| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Okul Başarısından Hayat Başarısına 
 
            OKUL BAŞARISI ’ndan HAYAT BAŞARISI’na
 Yazar: Doç
  Dr  İlhan KASATURA Yayınevi: Altın Kitaplar Yayınevi
 (Yazıyı buraya Yazan Ünal)
 (Alıntıdır)
 1-Giriş
 Yazar kitabına yapmış olduğu bir otobüs yolculuğunda yanındaki ve otobüsteki bazı ailelerle olan konuşmaları ile başlıyor
  Bu konuşmalar okul ve hayat başarısı üzerine  Devamında yazar 1970 yılında yapmış olduğu bir anketi ve 20 yıl sonrasını anlatıyor  1970 yılında 15-18 yaşlarında 258 lise öğrencisini içeren bir anket yapılmış
  20 yıl sonra bu öğrencileri yazar araştırmış ve 32 kişiyle okulun geleneksel çay gününde tekrar bir araya gelip görüşmüş  Olaylar 20 kişilik bir grup arasında geçiyor  Anket sonuçları 1970 yılında 144 ve 1990 yılında ise 32 kişi üzerinden değerlendirilmeye alınmış  Sonuçlar rakam olarak ifade edilmiş  % olarak ifadesini kendim yaptım  Seçilen adaylar belirli bir sosyal yaşam düzeyinde  Elde edilen sonuçlar gerçekleri yansıtma yönünden isabetli
  Sonuçlara ilişkin yazarın önerileri ve çözümleri gerçekçi görünüyor  Uygulanabilir bir his uyandırıyor  Anket sonuçlarında genel olarak iki konu ele alınmış  Öğrencinin okul başarısı ve okul sonrasındaki hayat başarısı  Okul hayatında başarılı öğrenciler ve başarısız öğrencilerin bu durumlarını sağlayan sonuçlar anketlerde ele alınarak araştırılmış  Başarı ve başarısızlık üzerine öğretmen görüşleri alınmış  Başarı -başarısızlık üzerinde öğretmenin rolü anlatılmış  Öğretmenlerin sorunları dile getirilmiş  Zeka durumu, aile ilişkileri, arkadaş ilişkileri ve çevrenin başarı ve başarısızlıktaki rolü araştırılmış  20 yıl sonra bazı adayların bazı görüşleri:
 “Çağdaş yönetici bir ekip çalışmasını gerçekleştirebilen, varılmak istenilen hedefler doğrultusunda işleri organize ederek, en verimli sonuçların alınmasını sağlayan kişidir
  Ancak tümüyle kendi görüşlerini uygulamaya koyması, yatay ve dikey etkileşim ile bilgi alışverişini önler  Bu nedenle iyi performans ve yaratıcılık gösteren kişilerin ödüllendirilmesi ve görüşlerine yer verilmesinden yanayım  Bazı şirketlerde toplantılarda gözlediğim şey, üst düzey yöneticilerin astlarına hiçbir yaratıcılık şansı tanımadıklarıdır  ” “İnsanın başkaları üzerinde bıraktığı etkileri bilmesi bence başarılı olabilmek için atılacak en önemli adımlardan biri
  ” 2- Yirmi Yıl Sonra Yapılan Anket Sonuçları Ve İçeriği:
 
 AİLE HAYATI BAŞARISI:
 SOSYAL HAYAT BAŞARISI:Aile içi ilişkilerin iyi olması; rahat iletişim kurabilmeSevgi ve saygı ortamıPaylaşabilme özellikleriBirbirlerine destek olabilme, dayanışmaGüven duymakBirlikte olmaktan mutluluk duymak
 İŞ HAYATI BAŞARISI:Toplum içinde geçerli bir mesleği ve yeri olmakArkadaş ilişkilerinde aranılan bir kişi olmakEn az iki kuruluş veya grubun üyesi olmakEkonomik olarak rahat geçinme standartlarına sahip olmakKültürel etkinliklere katılmaktan zevk duymak ve aktif olarak yaşamak
 Başkalarına ters düştüğü durumlarda bile kendisini ifade edebilecek cesarette olmakİşinde yerini bulmuş olduğuna inanmakKendisine ihtiyaç duyulan bir kişi olduğunu kabul etmekİşyerinde astları ve üstleriyle iyi geçinmekİşinde kendi bireysel yaratıcılıklarını da gösterebilme şansını bulmak
   1970 Yılında Okulda Başarılı Ve Başarısız Öğrencilerin 1990 Yılındaki Hayat Başarılarının Görünümleri
 Toplam 32 Kişi
 
 Okulda
 
 Başarılı
 Öğrenciler
 Okulda
 Başarısız
 Öğrenciler
 Ba?ary Durumu Değerlendirme
 Aile hayatında
 Sosyal hayatında
 İş hayatında
 Aile hayatında
 Sosyal hayatında
 İş hayatında
 Kendisi
 % 62,5
 % 78
 % 65,5
 % 56
 % 53
 % 53
 Ailesi
 % 53
 % 59
 % 78
 % 69
 % 63,5
 % 56
 Arkada?lary
 % 81
 % 87,5
 % 84
 % 62,5
 % 69
 % 40,5
 
 Tablo - 1
 
 Hayat başarısı gösteremeyen kişiler 1990 yılından geriye dönük olarak yaptıkları değerlendirmede kendilerini başarılı olmaktan alıkoyan nedenleri şöyle göstermişlerdir
  3- Başarının Hammaddeleri: Zeka Ve Kişilik ÖzellikleriBaşarılı olmak için hırslarının bulunmaması Kendilerine ortalama bir hayatın yetmesiKendilerine destek olabilecek kişilerin bulunmaması, gidebilecekleri yönü kendi kendilerine çizememekKendilerine yeteri derecede güvenmedikleri için görüş ve düşüncelerini ortaya koyamamakGünlük streslere tahammül edememekKendileri için önemli kayıpları yaşamakZamanın farkında olmadan akıp gitmesiOlaylar ve kişiler hakkında hep olumsuz düşünmeye koşullandırılmış olmakZekasına işlerlik kazandırmayı öğrenmemiş olmakİnsan ilişkilerinde başarısızlığa uğradıkları için gereken atılımları yapamamakKendilerini mutlu hissetmemekMutlu olmadıkları halde etrafa mutluluk oyunu oynamaktan yorgunluk duymakKendilerini sevmemekPsikolojik olarak kendilerini güçlü görmemek
 Okulda başarısız öğrenciler için ilk akla gelen neden, başarılı olmak için zekalarının yeterli olup olmadığıdır
  Oysa ilkokulu normal koşullarda başarılı bir şekilde bitirmeye yeten zeka, orta öğrenim, hatta yüksek öğrenim için bile yeterlidir  Okulda başarısızlık, zeka faktöründen çok, zekaya işlerlik kazandıramayan etkisiz bir eğitimden kaynaklanmaktadır  Bir başka deyişle, zekanın hammaddesine işlerlik kazandıracak olan, çevredeki etkileşimlerdir
  Öğrenilen yeni kavramları yeni durumlara uygulayabilmek, yani zekaya kıvraklık kazandırabilmek sürekli işleme ve eğitimle gelişir  İleri derecede eğitim eksikliği, ekonomik ve coğrafi nedenler, zeka potansiyelinin gelişmesini engelleyerek, zekaya yeterli düzeyin altında bir görünüm verebilir  4-Duygusal Sorunlar Zekice Davranışları Engelleyebiliyor
 Ailelerin çocuklarıyla yeterince ilgilenememeleri, aile içinde yaşanan huzursuzluklar öğrencinin zekasını olumsuz yönde etkileyerek, geçici bir süre için de olsa zekaya işlerliğini kaybettirebilir
  Çevreyle iyi bir uyum içersinde olmak ise zekayı daha verimli hale getirebilir  Bireyin heyecansal olarak dengeli ve uyumlu bir kişiliğe sahip olması, zeka özelliklerini olumlu bir şekilde yönlendirir  Bu nedenle daha önce çok iyi uyum ve belirli bir potansiyel gösteren öğrencilerin birden bire başarısız, dikkatsiz hale gelmelerinde bazı duygusal nedenler araştırılmalıdır  Ergenlik çağında zekalarına duygularıyla yön vermeye alışmış olan bireyler, bu konuda eğitilmezlerse, daha sonraki yaşamlarında zekalarından istenildiği ölçüde yararlanamazlar
  Bireyin duygusal sorunların yüklülüğüne rağmen, zekasıyla yönünü bulabilmesi zeka düzeyinin ortalamanın üzerinde olması gerekmektedir  Ortalama zeka özelliklerine sahip olan bireyler, duygusal sorunlarla karşılaştıklarında gerilemektedirler  5- Başarı İçin Zeka Kişilikle Bağdaşmalıdır
 
 Başarılı ve başarısız öğrencileri seçerken, zeka belirleyen ölçütleri göz önüne alarak, onların hepsinin liseyi, hatta üniversiteyi bitirmeye yeten bir zeka düzeyine sahip oldukları varsayımıyla hareket ettik
  Bunun için de araştırmaya aldığımız öğrencilerin tümüne WAIS ZEKA TESTİ SÖZEL BÖLÜMÜ nü uyguladık  (el maharetlerini içermeyen bölüm) Tablo - 1 incelendiğinde başarılı ve başarısız olmak üzere iki ana gruba ayırdığımız öğrencilerin zeka bölümleri bakımından anlamlı faklılıkları bulunmadıGenel bilgiMuhakemeAritmetik yetenekleriDikkati odaklaştırabilme yeteneğiKavramlar arasındaki ilişkiyi araştırarak, soyut düşüncenin ne kadar gelişmiş olduğunu gösteren bölümBellek işlevleri
  Başarılı öğrenciler sadece başarısız öğrencilere göre daha yüksek puan aldılar  Zeka yönünden 20 yıl sonra yapılan araştırma, ortaya anlamlı bir farklılık koymamıştır  6 -Önemli Olan, Kişinin Zeka Özelliklerini Bilmesidir
 Kuşkusuz, zeka bölümünden söz ederken, zeka bölümünü oluşturan faktörlerin hangisinin başarıda daha fazla etken olduğunu söyleyebilmek pratik hayatta pek kolay olmaz
  Günlük yaşamda biliriz ki, uzun zaman gitmediğimiz bir çevrede, adımızla hitap edilmesi, unutulmadığımızı göstermesi bakımından bizi memnun eder, hatırlayanlara da olumlu puan kazandırır  
 Birey başarı kazanabilmek için kendi zekasının özelliklerini bilmek zorundadır
  Örneğin bir politikacı, bir avukat el maharetlerini geliştirmese de olabilir  Ama konuşma yeteneklerini ve topluluklara ulaşabilme yetilerini geliştirmek zorundadır       gibi  Gençlik dönemindeki yetenekler daha sonraki yıllarda anlamlı bazı değişikliğe uğramamaktadır  Yani kişi zeka yetenekleri bakımından gençliğinde neyse, orta yaşlılığında da odur  Ancak kendilerini geliştirmek için sürekli çaba harcayan bireyler düşünce ve davranış esnekliği kazandığından, varolan zeka potansiyeli daha verimli hale gelmektedir  [*][*]Ailelerle, Başarılı Ve Başarısız Öğrencilerin Mizaç ÖzellikleriAileye göre başarılı öğrenci Aileye göre başarısız öğrenci
 Başarılı öğrenciye göre aile
 Başarısız öğrenciye göre aile
 Neşeli
 Kolay uyar
 Hırçın
 Sosyal, girişken
 Mantıklı
 İyimser
 Durgun
 Uysal
 Öfkeli
 Uyumsuz, çekingen
 Duygusal
 Kötümser
 Neşeli
 Sosyal
 Koruyucu
 Arkadaşça
 İyimser
 İşbirlikçi
 Huysuz
 Sosyal olmayan
 Koruyucu
 Arkadaşça olmayan
 Kötümser
 Anlayışsız
 
 Tablo - 2
 8 - Benzerliğin Nedeni: Özdeşleşme
 Çocuk geliştikçe anne baba davranışlarına benzeyen birçok özellik kazanmaya başlar
  Bazen genç bir çocukla anne babanın yürüyüşleri, jestleri ve konuşma tarzlarındaki benzerlik o kadar çarpıcıdır ki, çocuğun anne babayla tam özdeşleştiği düşünülür  Örneğin, çocuklar anne babalarını her konuda taklit etmezler  Bir genç, annesinin sosyal davranışlarını, mizah anlayışını taklit edebilir; ahlak değerlerini benimseyebilir  Anne baba çocuğun ilk ve en sık olarak ilişki kurduğu kişiler olduğu için özdeşleşme kaynağı onlardır  “ Bu sebeple ailenin eğitimi ve geleneklerine, kendi örf -adetlerine bağlı olması çocuğunda bu doğrultuda yetişmesini sağlayacaktır  ” 9- Başarılı Öğrenciler Daha Çok Anneye Benziyor
 Anne babalarıyla davranış benzerlikleri araştırılan üniversite öğrencileri mizaç ve eğlenme ilgilerinde karşı cinsle olan ebeveynle daha çok benzerlik göstermişlerdir
  %40 dan fazla erkek çocuk anneleriyle, aynı oranda kız çocuk da babalarıyla benzerlik göstermişlerdir  Başarılı
 Öğrencilerde
 Başarısız
 Öğrencilerde
 Benzeyen Özellikler
 Mizaç
 Eğlenme ilgileri
 Mizaç
 Eğlenme ilgileri
 Sadece babaya
 % 25
 % 27
 % 29
 % 31
 Her iki ebeveyne
 % 19
 % 31
 % 33
 % 25
 Sadece anneye
 % 52
 % 32
 % 35
 % 33
 Hiçbir ebeveyne
 % 3
 % 8
 % 3
 % 10
 Doğrusu bilinmeyen
 % 1
 % 2
 % -
 % 1
 TOPLAM
 % 100
 % 100
 % 100
 % 100
 
 Tablo - 3
 10- Değer Ölçüleri Ve Tutumlarda Da Tutarlılık Var
 Danimarka ve Amerika’da yapılan bir araştırmada, anne ve ergen tutumları arasında büyük bir benzerlik olduğu göze çarpmıştır
  Her iki ülkede de ergenlerle annelere yöneltilen, “Başarılı olmak ve hayatta ilerleyebilmek için ne gerekir?” sorusuna aşağıdaki cevaplar alınmıştır  İki ülke arasındaki farklılıklar anne - çocuk farklılığından daha önemlidir
  Amerikalılar çok çalışmayı, Danimarkalılar ise hoş bir kişilik ve başkalarıyla beraber olma yeteneğini başarı için birinci planda görmüşlerdir  Cevaplar
 Birleşik Devletlerde
 Danimarka’da
 Ergenler
 Anneler
 Ergenler
 Anneler
 Çok çalışmak
 % 52
 % 56
 % 13
 % 9
 Hoş bir kişiliği olmak
 % 22
 % 17
 % 43
 % 50
 Gerekli kişiyi tanımak
 % 4
 % 2
 %12
 % 10
 Para biriktirmek
 % 1
 % 2
 % 5
 % 3
 Yüksek öğrenim
 %18
 % 22
 %23
 % 27
 Özel yetenek
 % 3
 % 1
 % 4
 % 1
 TOPLAM
 % 100
 % 100
 % 100
 % 100
 
 Tablo - 4
 11- Yaşıt Grupların Etkisi Ne Zaman Güçlü Olur
 Yaşıt gruplarının en etkili olduğu durumlar, aile ile eksikliği ve doyurucu olmayan bir ilişki söz konusu olduğu hallerdir
  Özdeşleşme sorunları ergenlik dönemiyle bitmez  Otuz yaşına gelip nasıl olmak istediğine, hayattan neler beklediğine karar vermemiş kişi pek çoktur  12- Liderlik Başarılı Öğrencilerin Kişilik Özelliği
 
 Kişiliğin liderlik özellikleri de başarıyla yakından ilgisi görülen bir olgudur
  Liderlik özelliklerinin ortaya koyan bu sorulara göre başarısız öğrenciler klikler ve mahalle arkadaşlarını, başarılı öğrenciler ise okuldaki kulüpler ve organizasyonları tercih etmekte, okul faaliyetlerindeki liderlik görevlerini de çoğunlukla başarılı öğrencilerin üstlendiği görülürÖğrencinin arkadaşlarını etkileme gücü var mıdır?Yoksa sınıfta çok sessiz olarak bir yer işgal eden biri midir?Arkadaşlarının onu lider seçme fikrini ve onayını alma dereceleri nedir?Okuldaki çeşitli organizasyon ve grup faaliyetlerine katılma oranları nedir*
  Liderlik için çoğunlukla başarılı öğrenciler grubunda yer alan öğrenciler seçilmektedir  Lider olmak, kişileri yönetmek, fazla şeyler ummak gibi özelliklerde başarısız öğrencilerin değil, başarılı öğrencilerin beklentileri arasındadır  [*][*]Kişilik Ve Davranışlar Temelde Aile Tutumlarına Göre Biçimleniyor 
 Kişilik özelliklerinin başarı ve başarısızlıkla ilgisi araştırılırken ilk akla gelen, bu niteliklerin oluşup biçimlenmesinde ana babanın ne ölçüde rolü olduğudur
  Kendilerine uygulanan disiplin çeşidinin otoriter, demokratik ve gevşek türden hangisine uyduğunu ve disiplin türü için düşüncelerini sorduğumuz öğrencilerin büyük çoğunluğu, kendilerine uygulanan disiplinin otoriter olduğunu, ancak demokratik şekli tercih ettiklerini söylemişlerdir
  Uygulanan disiplin türü
 Başarılı öğrenciler
 Başarısız öğrenciler
 TOPLAM
 Otoriter
 % 40
 % 51
 % 91
 Demokratik
 % 47
 % 18
 % 65
 Gevşek
 % 13
 % 31
 % 44
 TOPLAM
 %100
 % 100
 
 Tablo - 5
 14- Başarılı Ve Başarısız Öğrencilerin Zeka Faktörü Bakımından
 20 Yıl Sonraki Görünümleri
 Wais
 Başarılı Öğrenciler
 Başarısız Öğrenciler
 Zeka Testi
 1970 (144 kişi)
 1990 ( 32 kişi)
 1970 (144 kişi)
 1990 (32 kişi)
 Genel Bilgi
 Yüksek
 % 31
 % 44
 % 14
 % 25
 Orta
 % 52
 % 31
 % 67
 % 44
 Düşük
 % 17
 % 25
 % 26
 % 31
 Muhakeme
 Yüksek
 %28
 % 47
 % 12,5
 % 25
 Orta
 % 55,5
 % 28
 % 65
 % 47
 Düşük
 % 17
 % 22
 % 29
 % 28
 Aritmetik Yetenek
 Yüksek
 % 29
 % 50
 % 13
 % 31
 Orta
 % 53,5
 % 25
 % 62,5
 % 37,5
 Düşük
 % 17
 % 25
 % 24
 % 25
 Soyut Düşünce
 Yüksek
 % 28,5
 % 56
 % 13
 % 50
 Orta
 % 54
 % 25
 % 62,5
 % 31
 Düşük
 % 17
 % 19
 % 24
 % 12,5
 Bellek
 Yüksek
 % 29
 % 53
 % 12,5
 % 37,5
 Orta
 % 55
 % 28
 % 67
 % 25
 Düşük
 % 17
 % 19
 % 24
 % 37,5
 
 Tablo - 7[*][*]Zeka Faktörü Hayat Başarısı İlişkisiHayat Başarısı
 
 Zeka Bölümleri (32 kişi)
 
 Yüksek
 
 Orta
 Düşük
 Aile Başarısı
 % 56
 % 12,5
 % 31
 İş Başarısı
 % 59
 % 31
 % 9
 Sosyal Başarı
 % 69
 % 6
 % 6
 
 Tablo - 6
 16 - Ne Kadar Ve Nasıl “Sorumluluk” Verelim?
 Orta öğretim dönemi ergen için kişiliğinin biçimlendiği bir evredir
  Kişilik gelişimi için çok gerekli olan sorumluluk duygusunun gelişmesi de bu dönemde son şeklini alır  Sorumluluk duygusuyla başarı arasında olumlu bir ilişki olduğu gerçektir  Sorumluluğun çeşitli konularda çok iyi gelişmemiş olması, hayata hazır olmayış, gencin kendini bir boşluk içinde hissetmesi gibi duyguları da beraberinde getirmektedir  Anne babanın bu konuda bilinçli davranması yada önemsememesi, ilgisiz kalması, çocuğun bu duygusunu geliştirebilir veya körletebilir
  Örneğin, çocuğun yaşı için ağır gelebilecek bir sorumluluğun verilmemesi ve zamanından önce sorumluluktan yıldırılmaması gerekir  17 - “Değersizlik” İnancı Güvensizlik Doğurur
 Araştırmamızda başarılı öğrenciler grubunda oldukları halde, değersizlik inancı ve güvensizliği bir kişilik özelliği olarak taşıyan öğrencilere de rastlanmıştır
  Bütün öğrencilerin birbirini tanıdığı bir sınıfta “Eğer lider seçmeniz isteseydi kimi seçerdiniz” sorusuna cevap olarak; kendini değerlendirme puanı yüksek olanların %47 si 1  derecede lider, kendini değerlendirme puanı orta olanların % 32 si 2  derecede lider, kendini değerlendirme puanı zayıf olanların % 15 i lider olarak seçilmiştir  
 Kişinin kendini değerlendirme ölçüsünün temeli büyük çapta ailesinin yetiştirme tarzında yatar
  Bu konunun devamında şu başlıklar yer alıyor  18 - Başarı Güdüsünü Yaratan Ya Da Engelleyen EtkenlerÇocuğunuzun arkadaşlarına göstereceğiniz ilgi, ona değer verdiğinizi gösterirCezalandırma bile bir ilgidirKişiliğin değişimine yol açan koşullarAna baba beklentileri: Ölçüsüz verme isteğinin faturası
 Bir ZEN ustası yanında öğrencileriyle birlikte gezinirken, tilkiden kaçan bir tavşanı gösterir ve şöyle der: “Eski bir hikayeye göre, tavşanlar tilkilerden daha hızlı koşarlar”
 “Hayır” diye itiraz eder bir öğrenci
  ”Tilkiler daha hızlı koşarlar” “Ama tavşan tilkiden kurtulacak “ der bu kez usta
  “Bundan nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?” diye sorar öğrenci
  “Çünkü tilki sabah kahvaltısı için, tavşan ise canı için koşuyor “ diye cevap verir ustası
  Birçok psikolog, güdülenmeyi(motivasyonu) davranışı harekete geçiren ve ona yön veren olgu olarak niteler
  Başarı güdüsünün gelişmesinde, toplumsal çevrenin rolü birçok yazarca anlatılmıştır  Başarı güdüsünün gücü önce kişinin genel enerji düzeyine bağlıdır  İkincisi, kültürel etkiler, okul eğitimi ve başarı konusundaki aile değerleriyle ilgidir  Üçüncüsü, bireyde bağımsızlığı, kendine güveni, kusursuz olma isteğini geliştirecek çocuk eğitimidir  
 Bu konunun devamında şu başlıklar işlenmektedir
  19 - Olumsuz Güdülenme İnadına Başararak Kendini KanıtlamaAilenin ilgi yada ilgisizliği, ödüllendirme - cezalandırmaİhmal edilen çocuğun savunma silahı yokturAnne babanın davranışlarında tutarlı olmalarıAnlaşan eşler çocuk eğitimi konusunda da uzlaşıyor ama  Çocuğunuzdan olabileceğinden daha fazlasını istemeyin
 Övgü ve yapıcı eleştiriler çocuğun başarı güdüsünü harekete geçirmekte olumlu rol oynarken, kişiliğe yönelen olumsuz eleştiriler, küçümsemeye yatkın olan ifadeler çocukta bunlara karşı tepki oluşturur
