Konu
:
Enver Paşa Ve Eşi Naciye Hanım Hakkında Bilgi
Yalnız Mesajı Göster
Enver Paşa Ve Eşi Naciye Hanım Hakkında Bilgi
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Enver Paşa Ve Eşi Naciye Hanım Hakkında Bilgi
Enver Paşa ve Eşi Naciye Hanım hakkında bilgi
Enver Bey
15 Mayıs 1911'de Sultan Mehmed Reşad’ın yeğenlerinden Naciye Sultan ile nişanlandı
Dönemin bunca hareketli olayları içindeki bu nişanlanma hadisesi şu şekilde gerçekleşmişti:
“Enver Bey bilindiği gibi
yakışıklı genç bir subaydır
O sırada 29 yaşının içindedir
Almanlar arasında kendisine karşı
başka bir yabancı devlet askerî ataşesine gösterilen ilgi ile kıyaslanamayacak bir ilgi ve sempati vardır
Enver Bey
Almanların bir ihtilâl kahramanıdır
Yarının belki de bir askerî lideri olabilir
Böylece Almanlar arasında büyük saygı görür
Enver Bey Berlin’de
âdeta sefirden daha ileri tutulur
Alman imparatoru
kendisine ilk takdim edildiği zaman
bu genç adama
bir yabancı devletin askerî ataşesi gibi değil
Türkiye'nin bir prensi
önde gelen bir şahsiyeti gibi davranır
Ona üstün iltifatlarda bulunur
Hatta bu
genç
ve yakışıklı kahramanın
sultanın kızlarından birisi ile evli olup olmadığını da sorar
Bu ilgiler
Enver’i saran havayı ve onun saray çevresindeki mevkiini de kuvvetlendirir
Bütün kabullerde Enver Bey
salonların itibarlı bir misafiridir
İşte bu sıradadır ki imparatorun yeğenlerinden genç
güzel bir prensesin
Türk binbaşısına karşı alâkası gittikçe artar
Öyle görünür ki bu Alman prensesi bu Türk binbaşısına karşı kayıtsız değildir
Ali Fuat Paşa ve Aydoslu Sait Bey’in anlattıklarına göre; bu iltifatlar ve yaklaşma çabaları karşısında Enver Bey
gönlü ile yaşayan genç bir insan gibi değil de
kışla havasından bir türlü kurtulamayan taşralı bir zabit gibi davranır
Gördüğü iltifata karşı dimdik vaziyet alıp
mahmuzlarını birbirine çarparak selâm vaziyeti almaktan başka bir şey bilmeyen
sert bir Prusya zabiti gibidir
Prenses
yılmaz devamlı davetler tertipler
Sevdiği bu Türk subayına fırsatlar
hazırlar
Ama Enver Bey’in davranışları değişmez
Nihayet bir gün ve tabiî ancak bir Alman prensesinin ölçüleri içinde
konağındaki bir kabul günü
Enver Bey gene davetlidir
Bir aralık prenses odasına çekilir
Oldukça hafif bir tuvaletle bir divana uzanmıştır
Enver’i odasına davet ettirir
Beklediği hararetli ilgi tahmin edilebilir
Ama Binbaşı Enver Bey
birden gene asker vaziyetini alır
Ayaklarını
bitiştirir
Ve sayın prensesi
tam askerce selâmlar
emirlerini bekler
İşte o zaman olan olur
Prenses divandan fırlar
Yüzü şaşkınlıktan ziyade hiddetinden mosmor kesilmiştir
ilk rastladığı Türk
Sait Bey’dir
Ona haykırır:
—Fakat Sait
bu bir manken!
Ali Fuat Paşa
o geceki bu olayın sarayda bize karşı
hissedilir derecede siyasî soğukluk yarattığından bahsederdi
Enver Beyin Berlin’de
içinden gelen ilk kadın ilişkisi
Mısırlı bir Prensesle masum
fakat kararlı dostluğudur
Prensesin adı bilinir
Enver Bey Prenses İffet’le evlenmeyi de düşünmektedir
Prenses ve ailesi buna hazırdırlar
Fakat nereden ve nasıl duyulmuşsa İstanbul
tam bu sırada işe müdahale eder
Bu evlenmeyi istemez
Sadrazam Hüseyin Hilmi Paşa işe el koyar
İttihad ve Terakki Merkezi’nin arzusu
ordunun Enver gibi
yıldızlarının
hanedanla yakınlaşması ve hanedana mensup sultanlarla evlendirilmeleridir
Enver Bey’in Berlin’de bir Mısırlı prensesle tanışma ve hatta evlenme ihtimalleri
haberinin İstanbul'da
evvelâ İttihatçı çevrede telâşlar uyandırdığını anlamak
mümkündür
Fakat Enver’e ilk ciddî uyarının
Sadrazam Hüseyin Hilmi Paşa tarafından yapıldığı doğrudur
Enver Bey’i Berlin’de bir olupbittiye bırakmamak için bulunan yol
onun hanedandan bir hanım sultanla nikâhlandırılmasıdır
Bunun için de bazı sondajlar yapılır ve bir hanım sultan bulunur
iş
Enver Bey’in annesine de nakledilir
Anne
çok memnun ve heyecanlıdır
Oğlu bir sultanla evlenecektir
Padişaha damat olacaktır
Hemen oğlu üstünde ısrarlara girişir
Hem Hüseyin Hilmi Paşanın
hem annesinin mektupları Berlin’e yağmaya başlar
Enver Bey
aslında bu işe razıdır
Fakat bazı bilgiler de edinmeye muhtaçtır
Meselâ eldeki belgelerden
Meclisi Mebusan Reisi Ahmed Rıza Bey’e yazılan mektuptan bazı cümleler verelim
Çünkü bu arada ve İstanbul'da onun bu iş için güvendiği
en yakın bildiği insan Ahmed Rıza Bey’dir
Ahmet Rıza Bey’e “ağabeyciğim” diye hitap eder
Ahmed Rıza Bey’in aile çevresinde bir hanımdan “validemiz hanım” ve kızı Selma Hanım’dan da “hemşiremiz hanım” diye bahseder
Ahmed Rıza Bey ise bekârdır
Ve bir aralık onun da saraydan bir hanımla evlendirilmesi bahis konusu olacaktır
Enver Beyin Ahmed Rıza Bey’e mektuplarından biri
12 Ağustos 1909 tarihlidir
Mektuptaki şu cümleler dikkat çekicidir:
“Bu yakında bir evlenme modasıdır çıktı
Ben de kendimi tecrübe etmek
istiyorum
Sizden bir ricam var
Hemşirem hanımefendi
sultanın… tahsili
güzelliği
hakkında malumat alıp verebilirler mi? Kendi anneme emniyetim yok… Acaba kızın serveti ne kadar olacak? Hükümetten maaş
filan verilecek mi? Yahut bu kızdan daha başka biri var mı? Ağabeylik hatırı için yazınız
”
Enver Beyin bu servet
maaş hesaplarını yadırgamamak gerekir
Çünkü gireceği
saray
bir binbaşının maaşı ile dönmez
Bunu düşünmekte haklıdır
Bu muhabereler böylece devam eder
Ama kısa zamanda karara varır
Çünkü iş
artık dedikodu şeklini almak istidadındadır
Bunun üzerine 17 ağustos 1909 tarihli mektupla muvafakatini bildirir:
Berlin 17 Ağustos 1909 Landshoter Strase 7
“Muhterem Ağabeyciğim!
İnayetnâmenizi (lütfettiğiniz mektubu) şimdi aldım
Seve seve okudum
Selma
hanımefendi ablamın lütuflarına ayrıca teşekkür ederim
Hilmi Paşa’dan ve evden aldığım mektuplarda
annemin “çok lakırdı oluyor
alıp almayacağını bildir de ses kesilsin” yolundaki son mektubu üzerine
dün muvafakat ettiğimi yazdım
Bu kadar tevekkül iyi değil
Fakat olan oldu
Yalnız hemşirem hanımefendi
daha sonra teşriflerinde
kızın terbiyesini (tahsilini olacak) tamamlamak için ne lâzım olduğunu veya ne gibi hususları kendilerine teklif
etmem lâzım geldiğini tetkikle bildirirlerse
fevkalâde müteşekkir kalacağım
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul