Konu
:
Goreceli Varlik Ve Degerler
Yalnız Mesajı Göster
Goreceli Varlik Ve Degerler
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Goreceli Varlik Ve Degerler
Mutlak
Güzellik
Var
mıdır?
tüm insanlığın kabul ettiği evrensel gerçekliklerdir
Göreceli varlık ve değerler ise
algılanışı insandan insana değişen kişisel kabullerden oluşmaktadır
Pozitif bilimler yoluyla incelenen
mutlak
gerçek
deneysel yollarla tüm insanlığa sunulan ve aksi bilimsel yollarla ortaya konulmadığı sürece evrensel bir gerçeklik olarak var olacak bilgi ve duyumsayışları kapsamaktadır
Örneğin “
Dünya’nın Güneş tarafından ısıtıldığı
” bilimin çağımızdaki gelişimi doğrultusunda yapılan araştırma ve deneyler sonucunda elde edilmiş mutlak bir bilgidir
Bu bilgi
bilimsel yollarla çürütülmediği takdirde tüm insanlık için evrensel gerçeklik değerini taşıyacaktır
“
Güneş’in tan atımı zamanında dağların ardından kızıl renge bürünen göğe yükselişi ile ortaya çıkan manzara
” ise
mutlak bir gerçekliğin dışında göreceli bir değerdir
Kişilerdeki “
estetik algı
” göreceli kabullerden biridir
Bir kişi için hiçbir anlam ifade etmeyen bir varlık veya durum
başka biri için üzerinde saatlerce düşünülebilecek bir çağrışımda bulunabilir
Bu durum
her insanın kendine özgü oluşuyla doğrudan ilgilidir
Çünkü yaşantı farklılıkları
insanların dış dünyadaki varlık ve olayları algılamalarını doğrudan etkilemektedir
Zaten insanların evreni algılama
yorumlama ve duyumsama
biçimleri
bu yaşantılar sonucunda oluşturdukları öz benliklerinin denetimi altında bulunmaktadır
Yaşamının belki de yarısını hapishanede geçirmek zorunda kalan bir kişi için
pencerenin yanına oturup da çayını yudumlarken dışarıda karın yağışını izlemek ne kadar yaşanılası ve güzel bir duygudur kim bilir
Veya ömrünü dağların zirvelerine ulaşmakla geçiren bir sporcunun Erciyes Dağı’na bakışı ile
sabahlara kadar o dağın eteklerine koyun otlatmaya giden bir çobanın bakışı aynı mıdır? İçselleştirilmiş duygu ve düşüncelerimizin yönlendirmesiyle algıladığımız evrenin aynı yüzünden bir kesit
böylece kimi insanlar için huzur ve coşku ifade ediyorken; kimilerine ise hüzün ve gözyaşı getirmektedir
Güzellik
kavramı
estetik algı çerçevesinde kişilerin varlık ve olaylara yüklediği bir değerdir
Benim için bir sonbahar günü akşamüstü yağan yağmurun çıkardığı sese türkülerle eşlik edip
yol arkadaşım olan yağmurla girdiğim muhabbette sırılsıklam olmak büyük bir zevkken; aynı durum o anın yalnızca iliklerine kadar ıslanma durumuna odaklanmış bir başkası için ahmaklık olarak algılanıyorsa
burada güzelliğin göreceli bir değer olduğundan mutlaka söz etmeliyiz
Yağmur altında ıslanarak yürümekten zevk alma duygusu da o anı bir saçmalık olarak algılayış da
o duruma insan tarafından kazandırılmış bir değerdir
Bu açıdan insanlardaki güzellik algısının göreceli olduğunu söylemek mümkündür
Yeryüzünde tüm insanların içtenlikle benimseyebileceği mutlak bir
güzellik
olgusu yoktur
İçinde yetişilen toplumun insanlara kazandırdığı bazı değerler
kişilerin dünyayı algılayışlarını dar bir çerçeveye sıkıştırdığı gibi; bazen de onların daha geniş pencereden bakabilmelerine olanak sağlar
Fakat her iki durumda da
insan kendi değer yargılarına göre çevresindeki olay ve varlıkları yorumlar
Bunun için etkileşimde bulunduğu sosyal ve doğal çevreyi kendi değerler süzgecinden geçirerek algılayan insanlardan oluşan bu evrende
kendince düşünebilen insan sayısı kadar estetik algı biçimi var olacaktır
Dünyanın muhtelif bölgelerinde yaşayan yoksul insanlara el uzatarak maddi - manevi yardım etmek
iyi niyetli insanlar için “
çok güzel bir davranış
” olarak yorumlanacaktır
Fakat maddeci dünya görüşünü benimseyen ve “
Herkes hak ettiği gibi yaşar
” düşüncesiyle hareket eden bazı kişiler için bu davranış gereksiz ve anlamsız olarak algılanabilir
Denizin yüzlerce metre dibinde hiç kimsenin görmediği canlı türlerini anlatan bir belgeselin
insanların içindeki keşfetme ve merak etme duygusunu uyandıracağı için güzel bir görüntü olarak algılanması olasıdır
Fakat kimilerince bu durum
zamanı boşa geçirmemize neden olacak korkunç bir görüntü olarak yorumlanabilir
Her insana haz vereceğini
onda güzel duygular uyandıracağını düşündüğümüz olay ve varlıklar bile
kişisel kabuller ölçüsünde farklı biçimlerde algılanabilmektedir
İşte insanlar arasında güzellik anlayışının böyle farklılık göstermesinin nedeni
herkesin olay ve varlıkları kendi duygu
düşünce ve hayal dünyasına göre yorumlamasından kaynaklanmaktadır
Bazen gökte süzülen bir kuşun kanat çırpışı
evlerin çatısından yükselen bacalar veya bunlara benzer sıradan durumlar
hayallerimizde çok farklı şekillere girerek bizim için anlam kazanır
Kimilerince her zaman karşılaşabileceğimiz
bakıp geçmemiz gereken durum ve olaylar
algı ve duyumsayış ile yaşanılan zamanı anlamlandırma çabasına giren kişiler için tasavvur edemeyeceğimiz ölçüde simgeler hâline gelebilir
Denizi bir “
bilgi hazinesi
”
aslanı “
güç ve asalet
”
kendi aralarında oyun oynayan çocukları “
geçmişe özlem
”
gün batımı manzarasını “
zamanın değeri
” ile özdeşleştiren anlayış
sıradan durumları madde ve durumun derin yapısını ortaya çıkaran simgeler örüntüsü ile bir estetik algıya dönüştürmektedir
İnsanların farklı güzellik anlayışlarına sahip olmaları bir bakıma resim tablolarını yorumlamaya benzer
Ressamın o tabloyu hangi ruh hâliyle ortaya koyduğunu
renklerin ve simgelerin ne amaçla yan yana getirildiğini düşünürken
insanların estetik algıları yine işin içine girer
Herkes kendince bir anlam çıkarır resimdeki üç beş çizgiden
Çizgilerin oluşturduğu bütünü bazen hayallerimizde kurgular
kendimize yaklaştırırız
Bazen alabildiğince soyutlaştırıp
derin anlamlar yükleriz resme
İşte mutlak bir doğruyu
değeri veya güzelliği yansıtmayan bir tablo
onu yorumlayan kişilerin hayal gücü oranında değer kazanır
Evrensel bir güzellik olgusu olsaydı
o olguyu anlatan “
güzel
” bir tablo için tüm insanların aynı yorumu yapıyor olması gerekirdi
Bugüne kadar tüm insanlarda aynı çağrışımları yapacak
aynı duyguları uyandıracak bir tablo ortaya konulmadığına göre
mutlak ve evrensel bir güzellikten bahsetmek mümkün değildir
Özetle kişilerin duygu
düşünce ve hayal yapılarının farklı olması nedeniyle herkesin kendine özgü bir estetik algısı bulunmaktadır
Bu nedenle evrendeki türlü varlık ve olaylar üzerinde
estetik açıdan “
güzel
” veya “
kötü
” olarak kesin kanaatler ortaya koymak mümkün değildir
Ayrıca insanların varlık ve olayları içinde bulundukları hâle göre değerlendirmeleri de
mutlak bir güzelliğin var olamayışının nedenlerinden biridir
Bu nedenle “
güzellik
” kavramı insanların duygu ve hayal gücü ölçüsünde değer kazanan göreceli bir kabulü karşılamaktadır
Netten Alinti
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul