09-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Celaleddin Tebrizi Kimdir,Hayatı
Celaleddin Tebrizi Biyografisi
Celaleddin Tebrizi Hindistan evliyâsının büyüklerindendir
Celaleddin Tebriz taraflarında doğduğu için Tebrîzî nisbet edildi Doğum târihi belli değildir
Celâleddîn lakabı verildi 1345 (H 746) yılında Bengal bölgesinde vefat etti İlim tahsîline hocası Ebû Saîd Tebrîzî'nin yanında başladı Hocasının vefâtından sonra, Şihâbüddîn Sühreverdî hazretlerinden ilim öğrenip feyz aldı Ferîdüddîn-i Attâr hazretlerinin nazarlarından istifâde etti Hâce Muînüddîn-i Çeştî hazretlerinin vefâtından önce Hindistan taraflarına gitti Onun sohbetleriyle de şereflendi Kutbüddîn Bahtiyâr Kâkî ve Behâüddîn Zekeriyyâ ile sohbet etti
Şihâbüddîn Sühreverdî'nin yanında Zâhirî ve bâtınî, maddî ve mânevî ilimleri öğrenen Celâleddîn Tebrîzî, hocasına hiçbir talebeye nasîb olmayan hizmetleri yaptı Şihâbüddîn hazretleri, her sene hacca giderdi Sonunda yaşlandı Zayıf ve güçsüz oldu Onun için bulundurulan yiyecekler, bünyesine pek uygun değildi Bu sebepten Şeyh Celâleddîn Tebrîzî, hocası için bir tencere ile tencere altı yapıp başının üzerinde taşırdı Bunu öyle yapmıştı ki, başını yakmazdı Hocası yemek isteyince, hemen önüne sıcak yemek koyardı O mübârek kimsenin duâsı bereketiyle çok yüksek makamlara kavuştu Şihâbüddîn Sühreverdî bir gün hacdan dönmüştü Bağdatlılar, huzûruna geldiler Herbiri fakirlere verilmesi için para ve diğer hediyeler getirdiler Bu arada bir ihtiyâr geldi ve eski elbisesinin cebinden bir gümüş çıkarıp verdi Şeyh Şihâbüddîn, o bir gümüşü aldı, hediyelerin en üstüne koydu Sonra orada bulunanlara; "Kime ne lâzımsa bunlardan alsın " buyurdu Her biri kalkıp, para kesesi ve elbiseleri aldılar Şeyh Celâleddîn Tebrîzî de orada idi Ona işâret edip; "Sen de birşey al " buyurdu Şeyh Celâleddîn kalktı İhtiyârın getirdiği gümüşü aldı Şeyh Şihâbüddîn bunu görünce; "Bunların hepsini sen aldın " buyurdu
Şihâbüddîn Sühreverdî hazretlerinin yanında kemâl mertebesine kavuşan Celâleddîn Tebrîzî hazretlerinin kerâmetleri meşhûr oldu Hülâgü'nün işgâl ettiği Bağdât'ta, halîfe olan Mu'tasım'ın katledileceğini, Allahü teâlânın izniyle, bir gün önceden işâretle haber verdi Ertesi sabah halîfe hunharca katledildi
Celâleddîn Tebrîzî, kırk sene gündüzleri hep oruç tuttu On günde bir kendi ineğinden sağdığı sütten bir mikdâr içer, başka hiç bir şey yemezdi Bütün gecelerini namazla geçirirdi Gecede bin rekat namaz kıldığı olurdu
|
|
|