08-24-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Gelmesende Beklemek Var Olmaktır
Deniz kıyısında bir kayayım ben Taştan yapıldığım için sert derler vücuduma  Yorgun başımı gömdüm sularına 
Ve sesin içimdeki cehennemin alevlerine yağan sağanak gibiydi Kaptırdım varlığına taştan bedenimi 
Lodos ile başladı her şey ve meltem ile bitiyor Bitince sesin gidiyor kıyılarımdan Hastayım
Taştan alnımda bulamayınca ellerini, sabahlarıma ağlıyorum Doludizgin koşturuyordun kum tanelerinin yanına 
Oysa bana çarptığın anı kelimeleştiriyordum Ruhuma inecek adımlarının romanını işliyordum Sen nasıl bir dalgasın?
Kayaları umursamıyor, üstünden aşıp geçmiyorsun!
Oysa seni kucaklayabilmek için heyecanların karaltısını yaşıyorum
Sükunetin hırçınlığıma ihanet mi? Canıma işlemek istemiyorsun
Ve mezarıma kapanır gibi, sönen bir ışık gibi baktım gözlerine  
Dalgındın dalganı taşırmadın
Yalnız kalan cismim, belki de sert olduğumu söylediklerinden yine tek başınaydı
Hiç bir şey kıramıyordu, ezemiyordu beni  Kayaydım işte Bildiğin kayalardan
Ama farkına varamadığın bir yanım vardı Bana ulaşmadığın her zaman yaşlarımı yanı başına akıtırdım
Ben ulaşırdım sana Varlığım senin varlığının yanında bir
Okyanusları aşıp geldiğin zaman yosun tutan taraflarım ağlıyor ve terimi göz yaşı olarak sana sunuyorum
Dalgaların uğramıyordu ücra köşelerime  Varolmak beklemektir biliyorum Akşam yine uyuyamadım
Dalgın bakışlarını düşündüm Bir özleyiş ki sorma bana  Anlatamam bir söz olarak takdis etmek istemiyorum seni
Yanağıma sularını çalmadığın her gün gurbeti yaşıyorum Gece uyuyamadım Yıldızların nazarı değmişti tenine  
Kıskandım onları  Vahaların en muhteşemine rastlanmıştı onlar Sana ümitle bakmışlardı Ben ise , kendimi çölde buldum
Oysa bahçemdin benim Göz yaşlarımı bile kuruttum, beni baştan aşağı ıslat diye Her kopuş ayrılığın tehlikesiydi
Suskundun, ufkum aynana baktığımda genişlemiyordu Sessizliğini anlayamadım
İçini nereye taşırıyorsun? Taştan bir yüreğin pasını silmek için , yanlışlıkla yanından bile geçmiyorsun
Eriyen, dağılan benim Bin parçaya bölünüyorum Bedduadan kaçıyorsun sanki
Onun için ellerin bana uzanacakken kayboluyor Ölürsem, ölmeyeceksin
Ölmezsen, ben hiç ölmem Ki yokluğun öldüren bir yara  Sen nasıl bir dalgasın?
Kayaları, senin için akan ırmakları umursamıyorsun Hoyrat tavrın varlığımın nefesini kesiyor
Hastayım Gönlüme düşen aksin, taştan bedenimde Lodos bitiyor Gidiyor sesin, adımların çekiliyor
Bana çarptığın anı kaleme döküyorum yine Akşam uyuyamadım Herkesin kahkahayla güldüğü bir mevsimi evlendirdiler
Dalgalar ve kaya için daha erkendi Kaya sana susuzdu Bütün bunlar sevginin bir başka açıdan anlatılmasıydı
Sevgilerde dalgalar gibi değil mi? Ya bir şeyler getirirler ya bir şeyler götürürler Suyun tuzluluğuna yanmıyorum
Beni bir sarıp, bir bırakmana da yanmıyorum Getirdiklerin ve götürdüklerine de 
Getirdiğin bir çöp, götürdüğün benim parçam bile olsa  Yandığıma gelince 
Bir sana yanıyorum Ya her kaya benim gibi olmazsa! Gece yine uyuyamadım Lodos bitti
Senin için  ( ölmezsen hiç ölmem)
|
|
|