Prof. Dr. Sinsi
|
Zeki Kayahan Coşkun
Zeki Kayahan COŞKUN Kimdir? 
Bir çocuk Zeki Kayahan Coşkun 
Hep çocuktu  
Yine çocuk 
Saçları kumral 
Dümdüz 
Ipıl ıpıl parlıyan bir çocuktu 
Yine çocuk 
Uyurken dudaklarının kavuştuğu kenarından, gerdanına doğru uyku suyu akan 
Üzerindeki yeşil battaniyesinin birazı yere doğru uzanan bir çocuktu 
Telaşsız 
Umarsız 
Kirli 
Kuruyunca griye çalan çamurları; suratında, ellerinde, dizlerinde taşıyan bir çocuktu 
Gecenin bir yarısında ateşi çıkan 
Kusan 
Üşüyen 
Anasının baş ucunda sabahladığı bir çocuktu 
Babası işe gidince, ne gereği varsa, ağlayan 
Akşam olup da dönünce mutlu olan 
Yağmur birikintilerinde kağıt kayıklar yüzdürmüş 
Keskince katladığı her bir uçağı yere düşmüş 
Ayağına, paslı olup olmadığı ebeveynleri tarafından merak edilen, çiviler batmış 
Pasın neden önemli olduğunu kavrayamamış 
Kanamış bir çocuktu  
Yine çocuk 
Sigara görünümlü sakızlar çiğnemiş 
En berbat, mikrop dolu pembe gofretleri yemiş 
Leblebi tozu boğazında kalmış 
Niyet çekmiş 
Elvan gazozunu bir dikişte içebilmiş 
Uçan balonu olmuş 
Siyah okul önlüğü giymiş 
Kırmızı Pinokyo bisikletine rahatça binebilecek, geniş sokaklara sahip olmuş,
Bisikletinin kırmızısından utanan bir çocuktu 
Yarısı apartmanlarla, yarısı bahçeli evlerle dolu mahallesi çalınmış 
Çocukluğunun üzerine A, B, C blok diye kategorize edilerek, havuzlu siteler yapılmış bir çocuk 
Üzerinde masmavi gökyüzünün olduğu bir çocuktu 
Peçeteyle, kağıt havluyla değil; elbeziyle ağzı silinmiş 
Anne tarafından iyice bastırılınca daha iyi paklar diye düşünülen elbezi dokusunun ağzını acıttığı bir çocuktu  
Elbezinin sabun tadının hala dudaklarında olduğu bir çocuk 
Yine çocuk  
Anneni mi daha çok seviyorsun, babanı mı?
Seni bize götürelim, bizim oğlumuz olur musun?
Ve benzeri aptalca sorularla dimağı yoklanmış 
Misafirliğe gidildiğinde misal muzdan, kendisine düşen adetten daha fazlasını yiyince evde olsa yemez, bir yere gidince hep böyle oluyor ana-baba utancını duymuş 
Ev sahibi kişi bir an için uzaklaştığında kaş göz işaretleriyle uyarılan, yediği muz zehir zıkkım edilmiş bir çocuktu 
Nalbura gidip bilmemkaçnumara boya almış, sonra bir ton açığı olsa iyi olur tespitiyle nalbura bir kez daha gönderilmiş, yolda giderken küfretmiş 
Evde badana yapılırken mutlu olsun diye eline küçük bir fırça verilmiş, onun boyadığı yerler badanacı kişi tarafından umursanmadan tekrar boyanmış 
Bu güvensizliğe anlam verememiş bir çocuktu 
Alışverişi gönderilirken verilen paranın üstüyle kendine istediğin bir şeyi alabilirsin özgürlüğü sunulmuş, eve gelindiğinde illa ki kendine ne aldın merakıyla karşılanmış 
Sen dururken annen mi gitsin ekmek almaya siteminden etkilenip, televizyondaki filmi yarım bırakarak bakkala ekmek almaya gitmiş 
Evin ekmek ihtiyacı hep seyrettiği en güzel filmlere denk düşmüş 
Bakkal ev arasındaki mesafede ekmeğin ucunu ısırarak gıda etmiş bir çocuktu 
Yine çocuk  
Evden çıkarken,Paran var mı? sorusuna "Hayır yok" yerine, seri şekilde "Var var" diyen, tam kapıyı kapatacakken,"Şunu da al bulunsun, lazım olur" baba sıcaklığıyla karşılaşmış bir çocuktu 
Parayı utana sıkıla alırken, paraya bakmıyormuş gibi yapan 
"Valla param var yaaa" sahtekarlığına sığınmakta ısrar eden çulsuz 
İçten içe "Ulan baba ne kadar anlayışlısın, sağol be ya" sessizliğinde sevinen bir çocuktu 
Yine çocuk 
***
Bir çocuk Zeki Kayahan Coşkun 
At arabalarının, kamyonetlerin arkasına takılmış 
Arkadaşları tarafından "Abi takılan var, takılan var" diye gammazlanmış 
Minibüslerde, otobüslerde midesi bulanınca annesi tarafından "aklına getirme midenin bulandığını" öğüdüyle yüzleşmiş 
Bu öğüdü ciddiye alıp "Aklıma getirmiycem, getrimiycem işte" diye mücadele etmiş ve bunu başaramamış bir çocuktu 
Depozitolu şişeleri evden çaktırmadan yürütüp bakkala satarak harçlığını çıkarmış 
Ebe tura bir ki üç, yerden yüksek, Japon kale, dokuz aylık  gibi oyunlara doymayan 
Hava kararmadan evde olması gerekmiş bir çocuktu 
Yine çocuk  
Evdeki terliklerin salon, mutfak, banyo, balkon terliği şeklinde ayrılmasına anlam veremeyen 
Balkon terliğiyle odalarda, diğer terliklerle balkonda dolaştığında azarlanmış bir çocuktu 
Yine çocuk 
Banyo yapmayı sevmeyen 
Taşa oturunca gerçekten karnı ağrıyan 
Acıkınca eve şöyle bir uğrayıp ekmeğin arasına domates destekli bir şeyler koydurarak evden bir çırpıda çıkan 
Evden çıkarken ayakkabıların giyilmesi esnasında ekmeği yanından dişleyerek ağzında tutan 
Çıtalı uçurtma yapmayı asla öğrenemediğinden, marangozdan yalvar yakar aldığı çıtaları mahallenin abilerine gözü kapalı teslim eden bir çocuktu 
***
Bir çocuk Zeki Kayahan Coşkun 
Ağlamaktan utanmayan 
Akşama köfte, patates kızartması yapıldı mı sevinçten deli olan 
Köfteleri, patatesleri yerken yarına kalma ihtimalini düşünen 
Ertesi gün buzdolabını açtığında bir tane olsun köfteye rastlayamayan 
Tek tük kalmış, pörsümüş patateslere tenezzül etmeyen bir çocuktu 
Yine çocuk  
Bütün spor ayakkabılarına"esem spor" denilen 
Ayakkabı bağlamayı geç öğrenmiş 
Kış günlerinde pantolonunun altına zorla külotlu çorap giydirilmiş 
Arabaların şoför tarafındaki camlarından içeriye dikkatlice bakarak "arabanın kaç yaptığını" öğrenmekten keyif alan 
"Kızların içinde kızılcık bebek" küçümseyişini fazlasıyla tatmış bir çocuktu 
Yine çocuk  
***
Bir çocuk Zeki Kayahan Coşkun 
Düğünlere götürülmüş 
Düğünlerde mahalli sanatçının "anneler babalar çocuklarınızı yanınıza alın" uyarısıyla sahneden alınmış 
Sonra tekrar sahneye fırlamış 
Adını bilmeyenlerin "Küçüüüükkkkkkk  Şişşşştttt küçüüüükkk" seslenişine maruz kalmış bir çocuktu 
Bir çocuk 
Kocaman kocaman sevdaları olan 
Hep en kudretli kendisinin aşık olduğunu sanan, öylesine bir çocuktu 
Yine çocuk  
***
O işte 
O 
Daha ne olsun 
Nasıl söylesek? 
Nasıl anlatsak? 
Pasaklıdır mesela 
Dağınık 
Hep dağınık 
Kendisini dağıtacak sevdaları kolay bulması bundan belki 
Belki bundan iflah olmaz bir gönül adamı 
Dağınık 
Ruhu  Beyni  Mekanı 
Her yeri dağınık  Öyle biri 
Yalancı 
Kendisini kandıracak kadar yalancı 
Hiç bir hayali yok 
Olmadı 
Olmayacak da 
Asabi 
Sabırsız 
Ama en çok da dağınık 
Ruhu  Beyni  Mekanı 
Her yeri dağınık  Öyle biri 
Öylesine yaşıyor 
Öylesine 
Öyle 
Bir çocuk Zeki Kayahan Coşkun  
Yine çocuk  
Hep çocuk  
Hep 
Herkes kadar çocuk  
Herkes  
Kitapları
En Son Ne Zaman Şey Ettiniz?
Durun Siz Evlenemezsiniz!
Ceset Kokan Kadınlar
Ben Senden Sonra Düş Oldum  ("Ceset Kokan Kadınlar"'ın Yeni Baskısı)
Türkleri Anlama Kılavuzu
Fareli Köyün Kavalcısı Ve Saz Arkadaşları
Türkleri Anlama Kılavuzu 2
|