Konu
:
İstiklal Marşının Altıncı Kıtasının Anlamı Nedir?
Yalnız Mesajı Göster
İstiklal Marşının Altıncı Kıtasının Anlamı Nedir?
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
İstiklal Marşının Altıncı Kıtasının Anlamı Nedir?
İstiklal Marşının 6
Kıtasının Anlamı Nedir?
Bastığın yerleri "toprak" diyerek geçme
tanı:
Şair yine o kişiye sesleniyor
Bu mısrada ‘toprak’ kelimesi tırnak işareti içinde gösterilmiştir
Bu tırnak işareti imla ve dilbilgisi kurallarında başkasına ait bir söz o kişinin diliyle anlatılırken kullanılır
öyleyse ‘toprak’ ifadesi şiirde sözü edilen kişiye aittir
Bu mısradan anlıyoruz ki o kişinin milli manevi duyguları zayıftır
Belki de o kişi geçmiş hayatı
yaşadığı zorluklar yüzünden isyankâr bir kişiliğe
düşünceye bürünmüş vatan
millet sevgisini yitirmiş dini inancını da kısmen kaybetmiştir
Tekrar belirtmeliyim ki ‘toprak’ kelimesi mısrada tırnak içinde geçmektedir
bu da gösteriyor ki o kişi bastığı yerlere toprak demekte vatan toprağına dini
milli
manevi
bir anlam yüklememektedir
En azından bu duyguları çok zayıflamış
çok zayıftır
Ama şair o kişide bir heyecan uyandırmaya çalışmaktadır
Geçmiş mısralardaki tahlillere bakarsak ve tahlilleri anlarsak
o kişi de bir anlık kıpırdanma olduğunu
inançlarını
değerlerini tümüyle yitirmediğini de anlarız
Hala o kişide bir cevher mevcuttur ve şair bu cevheri çıkartmak istemektedir ve bu yüzden ona ‘tanı’ diyerek onu bu amaca sevk etmeye çalışmaktadır
O kişinin bastığı yerler
yani doğduğu yaşadığı ülke kesinlikle Türkiye toprakları olmalıdır çünkü şiirden
yapılan tahlilden bu sonuç çıkar
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı
Şair o kişiye seslenmeye devam ediyor
‘ düşün’ diye seslenerek o kişiyi tefekkür etmeye çağırmakta o kişinin kendisine gelmesini istemektedir
Mısra
Türk vatanının bağımsızlığı
Türk milletinin huzuru
güvenliği için şehit düşen Mehmetçiklere değinmekte o kişiye bunu hatırlatmaktadır
Bu hatırlatma çok vurgulu bir şekilde yapılmaktadır
O bazı şehitler kefensiz defnedilmiş
kefenle defnedilmek bile onlara nasip olmamıştır
şehitlerin kefensiz yatmaları yürek burkucudur
Türk tarihine baktığımız zaman
gerçektende sayısız fedakârlık örnekleri buluruz
Kurtuluş harbine baktığımızda da imkânsızlıklar içinde olunmasına rağmen Mehmetçiğin fedakârlığı
azmi ve kahramanlığı sayesinde anayurdun her yanından düşman sökülüp atılmış vatan savunması yerine getirilmiştir
Bu sayede bugün özgür ve saygın bir hayat sürdürüyoruz
Aksi halde bir sömürge ülkesi olur ya da anayurt parçalara ayrılır
bağımsız TC’den söz edemezdik
Bugün kefensiz yatan şehitler sayesinde bağımsız bir ulusuz
Kurtuluş harbinden sonra da Türkiye’nin güneydoğusunda ve Kıbrıs’ta binlerce şehit verilmiştir
Sen şehit oğlusun
incitme
yazıktır
atanı:
Eğer şiirde yine bir tek kişinin anlatıldığından hareket edersek ki şiirde başka birçok şeyden de söz edilmektedir
bu mısrayı şiirin akışına göre ve bu bilgiyle çözebilir
anlayabiliriz
Şair yine o kişiye seslenmektedir
Acaba ‘ şehit’ ifadesinden kasıt Türk tarihinde savaşlarda şehit düşen askerler midir yani o kişinin manevi dedelerimidir
değilse o kişinin babası mı şehittir
Ben ikinci ihtimal üzerinde durmak istiyorum
Böylece şiirin gizemini çözebilir
şifresini kırabiliriz
Eğer o kişinin babası şehit olarak nitelendiriliyorsa ve bunu doğru olarak kabul edersek
o kişinin babası ya şehit olup ölmüştür ya da şiirde sözü edilen olaylar dizisinden sonraki bir tarihte belki de bir saldırıya uğrayıp şehit edilecektir ya da o kişinin babası şehitlik mertebesinde birisidir
Şiirde sözü edilen kişi de bu durumdan bir şeref kazanmış şair tarafından şehit oğlu sıfatıyla sıfatlandırılmıştır
Mısranın ikinci bölümünde ‘ata’ ifadesi yer alıyor
Acaba bu ifadede belirtilen ata Türk milletinin dedelerimidir
değilse o kişinin öz ya da manevi dedelerimidir
bu da değilse Türkiye cumhuriyetinin kurtarıcı
kurucu liderimidir
Ben daha uç bir yorumla üçüncü ihtimal üzerinde durmak istiyorum
M
Kemal Atatürk Türk milleti tarafından ata unvanıyla anılmaktadır
TBMM
Tarafından da Atatürk soyadına layık görülmüş ve bu soyad ona verilmiştir
Atatürk soyadı Türkün atası yani Türkün önderi
kurtarıcısı anlamına gelmektedir
Ve mısrayla Atatürk arasında bir bağ kurarsak: bu şafaklarda yüzen al sancak sönerse
yani bağımsızlık kaybedilirse ruhu incinecek olan M
Kemal Atatürk’tür çünkü Atatürk hayatını Türk milletinin bağımsızlığı ve refahına adamıştır
Eğer Atatürk’ün ismi bu marşta geçiyorsa acaba Atatürk manevi bir şahsiyet olabilirmi
yani Allah tarafından Türk milletine bir kurtarıcı
önder olarak gönderilmiş olabilirmi
Allah her 100 yılda bir
İslam ümmetine bir lider yani alim yani ‘müceddid’ göndermektedir
Konuyla ilgili bir hadis-i şerif şöyledir:
‘Gerçekten Aziz ve Celil olan Allah her yüz sene başında şu ümmetin dinini bidatten ayıracak
yenileyecek (ilim sahibi) bir zatı gönderir
’
Ama Atatürk bana göre askeri
siyasi
ekonomik alanda görev yapmış bir müceddiddir
Din müceddidi değildir
istisnai bir durum olarak farklı alanlarda hizmet yürütmüş
Müslüman bir ülkeyi
toplumu haçlı işgalinden kurtarmıştır Şiirde sözünü ettiğimiz manevi şahsiyetin doğum tarihi hicri 1400 yani miladi 1980 ise ki İslam kaynaklarında genel kabul böyledir
bundan güneş yılına göre bir yüzyıl geriye gittiğimizde miladi 1880 tarihine ulaşırız
Araştırmalarıma göre Atatürk’ün gerçek doğum tarihi aslında 1881 değil 1880’dir yani bu ihtimal kuvvetle muhtemeldir
Eğer müceddidler güneş asrına yani miladi asra göre gönderiliyorlarsa şiirde sözü edilen manevi şahıs aynı zamanda bir müceddid ise kendisinden bir önceki müceddidin 1880 yılında doğmuş olması gerekir ki bu da Atatürk’ün doğum tarihine denk düşmekte
bende Atatürk’ün bir müceddid olabileceği fikri uyandırmaktadır
Bu yorumu doğru kabul edersek ve Atatürk’ün isminin istiklal marşında dolaylı olarak geçtiğini kabul edersek müthiş bir sırrı daha ortaya çıkarmış oluruz
Müceddidler aynı zamanda seyyiddirler yani peygamber torunlarıdırlar
Öyleyse Atatürk Hz
Muhammet (SAS)’nin soyundandır ve hicri 14
asrın müceddididir
Bazı çevreler Bediüzzaman Saidi Nursi’nin hicri 14
asrın müceddidi olduğunu ileri sürmekteler
oysaki Bediüzzamanın kendi ifadesine göre kendisi seyyid değil kürttür
oysaki araştırmalarıma göre müceddidlerin seyyid olmaları gerekir
Bediüzzaman saidi nursi’nin verdiği bilgiye göre hicri 13
asrın müceddidi Mevlana Halid Cüneydi Bağdadi’dir
Onun doğum tarihide miladi 1778 yılı olarak bilinmektedir
Ama resmi kayıtlarda ve bilinen tarihte bir hata olabileceğini göz önünde bulundurursak Mevlana Halid’in doğum tarihinin 1780 yılı olabileceğini de düşünebiliriz
Bütün bu yorumlar sadece bir tahmin
yorumdur
kesinlik arz etmemektedir
çünkü kesin delillere sahip değilim fakat bazı ipuçlarından yola çıkarak tahmin yapıyorum
Müceddidlerin yani 12 imamın doğum tarihlerini tahmini olarak sıralarsak:
1 ) 19 Mayıs 780 m
(d
780 ö
855) : İmam-ı Ahmet Bin Hambel
2 ) 19 Mayıs 880 m
(d
879 ö
941) : Ebü'l-Hasen-i Eş'arî
3 ) 19 Mayıs 980 m
(d
--- ö
1062) : Muhammed Bin Selame El-Mısri
4 ) 19 Mayıs 1080 m
(d
1077 ö
1166) : Seyyid Abdülkadir-i Geylani
5 ) 19 Mayıs 1180 m
(d
1182 ö
1262) : İzzettin Bin Abdüsselam
6 ) 19 Mayıs 1280 m
(d
1281 ö
1338) : Hacı Bektaş-ı Veli
7 ) 19 Mayıs 1380 m
(d
1381 ö
1455) : Ebul Hasen Suyuti
8 ) 19 Mayıs 1480 m
(d
1483 ö
1567) : Ali Mütteki El-Hindi
9 ) 19 Mayıs 1580 m
(d
1583 ö
1661) : Seyyid Ahmed Bin Muhammed
10 ) 19 Mayıs 1780 m
(d
---- ö
1722) : Seyyid Nur Muhammed Bedevani
11 ) 19 Mayıs 1780 m
(d
1778 ö
1826) : Mevlana Halid-i Bağdadi
12 ) 19 Mayıs 1880 m
(d
1881 ö
1938) : Mustafa Kemal Atatürk
19 Mayıs 1980 m
(d
1980 ö
----) : Hz
Mehdi (as)
(Hz
Mehdi Allah’ın elçisidir
Sadece bir imam
müceddid değildir
Bu yüzden 12 imam arasında gösterilemez
)
Verme
dünyaları alsan da
bu cennet vatanı
Bu mısrada şair yine o kişiye seslenmektedir
Şiirin geneline baktığımızda
o kişinin milli manevi duyguları zayıftır
zayıflamıştır
Ama yinede içinde bazı değerli kırıntılar barındırmaktadır
büsbütün milli manevi duygularını yitirmemiştir
Şair ‘ verme’ diyerek o kişiye seslenmekte o kişiyi uyarmakta
o kişinin aslına dönmesini istemektedir
‘dünyaları alsan da’ derken
dünyalardan kasıt yaşadığımız dünya ve cennettir
bunu açarsak: o kişi hadis-i şeriflerde cennetle müjdelenmiştir ve bütün yeryüzünün melikesi
idarecisi başkanı olacaktır
Bu gerçekler hadis-i şeriflerde müjdelenmiştir
Şair bu gerçeklere şifreli olarak değinmektedir
Şair o kişiden ülkesine karşı taşıdığı olumsuz düşüncelerden vazgeçmesini istemekte
hiçbir nedenin bu olumsuz düşüncelerin haklı bir gerekçesi olamayacağını hatırlatmaktadır
Türkiye topraklarından şair
cennet diyerek söz etmekte ülkemizin güzelliğine dikkat çekmektedir
Bu vatan öyle güzel ve kutsaldır ki bu vatana ihanet o kişiye asla yakışmaz
böyle bir ihanet o kişinin aslına
soyuna
misyonunada yakışmaz
Çünkü bu vatan bağımsızlığını şehit kanlarıyla elde etmiştir
O kişinin görevide vatanın bağımsızlığı ve birliğini yaşadığı süre içinde korumaktır
yoksa her değere
paraya vs
ye vatanı
milleti değişmek değildir
Mısrayı düzyazıyla ifade edersek ‘Dünyayı da cenneti alsan da bu cennet vatanı hiçbirşeye değişme
’ cümlesi ortaya çıkar
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul