08-24-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Dinde Reform Çağrısı
Yeni Din Anlayışının Sacayakları
Sahih din anlayışının itaat, teslimiyet, hakka bağlılık ve bâtıldan yüz çevirme gibi temel direkleri olduğu gibi, yeni sapkın anlayışın da üzerine oturduğu temeller var Bunların en önemli üçünü ele aldık
Müslüman için İslâm, Kur’an-ı Hakim’de ortaya konan, Rasul-i Ekrem s a v tarafından en kâmil şekilde açıklanan ve uygulanan ilke ve hükümlerdir
Uymakla mükellef bulunduğumuz dinî hükümlerin aklî izahını hiçbir zaman yüzde yüz oranında yapamayız
Dünya insan için bir imtihan yurdudur ve müslüman, bu imtihan anlayışı içinde dinin hükümleri arasında kolay-zor, uygun-uygunsuz, devamlı-geçici… gibi ayrımlar yapmaz
(Hükmü Fıkıh ve Usul-i Fıkıh kaynaklarında belirtilmiş bulunan hususi durumlar bu çerçevenin elbette dışındadır ) “Allah ve Rasulü bir işte hüküm verdiği zaman müslüman erkek ve kadının o işte kendi istediğini seçme hakkı yoktur ” (Ahzâb, 36)
İnsanın değeri, takvası oranındadır; takva da ilme ve marifete bağlıdır İlimde ve takvada bizden üstün oldukları için Sahabe ve Selef kuşakları şayan-ı hürmettir
Burada öne çıkan “takva”, “itaat”, “teslimiyet”, “imtihan”… gibi kavramların modern İslâm anlayışında yeri yoktur Sözünü ettiğimiz anlayışın üzerine oturduğu sacayakları “akılcılık”, “kolaycılık” ve “değişim”dir
Bu üç ilke, dinin ve onun kaynaklarının yorumlanmasında en temel başvuru mercileridir aydın müslüman için Her ne ki bu üç ilkeden birine veya birkaçına aykırı düşer, mutlaka dışlanmalıdır ona göre
Eğer bu ilkelere uymayan şey bir Kur’an ayeti ise, onu türlü çeşit manevralarla yoruma tabi tutarak hükümsüzleştirir Rasul-i Ekrem s a v Efendimiz’in bir sözü veya uygulaması ise, önce “uydurma hadis” söylemini devreye sokar Bu tutmazsa onu da te’vil ederek meselesini kitabına uydurur
Bu ilkeleri biraz açacak olursak:
|
|
|