Konu
:
Tasvir Etme Nedir?-Nasıl Tasvir Edilir?
Yalnız Mesajı Göster
Tasvir Etme Nedir?-Nasıl Tasvir Edilir?
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Tasvir Etme Nedir?-Nasıl Tasvir Edilir?
Tasvir Etme Nedir?-Nasıl Tasvir Edilir?
Betimleme bir varlığın ya da manzaranın göz önünde canlanacak biçimde kendine özgü yönlerini belirterek söz ya da yazıyla anlatılmasıdır
Neler betimlenir
tasvir edilir? Gözle görebildiğimiz ya da hayalimizde canlandırabileceğimiz her şey
Elimize aldığımız bir kitap ya da kalem
oturduğumuz oda
pencereden bakınca dışarıda gördüklerimiz
bulunduğumuz semt
yaşa*dığımız kent
gökyüzü
bulutlar
dünya
evren
betim*lenebilir
Betimleme görülenlerin
gözlemlerin sözcüklerle anlatılmasıdır bir bakıma
Betimlemede mutlaka görsellik vardır
Varlığı gözle algılanan ayrıntılardan söz edilebilir
Yani betimleme gözleme dayanır
Yazar bir varlığı ya da manzarayı betimlerken niteleyici sözcüklerden yararlanır:
"Son derece sakin
sinek uçsa sesi duyulacak kadar sessiz bir odadayız
"
"Gözümüzün önünde uzayıp giden uçsuz bucaksız masmavi deniz ve çam ağaçlarına şarkı söyleten rüzgâr insana yaşama sevinci veriyordu
"
Betimleme bir
anın
bir durumun bir grup insanın fotoğrafının çekilmesidir
"Fotoğraf" betimlemeyi baş*ka tekniklerden -özellikle öykülemeden- ayırmak için anahtar kavramdır
Bir sınıf düşünelim
o sınıfın bütün sınıfa hâkim bir noktadan fotoğrafını çekelim
Fotoğ*rafta görünenlerin anlatılması betimlemedir
Bir öğren*ci defterine bir şeyler yazıyor
biri arkasına dönmüş
bir başkası dışarı bakıyor olabilir
Bunları anlatan cüm*leler betimlemeyi oluşturur
Betimleme tekniğinde sanatlı anlatım söz konusudur
Yazar sözcükleri mecaz anlamda kullanabilir
Betim*lediği durumla ilgili duygularını
beğenisini ortaya koya*bilir
Yazar
anlatım sırasında değişik söz sanatların*dan yararlanabilir
Örnek:
"Bulunduğumuz yer denizden bin beş yüz metre kadar yüksekte idi
Akcedil; ay iskelesinin önünde du*ran kayıklar
ağaçların arasındaki seyrek binalar iğne topuzu kadar ufaktı
Karşıda Burhaniye'nin arkasında yatan Madra dağları şekilsiz bir yığından ibaretti
Güneşin altında göz kamaştırıcı pırıltılarla yanan deniz
ta uzaklarda açıklı koyulu gölgelere bürünen Midilli Adası'na kadar uzanıyor
bunun sağ yanından geçerek
ufukta sisler içinde gökle birleşiyordu
Kazdağı'nın körfeze kadar yaklaşan eteklerini sayılamayacak kadar çok
her biri başka renk ve biçimde
irili ufaklı dağlar ve tepeler çevi*riyordu
Arkamızda Sarıkız
bu dağların en yüksek tepesi
ağaçsız başını
beyaz
bulutlara uzatıyordu
"(Sabahattin Ali)
Yazar bulunduğu yüksek yerden bakınca gördüklerini betimlemiş
Eğer aynı yeri bir başka yazar betimleseydi farklı bir betimleme ortaya çıkardı
Yazar gözlemle*rine duygularını katarak betimleme yapıyor
Söz sanatlarından (benzetme
kişileştirme
abartma) yarar*lanıyor
Anlattıklarının okurun gözünde canlanmasın sağlamaya çalışıyor
Betimleme
yazarın anlatımına ve duygularını katıp katmamasına göre ikiye ayrılır:
a) İzlenimsel Betimleme
Duyguların
öznelliğin ağır bastığı betimleme türüdür
Anlatılanlar kişiye göre değişen nitelikler ve ayrın*tılardır
"Sınıfın insanın içini karartan bir havası vardı
" cümlesinde kişiden kişiye değişen bir yargı söz konusudur
Aynı sınıfı bir başkası farklı biçimde algılayabilir
Yukarıda S
Ali'den alınan
parça
da bir izlenimsel betimleme örneğidir
Edebi yazılardaki betimlemeler genellikle izlenimsel betimleme örneğidir
Çünkü yazar gördüklerini du= ygu*larına bağlı olarak anlatır
anlatıma duygularını da katar
Aşağıdaki paragrafı okuyalım:
"Yeşil
yumuşak çimenlerin üzerine oturmuş
göz*lerinden birbiri ardı sıra yuvarlanan gözyaşları arasından bana bakıyor
Oturduğu yerdeki çimen*lerin sarı
yeşil parıltısı gözlerimi kamaştırdı
Gerideki bahçe duvarını gözden saklayan mor ley*laklardan etrafa hafif
serin bir koku yayılıyordu
" (Tektaş AĞAOĞLU)
Yazar
karşısındaki kişiyi ve oturduğu yeri kendi bakış açısı ile anlatıyor
Bu paragraf duyguların ön plana çık*tığı bir öznel betimleme örneğidir
ÖRNEK SORU:
Kenar mahalleler
Birbirine geçmiş
yaslanmış tahta evler
Kiminin kaplamaları biraz daha kararmış
kiminin balkonu biraz daha öne eğilmiş
kimi biraz daha çömelmiştir
Hepsi hastadır; onları seviyorum; çünkü onlarda kendimi buluyorum
Bu parçanın anlatım biçimi
aşağıdakilerden hangi*sine bir örnektir?
A) Betimleme (tasvir)
B) Tartışma
C) Açıklama
D) Öyküleme (hikâye etme)
E) Örnekleme(1987/ÖYS)
ÇÖZÜM:
Yazar bu kısa parçada kendisine yakın bulduğu kenar semtlerin evlerini tasvir ediyor
Evler için "çömelmiş" demesi
evlerin hasta olduğunu söylemesi duyguların etkisiyle söylenen ayrıntılardır
Kısacası bu kısa para*graf güzel bir öznel (izlenimsel) betimleme örneğidir
(Cevap A)
b) Açıklayıcı Betimleme
Yazarın
anlatıma duygularını katmadan gözlemlerini nesnel biçimde anlattığı betimleme türüdür
Açıklayıcı betimlemenin örneği olan yazılarda yazar
alabildiğine nesnel davranır
gözlemlerini anlatırken kendinden bir şeyler katmamaya özen gösterir
Aşağıdaki paragrafı gözden geçirelim:
"Bu küçük yerleşim merkezindeki tüm caddeler
merkezinde hükümet konağının bulunduğu mey*dana çıkıyordu
Hükümet konağı en azından yüz yıllık bir taş yapı idi
Onun tam karşısında
hükümet konağına göre çok
yeni
sayılabilecek belediye binası yer alıyordu
Belediye binası ile Şehir Parkı birbirine bitişikti
Parkın içinde
yaz - kış yeşilliğini koruyan elliye yakın büyük çam ağacı vardı
İlçede*ki iki bankanın reklam amaçlı koyduğu banklar bu ağaçların altında duruyordu
"
Bu parçada öznel olarak nitelendirilecek hiçbir ayrıntı yok
Anlatımda kesin
objektif bilgilere yer verilmiş
Anlatılanların kişiye göre değişen bir yanı yok
Şimdi de bir coğrafya kitabından alınan aşağıdaki parçayı inceleyelim:
"İstanbul'da beklenmeyen bir şekilde nüfusun art*ması ve buna bağlı olarak gecekonduların çoğal*ması altyapının kurulmasını zorlaştırmakta
su
yol gibi sorunlar çözümsüz kalmaktadır
Kentlerin dokusunda önemli değişmeler görülmektedir
İstan*bul'un eski semtleri olan Beyoğlu
Sirkeci
Emi*nönü ve Beyazıt'ta taş ve ara sokaklarda ahşap binalar
birbirlerini kesen dar sokak ve caddeler yer almaktadır
Bakırköy
Caddebostan
Etiler
Nişantaşı
Levent gibi yeni semtlerde çoğu kez doğrusal uzanış gösteren ve birbirlerini dik olarak kesen cadde ve sokaklar vardır
Ataköy
Bahçeşehir gibi planlı olarak kurulan semtlerde daha düzenli caddeler yer almakta
çok katlı binalar ya*pılmaktadır
"(Prof
Dr
ibrahim ATALAY)
Yazar
istanbul'la ilgili gözlemlerini kendi alanı açısın*dan duygusallıktan uzak bir anlatımla ortaya koymuş*tur
Yazar
kendi bakış açısı ile ama öznel olmayan bir üslupla betimleme yapıyor
Oldukça yalın
gerçeğe uygun
sanatl söyleyişlere başvurulmayan bir anlatım söz konusu
İnsanla
kişi tasvirleri ile ilgili betimlemelere "portre" denir
Portre
fiziksel (tensel) portre ve ruhsal (tinsel) portre olarak ikiye ayrılır
Fiziksel portrede kişinin görünümü boyu
yüzü
saçı
giyimi anlatılır
Ruhsal portrede ise kişilik özellikleri; karakteri
içtenliği
zevk*leri anlatılır
Ruhsal portrede
varlığı göz ile anlaşılan görsel ayrıntılar bulunmayabilir
"Cana yakın biri olduğu
sıcacık ses tonundan anlaşılırdı
" cümlesi ruhsal portre ile ilgili bir ayrıntıdır
bu ayrıntıda gözlem söz konusu değildir
ÖRNEK SORU:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde betimleme yoktur?
A)Söylenenleri hiç duymuyormuşçasına dalgın
düşünceli bir tavırla işini yapmayı sürdürdü
B)Artık bahar geldi derken birdenbire hava bozmuş;damlar
sokaklar
kırlar
karla örtülmüştü
C)Az konuşan
doğruyu söyleyen
söylediğini tartan bir insandı
D)İçli
çok duygulu bir adamdı
konuşurken hem ağlar hem ağlatırdı
E)Benim gibi babamın da dedemin de çocukluk ve ilk gençlik günleri bu konakta geçmişti
(1993/ÖYS)
ÇÖZÜM:
B seçeneğindeki cümlede dış dünya betimlenmiştir
A
C ve D'deki cümleler kişi betimlemesi (portre) ile ilgilidir
C ve D seçeneklerindeki cümleler özellikle ruh*sal portre ile ilgilidir
Bu seçeneklerde yer alan ayrın*tılar görsel değildir
A'da görsellik vardır; dalgın ve düşünceli olması görerek fark edilir
E seçeneğindeki cümlede betimleme yoktur
Betimleme olması için sözü edilen kişilerin ya da konağın niteliklerinin sıra*lanması gerekir
(Cevap E)
Sanatsal Betimleme:
1
İzlenim kazandırmak amacıyla yazılır
2
Değişik duyulara seslenen
özel
ayrıntılar üzerinde durulur
3
Ayrıntılar sübjektif olarak verilir
4
Amaç sanat yapmaktır
Örnek metinler:s
91-92”İnce Memed” ve “Çarşı”
Açıklayıcı Betimleme:
1
Bilgi vermek amacıyla yazılır
2
Genel ayrıntılar üzerinde durulur
3
Ayrıntılar objektif (olduğu gibi)olarak verilir
4
Amaç sanat yapmak için değil
bir konu hakkında bilgi vermektir
5
Değişik duyulara seslenen özel ayrıntılar üzerinde durulmaz
6
Betimlenecek varlığa kişisel duygu ve düşünceler katılmaz
Betimleme Nedir
betimleme:
bir ortamı
olayı
varlığı
imgeyi ve kavramı özel niteliklerini canlandıracak biçimde yazı ya da sözle anlatma
Betimleme (tasvir Etme)
Betimleme
varlıkları en belirgin özellikleriyle tanıtma
göz önünde canlandırma işidir
Başka bir deyişle
”varlıkların
sözcüklerle resmini yapmaktır” tır
Kişi
çevresindeki maddi varlıklardan (ev
hayvan
insan
kitap
orman…) ayrı düşünülemez; yani maddi varlıklardan soyutlanamaz
Bizi kuşatan
ilişkide olduğumuz varlıklar
üzerimizde türlü izlenimle bırakırlar
Bu izlenimleri
başkalarına da duyurmak
anlatmak isteriz
beğendiğimiz bir öğretmenimizi
gördüğümüz bir köyü
yeni bir aracı… çevremizdekilere tanıtmak; gereksinimi duyarız
İşte
türlü varlıklara özgü izlenimlerimizi çevremizdekilere anlatabilmek için ”betimlemeden” yararlanırız
Betimleme; hem konuşmada
hem de yazmada başvurduğumuz bir anlatım biçimidir
”Açıklama”
”öyküleme” gibi ”betimleme” nin de günlük yaşamımızdaki yeri büyüktür
Betimleme
bir konuşmadaki ya da yazıdaki olayların yerini
kişilerini; olayla ilgili hayvanları
eşyaları
görünümleri… tanıtmak
göz önüne sermek; anlatımı kuruluktan
tekdüzelikten (monotonluktan) kurtarıp canlı
etkili kılmak için başvurulması zorunlu bir anlatım biçimidir
Bu işleviyle betilemeden
konuşmada da
yazmada da sık sık yararlanırız
Aşağıdaki parçaya bu açıdan bakalım
”Derken kız büyüyüp serpilmiş
Aklı başında bir ergen oluvermiş
Bele dek saçlar
elâ gözler
yavru balaban bakışlar
Ağzı oğul balı
yanakjları al kiraz
Dudakları lokum
boyu selvi
Sanırsın bir peri
Yüzü güleç
dili tatlı
iyiliklerin meleği
Ama çekememişler komşu kızlar bunu
başlamışlar eğlenmeye
”oduncunun kızı
işçi kızı” demeye… Asaletin ölçüsüymüş zenginlik o devirlerde”
Betimlemede Gözlemin Önemi
Başarılı betimleme yapabilmek için varlıklara bakmak yani gözlem yapmak gerekir
Gözlem; görme
işitme
koklama
dokunma
tatma organlarımızla sağladığımız duyumların tümüdür
Duyu organlarımız aracılığıyla varlıkları incelemek
onların
benzerlerinden ayrılan yanlarını seçmek
betimlemenin ilk koşuludur
Özdeş varlıkların birbirlerine benzeyen yanları bulunduğu gibi
ayrılan yanları da vardır
Sözgelimi
bütün okulların yapısı
bahçesi
derslikleri
öğrencileri
öğretmenleri
hizmetlileri… vardır
Ama
hiçbirininki diğerlerine benzemez
Bu nedenle
tüm kaygımız
betimleyeceğimiz varlıkların kendilerine özgü
göz alıcı
ilginç yanlarını bulup ortaya çıkarmak olmalıdır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul