Yalnız Mesajı Göster

İbrahim Edhem..

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İbrahim Edhem..




ADI İbrahim Bin Edhem Bin Mansur, künyesi Ebü İshak Horasan'ın Belh bölgesinden, Sultan oğlu Sultan Belh Padişahıydı Bir gece tahtı üzerinde uyuyakalmıştı Gece yarısı sarayın tavanında birinin çatıyı gıcırdatarak yürüdüğünü duydu ve sıçrayarak bağırdı:
-Kimsin ve sarayımın tavanında ne arıyorsun? Çatıdaki sesin sahibi cevap verdi:
-Ben yabancı biri değilim, devemi kaybettim, onu arıyorum İbrahim iyice dehşete kapıldı ve:
-Sen deli misin, tavanda devenin işi ne? diye sordu, Tavandaki ses:
-Asıl deli sensin Zira altın taht ve atlas ipekler İçinde Allah'ı bulacağını sanıyorsun? dedi Bu sözler, O'nun kalbini haşyetle ve dehşetle doldurdu Kulağına bu sesin akisleri çınladı, durdu
AVA MERAKLIYDI Bir gün atıyla ve köpeğiyle avlanmaya çıktı Kaldırdığı avını kovalarken hatiften şöyle bir nida işitti:
"Ey İbrahim, sen bunun için mi yaratıldın ve bununla mı emrolundun?" geri döndü bakındı ve sesin sahibini aradı, fakat bir türlü göremedi Bu hal üç defa vaki oldu Bunun üzerine mana sultanlığını dünya sultanlığına tercih ederek gönül erleri yoluna girdi Sırtındaki saltanat libasını çıkardı ve yolda rastladığı koyun çobanına verdi Kendisi onun süf elbisesini giyerek Mekke'nin yolunu tuttu
Hasan Basri'nin meclîsine vardı ve tevbe etti Fırat Nehrinin kenarında bir zaviye yaptırdı Gündüzleri Hasan Basri'nin meclisinden ilim tahsil ederek, geceleri tamamıyla ibadetle geçirdi
Süfyan Sevri, Fudayl bin İyad, Şakik Beihî ve Malik bin Dinar gibi zahidlerle görüştü
Bütün ömrü boyunca orak biçmek ve bağ bekçiliği yapmak gibi işlerde çalışarak elinin emeğiyle geçindi
İMAM-1 AZAM'LA sohbetlerde bulundu Nitekim İmam-ı Azam'ı ziyarete geldiğinde bir kere İmam-ı A'zam kendisine:
"İbrahim Edhem Seyyidimiz ve Efendimizdir" diyerek iltifat etti İmam-ı Azam'ın talebeleri "O bu efendiliği ne ile elde etti?" diye sordular İmam Azam da: "O devamlı surette Hakk Teala ile meşgul, biz ise başka şeylerle" buyurdu
Derdi ki:
"Kalplerinizi Allah korkusuyla, cesetlerinizi Allah'a ibadetle meşgul edin Yüzlerinizi haya, dillerinizi zikr-i ilahi ile tenvir edin Gözlerinizi haramdan sakının"
* * *
Sehl bin İbrahim anlatıyor:
İbrahim bin Edhem'le dost idik Ben hastalandım Elinde bulunan herşeyi benim için harcadı Biraz iyileştiğimde iştahım açıldı Kendisinden yiyecek istedim Bu sefer bana eşeğini satarak yiyecek almış Hastalığım geçince "İbrahim, eşek nerde?" diye sordum;Sattım" dedi, "Öyleyse ben şimdi neye bineceğim" dedim "Sırtıma binersin kardeşim" dedi ve beni üç konak sırtında taşıdı
BİR ziyafete çağrılmıştı Davette bulunanlar çağrıldığı halde henüz gelmeyen bir zattan bahsederek: "Zaten o, çok ağır canlı bir adamdır" dediler İbrahim: "Vay başıma gelenlere! Nasıl oldu da insanların gıybet edildiği bir yere geldim" diyerek hemen orayı terketti ve üç gün hiçbir şey yemedi

DÜNYA SEVGİSİ Dünya hakkında şöyle öğüt verirdi:
"Hey kardeş! Dünyadan yüz çevir, çünkü dünya sevgisi insanı kör ve sağır yapar, zelil eder"
"İnsanlar arasına çokça karışmak dünya sevgisindendir İnsanlardan uzaklaşmak dünyayı terketme alametidir Eş ve dostunuzu azaltın, Allah dostluğuna yönelin"
"Sevgilinin hoşlanmadığını sevmek, sevgi alameti değildir Rabbımız dünyayı zemmetti; biz ise onu övmekle meşgulüz O dünyaya buğzetti biz ise onu sevmekle meşgulüz O bizi dünyadan zühde teşvik ediyor, biz ise şunu her şeye tercih ediyoruz" Sordular:
-Kalpler neden perdelenir?
-Allah'ın buğz ettiği şeyi sevmekten; dünyayı sevip, ona meyletmekten, oyun ve eğlenceye dalmaktan, ebedî hayat için ameli terketmekten
"Hırs ve tamaın azlığı sıdk duygusunu doğurur Çokluğu ise gam ve korkuyu arttırır"
O'na göre zühd üçtür:
1-Farz olan zühd, haramlardan sakınmaktır
2- Selametli olan zühd, şüphelilerden sakınmaktır
3- Faziletli olan zühd İse helaller de itidaldir
"Yiyeceğin helal ve temiz olsun da, zararı yok gece namazı kılma ve gündüz nafile oruç tutma" buyururdu
O'na göre şöhrete bel ve gönül bağlamamak da zühd alametiydi Şöyle buyururdu: "Şöhreti ancak Allah'a sadakatle bağlanmayanlar sever"

Alıntı Yaparak Cevapla