Yalnız Mesajı Göster

Güneşle Sarılacağım Boynuna

Eski 08-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Güneşle Sarılacağım Boynuna




Haydi, sil gözyaşlarını
Eğdiğin başını gökkuşağına kaldır
Bu aşka hasretin prangaları vurulsa da
Bir gün vuslatın şerbetini içeceğiz
Zümrüd- ü Anka;nın avuçlarından
Güneş küsse de tenimize,
Gözlerimizin aydınlığında ezeceğiz
Karanlığın yaralı duvarlarını;

Ne olur içinde yaşat beni
Sırtlarımız nemli duvarlara dayansa da
Aşkı imkansızlığın içinde yaşatmadık mı ?
Ayaklarımız karların altında yanarken,
Bir avuç güneşle,
Sevdamızı kurak topraklarda
Zamansız yeşertmeyi ummadık mı ?
Karanlığa inat,
Yüreğimizi yıldızlara yaslayıp
Sevda bozkırlarında umuda kök salmadık mı ?

Uzaklardan bir çağırsan beni,
Gözyaşlarını dudaklarımla emmez miyim?
Göçmen kuşlarla haber yollasan,
Karları üzerime giydirip
Kanayan yaralarını bedenimle örtmez miyim ?
Haydi, ağlama sen canım
İmkânsızlığın içinde yürüt beni
Kavuşmamız sürgün olsa da hasrete,
Ne olur yüreğinde büyüt beni

Birazdan yokluğunu sereceğim
Hasretinin duvarlarına
Ve yüreğimi ateşleyeceğim
Katransı yokluğuna
Gözbebeklerimi ıslatıp
Seni sayıklayacağım
Gecenin koynunda
Hasretini dudaklarımda öldürüp
Güneşle boynuna sarılacağım
Bahar kokulu sabahlarda

Alıntı Yaparak Cevapla