Yalnız Mesajı Göster

Bilim Felsefesi-2 Karl Raimond Popper

Eski 08-23-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bilim Felsefesi-2 Karl Raimond Popper




POPPER VE POZİTİVİZM


Popper'ın, bir önceki bölümde ele aldığımız pozitivist görüşler karşısındaki yeri nedir? Anlamlı-anlamsız önermeler ayrımı konusundaki görüşlerini yukarıda görmüş bulunuyoruz Pozitivistlerin tekil olayların nedensel açıklanmasının tümdengelime dayandığı görüşünü aslındâ ilk olarak Popper ortaya atmıştır ve bu modele çoğunlukla Popper-Hempel modeli adı verilir Ancak Popper, bu modele ilişkin tartışmalara hiç katılmamıştır ?Neden-önermelerine ilişkin görüşleri de pozitivistlerden önemli bir farklılık göstermez Popper ?neden-önermeleri?nin bir çeşit zorunlu ilişkiyi ifade ettiklerini savunmanın anlamlı olduğunu kabul ederken bir sorunla karşılaşmadığı halde, yöntembilimsel açıdan bu zorunluluğun tümüyle geçersiz olduğu kanısındadır Bu yüzden, bu zorunluğun bir yana bırakılabileceği görüşündedir Popper'a göre de, kuramlar ve yasalar, özlerinde, yani özleri bakımından evrensel bağlılaşımlardan başka şey değillerdir


Popper'ın yukarıda sözünü ettiğimiz temel önermelere koyduğu koşul, bunların gözlemlenebilir şeylere değgin olmalarıdır Bu konuda pozitivistlerle arasında yalnızca sözde benzerlik vardır Popper'a göre ?gözlemlenebilir? kavramı, tanımlanması olanaksız ve bilim felsefecilerince öğrenilmesi gereken bir kavramdır Kendisinin bu kavramı kullanışına bakılacak olursa, bilim adamlarının varlığını belirledikleri tüm özgülükler gözlemlenebilir şeylerdir Pozitivist açıdan bakılınca, Popper neyin gözlemlenebilir olduğu sorusunu atlamış görünmektedir Kuramsal terimlerle gözlem terimleri arasında da ayrım yapmamaktadır Anlaşıldığı kadarıyla, fiziksel olan herşeyin gözlemlenebilir olduğu görüşündedir Nedensel açıklamalar ve ?neden-önermeleri? konusunda Popper'ın görüşleriyle pozitivistlerin görüşleri büyük ölçüde birbirine uymaktadır Pozitivistlerin anlamlı-anlamsız önermeler, kuramsal terimler-gözlem terimleri ayrımlarına gelince, Popper bu ayrımlarla fazla ilgilenmemiş ve bunların ayrıntılı bir eleştirisini de yapmamıştır Tümevarımsal mantığı ise tümüyle reddeder> Bu konuda kırk yıl süren yoğun bir mücadele vermiş, çeşitli pozitivist savları ayrıntılarıyla ele alıp, kıyasıya eleştirmiştir


Mantıkçı pozitivistlerin bir bölümünün ?araçsallı?a kaymalarına karşılık, belirtmek gerekir ki Popper her zaman için bir gerçekçi (realist) olmuş, yani kuramların bizden bağımsız olarak varolan dış dünyaya değgin olduğunu savunmuştur > Ancak Popper, başka bir pozitivist anlayışı, ?buluş bağlamı? ile ?doğrulama bağlam? ayrımını kabul etmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla