Prof. Dr. Sinsi
|
Safsata Kılavuzu
BELİRSİZLİK SAFSATALARI
Cinaslı Safsata
(Fallacy of Equivocation)
Bir cümlede kelimelerin veya ifadelerin açık olarak kullanılmamasından doğan hatalara belirsizlik safsataları adı verilir Türkçe’yi iyi kullanamamaktan kaynaklanan safsatalar grubudur İki türlü ortaya çıkar:
(1) Kelime veya ifade çok anlamlı olabilir Bu durumda birden çok anlam ortaya çıkar
(2) Kelime veya ifadede belirsizlik vardır Bu durumda kesin bir anlam ortaya çıkmaz Cinaslı Safsata Ayrıca Vurgulama Safsatası ve Çok anlamlılık Safsatası bu gruba girer
Tanım:
Aynı kelimenin, ifadenin iki farklı kısmında, iki farklı anlamda kullanılmasından doğan hatalı çıkarım

Örnek:
Kanuna karşı gelenler hapse atılır Sen yerçekimi kanununa karşı geldin O halde hapse atılman lazım!
Yarime bir gül dedim, bir gül verdi bana
Çocuğa bu masalı okuduktan sonra yat dedim o da çamura yattı
Güncel Örnek 1:
Yaşlanmanın nedeni vücuttaki serbest radikallermiş, İnsanoğlu ne çekiyorsa radikalden çekiyor
(İlker Sarıer, 10 6 2000, Sabah)
Yazar , radikal kelimesinin birinci kullandığı anlamdan farklı bir anlamda çıkarım yapıyor
Çok Anlamlılık Safsatası
(Fallacy of Amphiboly)
Belirsizlik Safsatası grubundandır
Tanım:
Birden fazla yoruma müsait olan ifade veya cümleden çıkarılan yargı

Örnek 1:
Koskoca büroda bir daktilo bile yok
1-(Koskoca büroda bir yazı makinesi bile yok )
2-(Koskoca büroda bir sekreter yok )

Örnek 2:
Ali, Ayşe’yi Ahmet ile yakaladı
1-(Ali, Ayşe’yi Ahmet’le beraber uygunsuz bir vaziyette gördü )
2-(Ali, Ahmet’in yardımıyla Ayşe’yi kovalamacada yakaladı )
3-(Ali, Ahmet’le birlikte Ayşe’yi düşerken yakaladı )
Örnek 3:
Ayşe, yalnız kaldığında annesini çağırdı
1-(Ayşe yalnızdı, annesini çağırdı)
2-(Annesi yalnızdı, Ayşe annesini çağırdı)
Örnek 4:
Trafik polisi bir milletvekilinin arabasını durdurur Milletvekili hemen camı açarak “Sen benim kim olduğumu biliyor musun?” diye sorar Polis elindeki telsizi kullanarak amirine sorar: “Amirim, bir aracı durdurdum, sürücüsü kim olduğunu bilmiyor, bana soruyor Ne yapayım?”
Güncel Örnek 1:
Gelin yıldızının parladığı bu anı ziyan etmeyelim ve Türkiye’nin yalnız futboluyla değil her şeyiyle övünelim
(Zülfü Livaneli, 19 5 2000, Sabah)
Yazar burada fikrini birden farklı anlamlarda anlaşılır belirsizlik içinde sunuyor
1- Aslında türkiye’de hiçbir şey bahsedildiği kadar kötü değil Futbolda olduğu gibi başka alanlarda da başarılı sonuçlar alıyoruz Artık sadece futboldan değil, diğer başarılı olduğumuz alanlardan da bahsedelim
2- Şu anda türkiye futbol konusunda başarı elde etmişken olmuşken, gelin, çalışıp didinip diğer başka alanlarda da futbolda olduğu kadar başarılı olalım
Güncel Örnek 2:
Michael Jackson, aşırı derecede alkol alan biri kendisine zarar verebilir diye kaldığı otelde içki servisini yasaklattı
(20 5 2000, Sabah)
Yazar burada fikrini iki anlama gelebilecek bir şekilde ifade ediyor
1- Michael Jackson birisi kendisine hakim olamayıp çok içer, çok içerse de kendi kendisine zarar verir diye içki servisini yasaklatıyor
2- Michael Jackson birileri çok içer de sonra bana zarar verir diye içki servisini yasaklatıyor
Güncel Örnek 3:
Karakol yaptıran, polis evi yaptıran, şehit polislerin ailelerine yardım eden sabıkalı kişilere, mafya babalarına “plaket”ler verildiğini gördüm Öyle ki, bana bir “muhabbet tellalı”na plaket verme görevi de önerildi Ben öneriyi “kaba” bir biçimde geri çevirdim:
“Bu plaketi ancak bir sermaye verebilir! Alınmadılar bile! 
Plaketi, bir işadamı verdi!  
(Orhan Tahsin, 5 9 2000, Ortadoğu)
Yazar, bu cümlede sermaye kelimesini, hem fahişe hem de sermaye sahibi insan olarak anlaşılabilir şekilde kullanıyor
Vurgulama Safsatası
(Fallacy of Accent)
Belirsizlik Safsatası grubunun üçüncü ve son üyesi
Tanım:
Bir kelime veya ifadeye vurgu yaparak farklı bir anlam elde etme veya anlamı kaydırma hatası
Örnek 1:
Çalış baban gibi eşek olma
1-(Çalış baban gibi, eşek olma)
2-(Çalış, baban gibi eşek olma)
Örnek 2:
Bu küçük bir felaket
1-(Olay küçük bir felaket)
2-(Bu çocuk bir felaket)
Örnek 3:
Ali, daha başka bir Kemal Sunal filmi görmek istemediğini söyledi Bu yüzden ona başka bir Kemal Sunal filmi göstermeyeceğiz; “Zübük” filmini tekrar tekrar seyrettireceğiz
Güncel Örnek 1:
Sayın Cumhurbaşkanı, laik, demokratik cumhuriyeti ve ülke bütünlüğünü koruyucu yaptırımları daha etkili kılmak amacıyla hazırlanan KHK’yı geri yollamıştır
(11 8 2000, Radikal Gazetesi)
Bülent Ecevit, fikrini iki farklı vurgu yapıldığında iki farklı anlaşılacak şekilde ifade etmiştir “amacıyla” kelimesine vurgu yaparsak, laik, demokratik cumhuriyeti ve ülke bütünlüğünü koruyucu yaptırımları daha etkili kılmak cumhurbaşkanının amacı, “hazırlanan” kelimesine vurgu yaparsak bu KHK’yi hazırlayanların amacı olarak anlaşılıyor
KIYASLAMA HATALARI
Özelleştirme Safsatası
(Fallacy Of Accident)
[A Dicto Simpliciter Ad Dictum Secundum Quid]
Az rastlanan olaylardan genel kurallar çıkarmak kıyaslama hataları (fallacies involving statistical syllogisms) olarak adlandırılır Özelleştirme Safsatası ve Genelleştirme Safsatası olmak üzere iki türü vardır
Tanım:
Genel ilke veya ifadenin istisnai durumlar için de geçerli olduğunu düşünme hatası
Örnek 1:
Kural, “İnsanlara vurmak yanlıştır” O halde saldırıya uğradığında karşılık vermemelisin
Örnek 2:
Kural, “Hiç kimse yalan söylememelidir” Bir katil, işleyeceği başka bir cinayet için bilgi almak için seni zorlasa bile, yalan söylememelisin
Örnek 3:
Trafik kurallarına göre, şehir içinde saatte 70 km den daha hızlı gitmek yasaktır, Ağır yaralı birini hastaneye yetiştirmeye çalışsan bile
Örnek 4:
Ödünç aldığın bir şeyi geri vermek gerekir Bu nedenle ödünç aldığın bu otomatik tüfeği akıl hastasına geri vermelisin
Örnek 5:
Hıristiyanlar genellikle ateistleri sevmez Sen de Hıristiyansın, o halde ateistleri sevmezsin
Güncel Örnek 1:
Cumhurbaşkanının koltuğu neden öne konur? Çünkü o devleti temsil ediyor da onun için Yani devlet her zaman öndedir Cumhurbaşkanının koltuğu önde olursa, başka yerlerde de en küçük kademesine kadar devlet görevlerinin koltuğu önde olur Bu ise, “Devlet her şeydir, birey ise hiçbir şey” diye düşünen, “devletlû” anlayışının bir yansımasıdır
(Oral Çalışlar, 21 5 2000, Cumhuriyet)
Yazar, Cumhurbaşkanının önde oturmasının sebebi devleti temsil etmesidir dolayısıyla devlet her zaman öndedir diyor, bu genellemenin en küçük kademeler için bile geçerli olacağı çıkarımını yapıyor
Güncel Örnek 3:
Kemal Sunal'ın ölümü ihmaldenmiş
Sanki Türkiye'de her yıl benzer şekilde ölen binlerce Türk vatandaşının ölümü, aşırı ilgiden ve insan hayatına verilen değerdenmiş gibi Türk dediğin böyle ölür
(Fatih Altaylı, 5 7 2000,Hürriyet)
Yazar, Türkiye’de ölenlerin büyük bir çoğunluğunun ihmal nedeniyle öldüğü genel ilkesinden çıkarak Kemal Sunal’ın da ihmalden ölmesi özel durumunun doğal olduğu çıkarımını yapıyor
Genelleştirme Safsatası
(Fallacy of Converse Accident)
[A dicto secundum quid ad dictum simpliciter]
Tanım:
Özel durumlardan, özelliği olan istisnai haller için geçerli olan kurallardan genel ilkelere ve ifadelere sıçrama yanlışı

Örnek 1:
“Meşru müdafaa için adam öldürmek yanlış değildir ” O halde “adam öldürmek yanlış değildir ”
Örnek 2:
Sırtı ağrıyan kişiler, sırt üstü yattığı zaman daha rahat uyurlar Tüm insanlar sırt üstü yatsalardı daha rahat uyurlardı
Örnek 3:
Narkoz amacıyla hastalara uyuşturucu verildiğine göre bütün insanlara uyuşturucu kullanma izni verilmelidir 
Güncel Örnek 1:
İmzalamazsa devlet krizi çıkar Dünya üzerinde hiçbir başbakan, kendi devletinin başkanını böylesine tehdit etmemiştir Siz ettiniz Gene imzalamadı
(Hıncal Uluç, 23 8 2000, Sabah)
Yazar, kendi bilgisi dahilindeki ülkelerde hiç bir başbakanın kendi devlet başkanını böyle tehdit etmediği iddiasından yola çıkarak Türkiye Başbakanını eleştiriyor Burada yazarın böyle bir genelleme yapabilmesi için bütün dünyadaki başbakanlarla cumhurbaşkanları arasındaki ilişkileri ve geçmiş ilişkileri istatistikleri ile biliyor olması gerekir
Güncel Örnek 2:
Kim ne derse desin, kaderin şakası yoktur Çocuklukta bir kere gazeteci rolüne girdik diye, bizi oraya prangalamadı mı?
(Mustafa Kaplan, 24 8 2000, Akit)
Yazar, çocuklukta oynanan rolün büyüyünce de insanı etkileyeceğini ve bunun bütün insanlar için geçerli olduğunu söyleyerek genelleme yapıyor Halbuki çocuklukta herhangi bir mesleğin rolünü yapan herkes büyüyünce de o meslekten olmaz
Güncel Örnek 3:
Küreselleşmenin ve Yeni Dünya Düzeninin sahibi dünyanın tek efendisi ABD insanlığın yararına tek bir projeye sahip değildir
(Müjdat Öztürk, 5 9 2000, Ortadoğu)
Yazar, ABD’nin dünyanın yararına hiçbir proje üretmediğini söyleyerek genel bir çıkarım yapıyor
Güncel Örnek 4:
İşte insana verilen değer! ABD’ de 5,5 aylık doğan bebeği yaşatmak için onlarca insan seferber oldu 300 milyar harcandı
(13 5 2000,Sabah)
Yazar, ABD’ de 5 5 aylık doğan bebeği yaşatmak için harcanan çabanın bütün insanlar için de harcanacağı varsayımıyla genelleme yapıyor 
Güncel Örnek 5:
“Yeni dünya anlayışı, yeni değerleri yakalama çabası diplomasideki bütün bu anlamsız kuralları kaldırıp bir tarafa fırlattı Bugün dünyanın en güçlü liderleri uluslararası bir sorunu çözmek amacıyla gerektiğinde binlerce kilometre uçuyorlar, küçücük bir ülkenin liderinin ayağına gidip dil döküyorlar  ”
(Tufan Türenç, 14 8 2000, Hürriyet)
Yazar, diplomasideki tüm kuralların atılmış olduğunu söylemekle genelleştirme yapıyor Aynı şekilde dünyanın en güçlü liderlerinin küçücük ülkelerin liderlerine dil döktüklerini söylerken de öyle
Güncel Örnek 6:
Epeyi eskilerde kaldı, bir zamanlar, taksi şoförleri kamu hizmeti yapar idiler Şoför denilen kişi kendisine her yönden inanılan ve itimat edilen kişi demek idi Meselâ benim dedem Bursa’da 18 yıl taksi şoförlüğü yaptıktan sonra imamlığa başlamış ve İstanbul’un önce Akşemseddin ve sonra da Cerrahpaşa Camilerinde görev yaparak oradan da Allah’ın rahmetine kavuşmuştu
(Atilla Özdür, 31-8-200, Akit)
Yazar, dedesinin şoförlükten sonra imamlık yapmış olmasından, şoförlerin eskiden çok itimada şayan insanlar olduğu çıkarımını yapıyor
Güncel Örnek 7:
Hep büyüklükler peşinde koşan bu toplumu artık iki arada bir derede kıstıramaz, oralara hapsedemezsiniz Bakmayın siz 68’li kıytırıklara ve eski tüfek bağırtılara Türkiye sür’atini kazanmıştır Dev çoktan uyanmıştır İnanmazsanız, şu Galatasaray’ın yaptıklarına bir bakın
(Gürbüz Azak, 30 8 2000, Türkiye Gazetesi)
Yazar sadece Galatasaray’ın başarısından yola çıkarak Türk toplumunun artık çok daha başarılı olacağını iddia ediyor
|