Yalnız Mesajı Göster

T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük Ders Notları

Eski 08-31-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük Ders Notları



Osmanlı Devletinin Savaştığı Cepheler

1-Kafkas Cephesi:
Nedeni:
Almanya, Bakü petrollerini ele geçirmek amacıyla Osmanlıları yönlendirmiştir Enver Paşa ise; Panturanizm düşüncesinin etkisiyle Orta Asya’daki Türkleri Rusya etkisinden kurtarıp Osmanlı Devletinin çatısı altında toplamak istemiştir
Ruslar, Erzurum, Muş, Bitlis, Trabzon ve Erzincan illerini ele geçirdiler Çanakkale savaşlarından sonra bu cephe komutanlığına atanan Mustafa Kemal, Muş ve Bitlis’i Ruslardan geri almıştır
Not: Birinci Dünya Savaşı sonlarında Çarlık rejiminin yıkılması sonucu Rusya, Osmanlı Devleti ile Brest Litowsk Barışı’nı imzalayarak 1878 Berlin Antlaşmasıyla almış olduğu Kars, Ardahan, Batum’u geri vermiştir Kafkas cephesi savaşları sırasında ele geçirdiği toprakları da geri vermiştir

2-Çanakkale Cephesi:
Nedenleri:
İtilaf devletleri tarafından;
Sosyal ve ekonomik bunalıma düşen Avrupa’nın doğusunda Almanlara karşı zor anlar yaşayan Ruslara yardım etmek
İstanbul ve boğazları ele geçirerek Osmanlı Devletini savaş dışı bırakmak
Savaşa henüz girmemiş olan Balkan Devletlerini kendi yanlarında savaşa sokarak, Bulgaristan ve Avusturya-Macaristan’a karşı yeni bir cephe açmak
Doğu Akdeniz’deki egemenliklerini sağlamlaştırmak amaçları doğrultusunda, açılmıştır

Sonuçları:
İtilaf Devletlerinin boğazları ve İstanbul’u almaları önlenmiştir
Rusya’ya gerekli yardım gönderilememiştir
Doğu cephesinde Almanya’ya üstünlük sağlanamadığı için savaş uzamıştır
İngiliz ve Fransız gemileri büyük kayıplara uğramıştır
Yarım milyona yakın insanın ölmesine neden olmuştur
Mustafa Kemal büyük bir üne kavuşmuş, ulusal mücadelenin önderi olarak kabul edilmesinde önemli bir etken olmuştur
Not: İtilaf Devletleri Bulgaristan’ın savaşa girmesini önlemek için, Makedonya’nın bir kısmını Bulgaristan’a vermek istemişler Yunanistan ile Sırbistan bu duruma razı olmamışlardır
Osmanlı Devleti, Bulgaristan’ın kendi yanlarında savaşa girmesi için İstanbul antlaşmasıyla aldığı Dimetoka’yı Bulgaristan’a vermiştir Böylece İstanbul-Berlin hattı ulaşımı sağlanmıştır

3-Kanal Cephesi
Nedenleri:
1-Mısır’ı İngilizlerden geri almak
2-Süveyş kanalını ele geçirerek
Bu cephe, Almanya’nın planlaması ve desteği ile İngiltere’ye karşı Osmanlı Devleti tarafından açılmıştır

Sonuçları:
Osmanlı Devleti bu cephede,
1-Arapların İngilizlerle işbirliği yapması
2-Almanya’nın söz verdiği yardımı göndermemesi
3-İklim koşullarının elverişsizliği, İngilizlerin sayı-malzeme bakımından üstün olması ve cepheyi iyi savunmaları sonucunda başarısız olmuştur

4-Irak Cephesi
Nedeni;
İngiltere’nin, Türk kuvvetlerinin İran’a ve Hindistan’a girmesini önlemek, kuzeye çıkıp karayolu ile Ruslarla birleşme amacını gerçekleştirmek istemesi

Sonucu:
İngilizler, Güney Irak’a ve Aden’e asker çıkardılar Kütül-Amare’de Türk kuvvetleri tarafından esir edildiler Bu başarı uzun sürmedi Basra’ya yeniden kuvvet çıkaran İngilizler, Bağdat’a kadar ilerlediler

5-Suriye-Filistin Cephesi
Nedeni:
İngilizler, Süveyş ve Irak cephelerinde yenilerek, Suriye’ye geri çekilen Osmanlı Ordularını tamamen bu bölgeden çıkarmak, Arapları kışkırtarak onların çoğunlukta oldukları bölgeleri nüfuzları altına almak için saldırıya geçtiler

Sonucu:
Mustafa Kemal komutasındaki Osmanlı Ordusu (7Ordu) büyük başarılar elde etti Mondros Ateşkes Antlaşmasının imzalanması ve Mustafa Kemal’in İstanbul’a geri çağrılması sonucunda İngilizler Suriye’yi ele geçirmişlerdir

6-Diğer Cepheler
Osmanlı Devleti müttefiklerine yardım amacıyla Makedonya ve Galiçya cephelerine de asker göndermiştir Ancak bu cephelerde de yenilgiler alınmış ve başarı sağlanamamıştır

Birinci Dünya Savaşının Sonuçları

3 Mart 19182de Rusya Brest-Litowsk antlaşmasını imzalayarak savaştan çekildi Kafkas cephesi kapandı Rusya’nın savaştan çekilmesiyle İttifak devletleri İtilaf devletlerine üstünlük sağladı ABD’nin savaşa girmesi bu üstünlüğü sona erdirdi Savaşın sonucu belirlendi
Savaş ittifak(bağlaşma) devletlerinin yenilgisiyle sonuçlandı Milyonlarca insan ölmüş, şehirler yakılıp yıkılmıştır
Avrupa’nın haritası yeniden çizildi, imparatorluklar yıkıldı ve yerlerine yeni devletler kuruldu Devletlerin yönetim şekillerinde köklü değişiklikler meydana geldi
Savaşın getirdiği maddi ve manevi zararlar, devletleri barış ve güvenliği sağlamak, devletler arasında çıkabilecek anlaşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla Milletler Cemiyeti kuruldu

Bu savaş sonunda imzalanan ateşkes antlaşmaları şunlardır:
1-Bulgaristan, Selanik Ateşkes Antlaşması
2-Avusturya-Macaristan, Villaguiste Ateşkes Antlaşması
3-Osmanlı Devleti, Mondros Ateşkes Antlaşması (30 Ekim 1918)
4-Almanya, Rethandes Ateşkes Antlaşması
Ateşkes antlaşmalarından sonra barış görüşmelerine başlandı

Birinci Dünya Savaşını Bitiren Barış Antlaşmaları

1-Versay Barış Antlaşması (28 Haziran 1919)
İtilaf devletleri ile Almanya arasında imzalanmıştır
2-Sen Germen Barış Antlaşması (10 Eylül 1919)
İtilaf devletleri ile Avusturya arasında imzalanmıştır
3-Nöyyı Barış Antlaşması (27 Kasım 1919)
İtilaf devletleri ile Bulgaristan arasında imzalanmıştır
4-Triyanon Barış Antlaşması (4 Haziran 1920)
İtilaf devletleri ile yeni kurulan Macaristan Krallığı arasında imzalanmıştır
5-Sevr Barış Antlaşması (10 Ağustos 1920)
İtilaf devletleri ile Osmanlı Devleti arasında imzalanmıştır Fakat TBMM ile Türk halkının kabul etmemesi ve bağımsızlık savaşının başarılı olması sonucunda yürürlüğe girmemiştir

Birinci Dünya Savaşı Sonunda Osmanlı İmparatorluğunun Durumu

Mondros Ateşkes Antlaşması (30 Ekim 1918)
Osmanlı Devletinin içinde bulunduğu devletler topluluğu, Birinci Dünya Savaşında yenilince Osmanlı Devleti de savaştan çekildi İttihat ve Terakki Partisi üyeleri gizlice yurdu terkettiler Talat Paşanın istifası üzerine iktidara geçen Ahmet İzzet Paşa hükümeti, İngilizler aracılığıyla Anlaşma (itilaf) devletlerinden barış istedi Bahriye Nazırı Rauf Beyin başkanlığındaki Osmanlı kurulu ile Anlaşma devletleri adına İngiliz Amirali Caltrop , Limni Adasının Mondros limanında yapılan Mondros Ateşkes Antlaşması Mebusan Meclisi tarafından oybirliği ile kabul edilmiştir

İmzalanma nedenleri:
Almanya’nın yenilmesi, Alman desteği olmadan Osmanlı Devletinin savaşı sürdürecek gücünün olmaması
Wilson İlkelerinin yayınlanması
İngilizlerin hoşgörüsüyle daha sonra kârlı bir barış antlaşmasının imzalanacağının sanılması
Padişahın, İngilizlerin yardımıyla saltanatı ve halifeliği korumak istemesi
Not: Padişah VMehmet Reşat Birinci Dünya Savaşının son yılında ölmüş, yerine VIMehmet Vahdettin geçmiştir

Mondros Ateşkesinin koşulları:
1-İstanbul ve Çanakkale Boğazları açılacak ve bu yerlerdeki askeri üsler İtilaf devletlerince işgal edilecektir
2-Ordu terhis edilecek, orduya ait silahlar, taşıtlar, cephane ve donatım İtilaf devletlerine teslim edilecektir
3-Donanma İtilaf devletlerinin gösterecekleri limanlarda göz altında tutulacaklardır
4-Osmanlı Devleti müttefikleriyle olan bütün ilişkilerini kesecektir
5-Toros tünelleri, İtilaf devletleri tarafından işgal edilecektir
6-Bütün haberleşme, ulaşım araç ve gereçleri İtilaf devletlerinin denetimi altında bulundurulacaktır
7-İtilaf devletleri, kendi güvenliklerini tehdit edecek bir durum ortaya çıkarsa, herhangi bir stratejik noktayı işgal edebilecektir (7madde)
8-Anlaşma imzalandığında, Anadolu dışında bulunan Türk askerleri en yakın İtilaf devleti askeri birliklerine teslim olacaktır
9-Vilayet-i Sitte denilen Doğu Anadolu’daki altı ilde (Erzurum, Van, Harput, Diyarbakır, Sivas ve Bitlis) karışıklık çıktığı takdirde İtilaf devletleri bu illerin herhangi bir bölümünü işgal edebileceklerdir

Antlaşmanın Önemi:
Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti fiilen sona ermiştir
Kayıtsız şartsız teslim belgesi özelliği taşıyan bu antlaşma, Osmanlı ülkesinin bütünüyle işgal edilmesine elverişli ortam hazırlamaktaydı
Boğazların işgali ile Anadolu ve Rumeli bağlantısı kesilecek İstanbul’un güvenliği de tehlikeye düşecekti Osmanlı Devletinin boğazlar üzerindeki egemenliği sona ermiş olacaktır

Ordunun büyük bir bölümü terhis edilip silahlarına el konulacaktı Bu uygulama ile Osmanlı Devleti, savunma gücünden yoksun bırakılacaktı
7maddenin uygulanmasıyla, Wilson ilkelerine göre Türklerin denetiminde kalması gereken Anadolu toprakları da İtilaf devletleri tarafından işgal edilmiştir
24maddenin uygulanmaya çalışılması sonucunda doğudaki Ermeniler bağımsız bir devlet kurmak amacıyla ayaklanmışlardır
Toros tünellerinin işgali, telgraf, telefon ve telsizin denetim altında tutulması ülkenin tümüne yönelik işgalin ilk işaretleridir

Mondros Ateşkes Antlaşmasının Uygulanması
Kısa bir süre sonra;
İngilizler: Musul, Antep, Urfa, Maraş, Batum, Kars’ı işgal etmişler, Samsun ve Merzifon’a asker göndermişlerdir
Fransızlar: Dörtyol, Mersin ve Adana yöreleri ile Afyon’u işgal ettiler
İtalyanlar: Antalya, Bodrum, Kuşadası, Marmaris, Konya çevresine asker çıkarmışlardır
13 Kasım 1918’de İtilaf devletleri gemileri İstanbul limanına demir attı İstanbul fiilen işgal edildi
Not: İşgaller karşısında padişah VIMehmet Vahdettin Kanun-i Esasiye’nin maddesine dayanarak “zorunlu siyası sebeplerden dolayı” Meclis-i Mebusan’ı feshetmiş, böylece meşruti idare süresiz olarak kaldırılmıştır(21 Aralık 1918)

