Konu
:
Anadolunu Türkleşmesi Nezaman Oldu?
Yalnız Mesajı Göster
Anadolunu Türkleşmesi Nezaman Oldu?
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Anadolunu Türkleşmesi Nezaman Oldu?
Anadolunu Türkleşmesi Nezaman Oldu?
Anadolu’nun fethi sonuçları itibariyle
Türk tarihinin en önemli olaylarının başında gelir
Bu Fetih ile
Batı Türklüğü yeni ve ebedi bir vatana kavuşmuş ve bu vatan toprakları üzerinde Anadolu Selçukluları
Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur
Türkler Anadolu’ya IV
yüzyıldan başlayarak fasılalarla XI
yüzyıla kadar sürecek akınlarda bulunmuşlardı
Ancak
1071 Malazgirt Savaşı’na kadar aralıklarla devam edecek olan bu Akınlar neticeleri itibariyle
Fetih amacı ön planda tutulmayan akın ve keşif hareketleri olarak nitelenebilir
Büyük Selçuklu dönemindeki Oğuz-Türkmen akınlarıyla birlikte Anadolu’nun Türkleşmesiyle neticelenecek fetihler başlamıştır
Anadolu’ya ilk Türk akını Batı (Avrupa) Hunları döneminde gerçekleşmiştir
Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılmasından sonra
Bizans’ın hâkimiyetinde kalan Anadolu’ya
Kafkasları aşarak Ulaşan Kursık ve Basık adlı Hun başbuğları 398 yılında Erzurum
Malatya ve Çukurova hattını geçerek Kudüs’e kadar akınlarda bulunup
aynı yoldan geri dönmüşlerdi
Hunlardan sonra
Sabar (Sabir
Sibir) Türkleri hükümdarları Balak liderliğinde Doğu Anadolu’dan Ankara‘ya kadar olan toprakları vurarak pek çok Ganimet elde etmişlerdir (515/16)
Ilk Müslüman-Türk Komutanların Akınları: Emeviler ve Abbasilerin hizmetine giren ilk Müslüman Türk komutanların Bizans’la mücadelesi
Anadolu’ya yapılan akınların diğer bir devresini oluşturur
Özellikle Abbasiler zamanında Bizans üzerine yapılan gazalarda Türk komutanları önemli rol oynamışlardır
Tarsus-Malatya-Erzurum hattı boyunca gerçekleşen mücadelede Sugur ve Avasım adı verilen uc (sınır) bölgelerine yerleştirilen Türkler
Batı Anadolu’ya kadar uzanan akınlara katılmışlardır (8
-9
yüzyıllar)
Bu akınların başında Afşin
Vasıf et-Türki
Kayı oğlu Ahmed
Haris
Buga gibi Türk komutanlar bulunmaktaydı
Bu Seferler neticesinde Anadolu’nun pek çok bölgesi harap hâle gelmiş
bu durum ileride yapılacak fetihler için kolaylık sağlamıştır
Oğuz-SelçukluAkınları: Daha önce yapılan Anadolu seferleri yurt kurmak amacından uzak
sadece askeri harekâtlar şeklinde gerçekleşmişti
Selçuklu devrinde başlayan Akınlar ise PLANLI ve yurt kurmaya yönelikti
Bu sebeble Oğuz (Türkmen)-Selçuklu akınları büyük bir öneme sahiptir
Henüz bir Devlete sahip olmayan Selçuklular
güçlü Karahanlı ve Gazneli Devletlerinin şiddetli baskısı ve takibi altında kalmışlardı
Bu zor şartlar sebebiyle Selçuklular yeni bir yurt arama mecburiyeti duymuşlar ve bu maksatla batıya keşif birlikleri göndermişlerdir
Böylece Anadolu’ya ilk Selçuklu akınları başlamış oluyordu
Çağrı Bey’in ilk Anadolu Seferi: Maveraünnehir’deki zor durumdan kurtulmak için Çağrı Bey komutasında Anadolu’ya bir keşif harekatı düzenlendi
Çağrı Bey Emrindeki üç bin atlı ile önce Azerbaycan ve ardından Van
Kars yörelerine girdi (1018)
Ermeni kaynaklarının belirttiğine göre Mızrak
ok ve yaydan Oluşan silahları çekili
beli Kemerli uzun ve örülü SAÇLI
rüzgâr gibi uçan Türk atlıları karşısında Bizans komutanı Senekerim’in gönderdiği kuvvetler yenilgiye uğradılar
Daha sonra Nahcıvan ve Gürcü memleketleri üzerine Yürüyen Çağrı Bey
karşılarında duracak bir kuvvet olmadıgını gördü
1021′de geri döndü ve bu durumu Tuğrul Bey’e iletti
Anadolu’nun yerleşmek için uygun olduğuna karar verdiler
Tuğrul Bey Zamanındaki Akınlar: Selçukluların lideri Aslan Yabgu’nun hile ile yakalanıp Kalencer Kalesine hapsedilmişti
Bunun üzerine Arslan Yabgu’ya bağlı bazı kitleler Azerbaycan ve Doğu Anadolu’ya göçtüler (1028-38)
Daha önce Irak bölgesine gelen Kızıl Boğa
Göktaş gibi kumandanların idaresindeki Türkmenlerlerle birlikte bu gruplar Diyarbakır
Mardin
Van ve Erzurum civarlarında görünüyorlardı
Gürcü ve Ermeni kuvvetlerine karşı başarı kazanan Oğuzlara engel olmak isteyen Bizans karşı harekâta geçti
Tuğrul Bey de buna karşılık İbrahim Yınal
Kutalmış ve Musa Yabgu’nun oğlu Hasan’ı Anadolu’ya Akınlar için görevlendirdi
Pasinler Savaşı: Bizans ve Gürcü kuvvetleri Pasinler çevresinde akınlarda bulunan Musa Yabgu’nun oğlu Hasan Bey komutasındaki Selçuklu birliklerini pusuya düşürdüler
Zap Suyu yöresindeki Savaşta Hasan şehit oldu
(1047 / 8)
Tuğrul Bey bu duruma çok üzüldü
Hasan’ın intikamını almak için İbrahim Yınal ve Kutalmış’ı görevlendirdi
İki komutan Erzurum’a doğru ilerlediler
Bizans
Gürcü ve Ermeniler’den Oluşan düşmanı Pasinler Ovası’nda karşılayan Selçuklular büyük bir zafer kazandılar (1048)
Gürcü Kralı Liparit esir alındı
Pasinler Savaşı düzenli Selçuklu ordularının Anadolu’da kazandığı ilk büyük savaş olması sebebiyle önemlidir
Daha önceki devrede mücadele vurkaç taktiği Güden Türkmenler tarafından gerçekleştirilirken
bu Savaşta Selçuklu hanedanına mensup kiþilerin komutasındaki ordu kullanılmıştır
Nitekim Bizans yenilgiyi kabul ederek Selçuklu devletiyle barış Anlaşması yapar
Bu Barışa göre Bizans Imparatoru
IX
yüzyılda yapılan ancak sonra Yıkılan İstanbul’daki camiyi tamir etmeyi ve burada Tuğrul Bey adına hutbe okutmayı kabul eder
Ancak vergi vermeyi reddeder
Tuğrul Bey’in Anadolu Seferi: Vergi ödemeyi reddeden imparatorun Doğu Anadolu’ya ordu sevk etmesi üzerine Tuğrul Bey bizzat sefere çıkar (1054)
Erciş
Bayburt
Kemah ve Erzincan ele geçirilir
Malazgirt ‘i kuşatan Tuğrul Bey
kışın yaklaşması üzerine ordusunu geri Çekerek
Rey’e döner
Bu seferden sonra Anadolu’nun fethi için Çağrı Bey’in oğlu Yakutî görevlendirilir (1057)
Yakutî Yakutî Sivas’ı alır ve Kayseri‘ye kadar ilerler
Öte yandan Kars ve Ani kuşatılır
Dinar Bey’e bağlı birlikler de Malatya civarına inerler
Bu Akınlar Alp Arslan zamanına kadar devam etmiştir
Ilk Akınların Önemi: Anadolu’ya yapılan bu ilk Türk akınları görünüşte kalabalık Türkmen kitleleri tarafından gerçekleştirilen
düzensiz ve yağmayı amaçlayan hareketlerdir
Halbuki bu gerçek değildir
Türkmen başbuğları komutasındaki Türkmen kuvvetleri
belirli bir plan çerçevesinde
disiplin içinde hareket etmişlerdir
Anadolu’nun içlerine kadar yapılan akınlarda
Bizans ordularının ikmal yolları üzerindeki şehirler hedef olarak seçilmiştir
Böylece Bölgedeki Bizans savunma gücüne ağır darbeler vurulmuştur
Bu Akınlar
daha sonra gerçekleşecek olan Fetih ve yerleşme hareketlerine uygun bir zemin hazırlanması açısından oldukça önemlidir
Malazgirt Savaşı ve Sonrası; Alp Arslan’ın Büyük Selçuklu tahtına geçmesiyle birlikte
Anadolu’ya yapılan Akınlar tekrar hız kazanmıştır
Nitekim Alp Arslan 1064 yılında büyük bir orduyla Azerbaycan’a gelir
Gürcistan’ı tamamen fetheder
Doğu Anadolu sınırlarındaki Bizans idaresini kabul etmiş bazı Gürcü ve Ermeni prensliklerini kendine bağlar
Devrin en güçlü surlarına sahip olduğu için fethedilemez denilen Ani şehrini ele geçirir (Ağustos 1064)
Ayrıca Kars ve Van da Türkler tarafından alınır
1066 yılından itibaren Gümüştegin
Afşin
Emir Sanduk gibi ünlü Türk komutanları Anadolu’ya Akınlar düzenler
Bu akınlarda Türk kuvvetleri Orta ve Güney Anadolu’yu baştan başa geçer ve birçok şehri ele geçirir
Bizans ‘ın Karşı Tedbirleri: Bu sırada Bizans iç karışıklıklar ve bu mücadeleleri ile Karşı Karşıya idi
Türk akınları karşısında aciz kalan Bizans
Anadolu’nun elden gitmekte olduğunu görüyordu
Bu kötü gidişe dur demek için dul imparatoriçe
Kayserili bir general olan Romanos Diogenes ile evlenmek zorunda kaldı
Böylece Romanos Diogenes (Roman Diyojen) Bizans’ın yeni Imparatoru oldu (Ocak 1068)
Imparator Anadolu’ya geçerek
Selçuklulara karşı büyük bir ordu hazırlamaya başladı
Daha önce de Anadolu’daki birçok Bizans Kaleleri Yenilenmiş ve ordunun ihtiyaçları için zahire ve MÜHİMMAT toplanmıştı
Nihayet imparator Anadolu’ya birbiri ardına iki sefer düzenledi
Ancak Emir Afşin başta olmak üzere diğer Selçuklu komutanları
bu kalabalık ordu seferdeyken
Ege kıyılarına kadar birçok Akınlar yapmakta
Konya
Afyon
Denizli gibi Şehirleri tahrip etmekteydiler
(1068-69) İmparator Yaklaşan kış sebebiyle İstanbul’a geri dönmek zorunda kaldı
Malazgirt Savaşı: İmparator Diogenes
Türklere son ve kesin bir darbe vurmak istiyordu
Bu sebeble 200 bin kişilik büyük bir ordu hazırladı
Bu ordu da Ermeni
Gürcü ve ücretli Frank
Norman
Rus kıt’alarının yanı sıra
Türk soyundan Uz ve Peçenek kuvvetleri de bulunmaktaydı
Nihayet Bizans ordusu doğuya doğru sefere çıktı
Bu sırada Alp Arslan
Mısır seferine çıkmıştı
Henüz Halep kuşatmasında bulunuyordu
Bizans ordusunun ilerleyişini duyunca süratle geri dönmeye karar verdi
Yaşlı ve yorgun askerlerini bırakarak emrindeki dinç kuvvetlerle Ahlat’a geldi
Birkaç kez barış teklif ettiyse de bunu Alparslan’ın korkusuna Yorumlayan Romanos Diogenes
barışı reddetti
Artık savaş kaçınılmazdı
Devrin kaynaklarına göre Bizans’ın 200 binlik ordusuna karşı
Selçuklu kuvvetleri 50 bin kadardı
Bizans ordusundaki Peçenek ve Uz askerleri
karşılarındakinin Türk olduğunu görünce Selçuklu tarafına geçmişlerdi
İki ordu Malazgirt Ovası’nda mevzilendi
İslâm ülkelerinin her köşesinde
Alp Arslan’ın zafer kazanması için hutbe okunuyor
dua ediliyordu
Nihayet Alp Arslan ordusu ile cuma namazını kıldıktan sonra askerini oldukça etkileyen
coşkulu bir konuşma yaptı; şehit düşerse üstündeki beyaz elbisenin kefeni olduğunu
onunla gömülmesini vasiyet etti
Sonra eski Türk geleneğine uyarak atının kuyruğunu bağladı ve ordusunun başına geçti
(26 Ağustos 1071) Alp Arslan sayıca çok üstün olan Bizans kuvvetlerine karşı Türk savaş taktiği olan “Turan taktiği” ni başarıyla uyguladı
Askerlerin bir kısmı savaş alanının iki yanındaki tepelerde pusuya yattı
Diğer Kuvvetler DÜŞMANA saldırdı ve kaçar gibi yaparak geri çekildiler (sahte ric’at)
Türklerin bozguna uğradığını zanneden Bizans kuvvetleri disiplinsiz bir şekilde Selçuklu kuvvetlerini takibe başladı ve merkezden epey ayrıldılar
Pusuya doğru çekilen Bizans ordusu
bu tuzağı geç fark etti
Geri çekilmeye çalıştıkları sırada Ermeniler ve yedek kuvvetler savaş alanından kaçtılar
Tam anlamıyla çembere alınan Bizans ordusu
akşama kadar süren Türk hücumlarıyla adeta yok edildi
İmparator yaralı olarak ele geçirildi (26 Ağustos 1071)
Alp Arslan
imparatorun umduğunun aksine
ona çok iyi muamele etti
saygı gösterdi
Aralarında yapılan anlaşmaya göre
imparator kurtuluş akçası (Fidye) karşılığında serbest bırakılacaktı
Ayrıca Bizans’ın elindeki bütün Müslüman esirler salıverilecek ve Selçuklulara yıllık vergi ödenecekti
Ancak Türk askerlerinin eşliğinde memleketine gönderilen Romanos Diogenes tahtından indirildi
Gözlerine mil çekilerek hapse atıldı
Yerine geçenler bu anlaşmayı tanımadılar
Bunun üzerine Türk komutanlara Anado-lu’nun fethinin tamamlanması emri verildi
Malazgirt Zaferinin Önemi ve Sonuçları: Malazgirt Zaferi sonuçları itibarıyla hem Türk tarihi
hem de dünya tarihi bakımından çok büyük bir önem taşımaktadır
Malazgirt Zaferi sonucunda Anadolu’nun kapıları kesin olarak Türklere açılmış oluyordu
Böylece Anadolu’nun
Türklerin ebedi vatanı olması için en büyük adım atılmıştır
Zaferden sonra Anadolu’da irili ufaklı birçok Türk devleti kurulmuş
Türkiye Cumhuriyetine kadar uzanan Türkiye Tarihi başlamıştır
Bu Zaferle
Türklerin İslâm dünyasındaki prestiji ve liderliği daha da güçlenmiştir
Malazgirt Zaferi
Avrupa’da da derin izler bırakmıştır
Bizans’ın yenilmesi üzerine kendilerini de tehlikede gören Ercan Yavuz Avrupa
Türklere karşı ittifaklar oluşturmuşlardır
Haçlı ittifakı aslında bu zafere bir tepki olarak doğmuştur
Haçlı Seferleriyle Türk ilerleyişi durdurulmak istenmiştir
Malazgirt Zaferi ile Anadolu’nun kapıları ardına kadar açılmış idi
Böylece Anadolu’nun Türkleşmesi safhası başlamış ve kısa süre zarfında Türkler Anadolu’da çoğunluğu sağlamışlardır
Anadolu’nun çeşitli yerlerinde irili ufaklı Türk Devletleri ortaya çıkmıştır
Anadolu’da dengelerin Türkler lehine bu denli hızla değişmesinin sebepleri nelerdi? a-Bizans idaresindeki Anadolu’nun durumu: Bizans idaresinde yaşayan halk yönetimden memnun değildi
Çünkü Bizans özellikle köylülere ağır Vergiler yüklüyor ve Ortodoks mezhebinden olmayanlara baskı uyguluyordu
Ayrıca aralıklarla süren İran
Arap ve Türk akınları halkin daha batıya göç etmesine yol açmıştı
Kısacası savaşlar
yönetimin baskısı ve Salgın Hastalıklar nedeniyle nüfus oldukça azalmıştı
b-Türk göçleri: Seyhun ötesindeki kalabalık Türkmen (Oğuz) kitleleri
Selçuklular tarafından Anadolu’ya sevk edilmekteydi
yerli nüfusun adeta terk ettiği Anadolu toprakları
Tarım ve hayvancılığa elverişliydi
Bu sebeple Türkmenler
aileleri
hayvanları ile birlikte Anadolu yaylalarına yerleştiler
XIII
yüzyıldaki Moğol baskısı sebebiyle ikinci bir göç dalgası Yaşandı
Böylece Anadolu’nun Türkleşmesi tamamlanmış oldu
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul