Konu
:
Atatürk’Ün Son Günleri Ve Ölümü
Yalnız Mesajı Göster
Atatürk’Ün Son Günleri Ve Ölümü
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Atatürk’Ün Son Günleri Ve Ölümü
Atatürk’ün Son Günleri ve Ölümü
Son G
ü
nleri ve
Ö
l
ü
m
ü
Türkiye Cumhuriyeti‘nin kurucusu Atatürk
hayatı boyunca milletine her alanda hizmet etti
Milletin huzuru
güveni ve mutluluğu için çalıştı
Atatürk’ün hastalığı ile ilgili ilk şikâyetleri 1937 yılında başladı
Fakat doktorlar bu hastalığın teşhisini uzun bir süre koyamadılar
1938 yılında Yalova Kap*lıcalarına dinlenmek için gittiğinde kaplıcadaki doktor
Atatürk’ün hastalığının siroz olduğunu belirledi
Hastalığın teşhisi geciktiği için hastalığın iler*lemesi engellenemedi
Buna rağmen Atatürk’ün has*talığı Türk milletinden ve dünyadan gizlendi
Çünkü
Hatay’ın ana vatana katılması çalışmaları devam ederken Atatürk’ün hastalığının duyulması
Türkiye için olumsuz bir gelişme olurdu
Atatürk
ömrünün son yıllarında yoğun olarak Hatay sorunu ile ilgilendi
Hataylılara yalnız olmadıklarını bildirmek ve Türk devletinin gücünü diğer ülkelere göstermek iste*yen Atatürk
1938 yılında Mersin ve Adana gezilerine çıktı
Bu gezilerde ordunun tatbikatlarını ve geçit tö*renlerini hasta olmasına rağmen ilgi ile izledi
Geziden sonra Ankara‘ya döndü
Hem tedavi olmak hem de dinlenmek için İstanbul‘a gitti
Doktorlar onun sağlığına kavuşması için yoğun bir çaba harca*dılar
İstanbul’da Dolmabahçe Sarayı yerine Savarona yatında kalmayı tercih etti
Atatürk doktorların dinlenmesi yolundaki ısrarlarına rağmen ülke işleriyle ilgilenmeye devam etti
Hastalığın iyice ilerlemesi üzerine Dolmabahçe Sarayı’nda dinlenmeye alındı
Atatürk 2 Eylül 1938 tarihinde hasta yatağında yatarken Hatay’ın bağımsız bir devlet olduğu haberini alınca buna çok sevindi
Atatürk’ün hastalığı ciddiyetini korumaya de*vam ediyordu
Kendisini iyi hissettiği bir gün noter çağırarak vasiyetnamesini hazırlattı
Atatürk vasiyetnamesinde
malvarlığının büyük bir bölümünü kendisi tarafından kurulan Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumuna bağışladı
Atatürk
cumhuriyetin ilanının on beşinci yıl dönümünü hasta yatağında geçirdi
Çok arzu ettiği hâlde
Ankara’ya gidip cumhuriyet törenlerine katıla*madı (29 Ekim 1938)
Türk ordusuna gönderdiği me*saj
dönemin başbakanı Celal Bayar tarafından okun*du
Bu mesajda
Türk ordusuna Kurtuluş Savaşı’nda gösterdiği kahramanlıktan dolayı teşekkür etti
Ayrıca Türk milletini ve cumhuriyeti
modern si*lahlarla donanmış Türk ordusuna emanet ediyordu
1 Kasım 1938′de cumhurbaşkanı tarafından yapılması gelenek hâline gelen TBMM‘nin yeni yılı açılış konuşmasını
Atatürk’ün yerine yine başbakan yaptı
Atatürk’ün hastalığı
kasım ayının ilk haftasından itibaren normal seyrinden çıkarak şiddetlendi
Nihayet korkulan an geldi ve Mustafa Kemal Atatürk 10 Kasım 1938 perşembe günü saat dokuzu beş
ge
çe öldü
Kara haber
memleketin her köşesini derin bir yasa boğdu
Ayrıca dünyada geniş bir yankı uyandırdı
Bu büyük üzüntüye rağmen
devlet iş!erinde herhangi bir aksamaya meydan vermemek en yakın silah arkadaşı İsmet İnönü
cumhurbaşkanı seçildi (11 Kasım 1938)
16 Kasım günü
Atatürk’ün Türk
bayrağına
sarılı tabutu
Dolmabahçe Sarayı’nın tören salonunda katafalka konularak ziyarete açıldı
Üç gün üç gece
gözü yaşlı insan seli ona
duy
duğu saygı
minnet ve bağlılığı ifade etmeye çalıştı
19 Kasım günü Prof
Şerafettin Yaltkaya tarafından cenaze namazı kıldırıldı
Daha sonra naaşı Yavuz Zırhlısı’na konuldu
Türk donanması ve yabancı gemilerin eşliğinde İzmit’e getirildi
Buradan Ankara’ya gönderildi
20 Kasım’da Ankara’ya getirilen cenazeyi binlerce insan gözyaşları içinde karşıladı
Naaşı TBMM’debir katafalka konuldu
Ertesi gün yapılan devlet törenine binlerce vatandaşımızın yanı sıra
birçok sayıda yabancı devlet temsilcisi katıldı
Törenden sonra Atatürk’ün naaşı Etnografya Müzesinde hazırlanan geçici kabre konuldu
Atatürk’ün naaşı 10 Kasım 1953’te Anıtkabir’e nakledildi
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul