| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Öss Çıkmış Cümlede Anlam Soruları Ve Cevapları 
 
            
 
 
 
 ÖYS - ÖSS Çıkmış Cümlede Anlam Soruları ve Cevapları
 1
  1997-ÖYS (I) Bu konuda, günümüze değin hayli kalem oynatılmış
  (II) Ancak bir iki yazar dışında kimse amacına ulaşamamış  (III) Oysa sizin eseriniz bugüne kadar yazılmış olan en ciddi ve en bilimsel olanı  (IV) Bunda araştırıcı kişiliğinizin, yeteneklerinizin yanında, seçtiğiniz yöntemin de önemli bir payı var  (V) Yöntemdeki çağdaşlık ve bilimselliğin bir konuya kazandırdığı berraklık ve bütünselliği sizin eserinizde, bütün yönleriyle görebiliyoruz  
 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde eseri beğenme söz konusudur?
 
 A) I
  ve II  B) I  ve III  C) III  ve IV  D) III  ve V  E) IV  ve V  
 
 2
  1997-ÖYS (I) Günlerden bir gün benim gibi çalışan bayanların katılacağı bir dağcılık macerası yaşamaya karar verdim
  (II) Sabahtan akşama değin işlerinde yorulan, ev işleriyle gününü tamamlayan kadınlar, boş zamanlarında bile ev - iş ikileminden kurtulamamaktadır  (III) Neden onlar da bir günlerini yalnızca kendilerini ayırıp dağa, doğaya gitmesinler? (IV) Bu düşünceyle, her türlü sorununu dağın eteklerinde bırakmaya razı olacak gönüllüler aramaya koyuldum  (V) Şaşılacak kadar kısa bir sürede, oldukça kalabalık bir grup oluşturdum  
 Bu sözleri söyleyen kişinin sözünü ettiği etkinliği düzenlemesine yol açan durum, numaralanmış cümlelerin hangisinde belirtilmiştir?
 
 A) I
  B) II  C) III  D) IV  E) V  
 
 3
  1997 - ÖYS (I) Birçok sanatçı gibi o da edebiyata şiirle başladı
  (II) Ölçülü olarak yazdığı ilk şiirlerinde halk şiirinin izleri açıkça görülür  (III) Bu şiirleri içeren ilk kitabı yayımlandığı zaman olumlu yankılar uyandırmasına karşın, nedense sanatçı şiiri bırakıp öykü ve roman türüne yöneldi  (IV) İlk öyküsü 1930 yılında o dönemin ünlü bir dergisinde yayımlandı  (V) Daha sonraki ürünleriyle, Cumhuriyet sonrası, Türk öykücülüğünün gelişiminde köşetaşı sayılan bir sanatçı kimliğini kazandı  
 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi ötekilere göre anlamca daha geniş kapsamlıdır?
 
 A) I
  B) II  C) III  D) IV  E) V  
 
 4
  1997 - ÖYS (I) Sanatçı öyle oyunlar yapıyor ki, şiirlerinde okuyucuyu hiç düşünmüyor
  (II) Okuyucusuz bir 'yazı türü düşünülemeyeceğine göre, buna bir eksiklik, hatta bir tür suç gözüyle bakmak yanlış olmasa gerek  (III) Şair okuyucuyu yönlendirmemeye özen gösteriyor  (IV) Daha doğrusu okuyucunun kendi çabasıyla o şiire gelmesini bekliyor  (V) Sanatçının, oyunlara yaslanan ve okuyucuyu 
 hiçe sayan bu tutumu, ister istemez okuru yoruyor, şiirden soğutuyor
  (VI) Bunu okuyucuya karşı sorumluluk duygusundan yoksunluk diye adlandırabiliriz   
 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde sanatçıya yöneltilen eleştirinin olumlu ya da olumsuz olduğu açıkça belirtilmemiştir?
 
 A) I
  ve II  B) II  ve III  C) III  ve IV   
 D) IV
  ve V  E) V  ve VI   
 
 5
  1997-ÖYS Anlatımında gözlem gücünden büyük ölçüde yararlanıyor; ancak seçtiği ayrıntıları, olduğu gibi değil değiştirip yeniden kurgulayarak anlatmayı yeğliyordu
   
 Bu cümle aşağıdakilerden hangisine anlamca en yakındır?
 
 A) Amacı, çevresine ayna tutmak değil, aynaya yansıyanları yeniden biçimlendirmekti
   
 B) Okurlarına gerçeğin sesini duyurabilmek için ; gündelik yaşamı anlatan öyküler yazdı
   
 C) Hayal gücüne dayalı olayların yerine, tümüyle gerçeklerin yönlendirdiği konuları işledi
   
 D) İnsanı dışlayan, doğayı ve doğadaki varlıkları öne çıkaran öykülere öncelik verdi
  
 E) E) Öykülerinde, değişik anlatım teknikleri kullanarak yaşamı bütün zenginlikleriyle yansıt-
 maya çalıştı
   
 
 6
  1997 - ÖYS Roman kişileri, yaratıcılarının kişiliklerindeki zayıflıklarla zenginlikleri bir arada taşırlar
  Çünkü romancının yarattığı kişiler, romancının oluşturduğu ve kendi kişiliğinin özellikleriyle sınırlı kalan bir dünyada varlıklarını sürdürürler   
 Aşağıdaki cümlelerden hangisi, bu parçada anlatılana anlamca en yakındır?
 
 A) Romancılar çizdikleri karakterleri, kendilerinde bulunmasını düşledikleri niteliklerle donatırlar
  
 B) Romancının başarısı, büyük ölçüde kendisi ve kendi düş dünyasını ustaca anlatmasına bağlıdır
  
 C) Roman kişileri, gerçek yaşamdaki kişilere benzediği ölçüde inandırıcı olur
  
 D) Romancının kişilik özellikleri, bütün yönleriyle, onun yarattığı kahramanlarda görülebilir
  
 E) Romancı, roman kişilerinin ruhsal ve fiziksel özelliklerini anlatarak gerçeğe ulaşır
  
 
 7
  1997 - ÖYS Sanatçı her sergisinde yeni arayışların, yeni düşüncelerin ürünü olan yapıtlara yer veriyordu
  
 Bu cümle, düşüncenin akışına göre, aşağıdakilerden hangisiyle sürdürülebilir?
 
 A) Yapıtlarında kendinden önceki sanatçıların deneyimlerine bağlı kalıyordu
  
 B) Yapıtlarını, izleyicilerin beğenisini göz önünde bulundurarak biçimlendiriyordu
  
 C) Yapıtlarında, denenmemişi deniyor, kendine özgü bir üslup yaratıyordu
  
 D) Son yaptığı tablolarla, daha önce yaptıkları arasında konusal bir ortaklık görülüyordu
  
 E) Yapıtlarında, herkeste aynı etkiyi ve düşünceyi uyandıran bir renk uyumu göze çarpıyordu
  
 
 8
  1997-ÖYS Bence otobiyografik bir eser, hiçbir zaman edebî bir eser niteliği taşımaz; çünkü edebî bir eser, yaratıcılık gerektirir, buluş gücü gerektirir
  
 Bu cümleden aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz?
 
 A) Bir kişinin gerçek yaşamıyla sınırlı kalan bir yapıt edebiyat değeri taşımaz
  
 B) Yaşanılanları olduğu gibi yansıtma, edebî eserin yapısıyla bağdaşmaz
  
 C) Kendi yaşamını anlatan yazarların yapıtlarında yaratıcılık bulunmaz
  
 D) Bir yapıtın edebî değer taşıması, yazarının ortaya koyduğu sanatsal buluşlara bağlıdır
  
 E) Gerçek yaşamdaki kişileri anlatma, giderek yazarların yaratıcılığını sınırlar
  
 
 9
  1998-ÖYS (I) O kitabın sayfalarının çoğunu, satırların altlarını çizerek okudum
  (II) Bu yazımda, o kitaptan aldığım tatların tümünü aktarmam olanaksız  (III) O, gerçek bir yazar; sevgiyi bilen, öğreten ve öykülerine sindiren  (IV) Bu kitabı, özellikle yazar olmaya hevesli kişilerin mutlaka okuması gerekir  (V) Çünkü sevginin öykücüsü bu yazarımızın yazılarından öğrenilecek çok yararlı şeyler var   
 Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde, övücü sözler kullanılmadığı hâlde övgü anlamı vardır?
 
 A) I
  ve II  B) I  ve IV  C) II  ve III   
 D) II
  ve V  E) III  ve IV   
 10
  1998-ÖYS 
 (I) Yapıtlarında yazarın araya girişi yok denecek kadar azdır
  (II) Çünkü o, romanını, öyküsünü diyaloglarla kurar  (III) Yazı tekniğinin en belirgin özelliği diyaloglarda kendini gösterir  (IV) Kişileri, çaresizlik içinde ne denli bunalırsa bunalsınlar, dünyaya değiştirilmez bir karamsarlıkla bakmazlar  (V) Tersine, en kötü koşullar altındayken bile yaşamda aydınlık bir yön bulurlar  (VI) Bütün bunlar, yazarın insanlara yaklaşımı, onları eksiksizce tanıma ve yansıtmadaki ustalığıyla açıklanabilir   
 Bu parçada, sözü edilen yazarın yapıtlarındaki özelliklerin temel nedeni numaralanmış cümlelerin hangisinde belirtilmiştir?
 
 A) II
  B) III  C) IV  D) V  E) VI   
 
 11
  1998-ÖYS (I) Bu oyunların kuruluşu sağlam
  (II) Dünyanın her yanında rastlanabilecek türden oyunlar bunlar  (III) Konu seçimi ve düzeyli bir izleyicinin anlayabileceği eleştirel yaklaşım, oyunları çekici kılıyor  (IV) Yazar dünyaya hiç gülümsemeden bakıyor  (V) Yer yer kişilerini gülünç göstermeye çalışıyor  (VI) Bunlar da oyunların itici yanını oluşturuyor  
 Yukarıdaki parçada, numaralanmış cümlelerin hangisinden başlayarak söz konusu oyunlara yönelik olumsuz bir eleştiri yapılmaktadır?
 
 A) II
  B) III  C) IV  D) V  E) VI   
 
 12
  1998-ÖYS (I) Bu ülkede yaşayanların tümü sağlık hizmetlerinden bedava yararlanır
  (II) Altmış beş yaşına basan her kişi, hem sağlık sigortası primi ödemez hem de ilaçlarını parasız alma hakkını kazanır  (III) Gelir düzeyini ölçüt alan devlet, dar gelirli yaşlılara, kira fonundan yardım ederek onların kira derdinden uzak kremalarını sağlar  (IV) Böylece konunun parasal yönü sorun olmaktar çıkar; ama kimi yaşlılarda görülen yalnız kalmışlık duygusu ortadan kaldırılamaz  (V) Üretim ve tüketim düzeni genç kuşaklara göre ayarlandı*ğından devlet, yaşlılığın manevi depremlerini gideremez  
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde "devletin yardımcı olmayışından' söz edilmektedir?
 
 A) I
  ve II  B) I  ve V  C) II  ve III  
 D) III
  ve IV  E) IV  ve V  
 
 13
  1998-ÖYS (I) Bu sanatçı, içinde yaşadığımız çevreyi, günlük olayları yansıtıyor
  (II) Bunları, ancak okurken görebileceğimiz, incelikli ayrıntılarla ustaca anlatıyor  (III) Bu yapıtında da büyük kentin aylak insanlarını, küçük memurlarını tonu alıyor (IV) Sevgiye, insanca yaşamaya özlemi olanların arayışlarını inceliyor  (V) Bunları, alçak gönüllü bir gözlemcilikle önümüze seriyor  
 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde beğenme sezilmektedir?
 
 A) I
  ve II  B) I  ve III  C) II  ve V  D) III  ve IV  E) IV  ve V  
 14
  1998-ÖYS (I) Genel anlamda edebiyat, düz yazıya dayalı ürünlerden oluşur
  (II) Düz yazı, mantığa en ço-başvurulan anlatım yoludur  (III) Bir dildeki düşünme biçimi, o dilin düz yazısına yansır  (IV Ayrıca dilin anlatım gücü de düz yazıda kendin gösterir  (V) Düz yazı, bilimin, düşüncenin halka seslenmesini kolaylaştırmasının yanı sıra roman, öykü, deneme gibi türleriyle o ulusun düşüncesini de geliştirir  (VI) Uygar anlayış ve görüşe ulaşmayı sağlar  
 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde "düz yazının işlevi" belirtilmiştir?
 
 A) I
  ve II  B) II  ve III  C) III  ve IV  D) IV  ve V  E) V  ve VI  
 
 15
  1998-ÖYS Aşağıdakilerden hangisinde eylem, gerekçesiyle birlikte verilmiştir?
 
 A) Benim avcı olduğumu duymuşlar
 
 Bir daha bahçeye gelmedi kuşlar
 
 B) Gündüzleri oyunlar oynardım
 
 Akşamları masallar anlatırdı dadım
 
 C) Çözülen bir demetten indiler birer birer
 
 Bir pınara döküldü bembeyaz güvercinler
 
 D) Sesin odaya girmiş bir serçe gibi ürkek
 
 Ellerim açık kalan panjuru gösterecek
 
 E) Göklerden bir yıldızın gölgesi düşmüş suya
 Dalmış suyun koynunda bir gecelik uykuya
 
 
 16
  1998-ÖYS Bir dili durağan kılmaya yönelik her türlü çaba ister istemez başarısızlığa uğrar
   
 Bu cümle aşağıdakilerden hangisine anlamca en yakındır?
 
 A) Dilin kullanımı yazardan yazara değişiklik gösterir
  
 B) Dili oluşturan kurallar zamanla yerleşir, pekişir
   
 C) Dilin söz varlığına yeni sözcükler kazandırmak güçtür
   
 D) Dil, sürekli gelişim ve değişim süreci içindedir
   
 E) Dilin, bireyleri birbirine bağlayan bir gücü vardır
  
 
 17
  1998-ÖYS Şiir, sanatların içinde en ulusal olanıdır: çünkü o, yalnız söylendiği dilin ürünüdür
   
 Aşağıdakilerden hangisi bu cümledeki düşünceyi desteklemez?
 
 A) Bir şiir, ancak yazıldığı dilde güzelliğini koruyabilir
   
 B) Yabancı dillere çevrilen şiirler, aslındaki güzelliklerini bir ölçüde yitirir
  
 C) Dillerde, şiire özgü ortak söyleyiş özellikleri vardır
  
 D) Dillerin anlatım gücü, büyük ölçüde o dillerdeki şiirlerde yansır
  
 E) Ozanlar en iyi şiirlerini anadillerinde yaratabilirler
   
 
 18
  2000-ÖSS ı
  Zekânın, pek kolay kavranamayan çok karmaşık bir yapısı vardır  
 ıı
  Zekâ, doğuştan getirilen gücün, çevre olanaklarıyla işlenmesi sonucu oluşur  
 ııı
  Zekâ ne sadece kalıtsal ne de sadece çevresel etkenlerle açıklanabilir  
 ıv
  Önce zekâyı tanımlamak, sonra da bu tanıma uygun bir ölçme aracı geliştirmek gerekir  
 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır?
 
 A) ı
  ve ıı  B) ı  ve ıv  C) ıı  ve ııı  D) ıı  ve ıv  E) ııı  ve ıv  
 
 19
  2000-ÖSS ı
  Yapılan her yanlış daha iyi bir sistem oluşturmak için bir fırsattır  
 ıı
  Yaptıklarının bilincinde olmayanlar, yanlışlarını sürekli yinelerler  
 ııı
  Hiç yanlış yapılmaması, her şeyin kusursuzolduğu anl***** gelmez  
 ıv
  Doğruya ulaşabilmek için, yapılan yanlışlardan ders almasını bilmek gerekir  
 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır?
 
 A) ı
  ve ıı  B) ı  ve ıv  C) ıı  ve ııı  D) ıı  ve ıv  E) ııı  ve ıv  
 
 20
  2000-ÖSS (ı) Öykülerimdeki biçimsel ve içeriksel yenilikler salt kendi çabalarımın ürünü değildir
  (ıı) Onları oluştururken öyküyü öykü yapan bütün geleneklerden ve yeniliklerden yararlanmaya çalışıyorum  (ııı) Olay, konu, karakter, tip, durum, kesit, diyalog    (ıv) Öyküyü oluşturan bütün öğeler eşit ölçüde girmeli öyküye diye düşünüyorum  (v) Öykünün ağırlık merkezini yaymaya çalışarak bunlardan birinin, ötekinin önüne çıkmasını engellemek istiyorum  
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır?
 
 
 A) I
  ve II  B) I  ve IV  C) II  ve III  D) II  ve IV  E) IV  ve V  
 
 21
  2000-ÖSS Şiir öylesine bir dilsel düzenlemedir ki sözcüklerinden biri çıkarılır ya da birinin yeri değiştirilirse şiirin tüm büyüsü bozulur
   
 Bu cümlede anlatılmak istenenle aşağıdakilerden hangisi arasında anlamca yakınlık yoktur?
 
 A) Şiirde her sözcük, bulunduğu yerde güzeldir
   
 B) Sözcük, şiirin en önemli öğesidir
   
 C) Şiirde dil, kendine özgü bir biçimde kullanılır,
 
 D) Şiirin dili, seçilen imgelerin çeşitliliğiyle zenginleşir
  
 E) Şiirin güzelliği, sözcüklerin birbiriyle uyumundan gelir
   
 
 22
  2000-ÖSS (I) İhtiyar Adam ve Deniz, Ernest Hemingvvay'e Nobel Ödülü kazandıran romanlarından biri
  (II)Psikolojik yanı ağır basan ve sinemaya uyarlanması neredeyse olanaksız görünen bu roman,ünlü bir yönetmence sinemaya uyarlanmış  (III)Filmde, balıkçılıkla geçinen ihtiyar bir adamın yaşamı, ilgi çekici bir biçimde anlatılmış  (IV) Uzun süredir balık yakalayamayan ihtiyar adamın, son kez şansını denediğinde büyük bir balık avlaması ve onu karaya çıkarmak için gösterdiği insanüstü çaba, izleyiciyi oldukça etkiliyor  (V) İhtiyar Adam ve Deniz, izlenmeye değer en iyi filmlerden biri   
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde öznellik yoktur?
 
 A) I
  B) II  C) III  D) IV  E) V   
 
 23
  2000-ÖSS (I) Toroslar, Çukurova'nın bereketli topraklarını İç Anadolu'nun bozkırından ayırır
  (II) Çukurava'yı at nalı biçiminde kuşatmış bir duvardır sanki  (III) Ovadan bakılınca çelikten dev bir testere ağzını andıran tepeler, yaz kış ışıl ısıldır  (IV) Toroslar öylesine sarp ve yüksektir ki kolay kolay geçilmez  (V) Tren bile Toroslar'ı geçerken tünelin birinden çıkıp ötekine girer  
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde benzetme yapılmıştır?
 
 A) I
  ve II  B) I  ve III  C) II  ve III   
 D) II
  ve IV  E) IV  ve V  
 
 24
  2000-ÖSS (I) Anadoluhisarı'nın bulunduğu bölgenin tarih eskiye dayanıyor
  (II) Kaynaklara göre, Anadolt-hisarı, Boğaz'dan geçişleri kontrol etmek ama*cıyla Yıldırım Beyazıt tarafından yaptırılmış  (III) Yapılırken kullanılan malzemeler arasında, Bizans yapılarından alınmış taşlar da var  (IV) B  durum, burada eski bir Zeus Tapınağı'nın bulunduğu yolundaki düşünceleri daha da güçlendiriyor  (V) Boğaz'ın en dar yerinde, Göksu Deresi kıyısında bulunan bu bölgenin, bugün olduğu gibi, Osmanlı öncesinde de yerleşim alanı olarak kullanıldığı çeşitli kaynaklarda belirtiliyor  
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde belirtilenler "tahmin" niteliği taşımaktadır?
 
 A) I
  B) II  C) III  D) IV  E) V  
 25
  2000 - ÖSS (I) Günlük yaşamımızda renklerin önemli bir rol vardır
  (II) Bu nedenle renklerle ilgili pek çok bilimsel çalışma yapılmıştır  (III) Yapılan araştırılmalar göstermiştir ki soluk alışımız, kan basıncmız, renklere bağlı olarak değişebilmektedir  (IV) Renklerden açık mavi, gevşetici ve rahatlatıcı koyu mavi, uyarıcıdır  (V) Bu da renklerin etki gücünün birbirinden farklı olduğunu göstermektedir  (VI) Bu gerçeği göz önünde bulunduran içmimarlar, ev içi ışık düzenlemelerinde renk öğesine özel bir önem verirler  
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangisi, kendinden önceki cümlede belirtilen yargıyı örneklendirmektedir?
 
 A) II
  B) III  C) IV  D) V  E) VI  
 26
  2000-ÖSS (I) Günü gününe pek uymaz bu kentin
  (II) Bir bakarsın, yaz ortasında buz kesmişsin; bir bakarsın, kasım ortasında ceket fazla gelmiş  (III) Geçen eylül ayının son günü kente yağmur yağarken, kentin sırtını dayadığı dağa kar yağıyordu  (IV) Ertesi gün ise mayıs sonu güneşine benzeyen, pırıl pırıl bir hava    (V) Neredeyse tüm ekim ayı, böyle geçti  (VI) Oysa daha güneyimizdeki bir başka kente çoktan kış gelmişti  
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangisi kendinden önceki cümlenin açık*laması durumundadır?
 
 
 A) II
  B) III  C) IV  D) V  E) VI  
 
 27
  2000 - ÖSS (I) Türk yazınının önemli yapıtlarından olan Dede Korkut öyküleri yeniden okurlarla buluştu
  (II)Öykülerin dili, özüne dokunulmadan sadeleştirildi  (III) Dede Korkut öykülerinin üslubu ve dili, her şeyden önce, 13  -14  yüzyıllarda konuşulan Oğuz Türkçesine dayanmaktadır  (IV) Bu öykülerde Türkçenin yüzlerce yıl önceki güzelliğini ve şiirselliğini tadacak, kendi dil evreninizin sınırlarını genişleteceksiniz  (V) Bu güzel öyküleri okudukça, Türk dünyasının görkemli ve zevkli serüvenlerini tanıyacak; kültürümüzün zenginliğiyle övüneceksiniz  forumsinsi  net 
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin;hangilerinde, söz konusu öykülerin okurlara sağlayacağı yararlardan söz edilmiştir?
 
 A) I
  ve II  B) II  ve III  C) III  ve IV  
 D) III
  ve V  E) IV  ve V  
 28
  2000 - ÖSS 
 (I) Karagöz'ün yaşamımızdaki yeri için: "Bitti
  "deniyor  (II) Bu doğru değil  (III) Karagöz, 14 yüzyıldan beri kendini sürekli yenileyerek bugünlere gelmiştir  (IV) Onda, edebiyat, müzik kısaca güzel sanatlar adına ne biliyorsak, hepsi vardı  (V) Dinî bakımdan bakarsanız, tasavvuf vardır onda  (VI) Böyle bir sanatı nasıl yok etmeye çalışırız? 
 Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde, I
  cümlede belirtilene karşı çıkışın gerekçelerine yer verilmiştir? 
 A)II
  III  IV  B) II  IV  V  C) III  IV  V  
 D) III
  V  VI  E) VI  V  VI   
 29
  2000 - ÖSS Bir öykünün, yer aldığı kitaba adını verebilmesi için kitaptaki öteki öyküler arasında seçkinlik ka- zanması gerekir
  (I) Okuduğum son öykü de bu türden  (II) Olay yine parçalı, kişilerin ağzından tek tek anlatılıyor  (III) Her anlatıcı konunun bir yönünü tamamlıyor  (IV) Kişiler öylesine doğal, içten konuşturuluyor ki hemen her kişi benliğinize girerek sizi zenginleştiriyor  (V) 
 Düşüncenin akışına göre, "Böylece siz de öykünün bir parçası oluyorsunuz
  " cümlesinin yukarıdaki parçada numaralanmış yerlerden hangisine getirilmesi uygun olur? 
 A) I
  B) II  C) III  D) IV  E) V   
 
 30
  2001 - ÖSS Ailede tüm yükümlülükleri üzerlerine alan, çocuklarını her türlü sorumluluktan uzak tutan anne babalar ………
   bireyler yetiştirirler  
 Yukarıdaki cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
 
 A) her bakımdan kendilerine benzeyen
 
 B) işini seven, görevlerinin bilincinde olan
 
 C) bulundukları her ortama kolayca uyum sağlayan
 
 D) karşılaştıkları güçlükleri yenmek için her türlü yola başvuran
 
 E) yaşamını biçimlendiremeyen, başkaları tarafından yönetilmeyi bekleyen
 
 
 31
  2001 - ÖSS Birçok sanatçının sanat dünyasından silinip gitmesinin nedeni ………
  
 Bu cümle, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle sürdürülemez?
 
 A) gelişme ve değişmelere uyum sağlayamamasıdır
 
 B) her geçen gün yeni sanatçıların ortaya çıkmasıdır
 
 C) kendisini sanatına bütünüyle vermemiş olmasıdır
 
 D) yeni ve özgün yapıtlar ortaya koyamamasıdır
 
 E) çağın gereklerine ayak uyduramamasıdır
 
 
 32
  2001 - ÖSS Tiyatro eleştirmeni, izlediği oyunun en çarpıcı, en belirleyici yönlerini yakalayıp belgeler
  
 Aşağıdakilerden hangisi, bu cümleye anlamca en yakındır?
 
 A) Tiyatro eleştirisi yazma, öteki eleştiri türlerinden daha güçtür
  
 B) Tiyatro eleştirmeni, bir oyunu her izleyişinde oyunun farklı bir özelliğini yakalar
  
 C) Tiyatro eleştirisi, oyunun ayırıcı ve etkileyici yanlarına yönelik düşünceler içerir
  
 D) Tiyatro eleştirisi, belirli ölçütlere bağlı kalmayı gerektirir
  
 E) Tiyatro eleştirisi yazmak için oyunu birkaç kez izlemek gerekir
  
 
 33
  2001 - ÖSS (I) Roman yazarken konuşmalara yer vermek çoğunlukla kaçınılmazdır
  (II) Hatta salt konuşmalardan oluşan romanlar bile vardır  (III) Bu romanlarda herhalde amaç, tip yaratmaktır  (IV) iki satırlık bir konuşma, bir karakteri on sayfalık bir betimlemeden daha başarılı bir biçimde çizebilir  (V) Bunun başarılı örneklerine M  Ş  Esendal'ın Ayaşlı ve Kiracıları adlı yapıtında rastlıyoruz  
 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangi*sinde "karşılaştırma" yapılmıştır?
 
 A) I
  B) II  C) III  D) IV  E) V  
 
 34
  2001 - ÖSS Halk şiiri doğal ve içtenlikli bir anlatım üzerine temellenir
  
 Aşağıdakilerden hangisi, bu cümleye anlamca en yakındır?
 
 A) Halk şairi, sözünü şiire dönüştürürken içinden geldiği gibi söyler
  
 B) Aşk, halk şiirinde en çok işlenen konulardan biridir
  
 C) Halk şiirinde sazla, sözle, daha doğrusu müzikle sıkı bir kan bağı vardır
  
 D) Halk şiiri, halkın içinde bulunduğu somut koşulların ürünüdür
  
 E) Halk şairi, şiirlerinde, halkın acılarını, çilelerini yansıtır
   |