Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıda Sadaka Taşı Oldugunu Biliyor Musunuz

Eski 08-23-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıda Sadaka Taşı Oldugunu Biliyor Musunuz



1970’li yıllarda Kütahya’da öğretmenlik yaptığım sırada, bir tarih dergisinden öğrendim ilk defa SADAKA TAŞI’nı… Prof Dr Süheyl Ünver’in bir yazısından Hoca, sadaka taşının ne olduğunu anlatmış
Boyu 1 - 2 m, çapı 30 cm civarında bir taş Çoğunlukla yuvarlak Üstünde küçük bir oyuk Bu oyuğa imkânı olanlar sadakalarını koyuyor, muhtaç olanlar da ihtiyacı kadar alıyor Yardım eden ve yardım alan birbirini görmüyor, bilmiyor, tanımıyor Daha mühimi, kamuoyu kimin sadaka verdiğini, kimin aldığını bilmiyor… Sanki kimse sadaka vermiyor ve kimse sadaka almıyor Zaten tenha bir köşede Kim görecek gideni Görse bile sadaka vermek için mi, almak için mi gittiği anlaşılamaz Cemiyetin sağlamlığına bakın, muhtaç olmayan almıyor, alan da ihtiyacı kadar alıyor
Daha sonra köyüme geldiğimde (Bilecik Kurtköy) Yukarı Cami önünde bu taşın bir benzerini gördüm Kimse ne işe yaradığını bilmiyor Köyün tenha bir köşesinde bulmuşlar ve getirip cami avlusuna dikmişler Kimsede ona ait hatıra ve bilgi yok Ama bu taşta bir şey olduğu hissedilmiş… Getirip cami önüne dikmişler Daha sonra iki tane daha bulundu Bir köyde üç tane
Kilitli kasaların soyulduğu, ince kapkaç becerilerinin arttığı, her gün yeni bir hırsızlık kurnazlığının, hokkabazlığının ve hilesinin ortaya çıktığı, şirketlerin, bankaların, devlet kasasının hortumlandığı bir devirde; reklâmı olmayacaksa zırnık verilmeyen bir devirde kolayca ulaşılacak bir yere para konması ve oradan da sadece muhtaç olanın ihtiyacı kadarını alması, kolay anlaşılacak bir şey değil…
Sadaka taşını Bilecik Anadolu Lisesi'ndeki öğrencilerime anlatmıştım Çok etkilenmişler Okuldan mezun olunca bir grup arkadaş, ona benzer bir yardımlaşma sistemi düşünmüşler aralarında Grup halinde Bilecik’te bir bankaya gitmişler Demişler, biz ortak bir hesap açacağız Bu hesaba imkânı olanlarımız para yatıracak, muhtaç olanımız da buradan istediği kadar çekecek Hesap tek, kimse kimsenin ne kadar yatırdığını ve çektiğini bilmeyecek… Kimin yatırdığı ve kimin çektiği de bilinmeyecek… Bir kişi kendi hesabına para yatırıyor ve alıyor gibi… Banka müdürü gülmüş bunlara… Hattâ alay etmiş Çok üzülmüşler ve kızmışlar Öyle ki, adamı dövmeye bile kalkışmışlar Neyse ki, düşüncelerini uygulamamışlar Dedim ya, bu devirde sadaka taşını anlamak bile kolay değil "Bir elin verdiğini öbürünün bilmeme" asaleti kaybolmuş bir kere
Bu sene köyümde kırlarda, yaya bir saat kadar mesafede bu taşın bir benzeri bulunmuş… Taş kırılmış Kırıklar, alnından vurulmuş şehit gibi, yan yana toprağa serilmiş Demek kırlarda bile sadaka taşı varmış
alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla