Konu
:
Cesitlerine Gore Balik Pisirme Yontemleri...
Yalnız Mesajı Göster
Cesitlerine Gore Balik Pisirme Yontemleri...
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Cesitlerine Gore Balik Pisirme Yontemleri...
Balık Pişirme Teknikleri-Çeşitlerine göre balık Pişirme
Balık Sağlıktır
Balıkta şeker
karbonhidrat yok denecek kadar azdır
Protein açısından ise son derece zengindir
Bu özellikleriz nedeniyle son derece sağlık lı bir yiyecektir
Yüz gram yağlı balık yakla şık 22 gram
yağsız balık ise 10 gram protein içerir
Balık aynı zamanda proteininden en çok faydalanı lan be sin türüdür
Insan vücudu bu proteinin %93'ün den faydalanır
Bu oran kırmızı etlerde ve diğer be yaz et lerde çok düşüktür
Balık az karbonhidrat içermesi nin yanısıra madensel tuzlar ve mineraller açısın dan son derece zengindir
bol miktarda fosfor
kalsi yum
iyot ve flor içerir
Balık eti A
B1
B2 ve D vitaminleri açısındanda zengindir
SIYAH ETLI-BEYAZ ETLI BALıKLAR:
Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz
her geçen gün artan çevre kirliliğine rağmen balık çeşitle ri açısından son derece zengin bir ülkedir
Deniz ba lıkları siyah etli-beyaz etli
yerli ve göçme olarak sı nıflara ayrılırlar
Beyaz etli balıkların sindirimi siyah etlilere nazaran daha kolaydır
Jelatin içerdiklerinden haşlamaya elverişlidirler
Tavası
ızgarası
yağlı ol dukları mevsimlerde de ızgarası yapılır
Bunlara ör nek olarak barbunya
tekir
levrek
kefal
lüfer
kal kan
mercan
çipura
dil
pisi ve kırlangıçı gösterebili riz
Torik
palamut
uskumru
kolyos
kılıç
hamsi
sa r dalya
gümüş gibi balıklarda siyah etli balıklar sınıfı na girerler
Bu balıklar beyaz etlilere nazaran daha yağlıdırlar ve daha az jelatin içerirler
Bu nedenle haş lamaya uygun değillerdir ve hazımları daha zordur
BARBUNYA
denizlerimizin bu tatlı balığı genellikle ege ve akdenizde bulunur
Yeni bir balık türü olan barbunya sıcak ve ılık denizlerin kıyıya yakın olan kumlu ve çamurlu deniz diplerinde
az olmakla berebar kayalık yerlerde yaşar
Genelde 17 ila 20 cm arasında olup nadiren 40 cm ye kadar çıkar
Kaya barbunyası
kum barbunyası
ot barbunyası ve paşa barbunyası diye dört çeşiti vardır
Bunların içinde en makbulu kaya barbunyasıdır
Sırtı kırmızı ve karın kısmı beyaz olan kaya barbununun sırtında hiç gri leke bulunmaz
Kum ve ot barbunyasında ise sırt gri ile kırmızı renklerin karmaşası halindedir
Paşa barbununun her iki yanında çeneden kuyruğa doğru sarı bir şerit bulunur
Tekir ile çok karıştırılan bu balığın en lezzetli zamanı temmuz ve ekim ayları arasıdır
Bu süre zarfında tavası
ızgarası ve kağıtta kebabı çok güzel olur
Tekirden en büyük farklılığı kafasının daha uzun oluşudur
Tekirin kafası küttür ve çene altında iki sakalı bulunur
TEKİR
Barbunyaya çok benzeyen be yakın akrabası olan bu balık bütün denizlerimizde avlanır
Karadeniz ve marmarada avlanılanlar 6 ila 10 cm arasındaır
Ege ve akdenizde ise boyları barmunyayı yakalar
Çene altı bıyıklarının uzunluğu
küt kafası ve birinci sırt yüzgecindeki sarı-siyah benekleri ile barbunyadan ayrılır
Dört mevsim yenebilecek bu balığın en lezzetli zamanı
aynen barbunyada olduğu gibi temmuz-ekim ayları arasıdır
Tavası ve kağıt kebabı çok güzel olur
ÇIPURA
Egenin meşhur yerli balığı olan ve küçük sürüler halinde gezen çipura son yıllarda çiftliklerde de üretilmeye başlanmıştır
Çipura elips biçiminde yassı vücudu
beyaz karnı
koyu gri sırtı ve pembemsi yanakları ile tanınır
Atlas okyanusu
kuzeybatı karadeniz
ege ve akdenizde bulunur
Bir zamanlar marmara denizinde de yakalanan ve alyanak adı ile tanınınan bu balığın malesef nesli tükenmiş durumdadır
Genelde 20 ile 35 cm arasındadır
Ancak 6-7 kg ' ya varanlarına da rastlanmıştır
Her mevsimde zevkle yenebilen bu balığın ızgarası
buğlaması
çorbası
fırnını çok güzel olur
Izgara için ideal büyüklük 250 ila 350 gramdır
Daha büyüklerinin fırında pişirilmesi tercih edilmelidir
Buğlama ve çorba için her boyu kullanılabilir
Tadı nefis olan bu balığı katkısız
yani ızgara veya fırında yenmesi tercih edilmelidir
Isparaz ve lidaki bu türün küçük çeşitleridir
KARAGÖZ
Çipuranın yakın akrabası olan karagöz elips şeklinde
yassı
gümüşi pulları olan yerli bir balıktır
Baltabaş
sivri gaga
sagos ve mırmır gibi çeşitleri vardır
Ortalama 20-25 cm
en 50 cm boyunda olur
Yazın taşlık ve yosunluk
midyesi bol yerlerde yaşar
Kışın derin sulara çekilir
Her mevsimde yenebilen bu balık
özellikle mayıs-temmuz ayları haricinde daha yağlı ve lezzetlidir
Aynen çupura gibi ızgarası
buğlaması
fırnını ve çorbası çok güzel olur
Bir kg ve daha büyüklerinin fırını tercih edilmelidir
DİL BALIĞI
Dil balığı da yerli balıklarımızdan olup ege ve akdenizde bolca yakalanır
Her mevsimde yenebilir
En lezzetli zamanı kasım ile şubat ayları arasıdır
Tavası çok güzel olur
Irilerinden fileto çıkarılıp şiş veya salçalı fileto yapılabilir
HAMSİ
1988 yılında 310 bin ton ile toplam balık avcılığımızın yaklaşık üçte ikisini meydana getirmektedir
Gözlerinin gerisine kayan ağzı ile yivrilmiş burnu ile yakın akrabası sardalyadan kolaylıkla ayrılır
Gümüş balığıda hamsinin akrabasıdır
Boyu ortalama 12 cm olup azami 18-20 cm ye kadar büyürler ve çok büyük sürüler halinde gezerler
Karadeniz hamsisi azak ve karadeniz olmak üzere ikiye ayrılır
Azak hamsisinin burnu daha küttür
Azak denizinde üreyip kışlamak üzere güneye
bizim orta ve doğru karadeniz bölgesine inerler; nisan sonunda da kuzeye göç ederler
Karadeniz hamsisi ise kuzeybatı karadenizde ürer
kışlamak üzere kasımdan şubata kadar trakya kıyılarına ve marmaraya göç eder
Nisan ayında da yumurtlamak üzere karadenize çıkar
Ayrıca marmara hamsisi denilen yalnız marmarada çıkan daha küçük ve göç etmeyen bir hamsi türüde vardır
Aynı tür kuzey egede de bulunur
Bu hamsinin sırt rengi daha açıktır
Hamsi özellikle karadeniz yöremizin temel gıdası
temel protein kaynağıdır
Fiyatının ucuz olması nedeniyle çok geniş kitle tarafından tüketilir
Hamsinin hemen her türlü yemeği yapılır
Izgara
fırın
kağıt kebabı
buğlama
plaki
yahni gibi
Siyah etli bir balık olamasına rağmen buğlamaya son derece uygundur
Yaz aylarında yağsız olduğu için ızgara yerine tava veya buğlaması tercih edilmelidir
Kış aylarında yakalanan hamsi tuzlanıp saklanır
Buna ançovi tabir edilir
Ayrıca balık yağı ve balık unu üretiminde de kullanılmaktadır
SARDALYA
hamsinin yakın akrabası sardalya sürüler halinde yaşar ve kıyılar boyunca göç eder
Hamsi gibi ticari değeri çok yüksek bir balıktır
1988 yılında 90 bin ton ile hemen hamsiden sonra yer alır
Kurutularak
tuzlanarak hatta balık yağı ve balık unu elde etmekte kullanılır
Sardalya adı konserve işleminden dolayı konserve ile özleşleşmiştir
Hatta ringa konservesine de aynı ad verilir
Sardalya akdenizde 15-20 cm dolaylarındadır