Osmanlı İmparatorluğunun Paylaşılması Tasarıları

Anlaşma (itilaf) Devletleri Birinci Dünya Savaşı sırasında yaptıkları gizli antlaşmalarla Osmanlı İmparatorluğunu kağıt üzerinde paylaşmışlardır Bundan dolayı Mondros Ateşkes antlaşmasının çok ağır koşullar taşıması bir rastlantı değildir
İngiltere; Fransa ve Rusya aralarında Sykes Pykot Antlaşmasını imzalamışlardır (1916) Antlaşmaya göre
İngiltere’ye; Ürdün ve Irak,
Fransa’ya Suriye, Kuzey Irak ve Mersin’den Mardin’e kadar uzanan iç bölgeler,
Rusya’ya; Boğazlar ve Doğu Anadolu verildi
Not: Bu paylaşma planında Rusya’nın Birinci Dünya Savaşından çekilmesiyle değişiklik olmuştur İtilaf Devletleri Boğazlarda uluslararası bir komisyon kurmayı, Doğu Anadolu’da ise kendilerine bağlı uydu bir Ermeni devleti yaşatmayı planlamışlardır

Paris Barış Konferansı (18 Ocak 1919)
Toplanma amacı: İtilaf Devletleri, IDünya Savaşından yenik ayrılan devletlerle yapacakları antlaşmaların esaslarını saptamak amacıyla toplanmışlardır 32 devletin temsilcileri katılmıştır Almanya, Avusturya-Macaristan, Bulgaristan’la imzalanacak barış antlaşmaları hazırlanmıştır
Konferans sürerken İngiltere, Batı Anadolu’daki müslümanların, hristiyanları katletmek üzere olduklarını ileri sürmüş ve Rumların sayıca fazla olduklarını bahane ederek Amerikan delegelerini etkilemiş Anadolu’nun paylaşılmasına Yunanistan’ı da ortak etmiştir

Bunun nedenleri:
1-İngiltere’nin Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını sürdürmek istemesi
2-Batı Anadolu’da çıkarları bulunan İngilizlerin İtalya’ya güvenememesi, İtalya gibi güçlü bir devlet yerine kukla Yunanistan’ı tercih etmesi
3-Yunanlıların, Ege bölgesinin kendilerine ait olduğu ve bu bölgede nüfus yoğunluğuna sahip oldukları şeklinde propaganda yapmaları
Yukarıda sıralanan nedenler İtalya’nın İtilaf Devletleri’nden kopma sürecini başlattı

Azınlıkların Çalışmaları
Anlaşma Devletleri’nin işgalleri Rum ve Ermeni azınlıkları da harekete geçirdi Anlaşma Devletleri kendi işgallerini nasıl Mondros Ateşkes Antlaşmasına dayandırıyorlarsa; Rum ve Ermeni azınlıklar da Türk yurdundan pay istemek için Wilson ilkelerini kendilerine dayanak aldılar

Wilson İlkeleri:
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Wilson, savaşa girerken bir bildiri yayınlamıştı Bu bildiri ile İttifak (Bağdaşma) devletlerine güvenceler vererek savaşın bir an önce bitmesi için bazı temel ilkeler belirleniyordu Bu ilkelere göre;
1-Savaş sonunda, yenenler yenilenlerden toprak almayacaklar
2-Yenenler yenilenlerden savaş tazminatı istemeyecekler
3-Anlaşmazlıkları barış yoluyla çözümlemek için uluslararası bir örgüt oluşturulacak
4-Devletler arasında gizli antlaşmalar yapılmayacak
5-Osmanlı Devleti ile ilgili maddesine göre;
Osmanlı İmparatorluğunun Türk bölgelerine kesin egemenlik tanınmalıdır Ancak, Türk egemenliğinde yaşayan başka uluslara da kendi kendini yönetme hakkı verilmelidir
Boğazlar her devlete açık olmalıdır
Wilson ilkeleri, Osmanlı Devletinin durumunu belirlemek için nüfus ölçüsünü ortaya atmıştır İşte Rum ve Ermeni azınlıklar bu ölçüyü kendi çıkarlarına yorumlayarak çalışmalara giriştiler Hiçbir ilde Rumlar ve Ermeniler çoğunluk oluşturmadıkları halde belli bölgelerde “çoğunluktayız” savlarıyla ortaya çıktılar

İzmir’in İşgali (15 Mayıs 1919)
Paris Barış Konferansında, İngilizlerin isteğiyle Anadolu’nun paylaşılmasına ortak edilen Yunanistan konferansta alınan kararlar gereği İzmir’e asker çıkarıp, işgal etmiş ve binlerce Türkün öldürülmesine neden olmuştur
Padişah ve İstanbul Hükümetinin işgaller karşısında kayıtsız kalmaları üzerine tüm yurtta işgalleri kınayan miting ve gösteriler yapılmıştır Yunan ordusunun işgali iç bölgelere kaydırması sonucunda Kuva-i Milliye oluşmaya başlamıştır
İzmir’in işgali; Türkler arasında birleştirici bir etki yapmış, ulusal bilincin uyanmasına ve hızla yayılmasına neden olmuştur

Osmanlı Devletinde Siyasi Gelişmeler ve Cemiyetler

Osmanlı Devletinin IDünya Savaşından çekilmesinden sonra, ülkeyi savaşa sokan İttihat ve Terakki Cemiyeti üyeleri yurdu terketmişlerdir Sadrazamlığa Ahmet İzzet Paşa getirilmiştir Sadrazam padişahla itilaf devletlerine karşı izlenecek politikada anlaşmazlığa düşmüşlerdir Ahmet İzzet Paşa görevden çekilmiş, yerine atanan Tevfik Paşa hükümeti kurmuştur Bir süre sonra o da görevden ayrılmış ve yerine padişahla aynı görüşleri paylaşan Damat Ferit Paşa gelmiştir Yeni sadrazam padişah gibi düşünüyor İngiltere’nin koruyuculuğunu sağlamaktan başka çıkar yol olmadığını açıkça söylüyordu Damat Ferit Paşa hükümetinin bu tutumu Mustafa Kemal Paşa’nın Amasya Genelgesindeki “Hükümet görevlerinin gereklerini yerine getiremiyor Bu durum ulusumuzu yok tanıtıyor” yargısının gerekçesini oluşturacaktır

Ulusal Varlığa Zararlı Cemiyetler

1-Azınlıkların kurduğu zararlı cemiyetler

a-Mavi Mira Derneği:
Rum kilisesinin desteğindeki bu derneğin amacı İstanbul, Bursa, Bandırma, Tekirdağ, Kırklareli yörelerindeki Rum azınlığı, örgütlemek, silahlandırmak, çeteler kurmak, Yunanistan yararına kamuoyu yaratmak ve Türk halkına karşı çete savaşını sürdürmektir Göçmenler komisyonu, Rum okullarının izcilik kolları, Yunan Kızılhaç örgütü, bazı yabancı okullar Anadolu’daki Rum kiliseleri bu derneğin direktifleri ile çalışmaktadır

b-Pontus Rum Derneği:
Yeniden canlandırılan Etnik-i Eterya derneği ile birlikte, Doğu Karadeniz illerindeki çalışmalarını yoğunlaştırıyordu Bu bölgede ayrı bir Rum devleti kurmak istemiştir

c-Ermenilerin Kurduğu Cemiyetler
Ermeni patriği Zevan efendi Rum dernekleri ile beraber çalışarak bir Rum-Ermeni birliği komitesi oluşturmuştur Ermeni örgütleri Doğu Anadolu’da geniş bir bölgeyi içine alacak bir Ermeni devleti amaçlıyordu Özellikle ABD ve Fransa’dan destek görüyordu (Hınçak ve Taşnak Cemiyetleri)

2-Türklerin Kurduğu Zararlı Cemiyetler

a-Sulh ve Selameti Osmaniye Fırkası:
Vatanın kurtuluşunun, padişahın ve halifenin buyruklarına sıkı sıkıya uymakla mümkün olacağına inanan bir cemiyettir İngilizlerden maddi destek görmüştür

b-Kürt Teali Cemiyeti:
Amacı Wilson ilkelerinden faydalanarak bağımsız Kürdistan devletini kurmaktır Dernek ulusal kurtuluş hareketine karşı çıkmıştır

c-Teali İslam Cemiyeti:
Halifenin buyruklarına ve şeriat kurallarına uymakla Osmanlı Devletinin kurtulacağını savunur İstanbul’da medrese öğrencileri tarafından kurulmuştur Konya’da da şubeler açmıştır

d-Wilson İlkeleri Cemiyeti:
Bu cemiyetin kurucuları Amerikan mandasına taraftardırlar

e-Hürriyet ve İtilaf Fırkası:
1911 yılında İttihat ve Terakki Cemiyetine karşı kurulan bu parti, Mondros Ateşkes antlaşmasından sonra ulusal mücadeleye karşı olan cemiyetleri bünyesinde toplamıştır

f-İngiliz Muhipler (Sevenler) Cemiyeti:
İngiliz gizli servisince yönlendirilen dernek, İngiltere’nin doğu siyasetini destekler Merkezi İstanbul’du İngiltere ile Osmanlı saltanatı arasındaki ilişkileri kuvvetlendirmek amacıyla kuruldu Çalışmaları Hürriyet ve İtilaf fırkasınca desteklendi Asıl amacı, ulusal direniş girişimlerini yok etmektir

Ulusal Cemiyetler

Ortak özellikleri
1-Bölgesel amaçlarla kurulmuşlardır
2-Yayın yoluyla bulundukları bölgelerde, Türklerin çoğunlukta olduklarını dünya kamuoyuna duyurarak işgallerin haksızlığını savunmuşlardır
3-İşgalleri ve azınlık faaliyetleri engellemek amacıyla kurulmuşlardır
4-Birbirlerinden kopuk ve bağımsız hareket etmişlerdir
5-Gerekirse silahlı mücadele başvurma kararı almışlardır
6-Ulusal bilincin gelişmesine, yayılmasına, canlı tutulmasına kaynak olmuşlardır
7-Sivas kongresinde (7 Eylül 1919) Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adı altında birleşerek ulusal nitelik kazanmışlardır

a-Trakya Paşaeli Cemiyeti:
Edirne merkezidir Trakya ve Marmara’nın Yunanistan’a verilmesini önlemeye ve bölgedeki azınlıkların yıkıcı faaliyetlerini engellemeye çalışmışlardır Silahlı direniş hazırlıkları yapmıştır

b-İzmir Müdafaa-i Hukuk-i Osmaniye Cemiyeti:
İşgalden önce İzmir’de kurulan bu cemiyet, İzmir’in ve Batı Anadolu’nun Yunanistan’a verilmesini engellemeye çalışmış, düşman işgaline silahla karşı koymayı ilke olarak kabul etmiştir Bölgesel direnme kuruluşlarına silah, cephane sağlamakta yardımcı olmuştur
Cemiyet ismini İzmir’in işgal edileceği haberinin alınması üzerine “İzmir Reddi İlhak Cemiyeti” olarak değiştirmiştir

c-Kilikyalılar Cemiyeti:
İstanbul’da kuruldu Amacı, Adana ve çevresindeki düşman işgallerine karşı, direniş hareketlerini teşkilatlandırmaktır

d-Trabzon Muhafaza-i Hukuk-i Milliye Cemiyeti:
Trabzon ve çevresinin Rumlara verilmesini ve Pontus Rum devletinin kurulmasını önlemek için kuruldu

e-Şark İlleri Müdafaa-i Hukuk-i Milliye Cemiyeti:
Genel merkezi İstanbul’da olan bu cemiyet Erzurum ve Elazığ’da şubeler açmıştır
Doğu illerimizin Ermenilere verilmesini engellemek amacıyla kuruldu
Ermeniler lehine yapılan propagandaları engellemek için çalışmıştır
Hiçbir şekilde göç edilmemesini, Doğu Anadolu’nun tarihi ve kültürü ile Türk yurdunun ayrılmaz bir parçası olduğunu savunuyordu
Daha sonra Erzurum Kongresinin toplanmasını sağlamıştır

Alıntı Yaparak Cevapla