|  09-01-2012 | #1 | 
	| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Atasözlerinin Çıkış Kaynakları 
 
            
 
 
 
 Atasözlerinin Çıkış Kaynakları
 Anlatımı güzelleştirmek, savunulan fikir ve düşünceyi daha etkili kılmak üzere her dilde kalıplaşmış bazı sözler bulunur
  Atasözleri, dua ve temenni cümlecikleri, ilençler, bilmece ve tekerlemeler vb…  bu tür kalıplaşmış sözler arasında dilin bünyesinde en sık rastlanılanlar ise deyimlerdir  
 Atasözlerinin çıkış kaynakları Deyim: İki ya da daha fazla kelimeden meydana gelen ve kelimelerin öz anlamları dışında yeni bir anlam ifade eden söz gruplarına denilir
  Atalarımız buna tabir derlerdi  Dilin bünyesinde kalıplaşmış ve kökleşmiş olarak değişmeden kullanılan deyimler hiç şüphe yok ki anlatıma canlılık ve güç katarlar  Bu sayede düşünceler ve olayların muhataba daha etkili biçimde yansıtıldığı bir gerçektir  
 Atasözleri ortaya çıkarken genellikle uzun zamanların tecrübeleri sonucu ulaşılan doğruların veciz ifadesi biçiminde söylenir; oysa deyimler genellikle bir hikâye ye, bir efsane veya olaya dayanır
  Bazı kişilerle ilgili anılar ve hikâyeler, tarihten alınmış olaylar deyimlerin ortaya çıkış nedenleri arasında ön sıraları paylaşırlar  
 MÜREKKEP YALAMAK
 Uzun yıllar öğrenim görmüş, ilim öğrenmiş kişiler hakkında “mürekkep yalamış” denir
  Bu deyim bir matbaadan evvelki zamanların elyazması kitapları ve hattatları yahut zanaatkârlarından yadigârdır  Elyazması kitapların sayfaları hazırlanırken pürüzleri kaybolsun ve kalemin kayganlığı sağlansın diye parşömenlerin üzeri aher denilen bir tür sıvı ile cilalanır ardından da mührelenir imiş
  Aher, yumurta akı ve nişasta ile hazırlanan muhallebi kıvamında bir hamule olup kâğıt üzerinde bir tabaka oluşturur  Kitap kurtlarının pek sevdiği aher, aslında suyu görünce hemen erir  forumsinsi  net Aherin bu özelliğinden dolayı eski zamanların hattatları yahut kopya usulü kitap çoğaltan zanaatkârları, bir hata yaptıkları zaman onu silmek için (mürekkep silgisi henüz icat edilmemiştir) serçe parmaklarının ucunu ağızlarında ıslatıp hatalı harf veya kelimelerin üzerine sürerler, böylece zemindeki aher dağılır ve aherle birlikte hatada kendiliğinden kaybolur gidermiş  Bazen bütün bir cümlenin silinmesi gerektiğinde aynı işlemi tekrarlamak gerekir, hattatın serçe parmağına gelen mürekkep ister istemez diline geçer, böylece hattat mürekkebi yalamış olurmuş   | 
	|  |   |