Okyanusda ise 30 cm kadar büyürler
Hamsi karadeniz için ne ise sardalya da portekiz
ispanyanın atlas okyanusu kıyıları
sicilya ve malta için aynı şeydir
Bu ülkelerde bir çok yemek sardalya üzerine kurulmuştur
Ülkemizde kuzey egede bolca yakalanan sardalyanın en lezzetli mevsimi temmuz-ekim aylarıdır
Bu sürede çeşitli ızgaraları
fırnını ve kağıt kebabı
buğlaması ve plakisi yapılabilir
Kasım-haziran arasında ise ancak plaki ve buğlaması yapılabilirse de bir önceki döneminki kadar lezzetli olmaz
Sardalyanın küçüğüne papalina tabir edilir; ayıklamadan yemeği yapılır
Tirsi ise sardalya azmanıdır
Kıl tarzında çok kılçığı vardır ve sardalya kadar lezzetli değildir
USKUMRU
kolyosa çok benzeyen ve sürüler halinde dolaşan göçmen bir balıktır
Denizlerimizde 30 cm civarında olan uskumru kuzey denizinde 50 cm ye kadar büyür
Yaz aylarını karadenizde geçiren uskumru eylül ve ekim aylarında marmaraya iner ve kışı burada geçirip yumurtlar
Mart ila haziran aylarında da karadenize döner
Uskumru büyüklüğüne göre üç değişik ad ile adlandırılır
En küçüğü kalinaryadır
20-25 cm civarında ve yağlı olanları uskumru
dönüş uskumrusu ise çiroz olarak adlandırılır
Yazın yakalananlara ise lipari denir
En lezzetli olduğu dönem eylül ayından yumurtlamaya başladığı ocak ayı sonuna kadardır
Bu süre içinde ızgarası
kağıt kebabı
dolması
köftesi ve tuzlması çok güzel olur
Bu mevsimlerde yağlı olduğundan tavası tavsiye edilmez
Şubattan itibaren yağını kaybetmeye başladığından tavası yapılabilir
Yazın yakalananlar ise plaki ve tava için uygundur
Ilkbaharda karadenize dönüş yapan çirozlar kurutulur
Esas adı çiroz kurusu olan bu kurulmuştur balığa geçen zaman içinde ismi kısaltılarak yalnızca çiroz denmeye başlanmıştır
Uskumrunuın koryostan önemli farkları aşağıdadır
1-uskumru ile koryosun sırtı desenleri biribirine benzemekle birlikte koryosun rengi koyu
uskumrunun ise açıktır
2- uskumrunun kuyruk çatalının içi boş ve iki çizgiden ibaret bir v harfi tarzındadır
3-uskumrunu gözleri neredeyse toplu iğne başı kadar küçük
kolyosun ise iridir
KOLYOS
uskumruya çok benzeyen bu balık uskumru ile berebar sürüler halinde göç eder
Ayrıca marmara ve ege denizinde yerli türleride bulunur
Tadı uskumruya nazaran oldukça yavan olduğundan genelde tavası yapılır
Ocak ayı en yağlı zaman olduğundan tuzlama için en ideal zamandır
Tuzlaması çok güzel olur
LÜFER
akdeniz
karadeniz
marmara
hint okyanusu ve atlas okyanusunda sürüler dolaşan lüfer pullu bir göçmen balıktır
Soğuk denizde yaşayanları daha yağlı olduğundan daha da lezzetli olur
Ülkemizde karadenizde ve istanbul boğazı ile marmara denizinde yakalananların tadı muhteşemdir
Daha güney denizlerimize indikçe yavanlaşır ve kendisine mahsus o güzel tat ve kokuyu kaybeder
Eylül ortasından ocak sonuna kadar olan zaman en yağlı ve en lezzetli zamandır
Bu devre içinde ızgarası tavsiye edilir
Çinekopunda ızgarası çok iyi olur
ancak mevsimi lüfere göre kısadır
Kasım sonundan itibaren azalmaya başlar
Diğer zamanlarda büyüklüğüne göre plakisi
buğlaması kağıt kebabı ve tavası olur
Ilkbahara da son derece yağsız olduklarında tava
plaki ve buğlaması tercih edilmelidir
Lüfer büyükğüne göre en çok isim alan balıktır
Lüfer çeşitleri şöyledir
1- 10 cm ye kadar yaprak
2-11-13 cm arası çinekop
14-16 cm arası kaba çinekop
17-20 cm arası sarı kanat
21-30 cm arası lüfer
31-35 cm arası kaba lüfer
35 cm de n büyük kofana
PALAMUT
Uskumru
torik ve orkinosu içeren bir familyadandır
Sürüler halinde yaşayan pulsuz siyah etli bir göçmen balıktır
Sırtı çizgili
karnı gümüş rengindedir
Uzunluğu 1 metreye kadar varır
Bu familyanın çeşitleri bütün denizlerimizde görülmekle birlikte en lezzetlileri karadeniz ve marmarada avlanılan tipleridir
Karadeniz ve marmara palamutunda baştan kuyruğa doğru muntazam çizgiler halinde giden
dördü koyu
üçü açık menevişli 7 adet band bulunur
Egede yaşayan
tombik
benekli orkinos ve yazılı orkinos isimleri alan yakın akrabasında ise sırttan karına doğru dalgalar halinde yine en az 16 adet alacalı bant ile karın civarında en az üç adet siyah benek bulunur
Bu cinsin etinin tadı hakiki palamuta nazaran hiç güzel değildir
Ama çok kişi bu özelliği bilmeyip palamut diye aldanır ve sonra palamuttan soğur
Palamut avı ağustos ayında başlar
Önce karadenizde sürüler halinde vanoz ve çingene palamutu
eylülden itibaren de palamut gelmeye başlar
En lezzetli zamanda eylül başından şubat ortalarına kadar olan zamandır
Bu mevsimde çok yağlı olduğundan tavası biraz ağır kaçar
Bu nedenle ızgarası ve fırını tavsiye edilir
Aynı mevsimde yahniside harika olur
Diğer mevsimlerde tavası yapılabilir
Palamut siyah etli bir balık olduğundan buğlaması ve çorbası tavsiye edilmez
Palamutun boyuna göre isimlendirilmesi
1-20 cm ye kadar palamut vanozu
2-20-30 cm arası çingene palamutu
3-31-40 cm arası palamut
4-40-50 cm arası kestane palamutu
5-51-60 cm arası torik
6-61-65 arası sivri
7-65-70 cm arası altıparmak
8-70 cm den büyük zindan delen
Torik ve toriğin büyük boyları palamuttan daha çok yağlıdır bu nedenle tuzlama ve lakerdası tercih edilir
LEVREK
MİNEKOP
EŞKİNE
12 değişik türden meydana gelen bu familya ılık ve tropik suların sığ kesimlerinde yaşar
Vücutları iğ biçiminde ve yandan hafif basıktır
Pulları oldukça iri olan levreklerin yanları genelde beyaz
alt bölümleri gümüşi
alt yüzgeçi ise sarımsıdır
En irileri bir metreyi geçebilir
Ülkemiz denizlerimizde 20 ila 60 cm arasında olabilirler
Bayağı levrek ve benekli levrek olmak üzere mevcut iki tipi bulunur
Sırtlarındaki çok sayıda benek ile ayrılırlar
Benekli levrek güney ege ve akdenizde bayağı levrek ise bütün denizlerimizde görülür
Karadenizde kötek olarak da bilinen minekopta bu familyanın diğer bir türüdür
Eşkineye çok benzeyen minekoplar 30-80 cm arasında olur
1 metreden büyük ve 20-25 kg olanlarına da rastlanmıştır
Erişkinler kıyıya yakın kayalık dipleri
yavrular ise akarsu ağızlarını tercih ederler
Parlak mavimsi-gri renkteki vücudu sırtan karına doğru inen sarı menevişli çizgilerle bezenmiştir
Karnı gümüşi beyazdır
Eşkine ise bütün denizlerimizde görülen kıyıya yakın kayalık diplerde yaşayan bir türdür
Ortalama 30 cm ve 600 gr dır
3-4 kg lik irilerine de rastlanmıştır
Sırtı kamburumsudur ve koyu kahve ile lacivet arası bir renktedir
Karnı ise sarı-beyaz menevişlidir
Başının içinde gözlerinin arkasında herbiri 4-5 gramlık beyaz taş bulunur
Halk arasında bu taşların idrar söktürücü ve böbrek taşı düşürücü olduğuna inanılır
Genelde tek gezen
geceleri avlanan ve oyuklar arasında süzülürcesine dolaşan bu balığın başlıca besini karides ve yavru balıklardır
Yıl boyunca yenen levreğin çok lezzetli eti vardır
En güzel mevsimi kış ayları ve ilkbaharın başıdır
Her türlü yemeği yapılan levreğin buğlaması
fırında kağıt kebabı ve mayonezlisi nefis olur
Levrek özellikle şaraplı ve mayonezli balık yemeklerine çok güzel gider
TARANÇA
SİNARİT
tarança genellike sinaritlerin irisi için kullanılan bir isimdir
Lagos ve orfozla büyük benzerlik gösterirlerse de ayrı familyalara mensupturlar
ISTAVRIT
istavrit
marmara ve boğazda balık avlamaya başladıklarında ilk tanıştıkları balıktır
Ağzı öne uzayabilen
dişleri ince
gözleri iri
kuyruğu derin çatallı ve vücudu iğ biçiminde olan göçmen bir balıktır
Marmara
ege ve karadenizde yaşayan yerli türleri de vardır
Marmara da 15-20 cm
egede 30 cm civarında olurlar
Marmarada boyu 10 cm nin altında olan küçük istavritlere kıraça denir
Karadenizin doğusunda istavritler palamut büyüklüğünde 50 cm olurlar
Sarı kuyruk istavrit ve sarı kanat istavrit olarak adlandırılan tipi sularımızda ençok bulunan türdür
Istavritler sonbaharda marmaraya inerler mayıstan itibaren karadenize geri dönmeye başlarlar
Her mevsimde yakalanan istavritin en lezzetli olduğ zaman kasım ile şubat ayları arasıdır
Tavası ve fırnını çok güzel olur
IZMARIT
Ağzı körüklu gözleri iri
sırt-göğüs ve anus yüzgeçleri ser diken ışınlı bir balıktır
Sularımızda iki türü vardır: menekşe izmarit ve istargilos
Izmaritin erkekleri dişilerinden daha iri olurlar
Dişiler 20 cm civarında olurken erkekler 25 cm ye kadar uzayabilirler
Izmarit midye
deniz solucanı ve balık yumurtaları ile beslenen bir dip balığıdır
Et beyaz ve son derece lezzetlidir
Tavası güzel olur
Sonbahar ve kış aylarında ızgarası da yapılır
Izmaritler ızgara yapılırken ayıklanmaz
Olduğu gibi pirilip bilahare derisi
bağırsakları ve kılçıkları ayılanır
Üzerine limon ve zeytinyağı ile kıyılmış maydonoz eklenerek hazırlanır
Pulları kazındıktan sonra derisi tulum çıkarılarak yapılan tavası da çok güzel olur
KALKAN
karadenizin bu ünlü balığı bütün yassı
oval vücudu
bir tarafı siyaha yakın
diğer tarafı beyaz rengi ve beyaz tarafındaki düğmeleri ile tanınır
Her iki tarafı da siyah olan kaya kalkanına da nadiren rastlanır
Kaya kalkanı daha çok sinop ve samsun yörelerinde çıkar
Istanbul boğazının kuzeyinde
karadenizin batısında avlanan kalkan bir tarafı siyah olan bir tarafı beyaz bayağı kalkandır
Kalkan karadeniz içinde kışın kuzeyden güneye göç eder
Her mevsimde avlanan kalkan bütün sene boyunca yenebilir
En lezzetli zamanı ocak sonundan mart ortalarına kadardır
Tavası çok güzel olur
Buğlaması ve kağıt kebabı da yapılır
Ilkbahar sonundan ağustos ayına kadar yakalanan kalkan yavrularının tavası nefis olur
KEFAL:
Yaz aylari disinda lezzetli olan pullu ve gocmen olmayan bir baliktir
Butun denizlerimizde yetisir
Sonbahar
kis ve ilkbaharda cok lezzetlidir
Kefalin bugulamasi ve pilakisi cok guzel olur
Ayrica likorinoz denilen tutsulusu de cok makbuldur
Bir kefal turu olan haskefalin kurutulmus yumurtalari cok aranan bir deniz urunu
bir mezedir
Sarikulak kefalin tavasi ve fileto izgarasida yapilir
Kefal alirken cok dikkat etmek
tercihen ta nidik balikcilardan almak gerekir
Cunku kefal kirli ve bulanik sula ri cok sever ve buralarda digger baliklar yasamazken o yasar
Orne gin izmir korfezinde digger baliklar yasamazken kefal bol miktarda bulunmaktadir
Bu sularda yakalanmis kefal insan sagligi acasindan buyuk tehlike arzeder
KILIC:
Turkiye mizi cevreleyen sularda cok artik nadir gorulen cok lezzetli bir balik turudur
Akdeniz ve egede yil boyunca karadeniz de ise yalniz yaz aylari gorulur
Kilic gibi ust cenesi
lacivert-siyah sirt rengi ile taninan bu baligin akrabasi mar lin bizim sularimizda bulunmaz
Daha cok atlas okyanusunda Ber muda civarinda bulunan bu balik pisince pembemsi et rengi
kafa dan kuyruga kadar uzanan sirt yuzgeci ve yuvarlak yerine yassi ust cenesiyle kilictan ayrilir
Her mevsimde yenilebinen kilicin en lez zetli zamani eylul-subat arasidir
Bu baligin en guzel defne yaprakli sisi olur
Izgarasi ve kagit kebabida yapilir
MEZGIT:
Tavuk baligi olarakta bilinen mezgit butun denizlerimizde bulunmakla beraber en cok karadenizde bulunur
Yaz haric devamli yumurtali durumda dir
Yumurtali tavasi
dometesli sotesi guzel olur
KIRLANGIC:
Bu tun denizlerimizde bulunan kirlangic ortalama 25-30 cm olup nadi ren 75 cm ye kadar uzayanlarinada rastlanir
Sirt rengi kirmizi pem bekarin ise pembe veya beyazdir
yakin akrabasi olan Oksuz den
bu baligin pembe-gri veya komple gri sirti ve oksuzun ordek kafasi ni andiron agiz yapisi ile ayrilir
Her ikiside lezzetli olup genellikle kirlangic tercih edilir
cok gelismis solungaclari ve girtlak yapisi ne deniyle ugultu
inilti gibi degisik sekilde frekanslarda ses cikarir
Bu ses nedeniyle bircok balikci tarafindan inleyen balik diye adlan dirilir ve ugursuz kabul sayilir
Kirlangic izgaraya ve tavaya uygun degildir
Bugulamasi
ozellikle corbasi cok lezzetli olur
Haslanmis kirlangicin ayiklanmis etleri mayonezli veya zeytin yagli limon si karak soguk olarakta meze olarakta yenebilir
ISKORPIT
ADA BEYI :
Kirlangictan bahsedilince iskorpit ve adabeyini atlamak ol maz
Her ne kadar ayni familyadan olmamakla beraber etleri ve uy gun olduklari yemekler acisindan cok benzerlik gosterirler
Iskorpit butun denizlerimizde
adabeyi ise ege denizinde bulunur
Iskorpitin sirt dikenleri zehirlidir
bu nedenle balikciya ayiklattirilmalidir
Mytilus Galloprovincialis(Akdeniz Midyesi):
Ergin boylari yakla sik 10 cm olabilir
Kayalik ve tasliklarin uzerine bissus organiyla ya pisik olarak yasarlar
Genellikle kiyiya yakin sig bolgelerde bulunur lar ve 80 metre derinliklere kadar bulunabilirler
Beslenme ozellikle ri ise
bulun duklari ortamdaki organic maddelerle besnelipherturlu mineral madde leride filter beslek ozellikleri nedeniyle sindirirler
Akintinin guclu oldugu iliman denizlerde genis bir yayilim gosterir ler
Filter beslek ozelliginden dolayi ortamdaki kirlilik etmeni olan herturlu milro duzeyde maddeyide sindirim sistemi ve kassistemi ne edebilecek kapasitededir
Bu ortam kirliligi domestik atiklar (ka nalizasyon atiklari evsel atiklar vs) ve endustriyel (agir aaaaller
demir
kobalt
bakir vs) Ozellikle midye dolma pisiminde sindirim sistemi ve solungeclari temizlenemeyecegi icinbu sekilde pisirile rek sunulan midyeleri az tuketmek saglik acisindan onemlidir
Pila ki pisirme tekniginde ise solungec ve sindirim sistemleri cikartilabi lir durumda oldugu icin daha saglikli pisirme yontemi olarak kabul edilir
Herseyden once midyelerin cikarilis kaynagi
tarihi
pisirildi gi ortam kesinlikle resmi kayit ile belirtilmis olmasi yada en azin dan tuketicinin bu monuda bilincli olmasi halk sagligi acisindan cok onemlidir
Aksi taktirde kitlesel olumler ile sonuclanana bircok hastaligin(hepatit serileri
agir aaaal zehirlenmeleri vs) patlak ver mesi gundeme
gelebilir
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul