Prof. Dr. Sinsi
|
Bilim Felsefesi-2 Karl Raimond Popper
TÜMEVARIMSAL MANTIĞIN ELEŞTİRİSİ
Popper'ın tümevarımsal mantığa yönelttiği eleştiri üç bölüme ayrılabilir
1 - Popper, öncelikle, (Hume gibi), belirli bir ampirik kuramının belirli bir olasılığı olması gerektiğini söyleyen bir önermenin kendisinin de ampirik bir önerme olması gerektiğine işaret eder Dolayısıyla bu önermenin de ampirik bir olasılığı olacağına göre, onun da olasılığını belirleyecek yeni bir tümevarımsal mantık gerekecektir Bu durumda yeniden belirli bir olasılığı olan yeni bir ampirik önermeyle karşılaşılacak ve bu sonsuza kadar böyle gidecektir Tümevarımsal mantığın, tümevarımsal mantıkta ele alınmayan ampirik önermelere dayanması gerekir
2 - Mantıkçı pozitivizmle ilgili bölümde, tümevarımsal mantıkla ele alınacak kuramlara, tümevarımsal mantığın yardımıyla kanıt önermelerine bağlanışından önce, belirli bir olasılık verilmesi zorunluğu üzerinde durmuştuk Popper'a göre, olasılığın, örneğin yanılış kuramların olasılığının `sıfır' ve doğru kuramların olasılığının `bir' sayılması gibi, bazı akla uygun koşullara dayandırılması halinde buna olanak yoktur Tümevarımsal mantık asla gerçek kuramlara uygulanamaz
3 - Bu, olanaklı olsa bile, arzu edilecek bir şey değildir Çünkü olası kuramlara değil, olası-olmayan kuramlara gerek vardır Popper'in görüşü yalnızca görünüşte paradoksaldır Tümevarımsal mantıkta, kuramların, bunlara belirli bir olasılık veren kanıt önermelerle ilişkisi kurulur Kuramların, kanıt önermelere uygunluğu arttıkça, olasılıkları da yükselir Tümevarımsal mantıkçıların çoğu, kabul edilmiş kuramları da, bu kanıt önermelerden sayarlar Popper'ın olası-olmayan kuramlar (ki, bunlar için çoğunlukla ?bold conjectures??cesur tahminler? deyimini kullanır) ortaya atılması gerektiği savını en iyi açıklayan da bu durumdur Bu durumda, yüksek olasılığı olan bir kuram, kanıtlar arasında bulunan mevcut kuramlara çok benzer niteliktedir Oysa, Popper'a göre kökten yeni olan kuramlara gereksinme vardır Tümevarımsal mantık, mantıkçı pozitivizm bölümünde anladığımız görüşlere benzer görüşlere, yani önce deneysel yasalar koy, sonra bunlardan kuramsal sistemler kur»â dayanmaktadır Tümevarımsal mantıkçılar, Popper'dan farklı olarak, bilgilerin birikerek arttığı varsayımından hareket ederler
Popper'ın Yöntem Kuralları Yukarıda da değinildiği gibi, Popper'ın yanlışlanabilirlik ilkesinin, bilimselliğin , ölçütü olarak kullanılabilmesi için, bazı yöntem kurallarıyla tamamlanması gerekmektedir Bu kurallardan bazıları şunlardır:
?Yardımcı varsayımlar, kuramsal bir sistemin yanlışlanabilirlik derecesini azaltamaz? ;
?Tanımlanmamış kavramların kuram tarafından örtük olarak tanımlandığı kabul edilemez? (bu durumda kuram, çözümlemesel olarak doğru olur ve yanlışlanamaz) ;
?Dil kullanımının sürekli olarak değiştirilmesi yasaktır?
Popper bu kurallardan başka, bilimin gelişmesine yardımcı olacak bazı kurallar koyar Aslında Popper'ın bilim felsefesinin altında yatan temel amaç, bilimin gelişmesini sağlayacak yöntem kuralları getirmektir Yukarıda sayılan kurallar, bilim selliğin asgari kurallarıdır ve bilimselliğe bir ölçüt getirirler Diğer kurallar, bazen ifade ediliş tarzlarından da anlaşılacağı üzere, kuramların yanlışlanabilir olduğu noktasından hareket eder Bu kurallardan bazıları şunlardır;
?En çetin bir şekilde sınanması gereken, en yüksek yanlışlanabilirlik derecesi olan kuramlara öncelik ver? kuram, eski kuramlardan bağımsız olarak sınanabilmelidir?
?Yeni bir kuram, şimdiye kadar birbirinden ayrı görünen olayları birleştiren özgün ve yalın bir fikre dayanmalıdır ;
?Bir kuramın doğrulanması (Popper'ın kullandığı özel terimle ?corroborated? sayılabilmesi) için, kabul edilmiş temel- önermelerle -bağdaşması ve bu temel-önermelerin bazılarının da kuramı yanlışlamak için harcanan bilinçli çabalar sırasında kabul edilmiş olması gerekir
Sonuncu kural, Popper'ın bir kuramın doğrulanmasından ne anladığını ortaya koymaktadır Burada dikkat edilmesi gereken doğrulamanın alışılmış anlamda doğrulama değil, ?yanlışlama çabalarının başarısızlığa uğraması? demek olduğudur Yani, bir kuram, tümevarımsal mantıkçıların ?kanıt önermeleri? dedikleri şeylerle doğrulanamaz Bu kanıt önermelerinden kalkarak, kuramın hangi durumlarda yanlış çıkacağının kestirilmesi ve o durumlarda sınanması gerekir Kuram ancak bu sınamalardan başarıyla çıkarsa doğrulanmış sayılabilir
|