Prof. Dr. Sinsi
|
İnkilap Terimler Sözlüğü
Inkilap Tarihi Terimler
inkilap tarih terimleri sözlüğü
İnkilap ile ilgili terimlerin "Nedir?" sorusuna cevapları aşağıdadır
Not: Ctrl+F yapıp açılan kutucuğa aradığınız kelimeyi yazarsanız daha çabuk ve kolayca bulabilirsiniz
- A -
Ahval: Durumlar, haller, vaziyetler Davranışlar Olaylar
Antant: Anlaşma, uyuşma, uzlaşma, mutabakat
Antlaşma: İki veya daha çok devletin saldırmazlık, savaşta iş birliği vb konularda kararlaştırdıkları ilkelere uygun davranmayı kabul etmeleri durumu, ahit, muahede, pakt
Aşar: Tarım ürünlerinden alınan onda bir oranındaki vergiler
Aşina: Bildik, tanıdık, bilinen
Ataşemiliter: Bir elçiliğe bağlı askeri uzman
- B -
Bahriye Nazırı: Osmanlı Devleti'nde deniz bakanı
Başvekil: Başbakan
Batarya: En küçük topçu birliği
Bedbahtlık: Mutsuzluk, bahtsızlık
Bedhah: Başkasının kötülüğünü isteyen, kötü yürekli
Beyhude: Yararsız, anlamsız Boşuna
Beynelmilel: Uluslararası
Bilakis: Tersine olarak, tam tersine, tersine, aksine
Bildiri: Resmi bir makam, kurum veya resmi olmayan bir örgüt, topluluk tarafından herhangi bir durumu ilgililere duyurmak için yazılan yazı, tebliğ, deklarasyon, manifesto
Bilfiil: İş olarak, iş edinerek, gerçekten, eylemli olarak
Bitap: Bitkin, yorgun
Bolşevik: Bolşeviklik yanlısı kimse
- C -
Cemiyet: Dernek
Cenk: Kahramanca mücadele, çarpışma, savaş Büyük çaba, uğraş, kavga, çekişme
Cephe: Üzerinde savaşın sürdüğü bölge
Cumhuriyet: Milletin, egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı devlet biçimi
Cülusuhümayun: Osmanlılarda tahta çıkacak şehzadenin padişahlığının ilan edilmesi dolayısıyla yapılan merasim
- Ç -
Çarık: Kurutulmuş sığır derisinden yapılan arkası kapalı terliğe benzer ayakkabı
- D -
Dalalet: Sapınç: sapkınlık, doğru yoldan ayrılma
Deha: İnsan zekasının, insan kişiliğinin erişebileceği en yüksek düzey
Delege: Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi
Demeç: Yetkili bir kimsenin bir konuda yayın organlarına yaptığı açıklama, beyanat
Diktatör: Büyün siyasi yetkileri kendinde toplamış bulunan kimse Zorba
Diplomasi: Uluslararası ilişkileri düzenleyen antlaşmalar bütünü
Durağan: Yerini değiştirmeyen, yerli, hareketsiz, sabit Etkin olmayan, gelişmemiş
- E -
Egemenlik: Milletin ve onun tüzel kişiliği olan devletin yetkilerinin hepsi, hükümranlık, hakimiyet
Emperyalist: Emperyalizm yanlısı olan, yayılmacı, yayılımcı Emperyalizmi uygulayan
Emperyalizm: Bir milletin sömürü temeline dayanarak başka bir milleti siyasi ve ekonomik egemenliği altına alıp yayılması veya yayılmayı istemesi, yayılmacılık, yayılımcılık
Emsal: Benzer, eş, denk Yaşıt Örnek
Erk: Bir işi yapabilme gücü, kudret, iktidar Sözü geçerlik, istediğini yaptırabilme gücü, nüfuz Bir bireyin, toplumun, başka birey, küme veya toplumları egemenliği, baskısı ve denetimi altına alma, hürriyetlerine karışma ve onları belli biçimlerde davranmaya zorlama yetkisi veya yeteneği
- F -
Fakr-u Zaruret: Fakirlik ve çaresizlik
Faşizm: İtalya'da 1922-1943 yılları arasında etkinliğini sürdüren, meslek kuruluşlarna dayanan, devlet sınırlarını genişletmeyi, amaçlayan, yetkinin, tek partinin elinde toplandığı düzen Demokratik düzenin yerine aşırı bir ulusçuluk ve baskı düzeni kurmayı amaçlayan öğreti
Federal: Federasyon durumunda birleşmiş olan
Feragat: Hakkından kendi istediğiyle vazgeçme
Ferda: Erta, yarın Gelecek zaman, yarın
Figan: Bağırarak ağlama, inleme
Filo: Bir arada ve bir komuta altında bulunan savaş gemilerinin veya uçaklarının bütünü
- G -
Gaflet: Aymazlık
Galip: Bir yarışma, karşılaşma, çatışma vb sonunda yenen, üstün gelen, başarı kazanan
Gayrı Safî Millî Hâsıla: Bir ülke sınırları içerisinde belli bir zaman içinde, üretilen tüm nihal mal ve hizmetlerin para birimi cinsinden değeridir
Genelge: Yasa ve yönetmenliklerin uygulanmasında yol göstermek, herhangi bir konuda aydınlatmak, dikkat çekmek üzere ilgililere gönderilen yazı, tamim, sirküler
- H -
Harbiye: Savaşla ilgili işler
Harp Okulu: Türk Silahlı Kuvvetleri'ne subay yetiştiren yüksekokul, harbiye
Hezimet: Yenilgi
Hurafe: Dine sonradan girmiş yanlış inanç
- İ -
İdadi: Lise derecesindeki okul
İdeoloji: Siyasal veya toplumsal bir öğreti oluşturan, bir hükümetin, bir partinin, bir grubun davranışlarına yön veren politik, hukuki, bilimsel, felsefi, dini, moral, estetik düşünceler bütünü
İhlal: Bozma, zarar verme Yasa ve düzene uymama
İhtilal: Bir ülkenin, siyasal, sosyal ve ekonomik yapısını veya yönetim düzenini değiştirmek amacıyla kanunlara uymaksızın cebir ve kuvvet kullanarak yapılan geniş halk hareketi
İkmal: Eksik bir şeyi tamamlama, daha iyi duruma getirme, bütünleme
İlhak: Egemenlği altına alma
İmtiyaz: Başkalarına tanınmayan özel, kişisel hak veya şart, ayrıcalık
İntibah: Uyanma, uyanış
İstihkâm: Düşman saldırısını durdurmak, düşmana karşı savunma yapmak amacıyla düzenlenmiş yer
İstiklal Mahkemesi: Hıyanet-i Vataniye Kanunu'nun çabuk ve etkili bir biçimde işlemesini sağlamak için Büyük Millet Meclisi'nin kurduğu özel mahkeme
- J -
Jeopolitik: Coğrafya, ekonomi, nüfus vb bir devletin politikası üzerindeki etkisi Bir devlette bir bölgede uygulanan politikayla o yerin coğrafyası arasındaki ilişki Bir devletin saldırgan nitelikteki genişlemesini, ekonomik ve siyasi coğrafya açısından haklı kılmaya yönelik siyasi öğret
Jeostratejik: Bir coğrafyanın bölge ya da dünya üzerinde askeri açıdan taşıdığı önem
Jeotermal: Yer altında bulunduğu veya yer altından geçtiği için ısısı yüksek olan
- K -
Kabine: Bakanlar Kurulu, hükümet
Kalpak: Kesik koni biçiminde deri, kürk veya kumaştan yapılmış başlık
Kamuoyu: Bir konuyla ilgili halkın genel düşüncesi, halkoyu, amme efkârı,efkârı umumiye
Kapitülasyon: Bir ülkede yurttaşların zararına olarak yabancılara verilen ayrıcalık hakları
Katafalk: Önünden geçilerek kendisine saygı gösterilmek istenen ölünün tabutunun konulması için yapılmış yüksek yer
Kilikya: Bugünkü Seyhan (Adana) ve Mersin illeri ile Konya ilinin güneyini ve Antalya ilinin doğusunu içine alan bölgeye eskiden verilen ad
Kolağası: Osmanlı ordusunda yüzbaşı ile binbaşı arasında yer alan rütbe
Kolordu: Değişik sayıda tüme ve savaş destek birliklerinden kurulu büyük askeri birlik
Komite: Siyasi bir amaca ulaşmak için silah kullanan gizli topluluk
Komünizm: Bütün malların ortaklaşa kullanıldığı ve özel mülkiyetin olmadığı toplum düzeni, koministlik Böyle bir düzenin kurulmasını amaçlayan siyasi, ekonomik ve toplumsal öğreti
Kongre: Çeşitli yerlerden yöneticilerin, elçilerin, delegelerin katılmasıyla yapılan toplantı
Konjonktür: Geçerli durum Her türlü durumun ve şartın ortaya çıkardığı sonuç
Kumandan: Komutan
- L -
Lejyoner: Lejyon asker Paralı asker Yabancı uyruklu sporcu
Levha: Bir yere asılmak için yazılmış yazı
Liyakat: Bir kimsenin, kendisine iş verilmeye uygunluk, yaraşırlık durumu
|