetmezliği , ömür boyu replasman tedavisiyle düzeltilmektedir
Total adrenalektomiden sonra açıklanamayan bir hipofiz adenomu veya adenomatozisi % 20 olguda görülebilir Buna Nelson sendromu denir
Cushing hastalığında (yani hipofiz adenomunun tespit edildiği durumlarda) adenom transsfenoidal rezeksiyonu hem erişkinde hemde çocuklarda tercih edilen tedavi biçimidir
Biyokimyasal sonuçlar hipofizi gösterdiği halde MRI veya BT ileadenom ortaya konamıyorsa ön hipofizin % 85 ? 90 rezeksiyonu uygulanabilir (Total adrenalektomiye alternatif) Fakat bu uygulamada hastalarda infertilite ortaya çıkar
Rezeksiyon sonrasında düzelmeyen olgularda hipofizin kobalt ? 60 ile irradyasyonu Cushing hastalığını kontrol edebilir Bu gün artık total adrenalektomi sadece radyoterapiye refrakter % 50 olguda kullanılmaktadır
Adrenal adenomtespit edildiği zaman o taraf adrenal çıakrılır Karşı taraf adrenalden biyopsi alınır Bu durumda transabdominal insizyon tercih edilir
Adrenokortikal karsinomlar transabdominal yoldan genişçe eksize edilirler Tüm abdomen metastaz açısından taranır Aynı zamanda kotralateral eksplorasyonda yapılır Komplet ipsilateral radikal nefrektomide söz konusudur
Adrenal tümörlerin çoğu radyoterapiye dirençlidirler Fakat multidrug kemoterapi rejimlerine yanıt alınabilir
Mitotan ? adrenolitik bir ilaçtır İnoıperable veya rekürran tümörlerin tedavisnde mitotan kullanılabilir
* En sık metastaz yerleri:
Akciğer
Karaciğer
Lenf bezleri
Karşı adrenal
İskelet sistemi
Böbrekler
Beyin
Adrenokortikal kanserlerin survisi erişkinde % 50 den azdır Prognozları kötüdür Fakat hasta yaşı küçülodükçe prognoz daha da iyileşebilir
VİRİLİZAN TÜMÖRLER
* Erkek çocuklarda puberte prekoks ortaya çıkar;
Penis büyür
Akneler
Pubik, aksiller ve yüzde kıllanma artışı,
Testisler genelde büyümezler
* Kızlarda ise tipik olarak;
Klitoral hipertrofi
Hirşutizm
Akneler ortaya çıkar
İdrarda 17 ? ketosteroidler ve serum dehidroepiandrosteron düzeyleri artmıştır
Kızlar ve erkekler transperitoneal yoldan cerrahi girişim ile tedavi edilirler
Tek taraflı adrenal neoplazi karşıadrenalde atrofiye yol açmış olabilir Bu nedenle tek taraflı adrenalektomi sonrasında adrenal yetmezliği ortaya çıkabilir
FEMİNİZAN TÜMÖRLER
Çocuklarda nadirdir Genellikle her zaman erkeklerde olurlar Genellikle maligndirler En sık rastlanılan semptom jinekomastidir Hirşutizm ve aknede sıklıkla eşlik eder Testislerde belirgin derecede spermatogenezisin olmaması dikkat çekicidir
|
|
|