Yalnız Mesajı Göster

Hasan-İ Basri

Eski 08-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hasan-İ Basri




Hasan-ı Basri Tabiinin büyüklerinden İsmi, Hasan bin Ebil-Hasan Yesar olup, Basri nisbetiyle şöhret bulmuştur Babası, Eshab-ı kiramdan Zeyd bin Sabit el-Ensarinin kölesi, annesi ise, sevgili Peygamberimizin temiz zevcelerinden, Ümmü Selemenin cariyesiydi 641 (H 21) senesinde Medine-i münevverede doğdu 728 (H 110) de Basrada vefat etti


Hazret-i Ömerin halifeliği zamanında dünyaya gelen Hasan-ı Basrinin annesi ve babası, oğulları doğunca azad edildiler Annesi hizmetini görmeye gittiğinde, Ümmü Seleme validemiz, onu kucağına alarak bağrına basıp, dua etti Çocukluğu Medine-i münevverede geçen Hasan-ı Basri, Arap lisanını iyice öğrendi On iki-on üç yaşlarında Kuran-ı kerimi ezberledi Eshab-ı kiramın büyüklerinden hazret-i Osman, hazret-i Ali, Abdullah bin Abbas ve daha birçok Sahabi radıyallahü anhüm ile görüştü Yüz yirmi-yüz otuz civarında Sahabe-i kiramdan ilim ve feyz alıp hadis-i şerif rivayet etti


On beş yaşından sonra Medineden ayrılarak, önemli ilim merkezlerinden biri olan Basraya gitti Orada; Abdullah bin Abbas, Enes bin Malik, Abdurrahman bin Semüre, Semüre bin Cündeb, Makel bin Yesar ve el-Esved bin Seri gibi büyüklerin derslerine ve sohbetlerine devam etti Abdurrahman bin Semüre, komutasındaki orduyla beraber Sicistana gitti Yine İbn-i Ziyad Horasana vali olunca, birlikte gitti Bu zaman zarfında birçok Sahabi ile görüşüp hadis-i şerif rivayet etti ve onlardan ilim tahsil etti


Daha sonra tekrar Basraya dönüp, oradaki Sahabilerden ve Tabiinin büyüklerinden ders almaya devam etti Böylece, Eshab-ı kiramın, Peygamberimizden naklen bildirdikleri; itikad, iman, zahir ve batın ilimlerini öğrenip ilimde pek yüksek dereceye ulaştı ve en çok başvurulan alimlerden oldu İlim aldığı kaynağın sağlamlığı ile büyük bir şöhrete kavuştu Fetva vermeye ve talebe yetiştirmeye başladı İlimdeki şöhreti, güzel ahlakı ve ilim öğretmedeki üstünlüğü her taraftan duyulup, derslerine, vazlarına ve sohbetlerine gelenler çoğaldı Evi, sohbetinden istifade etmek için gelenlerle dolup taştı Zamanının devlet adamlarının da ilminden istifade ettiği Hasan-ı Basri, bir müddet Basra kadılığı yaptı Pekçok büyük alim onun tedris halkasında yetişti Katade, Hişam bin Hasan, hadis ilminde huccet derecesine ulaşan Yunus bin Ubeyd ve Eyyub bin Ebi Temime gibi büyük alimler onun başlıca talebelerindendir


Eshab-ı kiramın, Peygamber efendimizden bildirdiği din bilgilerini ve doğru inanış olan Ehl-i sünnet itikadını naklederek insanların hidayete kavuşmasına hizmet eden Hasan-ı Basri; ilmi, vekarı, sükuneti ve görünüşü itibariyle Resulullah efendimize benzerdi Hayatını ilim öğrenmeye ve öğretmeye vakfeden Hasan-ı Basri; "Bu ilmi kimden aldın?" diye soranlara; "Eshab-ı kiramdan olan Huzeyfet-ül-Yemaniden" diye cevap verdi "O kimden aldı?" diye tekrar sorulunca; "Hazret-i Huzeyfe bana dedi ki: Bu ilim, Resulullah efendimizin bana bir ikramıdır Çünkü herkes Resulullaha hayırdan sorarlar, ben ise şerden sorardım Çünkü kötülükleri yapmaya korkar ve kötü şeylerden sakınırsam, iyilikleri yapabileceğimi düşünürdüm, diye cevap vermişti"


Ömrünün son yılları hastalık ile geçen Hasan-ı Basri, ölüm döşeğindeyken devamlı; "Biz Allahın kuluyuz (Öldükten sonra) yine ona döneceğiz derler" mealindeki ayet-i kerimeyi okurdu Vefat etmeden önce de; "İnsanoğlu sıhhatli ve hasta olduğu günlerde faydalı şeyleri yapsa ne iyi olur" diyerek şu vasiyeti yazdırdı: "Hasan bin Ebil-Hasan şehadet eder ki, Allahü tealadan başka ilah yoktur Muhammed sallallahü aleyhi ve sellem Onun Resulüdür dedikten sonra, Muaz bin Cebelin rivayet ettiği; "Bir kimse ölüm anında sıdk ile Kelime-i şehadet getirerek ölürse, Cennete girer" hadis-i şerifini okudu Vefat etmeden az önce bir müddet kendinden geçip, tekrar kendine gelince; "Beni Cennetlerden, pınarlardan ve güzel konaklardan uyandırdınız" buyurdu 728 (H 110) yılında 88 yaşındayken, bir Cuma günü vefat etti


Kaynak: Rehber Ansiklopedisi

Alıntı Yaparak Cevapla