08-21-2012
			
							
		 | 
		
			 
			#1
			
		 | 
	
	| 
			
 
Prof. Dr. Sinsi
 
		
	
		
	
	 | 
	
	
	
	
		
		
			
			
				 
				Gaziantep Tarihi
			 
			 
			
		
		
		
		
             
					Gaziantepin  bilinen târihi, M Ö  4000 bin senesine dayanır  Toprakları Eski Bâbil Devletine âitti  Anadoluda ilk siyâsî birliği kuran Hititler, bu toprakları ele geçirdiler  Hititlerin son devirlerindeki Hitit Kargamış Krallığı bu bölgede kuruldu  Hurriler ve Mısır firavunları zaman zaman bu bölgeyi ele geçirdiler  Daha sonra Asurlar ve onun yerine geçen Yeni Bâbil ve bunu ortadan kaldıran Medlerin istilâsına uğradı  M Ö  4  asır sonlarında Anadolu ve İranı istilâ eden İskender, bu toprakları Makedonya Krallığına kattı  İskenderin ölümü üzerine buralar Selevkosların payına düştü   
 
 
M Ö  birinci asırda Romalıların eline geçti  M S  395te Roma ikiye bölününce, Doğu Roma (Bizans)nın payına düştü  Bizanslılarla Sâsânîler arasında bu bölge için zaman zaman savaşlar oldu Türklerin "Antep", Arapların "Ayntab" dedikleri şehir, ortaçağda küçük bir kasabaydı  Buraya 10 km uzaklıkta bulunan Türklerin "Dülük" ve Arapların "Delûk" dedikleri şehir "Delichenus" (Doliche), o bölgenin mühim bir yerleşim merkeziydi  Bu bölge hazret-i Ömer zamânında Iyâz ibni Ganem rahmetullahi aleyh başkomutanlığındaki İslâm ordusu tarafından fethedildi  Bir ara Bizanslılar bu bölgeyi ele geçirmişlerse de Abbâsî Devleti zamânında Hârûn Reşîd tarafından tekrar geri alındı   
 
 
Onuncu asırda bu bölgede Araplarla Bizaslılar arasında şiddetli çarpışmalar cereyân etti  Fakat bu bölge yine Müslümanların elinde kaldı  Selçuklu Türkleri bu bölgeye 1071 Malazgirt Zaferinden az önce Afşin Bey kumandasındaki orduları ile hâkim oldular  Fakat bir müddet sonra ellerinden çıktı  1084te Anadoluda Türk Selçuklu Devletinin kurucusu Kutalmışoğlu Sultan Süleymân Şah yeniden bu bölgeyi fethetti  Bölge Sûriye Selçuklularından Alparslanın küçük oğlu Tutuşun emrinde kaldı  1098de Birinci Haçlı Seferinde bu bölgeyi işgâl eden Haçlılar, Delûk ve civârını Urfa Kontluğuna, sonra da Maraş Senyörlüğüne bağladılar  Türk ordusu, 1150 senesinde Delûk önlerinde, Kudüs Kralı Baudoinin kumandasındaki Haçlı ordusunu yok etti  Kral Baudoin, Delûk Kalesine sığındı  Türk Atabeyi Nûreddîn Zengî, kralın Kudüse gitmesine müsâade etti  Delûk ve civârını Nûreddîn Zengî fethetti  On ikinci asır sonlarında bu bölge Eyyûbî Devletine geçti  Bu devirde, Ayntâb (Antep) câmi ve saraylarla süslendi  1270te Moğolların eline geçmişse de, 1273te Mısır-Suriye Türk Memlûk Sultânı Baybars geri aldı  1400de Timur Hanın eline geçen bölgeye bilâhare Karakoyunlu Hükümdârı Kara Yûsuf hâkim oldu  Karakoyunlulardan Dulkadirlilere, 1515te Osmanlılara, bilâhare Memlûklere geçen bu bölge, 1516da kesin olarak Osmanlı Devletinin topraklarına katıldı  1839da bir ara Kavalalı İbrâhim Paşanın elinde kalmıştır  Bunun dışında 1516-1919 arasında hiçbir işgâle mâruz kalmamıştır   
 
 
Osmanlı devrinde mühim bir kültür ve sanâyi merkezi oldu  Dericilik, yaycılık, boyacılık, yağcılık, dokumacılık ve sabunculuk çok gelişti  On dokuzuncu asrın sonunda, şehirde 70 boyahâne ve 3815 pamuklu tezgâh ve bunlarda çalışan 4000 kadar işçi bulunuyordu  Halı, kilim, alaca ve döşeme kumaşları meşhurdur  1084ten bu yana Antepte Türk nüfûsu devamlı çoğunlukta oldu  Arap ve diğer etnik gruplar azınlıkta kaldılar  Birinci Dünyâ Harbi sonrası 15 Ocak 1919da İngilizlerin işgâline uğradı  9 ay 21 gün sonra İngilizler yerlerini 5 Kasım 1919da Fransızlara devrettiler  Fransızlar dışardan getirdikleri silâhlı Ermeni çeteleriyle, o bölgede çok zulüm yaptılar  Antep halkı, Fransız ve Ermenilere karşı Nisan 1920den 7 Şubat 1921e kadar 10 ay 6 gün kahramanca mücâdele etti  Fransızlar Antepten geri çekildiler  Türkiye Büyük Millet Meclisi 1921 târihli ve 93 sayılı kânunla şehrin adını "Gâziayntâb" olarak değiştirdi  1928de ise bu isim "Gaziantep" şeklini aldı  "Ayn" kaynak pınar veya göz, "tâb" şehir mânâsındadır   
 
 
Osmanlılar devrinde Ayntâb, Dulkadir (Maraş) beylerbeyliğinin (eyâletinin) 5 sancağından (vilâyetinden) birine merkez olmuştu  Kilis ise Halep beylerbeyliğine bağlı 10 sancaktan birini teşkil etmiştir  Tanzimâttan sonra Halep eyâletinin 14 kazâlı merkez sancağına bağlı kazâlar arasında Ayntâb ve Kilis de vardır  Nizip ise aynı vilâyet içinde bulunan Urfa sancağının 5 kazâsından birisiydi  1913te Antep müstakil sancak oldu  Cumhûriyet devrinde bütün sancaklara (mutasarrıflıklara) "vilâyet" (il) denince, Antep de vilâyet merkezi oldu  
				
         
		
	
		
		
		
        
		
		
		
		
		
	
	
	 | 
	| 
						
		
		
	 | 
	
	
	
		
		
		
		
			 
		
		
		
		
		
		
		
			
		
		
		
	 |