08-26-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Baharlı Umudum...

Güzel olan hiçbir şey eskimez ? dedi dostum İncecik bir sızı duydum, sustum  
Gözlerimi kapayıp kana kana içtim kelimelerini Eskimiyordu hiç, biliyordum  
Senin gözlerimde hiç eskimediğin, eskimeyeceğin gibi  
Ben seni bulmak için tüm dünyayı dolaşabilirdim ama sen buldun beni
Bende kaybettiğim beni  Uzansam sana, dokunmak bir şey değil yanmaktan korkuyorum
Korktukça kaçıyorum senden, kaçabildiğim kadar uzağa  
Ne kadar uzağa kaçsam o kadar yanıbaşımda oluyorsun sonra  
Ben de kalemimi elime alıp yazıyorum Tükenmez kalemim tükeniyor,
konuşan dilim lal oluyor, anlatamıyorum seni kağıtlara  
Yaşam aşk rengine büründükçe dağlar hasrete yükleniyor
Dağlar taşır mı bu yükü bilmem ama ben eziliyorum hasretten Aşkın tedavisi yok mu?
Acılar çekiyoruz ve tel tel kopuyor hayat ellerimizden Uzanıyorum, tutamıyorum kopan ipleri
Dur ve bak şimdi geçmişe Neredeyiz?
Başta mı, sonda mıyız, yoksa bu sokağın adı aşk çıkmazı mı?
Her bahar bir başlangıç ve her güzel şey umuda yeni bir adım
Hadi çıkalım saklandığımız kuytudan Sobelendik çoktan
Çıkalım ve geçen bahar gibi umudumuzu uçuralım kendi gökyüzümüzde bu baharda
İzin verelim martı seslerine, çekelim içimize çiçek kokularını papatya bahçemizde  
Hadi çıkalım saklandığımız kuytudan ve kaçalım bu dünyadan 
Yorulduk  Yıprandık  Ama her bahar umut demek hala  
Umudum var ama yine de gözlerim yanıyor  
Göz pınarlarım kuruyuncaya kadar ağlıyorum  
Sonra yüreğimde ebem kuşağı çıkıyor Her renkte seni görüyorum
Mavi hayallerimizi, sarı bizi ısıtan güneşi çağırıyor aklıma
Tut ki bu bahar da diğer baharlar gibi bitsin Ne çıkar  
Kaç bahar kaldıysa ömrümde benim o kadar umudum var!
|
|
|