Konu
:
Büyük Taarruz (26 Ağustos)
Yalnız Mesajı Göster
Büyük Taarruz (26 Ağustos)
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Büyük Taarruz (26 Ağustos)
Sevr Antlaşması'nı Türklere kabul ettirmeyi gaye edinen İngilizler
Sakarya'dan sonra başlattıkları diplomatik girişimleri bir süre daha devam ettirmişlerdir
Ancak TBMM Hükümeti Misak-ı Milli'den ödün vermek niyetinde değildirler
Sakarya yenilgisinden sonra müdafaa durumuna geçmek zorunda kalan Yunan ordusu
Eskişehir-Afyonkarahisar hattına geri çekilerek
gerekli korunma tedbirlerini alırken
Türk Genel Kurmayı Yunanlılar toparlanmadan taarruza geçilmesi düşüncesindedir
14-15 Eylül 1921 tarihinden geçerli olmak üzere seferberlik ilan edilerek
1899
1900
1901 doğumlular silah altına alınmış
ordunun asker eksiği tamamlanmıştır
Türk kuvvetlerinin araç ve malzeme eksikleri de çeşitli kaynaklardan tamamlanmaya çalışılmıştır
Başta İstanbul'daki silah depolarından büyük fedakarlıklarla kaçırılan silahlar
İnebolu üzerinden Anadolu'ya nakledilmiştir
İtilaf Devletlerinden kamaları alınarak işe yaramaz hale getirilen Türk topları
ilkel aletlerle kullanılır hale getirilmiştir
Sıkıntısı çekilen bazı silahlar da Ruslardan
İtalyanlardan ve Fransızlardan satın alınarak karşılanmaya çalışılmıştır
6 Mayıs 1922'de başkomutanlık süresi uzatılan M
Kemal Paşa
artık taaruza geçilmesi düşüncesindedir
M
Kemal bu düşüncesini Haziran ortalarında Genel Kurmay Başkanı Fevzi Paşa
Savunma Bakanı Kazım Özalp ve Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşalara açmış ve 15 Ağustosa kadar hazırlıkların tamamlanması kararlaştırılmıştır
TBMM bu hazırlıkları yürütürken
barışı engelleyen taraf durumuna düşmemek için
diplomatik çabaları sürdürmüş ve Fethi Okyar'ı Avrupa'ya göndermiştir
İngiltere'nin barış yolunu tamamen kapatması
şimdiye kadar ertelenen taarruz kararının uygulamaya konmasını kaçınılmaz kılmıştır
26 Ağustosta Türk topçusunun başlattığı taarruzda Türk ordusu
Yunan kuvvetlerinin büyük bölümünü yok etmiş
kaçabilenler de 1 eylül 1922 günü Atatürk'ün verdiği "Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir
ileri!" emriyle
Türk kuvvetlerinin takibi altına alınmıştır
9 Eylülde Yunanlılar İzmir'den çıkarılmış
9 Eylülden 18 Eylüle kadar da Batı Anadolu'nun Yunan istilasından temizlenmesi işlemi gerçekleşmiştir
Böylece 26 Ağustosta başlayan Büyük Taarruz
15-20 gün gibi kısa bir sürede 200
000 kişilik Yunan ordusunun yok edilmesi ile sonuçlanmıştır
Bu zafer
İslam dünyasında Hıristiyanlığa karşı bir başarı olarak değerlendirilmiştir
Asırlardan beri Batılıların "Şark Meselesi" adı altında
Müslüman Türkleri Anadolu'dan atmaya yönelik hedefleri bu zaferle sonuçsuz bırakılmıştır
Güney Cephesi ve Fransızlarla Savaşlar
Mütarekeden sonra İtilaf Devletleri
Güney Anadolu'da askeri harekatlarını durdurmamışlardır
İngilizler önce; Musul
İskenderun
Kilis ve Antep'i ardından da Maraş ve Urfa'yı işgal etmişlerdir
Fransızlar ise Adana
Mersin ve Osmaniye'yi işgal etmişlerdir
Fransız işgali altında yaşayan Ermenilerin Türklere yönelik taşkınlıları bölge halkını derinden yaralamıştır
15 eylül 1919'da İngiltere ve Fransa arasında Ortadoğu'nun paylaşımı konusunda yeni bir anlaşma yapılmış
bu anlaşma ile İngilizler daha önce işgal ettikleri Antep
Urfa ve Maraş'tan çekilerek
buraları da Fransız işgaline terk etmişlerdir
Antep
Urfa ve Maraş'ta da Fransızların Ermenileri Türklere karşı kullanma politikası uygulamaları
bu bölgelerde halkı galeyana itmiştir
Bu gelişme Milli Mücadele'de Güney Cephesi'nin oluşmasına zemin oluşturmuştur
Maraş
Urfa
Antep ve Adana'da Kuva-yı Milliye
Fransızlara ağır darbe indirmiş ve Fransızlardan yüz bulan Ermenilerin bu darbelerle yöredeki hayalleri sonuçsuz kalmıştır
Sakarya zaferinden sonra şanslarını fazla zorlamak istemeyen Fransızlar
Ankara Hükümeti ile anlaşmaya karar vermiştir
Bu doğrultuda Fransızlarla yapılan Ankara İtilafnamesi ile Fransızlar; İşgalleri altında bulundurdukları Türk topraklarından (Antakya hariç) çekileceklerdir
İkinci olarak da İskenderun ve Antakya'da özel bir idare kurulacak
buradaki Türkler
kültürlerini geliştirme konusunda serbest kalacaklar ve burada resmi dil Türkçe olacaktır
Fransızlarla 30 Mayıs 1920'de yapılan 20 günlük ateşkes anlaşmasından sonra
20 Ekim 1921'de imzalanan Ankara İtilafnamesi ile Fransızlar artık Misak-ı Milli'yi kabul etmişlerdir
Ankara İtilafnamesi'yle Türkler ve Fransızlar arasındaki savaşlar sona ermiş
Türkiye'nin Batı dünyası nazarında yeri daha da güçlenmiştir
Bu antlaşmadan sonra Fransızlar gizlice Milli Mücadele'yi destekledikleri için
Türkiye'yi silah bulma bakımından Sovyetlerin tekelinden kurtarmıştır
Güneyde serbest kalan Türk ordularının Batı'ya kaydırılması ve özellikle Büyük Taarruz'da kullanılması
Anakara İtilafnamesi ile mümkün olmuştur
Alıntıdır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul