Konu
:
Maceraya Yolculuk
Yalnız Mesajı Göster
Maceraya Yolculuk
08-23-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Maceraya Yolculuk
Adrenalinizi artıracak
yeteneklerinizi sınamanıza fırsat verecek bir tatil programına ne dersiniz?
Gözünüzde büyütmeyin
Haftada iki gün düzenli spor yapıyor
sağlığınıza dikkat ediyorsanız siz de yaz aylarında rahatlıkla göllerin arasından yürüyerek Kaçkar Dağları'nı geçebilir
temmuzun ilk yarısında geceleri gökyüzünde yaşanan meteor şölenine tanıklık edebilirsiniz
Rehber eşliğinde Ağrı'ya tırmanıp
kanoyla Kızılırmak kıyılarını keşfedebilirsiniz
Atlas Dergisi
tatilde macera yaşamak isteyenlere beş alternatif rota öneriyor
Verçenik Kaçkar Geçişi
Doğa yürüyüşü yapan herkesin yaşaması gereken bir macera
Teknik hiçbir zorluğu yok
Ancak üst düzey dayanıklılık
sağlam psikoloji ve kondisyon gerektiriyor
Bu tür dağ yürüyüşlerinin en zor tarafı tüm etkinlik boyunca her gün kamp kurmak ve toplamak
Kamp malzemeleri ve yiyeceklerle birlikte sırt çantasının ağırlığının 20 kilonun altına düşmemesi de bir başka zorluk
Günlük yürüme süresi 8-10 saat arasında
Her gün 3000 metre civarında bir aşıttan geçiliyor
Yani yürüyüş oldukça yükseklerde yapılacak
Kamp yerleri kimi zaman bir dağın eteği
kimi zaman bir yayla
kimi zaman da muhteşem bir buzul gölünün kenarı olacak
Yüksek zirvelerin arasında 7-8 günlük aktivite yaşamınızda unutulmayacak muhteşem anılar bırakacak
Aktivite boyunca Kaçkar Dağı Milli Parkı boydan boya geçilecek
Rize sınırları içinde başlayan toplam 70 kilometrelik yürüyüş Erzurum topraklarında devam edecek ve Artvin'de sona erecek
Bu etkinliğe katılanların mutlaka doğa tecrübesi olması
uygun malzemesinin bulunması gerekir
Ancak yine de panço
yağmurluk
iyi bir uyku tulumu
yürüyüş batonu
fener
yedek pil
çadır
mat ve ocak asla unutulmaması gereken malzemeler
Unutulmaması gereken bir şey de yürüyüş başladıktan sonra Yusufeli'ne kadar bir daha alışveriş yapılamayacağı
Yaylada dostlukla karşılanacaksınız
Yürüyüşün ilk kampı Kaçkar Dağları Milli Parkı'nın en zorlu zirvesi olan Verçenik (3709 m) eteklerindeki Kapılı Göller'in kenarında
İkinci günün kamp yeri olan Sulak Göller birbirine kanallarla bağlı 3 adet gölden oluşuyor
Bunlar
Kaçkar Dağları Milli Parkı'nın en güzel gölleri
Yüksek zirvelerin arasında sıkışmış cennetten bir köşe sanki
Üçüncü kamp yeri olan Baş Yayla'da sadece bir beton bina bulunuyor
Yayla sakinlerinin cana yakınlığı sakın şaşırtmasın
Başyayla-Hacıvanak Yayla ve Hodiçur Aşıtı etabı bu etkinliğin en uzun etabı
Eğer bu etap bir günde bitmezse yapılacak tek şey bir mola daha vermek
Üçüncü kamp yeri olan Döner Göl bölgenin en büyük gölleri arasında
Buradan Kaçkar Dağları'nın en güzel görüntülerini izleyebilirsiniz
Dördüncü kamp yeri Davalı Yayla 2400 metre civarında
Bir sonraki kamp yeri olan Deniz gölünün arasında tam 950 metre rakım farkı var
Ancak eğim dik olduğu için mesafe fazla değil
Sabah erken yola çıkıldı mı akşama doğru Kaçkar Dağları'nın en büyük gölü olan Deniz Gölü'ne varılır
Burada bir gün fazla kalınarak Kaçkar Dağı'nın zirvesine çıkılabilir
Günlerdir dağlarda yürüyenler için küçük bir sırt çantasıyla zirveye çıkmak çok zor değil
Yeter ki rotayı bilen bir rehberiniz olsun
Deniz Gölü civarında iyice dinlendikten sonra sabah erken yola çıkılırsa
dağdaki bu son günü akşamında Yaylalar Köyü'ndeki Çamyuva pansiyonda sıcak bir duş ve temiz bir yatağa kavuşacaksınız
Dağdaki etkinlikler zamanında bitmeyebilir
Bu nedenle tüm planlarınızı dağda bir kaç gün daha kalacakmış gibi yapmakta fayda var
Pansiyon
Çamyuva Pansiyon (İsmail Altunay) Tel: 0466 832 20 01
Kaçkar Dağları'nda off road
Geleneksel evler
yardımsever köylüler
muhteşem bir doğa
zengin bir vahşi yaşam
Kimi zaman derin yarılmış kanyonların tabanında
kimi zaman da kanyonların tepesinde olağanüstü bir yolculuk
Dağların yüksek kesimlerine kadar uzanan yayla yollarını keşfetmek ayrı bir heyecan
Kaçkar Dağları off road heyecanı tatmak isteyenler için de farklı rotalar sunuyor
Verilen bu rotaların tümünde gecelemek için pansiyon veya otel bulmak mümkün
Benim tavsiyem kamp kurmanız
yıldızların altında uyumanız
1
Gün (Erzurum - Narman Kanyonu - Tortum Vadisi - Yusufeli Barhal Yaylalar Köyü) İlk günün sürprizi Narman'daki kırmızı peribacaları
Mars yüzeyini andıran kırmızı periler diyarından ayrılmak istemeyeceksiniz
Tortum vadisi ve Yusufeli'nden sonra girilecek Barhal vadisinin her anı farklı bir güzellik barındırıyor
Bu gece bölgenin en eski doğa rehberi olan İsmail Altunay'ın pansiyonunda konaklayabilirsiniz
2
Gün (Yaylalar Köyü - Bıçakçılar - Özgüven Köyü - Özgüven Şelalesi) 160 metreden dökülen şelale Türkiye'nin en yüksek şelalesi kabul ediliyor
Off road için mükemmel bir parkur
3
Gün (İspir- Mor Yayla- Yedigöller) Bölgenin en güzel gölleri
Yol göllere kuşbakışı bakılabilecek bir yere kadar gidiyor
Bu gece burada kamp kurabilirsiniz
4
Gün (İspir Çoruh Sırakonaklar) Dağların arasına sıkışmış bu muhteşem köy Kaçkar Dağları'nın Erzurum tarafında kalıyor
5
Gün (İspir Ayder Yaylası - Yukarı Kavran Yaylası) Bu günden itibaren Karadeniz'in yeşili gösterecek kendini
Burada bir gün kalınarak Kaçkar Dağı'nın kuzey tarafındaki buzullar görülebilir
Yaylada bir adet pansiyon var
Yukarı Kavran Yaylası'ndan buzulların gözlendiği Öküz Çayırı yürüyerek en vasat ekip için bile 3-4 saatten fazla zaman almaz
6
Gün (Ayder Yaylası- Borçka - Bayaz Su Yaylası) Sırtını Karçal Dağları'na vermiş olan Beyazsu Yaylası bu bölgenin en güzel yaylalarının başında geliyor
Burada da bir pansiyon var
7
Gün (Beyaz Su Yaylası- Borçka- Kara Göl- Maçahel) Beyazsu Yaylası'ndan çıktıktan birkaç saat sonra dağların arasında sıkıp kalmış saklı cennet olan Maçahel (Camili) karşılar konuklarını
Ağrı Dağı tırmanışı
Doğa sporları ile uğraşanlar için yaşanacak en güzel ve en keyifli macera
Türkiye'nin çatısı Ağrı Dağı 5137 metre yüksekliğinde
Gerek Avrupa'ya çok yakın yüksek bir dağ olması
gerekse Nuh'un Gemisi efsanesi nedeniyle dağcıların ve doğa severlerin ilgisini çekiyor
Yüksekliği dışında teknik olarak çok zorlayacak bir dağ değil
Kondisyonu iyi olan ve düzenli spor yapan herkesin yaz aylarında rahatlıkla çıkabileceği bir dağ
Etekten zirveye yürüyüş mesafesi 15 kilometre civarında
Ancak Ağrı'nın 5137 metre rakıma sahip olduğunu
4200 metreden sonra havanın her zaman aniden değişebileceğini
yüksek irtifaya uyum sağlamamış bünyelerin yürüyüşte zorlanacağını unutmamak gerekiyor
Zirveye her yıl yüzlerce yerli ve yabancı dağcı tırmanıyor
Çok fazla riske girmeden
5000 metrenin üzerine çıkarak bir macera yaşamak isteyenler için çok uygun bir dağ
İzin almayı unutmayın
Tırmanıştan 10-15 gün önce mutlaka Ağrı Turizm İl Müdürlüğü'ne başvurmak gerekiyor
Yabancı dağcılar için bu süre üç ay
Dahası ülkelerindeki Türkiye konsolosluğundan Ağrı Dağı Tırmanış Vizesi almaları
mihmandar tutmaları gerekiyor
Türk dağcılar da eğer bir dağcılık kulübü adına gitmiyorlarsa mutlaka mihmandar almak zorunda
Turistik tırmanış Doğu Beyazıt'ın Eli Köyü'nden başlıyor
Araçla ulaşılan köyden 3200 metredeki ilk kampa yürünür
Bu süre 6-10 saat arasında değişebilir
Eğim yürümek için gayet uygun
İkinci gün 3200 kampından 4200 kampına çıkılır
Bu çıkış da 4-6 saat sürer
Rahat bir eğimle başlar
3800 metreden sonra dikleşmeye başlar
4200 kampından zirveye olan etap
diğer iki etaba oranla biraz daha dik olmasına rağmen çok zorlayıcı değil
Buradan zirveye gidiş geliş yaklaşık 8-12 saat arasında değişir
4900 metreden itibaren buzula girileceği için krampon takılması gerekiyor
Bu bölge Ağrı Dağı'nın da en riskli bölgesi
Yüksekliğe uyum sağlanamaması halinde dağda kalış süresi bir veya iki gün uzatılabilir
Ağrı Dağı'na son yıllarda birçok turizm şirketi tırmanış turları düzenliyor
Bu tırmanışa katılanların çantasında bulunması gereken temel malzemeler: Güneş kremi (en az 30 faktör)
krampon
yağmurluk
uyku tulumu
anorak
tozluk
fener
matara
ayakkabı
güneş gözlüğü
bere ve buz kazması
Ağrı Dağı'na tırmanış turu düzenleyen firmalar:
Explorer (0312 426 02 58)
Buklamania (0212 245 06 35)
Arnika (0212 245 15 93)
Tamzara (0212 251 17 63)
Babadağ'da yamaç paraşütü
Yamaç paraşütü ilk çıktığı yıllarda kullanıcı sayısı oldukça azdı
Bunun nedeni paraşütün çok pahalı olması
bu sporu birkaç seferliğine yapmak isteyenlerin ulaşabilecekleri bir acentenin de olmamasıydı
Ancak bu spor zamanla gelişti ve Türkiye'de önemli bir yere oturdu
Artık çok fazla eğitim almadan bile çok rahat bir şekilde yamaç paraşütü ile uçma olanağı var
Bunun için yapılacak tek şey bu sporla ilgilenen bir seyahat acentesine başvurmak
Bir sezonda ortalama 20 bin kişi çift kişilik paraşütlerle turistik atlayış yapıyor
Bu rakama kendi başına Babadağ'dan uçuş yapan yaklaşık 10 bin amatör sporcu dahil değil
Aşağı inmek istemeyeceksiniz
Uçuşlar Fethiye'ye bağlı Ölüdeniz sahillerine yapılıyor ama Babadağ Denizli sınırları içinde
Denizden yüksekliği 1969 metre olan Babadağ nerdeyse deniz kıyısından yükseliyor
Uçmaya başladınız mı ilk olarak neredeyse 2000 metre aşağılardaki Ölüdeniz'i tam bir kuş gibi göreceksiniz
Önce biraz heyecan olmalı tabii
Ama kısa sürede paraşüt iyice havalandıktan sonra heyecan yerini hayranlığa bırakıyor ve aşağı inmek istemiyor insan
Eğer şanslıysanız ve de hava güzelse Dalaman
Patara hatta Rodos'u bile görebilirsiniz
Uçuş için Ölüdeniz kıyısındaki ac
dünyanın en güzel sahillerine tam yarım saat yukarıdan bakma keyfini ve heyecanını tadabilirsiniz
Yapmanız gereken tek şey bunu böyle bir macerayı yaşayıp yaşamaya karar vermek
Gerisi kendiliğinden geliyor ve kısa bir süre sonra kendini gökyüzünde uçar buluyor insan
Uçuş düzenleyen firmalar:
Avantora (0252 617 03 14)
Easy Riders (0252 617 01 14)
Focus Turizm (0252 617 04 01)
Extreme Tandem (0252 617 00 18)
Kızılırmak'ta kano
"Kano aslında pek de heves ettiğim bir spor dalı değil
Zaten sudan da pek keyif almam
Deniz benim içim sadece bir serinleme aracıdır" diyordum birkaç yıl önce
Dağlar ve doğa bana yetiyordu çok da iyi olmadığım bir alanda koşturmanın da bir anlamı yoktu
Ancak önce hiç hesapta yokken bir Kızıldeniz dalışına gittim ve ikinci dalışımda 17 metreye kadar indirdiler beni
Aslında hiç de hevesli değildim ama orada bulunup da Kızıldeniz'in en güzel bölgelerinden birini görememek çok zoruma gitmişti
Oraları
herkesin gördüğü deniz diplerini ben de görmeliydim
Keşfetmek için bakmak
bakmak için de dalmak gerekiyordu ve ben de daldım
Yaşamımın en keyifli anlarından biriydi
Daha sona yine ne olduğunu anlamadan Kızılırmak nehrine kano yapmaya gittim
Benim için tırmanış kadar keyifli olmasa da sudan da keyif almaya başlamıştım
İlk öğrendiğim şey
sandaldaki gibi destek alacak yer olmadan
kürek kullanmaktı
İlk yarım saat içinde kollarımda hal kalmamıştı
Daha sonra ekip arkadaşlarım küreği çekmem yerine itmemi söyledi
kısa sürede de öğretti
Meğer ne kadar kolaymış
Etkinlik çok şey öğretti
su sporlarına ilgi duymamı sağladı
Tek sorun sığ bölgeler
Kızılırmak 1355 kilometre uzunluğunda
Son birkaç yıldır kanocuların ilgisini çekmeye başladı
Kanocuların hayali ırmağın doğduğu noktadan başlayıp
Karadeniz'e kadar kürek çekmek
Üç yıl önce Polonyalı bir grup
suyun bol olduğu haziran ayında
destek almadan bu parkuru geçmeyi denedi
Başaramadılar
Hirfanlı Barajı'na kadar gidebildiler
Burada sudan çıkıp kanoları 15 km taşıdıktan sonra tekrar suya girseler de 100 km sonra vazgeçtiler
Biz ise ekibimizin yaptığı kanolarla 120 km kadar gidebildik
Temmuz sonu yaptığımız bu deneme Kızılırmak'ın suyunun iyice kaybolmasıyla sona erdi
Son birkaç kilometreyi kanoları nehirde elimize alarak taşıdıktan sonra biz de vazgeçtik
Ama bu Kızılırmak'ı baştanbaşa geçmekten vazgeçtik anlamına gelmiyor
Çünkü bu muhteşem nehir her metresinde farklı güzellikler ve farklı heyecanlar sunuyor
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul