Konu
:
Tanzimat Edebiyatının Genel Özellikleri Nelerdir?
Yalnız Mesajı Göster
Tanzimat Edebiyatının Genel Özellikleri Nelerdir?
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Tanzimat Edebiyatının Genel Özellikleri Nelerdir?
Tanzimat Edebiyatının Genel Özellikleri Nelerdir?
Prof
Ahmet Hamdi Tanpınar;Tanzimat ve ondan sonra gelişen edebi cereyanları inceleyebilmek için Türk toplumunu etkilemiş bir kaç realite üzerinde durmak gerektiğini belirtir
Zira Tanzimat edebiyatı bir medeniyet değişmesinin bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır
Bunu gözden uzak tutmamak gerekir
Tanzimat ve sonrası dönemlerde Türk toplumunu etkileyen sosyal ve kültürel olaylar aynı zamanda edebiyatımızın da değişmesi ve yenileşmesine ortam hazırlamıştır
Bu önemli olaylar şunlardır:
1- 1839′da ilan edilen Tanzimat Fermanı
2- 1876 ve 1908 birinci ve ikinci meşrutiyet denemeleri
3- 1918 imparatorluğun dağılışı ile 1923′te Cumhuriyet ilanı ve Ankara’nın başkent oluşu
Bu önemli siyasi olaylar ve demokrasi denemelerinin her biri genellikle bir edebi hareketin başlangıcı ve gelişme ortamı olmuşlardır
19
asır Osmanlı İmparatorluğu’nun gerileme ve çöküş devridir
Büyük fetihler artık gerilerde kalmıştır
Ordular yenilgilerden kurtulamaz olmuştur
III
Selim devrinde ilk kez orduda yapılan ıslahat hareketleri ile Avrupa’nın teknik ve kültürel üstünlüğü anlaşılmış ve imparatorluk yönünü batıya çevirmek zorunda kalmıştır
İşte Tanzimat edebiyatına verilen isimde 3 Kasım 1839′da Reşit Paşa tarafından ilan edilen ve Gülhane Hattı Hümayunu da denilen yenileşme beratının yürürlüğe konmuş olmasından doğmuştur
Bu olay daha sonraları Tanzimat Fermanı olarak adlandırılacak
gerek siyasi alanda gerek edebi ve toplumsal hayatta batıya yönelmenin resmi bir belgesi sayılacaktır
Edebiyat Tarihçilerimizde 1839 yılını Tanzimat edebiyatının başlangıcı olarak kabul edeceklerdir
Tanzimat dönemiyle yeni açılan mekteplerde öğretimin Türkçe’ye dönmesi
gazeteciliğin başlaması ve garp etkisiyle beraber gelişen milli şuur sonucunda yepyeni bir ortam doğmuştur
Tanzimat edebiyatı dediğimiz edebi yenileşme ister istemez toplum bünyesinde ki bu değişmelere
uyanan yeni fikir akımlarına paralel olarak ortaya çıkmış
yeni bir medeniyet değişiminin sonucu olarak gelişmiştir
Tanzimat dönemiyle birlikte edebiyatımızda sosyal ve siyasal konular günlük olaylar tartışma alanına çekilmiştir
Tanzimat edebiyatının ilk nesli olan Şinasi
Ziya Paşa
Namık Kemal’in amaç bakımından gayretleri aşağı yukarı aynıdır
Bu ilk nesil birbiri ardından ve birbirlerini bütünleyen çalışmalarıyla Türkiye’de siyasi Tanzimat devriyle ölçülmeyecek kadar geniş bir aydınlar sınıfı yetiştirmişlerdir
Asıl yaptıkları iş ise Türkçe’nin gelişmesine gösterdikleri çaba olmuştur
Bilhassa Şinasi’nin (1826-1871) çıkarmış olduğu Tasvir-i Efkar gazetesi çevresinde uyandırdığı halkçı dil hareketi ve peşinden gelenlerin getirdiği yeni edebiyat anlayışı bunda önemli bir rol oynamıştır
Aynı zamanda Tanzimat edebiyatının kurucusu sayılan Şinasi şiirde ilk defa eski şekiller içinde yeni kavramları kullanmıştır
Namık Kemal ise daima geniş yankılar uyandıran eserler yazmış
neslinin en gür sesli şairi ve dava adamı olarak görülmüştür
Ziya Paşa divan şiiri geleneğini sürdürmesine rağmen
siyasi ve sosyal düşünceler
halk dilinin yazı dili olmasını savunan fikirleriyle arkadaşlarının ortak ülkülerine katılmıştır
Tüm bu yapılmak istenenlere rağmen Tanzimatçılar beş asır devam eden divan edebiyatı geleneğinden tam olarak kurtulamamışlardır
Bu ilk neslin genel sanat felsefesi “toplum için
vatan için
hürriyet ve halk için sanat” anlayışı olmuştur
Tanzimat edebiyatının birinciler kadar kavgacı olmayan ikinci nesli diyebileceğimiz Hamit
Ekrem ve Samipaşazade Sezai gibilere gelince;bunlar ustalarının izinde yürümekle beraber
siyasi ortamın ve devlet yönetimindeki baskının Tanzimat’ın ilk yıllarına oranla ağırlaşması sonucu “Toplum için sanat” felsefesini bırakıp “Sanat için sanat” görüşünü benimsemişlerdir
Tanzimat Edebiyatının bu iki nesli arasında Namık Kemal
Şinasi
Abdülhak Hamit gibi güçlü temsilcileri yetişmiş olmasına rağmen
o yıllarda son çırpınışlarını gösteren eski edebiyatla
tutunmaya çalışan yeni edebiyat boğuşma halindedir
Bu devirde okuyan ve yazan kitle arasında eski edebiyata bağlı olanlar hala kabarıktır
Buna rağmen yeni neslin görüşleri bilhassa bizim için tamamen yeni olan gazete yazıları
roman
tiyatro
eleştiri gibi nesir çeşitlerinde daha kısa zamanda ve kolayca zafere erişir
Tanzimat Edebiyatının Genel Özellikleri:
a
Tanzimat edebiyatı sanatçıları
Divan edebiyatında bulunan şiir
tarih
mektup
v
b gibi edebiyat türlerini Batı anlayışına göre yenileştirmişler; ayrıca
Divan edebiyatında hiç bulunmayan makale
tiyatro
roman
hikaye
anı
eleştirme
v
b
gibi yeni edebiyat türleri getirmişlerdir
b
Tanzimat edebiyatının özellikle ilk devirlerinde yetişen sanatçıların çoğu (Ziya Paşa
Namık Kemal
v
b…) Montesquieu
Rousseau
Voltaire
v
b
gibi Fransız devrimci yazarlarının etkisi altında kalarak
makale ve şiirlerinde zulme
haksızlığa
hırsızlığa
geriliğe karşı şiddetli bir dille mücadeleye girişmişler; vatan
millet
hürriyet
hak
adalet
kanun
meşrutiyet
v
b
gibi kavramları memlekete yaymaya çalışmışlar
“toplum için sanat” anlayışını benimsemişlerdir
Tanzimat edebiyatının ikinci devrinde yetişen sanatçılar ise (Recai-zâde Mahmut Ekrem
Abdülhak Hâmit
Sami Paşa-zâde Sezai v
b
) toplum işlerine daha az karışmışlar
“sanat için sanat” anlayışını benimser görünmüşlerdir
c
Çoğu Fransız edebiyatını örnek olarak alan bu sanatçıların bir kısmı Klasisizm (Şinasi
Ahmet Vefik Paşa
Ali Bey
v
b
)
bir kısmı da Realizm (Recai-zâde Mahmut Ekrem
Sami Paşa¬zâde Sezai
Nabi-zâde Nâzım
v
b
) akımlarının etkisi altında eserler vermişlerdir
ç
Tanzimat edebiyatı
Divan edebiyatının tersine olarak
seçkin kişiler için değil
halk için meydana getirilen bir edebiyat olmak iddiasıyla ortaya çıkmıştır
Bu görüşü benimseyen sanatçılar (Şinasi
Ziya Paşa
Namık Kemal
Ahmet Mithat
Ali Bey
v
b
) özellikle makale
tiyatro
anı
kısmen de roman türlerinde bu yolda eserler vermişlerdir
Tanzimat edebiyatının ikinci devrinde yetişen bazı sanatçılar ise (Recai-zâde Mahmut Ekrem
Abdülhak Hamit
v
b
) bu amaçtan uzaklaşmış görünmektedirler
d
Bu görüşün bir sonucu olarak
dilin sadeleşmesi
konuşma dilinin yazı dili haline gelmesi düşüncesi savunulmuştur
Tanzimat edebiyatının başlıca sanatçıları (Şinasi
Ziya Paşa
Namık Kemal
Ahmet Mithat
Ahmet Cevdet Paşa
Şemseddin Sami
v
b
) dil konusunda böyle düşünmekle birlikte
hiçbiri eski alışkanlıklarından kurtulup da büsbütün konuşma diliyle yazmış değildir
Sade dil
daha çok
tiyatro; anı
mektup
bir dereceye kadar da makale ve romanlarda kullanılmıştır
Tanzimat edebiyatının ikinci devrinde yetişen sanatçıların bir kısmı ise ( Recai-zâde Mahmut Ekrem
Sami Paşa-zâde Sezai
özellikle Abdülhak Hamit) konuşma dilinden epey uzaklaşmışlardır
e
Tanzimat edebiyatında en önemli yenilik
nesirde
anlatımın kuruluşunda görülmüştür
Bu edebiyatta söz hüneri göstermek değil
birtakım düşünceleri halka yaymak amacı güdüldüğünden
“seci” ler atılmış
asıl düşünce ile ilgisi bulunmayan doldurma sözlere yer verilmemiş
düşünceler sayfalarca süren uzun cümleler yerine kısa cümlelerle anlatılmaya çalışılmıştır
f
Tanzimat edebiyatı nazmında şiirin konusu genişletilmiş
günlük hayatla ilgili her türlü olay
duygu ve düşünce şiir konusu olarak seçilmiştir;
İlk zamanlarda Divan edebiyatı nazım biçimlerinin dışına pek çıkılmamış
yeni düşünceler eski biçimler içinde söylenmiş (Ziya Paşa
Namık Kemal v
b
) ise de sonraları eski biçimler büsbütün bırakılarak yeni biçimler kullanılmaya başlanmıştır (Recai-zâde Mahmut Ekrem
özellikle Abdülhak Hamit
v
b
) ; yeni nazım biçimleri ilkin Fransızca’dan yapılan manzum çevirilerde görülmüş
telif şiirlerde çok sonra kullanılmıştır; beyitlerin başlı başına birer bütün olmasıyla yetinilmeyip
bütün mısralar aralarında bir anlam bağı bulunmasına
Divan şiirindeki “parça güzelliği” anlayışı yer yine şiirin baştan sona kadar belli bir düşünce etrafında gelişmesine; yani “konu birliği” ne ve “bütün güzelliği” ne önem verilmiştir: genel olarak aruz vezni kullanılmakla birlikte
Türk’lerin tabiî ve ulusal vezninin hece vezni olduğu anlaşılmış
bu vezinle yazmaya tarafçılık edilmiş (Ziya Paşa
Namık Kemal
Ahmet Cevdet Paşa v
b)
fakat bu istek geniş bir akım halini alamamış
sadece birkaç sanatçı (Ethem Pertev Paşa
Ziya Paşa
Namık Kemal
Ahmet Vefik Paşa
Abdülhak Hâmit
Recai-zâde Mahmut Ekrem v
b
) tarafından girişilen birkaç deneme ile yetinilmiştir
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul