Konu
:
Öykü-Hikaye Nedir? Öykü-Hikaye Hakkında
Yalnız Mesajı Göster
Öykü-Hikaye Nedir? Öykü-Hikaye Hakkında
08-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Öykü-Hikaye Nedir? Öykü-Hikaye Hakkında
Öykü-Hikaye Nedir? Öykü-Hikaye Hakkında
Gerçek
ya da düş ürünü bir olayı aktaran kısa düz yazı şeklindeki anlatıdır
Kısa oluşu
yalın bir olay örgüsüne sahip olması
genellikle önemli bir olay ya da sahne aracılığıyla tek ve yoğun bir etki uyandırması ve az sayıda karaktere yer vermesiyle roman ve diğer anlatı türlerinden ayrılır
Öyküde
olayın geçtiği yer sınırlı
anlatım özlü ve yoğundur
Karakterler belli bir olay içinde gösterilir
Bu karakterlerin de çoğu zaman sadece belli özellikleri yansıtılır
Konu tümüyle düş ürünü olabilir
ya da son derece gerçekçidir
Genellikle ironik bir rastlantı yoluyla yaratılan özel bir an üzerindeki yoğunlaşma sürpriz sonlara olanak verir
Eski Yunan’daki fabl ve kısa romanslar
Binbir Gece Masalları öykünün habercileridir
Ama öykü ancak 19
yüzyılda romantizm ve gerçekçilik akımlarının yaygınlaşmasıyla edebi bir tür haline gelebildi
Edgar Allan Poe
’nin Grotesk ve Arabesk öyküleri adlı eseriyle yalnızca Amerika Birleşik Devletleri’nde değil Avrupa’da da etkili oldu
Almanya’da
Heinrch von Kleist
ve
E
T
A
Hoffmann
psikolojik ve metafizik sorunları öykülerinde masalsı bir anlatımla yansıttılar
20
yüzyıla girildiğinde öyküler ilk kez genellikle gazete ve dergilerde yayınlanıyor ve bu yüzden gazeteciliğe özgü yerel renkler taşıyordu
Bret Harte
’nin öyküleri
Ruyard Kipling
’in Hindistan’daki yaşamı anlatan öyküleri
Mark Twain
’in Missisippi öyküleri bu özelliktedir
Rusya’da
Gogol
Dostoyevski
Turgenyev
ve
Çehov
’un öyküleri
öykü türünün edebi eserler arasında sağlam bir yere oturmasına büyük katkı sağladı
Türk edebiyatında öykü
Türk edebiyatında Batılı anlamdaki ilk öyküler Tanzimat döneminde yazıldı
İlk öykü yazarları
Ahmed Midhat
Emin Nihat
Samipaşazade Sezai
ve
Nabizade Nazım
’dı
Türk öykücülüğünü yetkinliğe kavuşturan yazar ise
Halit Ziya Uşaklıgil
oldu
Edebiyat-ı Cedide döneminde yalın diliyle dikkat çeken Uşaklıgil
titiz gözlemciliğiyle gerçekçi öykü geleneğini başlatan yazardır
Bu dönemin diğer yazarları
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Mehmet Rauf
Hüseyin Cahit Yalçın
Ahmet Hikmet Müftüoğlu
ve
Saffeti Ziya
idi
2
Meşrutiyet’in ilanından sonra gelişen
yeni
edebiyat akımıyla birlikte öyküde toplumsal ve siyasi sorunlar işlenmeye başladı
Türkçe’de yabancı sözcüklerin temizlenmesi
yazımda konuşma dilinin hakim olması
taşra yaşamının gerçekçi bir üslupla edebiyata taşınması gibi özelliklerle bilinen bu dönemde
Ömer Seyfettin
Türk öykücülüğünde yeri bir çığır açtı
Onu
Halide Edip Adıvar
Reşat Nuri Güntekin
Refik Halit Karay
izledi
F
Celaleddin
Selahattin Enis
Sadri Ertem
Cemal Kaygılı
Sabahattin Ali
Kenan Hulusi Koray
Nahit Sırrı Örik
Bekir Sıtkı Kunt
Mahmut Şevket Esendal
Cumhuriyet dönemi öykücülüğünü hazırlan isimlerdir
Cumhuriyet dönemi 1930’lar sonrasını kapsar
Bu dönemde alışılmışın dışında bir öykü
dünyası
kuran
Sait Faik Abasıyanık
Halikarnas Balıkçısı
(Cevat Şakir Kabaağaç)
diyalogların usta yazarı
Orhan Kemal
Mehmet Seyda
Samet Ağaoğlu
Sabahattin Kudret Aksal
Kemal Bilbaşar
Kemal Tahir
ve
Ahmet Hamdi Tanpınar
öykü yazarları olarak ön plana çıktı
Günümüzde Türk öykücülüğü
geniş
bir konu ve üslup zenginliğiyle sürmektedir
Başka bir kaynaktan Öykü - Hikaye
Gerçek ya da gerçeğe yakın bir olayı aktaran kısa düz yazı şeklindeki anlatıya öykü veya eski adıyla hikâye denir
Kısa oluşu
yalın bir olay örgüsüne sahip olması
genellikle önemli bir olay ya da
sahne
aracılığıyla tek ve yoğun bir etki uyandırması ve az sayıda karaktere yer vermesiyle roman ve diğer anlatı türlerinden ayrılır
Öyküde
olayın geçtiği yer sınırlı
anlatım özlü ve yoğundur
Karakterler belli bir olay içinde gösterilir
Bu karakterlerin de çoğu zaman sadece belli özellikleri yansıtılır
Konu tümüyle düş ürünü olabilir
ya da son derece gerçekçidir
Genellikle ironik bir rastlantı yoluyla yaratılan özel bir an üzerindeki yoğunlaşma sürpriz sonlara olanak verir
Eski Yunan’daki fabl ve kısa romanslar
Binbir Gece Masalları öykünün habercileridir
Ama öykü ancak 19
yüzyılda romantizm ve gerçekçilik akımlarının yaygınlaşmasıyla edebi bir tür haline gelebildi
Edgar Allan Poe’nin Grotesk ve Arabesk öyküleri adlı eseriyle yalnızca Amerika Birleşik Devletleri’nde değil Avrupa’da da etkili oldu
Almanya’da Heinrch von Kleist
ve E
T
A
Hoffmann
psikolojik ve metafizik sorunları öykülerinde masalsı bir anlatımla yansıttılar
20
yüzyıla girildiğinde öyküler ilk kez genellikle gazete ve dergilerde yayınlanıyor ve bu yüzden gazeteciliğe özgü yerel renkler taşıyordu
Bret Harte’nin öyküleri
Ruyard Kipling’in Hindistan’daki yaşamı anlatan öyküleri
Mark Twain’in Missisippi ve O
Henry’nin öyküleri bu özelliktedir
Rusya’da Gogol
Dostoyevski
Turgenyev ve Çehov’un öyküleri
öykü türünün edebi eserler arasında sağlam bir yere oturmasına büyük katkı sağladı
Türkiye’de öykü ya da hikaye kavramı diğer yeni türler gibi Tanzimat’tan sonra edebiyatımıza girmiştir
Öykünün bizdeki ilk gerçek temsilcisi olarak Ömer Seyfettin’i görmek mümkündür
Falaka
Başını Vermeyen Şehit
Pembe İncili Kaftan gibi dönemin sosyal olaylarını gözler önüne seren Ömer Seyfettin çok sayıda hikayesiyle Türkiye’de hikayeciliğin gelişmesine çok büyük katkı sağlamıştır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul