Prof. Dr. Sinsi
|
Maide Suresinin Meali Açıklaması
43 – Kendi kitapları olan ve içinde Allah’ın hükmü bulunan Tevrat ellerinde iken nasıl olup da seni hakem tayin ediyorlar?
Sonra ne diye peşinden dönüp senin hükmüne razı olmuyorlar?
Aslında onlar hiç bir şeye iman eden kimseler değildirler
O Yahudilerin dinde samimi olmadıkları yüzlerine çarpılıyor Çıkarlarına uymayınca, inandıkları kutsal kitaplarını rafa kaldırıp, keyiflerine uygun fetva verir umuduyla inanmadıkları bir kişinin fetvası peşine düşmüşler Ne iğrenç samimiyetsizlik! Aslında onlar sadece kendi çıkarlarına tapan insanlar!
44 – İçinde hidâyet ve nûr olan Tevratı biz indirdik Kendilerini Hakka teslim eden nebîler, Yahudilerle ilgili meselelerde onunla hükmederlerdi
Alimler ve mürşitler de Allah’ın kitabını koruma ile görevlendirilmeleri sebebiyle yine onunla hüküm verirlerdi
Hepsi de kitabın hak olduğunun şahitleri idiler O halde ey hakimler, insanlardan korkmayın, Benden korkun
Âyetlerimi az bir menfaat karşılığında satmayın
Kim Allah’ın indirdiği ahkâm ile hükmetmezse işte onlar tam kâfirdirler
[in bilginlerinin koruma görevleri vardı, fakat Kur’ân bu görevi eksiksiz yaptıklarını bildirmiyor [[itabı önemsemeyerek, onu inkâr ederek onunla hükmetmeyenler kâfirdirler [[5 –[Hem Tevrat’ta onlara şu hükmü de farz kıldık:
Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş karşılıktır Hülasa bütün yaralamalar birbirine kısas edilir
Fakat kim bu kısas hakkından feragat edip bağışlarsa bu, kendi günahları için keffaret olur
Kim Allah’ın indirdiği ahkâm ile hükmetmezse işte onlar tam zalimdirler [2,178][[KM, Çıkış 21,23-25; Levililer 24,17-20; Tesniye 19,21}[[ısas, şeriat sahibinin bir hakkı olarak değil, hayatın dokunulmazlığını temin etmek için meşrû kılınmıştır Yani can almak için değil, cana dokundurmamak için hükmedilmiştir Onun içindir ki hak sahibi kişi kısastan vazgeçerse, kısas yapılmaz Zira kısas, sırf insanlar için vaz’ edilmiştir (Tevrat’da kısas hükmü için: Levililer, 24, 19-21; Çıkış, 21,23-26])[[6 –[O peygamberlerin izlerince Meryem oğlu Îsâyı, kendisinden önceki Tevrat’ı tasdik edici olarak gönderdik
Ona; kendisinden önceki Tevrat’ın tasdikçisi ve müttakilere bir hidâyet ve öğüt olmak üzere içinde hidâyet ve aydınlık bulunan İncîl’i verdik [C,50][/COLOR=#AA5500]İncîl bazı hususlarda Tevrat’taki hükümlerden ayrılır Şu halde tasdikten maksat, genel esaslarda uygunluktur [/COLOR]
47 – Ve dedik ki: Ehl-i İncîl de, Allah’ın o kitapta indirdiği ile hükmetsin Kim Allah’ın indirdiği ahkâm ile hükmetmezse işte onlar tam fâsıktırlar [7,157; 5,68]
Burada İncîle ilk muhatap olanlara verilen emir naklediliyor Kendilerinin uymaları istenen şeylerden biri de Hz Muhammed’i müjdeleyen hususlardır
48 – Sana da, daha önceki kitapları, hem tasdik edici, hem de onları denetleyici olarak bu kitabı, gerçeğin ta kendisi olarak indirdik
O halde bütün Ehl-i kitabın aralarında, Allah’ın sana indirdiği ile hükmet, sana gelen bu hakikati terkedip de onların keyiflerine uyma
Her biriniz için bir şeriat ve bir yol tayin ettik Eğer Allah dileseydi, hepinizi bir tek ümmet yapardı Fakat O, size verdiği farklı şeriatlar dairesinde sizi imtihan etmek istediği için ayrı ayrı ümmetler yaptı
Öyleyse durmayın, hayırlı işlerde birbirinizle yarışın
Zaten hepinizin dönüşü Allah’a olacak, O da hakkında ihtilaf ettiğiniz şeyleri size tek tek bildirecektir (haklıyı haksızı iyice belli edecektir) [2,41; 11,118; 17,107-108; 21,25; 16,36; 6,116; 12,103]
Müheymin: Öbür kitaplar üzerinde denetleyici, kontrolcü, şahit demektir Kur’ân önceki kitaplar bakımından tasdikine başvurulacak bir merci olacaktır
Kur’ân’dan önce her millete ayrı hidâyet, ayrı şeriat verilmişti Kur’ân ile bütün hidâyet yolları birleşti; her devrin, her milletin ihtiyacı giderildi
49 – Ve şu emri indirdik: Aralarında, Allah’ın sana indirdiği ahkâm ile hükmet Sakın onların keyiflerine uyma ve Allah’ın indirdiği hükümlerin bir kısmından seni caydırmalarından sakın
Şayet yüz çevirirlerse bil ki Allah onları bazı günahlarından dolayı musîbete uğratmak istiyordur Zaten insanların birçoğu Allah’ın emrinden dışarı çıkmaktadırlar
50 – Yoksa Cahiliye devrinin hükmünü mü istiyorlar?
Fakat kesin olarak iman eden insanlar için, Allah’tan daha güzel, daha doğru bir hâkim bulunabilir mi?
51 – Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları velî edinmeyin Onlar ancak birbirlerinin velisidirler Sizden kim onları velî edinirse o da onlardandır Allah böylesi zalimleri doğru yola iletmez
Velî: Yerine göre hâmî, koruyucu, yönetici, işleri deruhte eden ve dost anlamlarına gelir
52 – Kalbinde nifak hastalığı olanların, içlerinden: “Ne olur ne olmaz, başımıza bir felâket gelebilir, şimdiki durumumuz değişebilir, onun için biz tedbirimizi alalım” diyerek, kâfirlerle dost olmak için onların yanına girip çıktıklarını görürsün
Umulur ki Allah yakında bir zafer ihsan eder
Veya Kendi tarafından peygamberi vasıtasıyla münafıkların maskelerini düşürme gibi bir başka durum ortaya çıkar da,
Onlar içlerinde gizledikleri bu nifaktan dolayı pişman olurlar
|