  Kişiliğine yönelmiş olumsuz eleştirilerden rahatsız olan, kendini aptal ve beceriksiz hissetmeye itilen genç, bu değerlendirmeyi gerçek olarak kabul ederse, kendine güvenini, dolayısıyla da girişimde bulunma, deneme cesaretini yitirir  Sonuçta olaylardan kaçmak için “eğer denemezsem başarısızlığa uğramam” gibi yanlış bir düşünceye kapılabilir  Örneğin, şişman görünüşünden dolayı çeviklik gerektiren bir uğraşta, “ Sen mi yapacaksın?” diye küçümsenen genç, kırgınlık ve öfke duygularını biriktirerek hiçbir sosyal etkinliğe katılma cesaretini gösteremeyebilir  Çocuğunuzu yola getirmek için kullandığınız kırıcı ve olumsuz ifadeler o anda kırgınlık ve öfke yaratırken, ileriye yönelik olarak da öç alma ve kendini kanıtlama şeklinde bir tepki oluşturabilir
  Böyle bir küçümsemeye karşı bu tür bir meydan okumayla tepki vermek, özsaygıyı koruma çabasından başka bir şey değildir  20- Ana Babaların Ve Diğer Önemli Kişilerin Umut Ve Beklentileri
 Araştırmamızda liseli öğrenciler ana babalarının gençliklerinde sahip olamadıkları araba, arkadaşlar, para ve iyi bir eğitim gibi olanaklara çocuklarının sahip olmasını istediklerini belirtmişlerdir
  Öğrenciler bunların bir kısmını yaparken hoşnutluk duydukları gibi bir kısmının da altında ezilip kalınca aşağılık duygusuna kapılarak varolma yeteneklerini de kullanılamaz hale geldiklerini belirtmişlerdir  Ergenin ilgileri, başarı umma düzeyini iki yönden etkiler: Birincisi, aspirasyonların hangi alanda gelişeceğini belli eder, ikincisi başarı umma düzeyini sınırlar
  21- “Amaç Edinme” yi Neler Etkiler
 Amaç edinme davranışını etkileyen faktörler şunlardır
  Kültürel idealler, Aile çeşidi ve zeka faktörü  
 22- Kendini Gerçekleştirmeye Götüren Davranış Ve Kişilik Özellikleri
 23- Ailenin Sosyo - Ekonomik Durumu Öğrencinin Başarısını Nasıl Etkiliyor?Hayatı yoğun bir şekilde ve özümleyerek yaşamakGüvenilir yollardan çok yeni bazı şeyleri denemekÇoğunluğun, otoritenin ve geleneğin sesinden çok, deneyimlerini geliştirmek için kendi duygularını dinlemekDürüst olmak, oyun oynamaktan ve yapmacıktan kaçınmakDüşünceleri çoğunluğa uymadığı zaman sevilmemeye hazır olmakSorumluluk alabilmek; ne yapmaya karar verirse üzerinde fazla çalışmakSavunma silahlarını tanımaya çalışmak ve onları bırakabilecek güçte olmakGerçeği olduğu gibi algılamakKendilerini ve başkalarını oldukları gibi kabul etmekDüşünce ve davranışlarında içten olmakKendine yönelik olmaktan çok, soruna yönelik olmakİyi bir mizah anlayışı olmakİleri derecede yaratıcılığı olmakİnsanlığın yararıyla ilgili olmakTemel yaşam deneyimlerini değerlendirebilecek güçte olmakBirçok kişi yerine birkaç kişiyle doyurucu ilişkiler kurmakHayata tarafsız açıdan bakmak
 Öğrencinin sosyo - ekonomik durumu incelenirken, ailenin gelir düzeyi, anne babanın öğrenim ve meslek durumları, oturdukları evin bulunduğu yer, içinde kaç kişi yaşadığı gibi değişkenler, geniş anlamıyla “sosyal sınıf” ı belirlemektedirler
  Toplum içinde sosyal sınıf farkları olmadığı kuramsal olarak ifade ediliyorsa da, kişinin ait olduğu sosyal sınıf, kişiye sağladığı kolaylıklar ya da engellemelerle çok çeşitli biçimlerde varlığını göstermektedir  
 Bu bölünde yazar konuyu anket sonuçlarıyla da ele alarak yorumluyor
  Devamında şu başlıklar bulunuyor  Annenin sabahtan akşama kadar çocuğun yanında olması değil, verilen eğitimin kalitesi önemlidirSosyal sınıfları yaratan, çocukların öğrenme ortamlarının farklılığıdırKültürel yoksulluk zeka yetersizliğini andırıyorSosyal durumu neler belirliyor: a-Oturulan evin yerleştiği bölge b- Aile reisinin iş konumu c- Aile reisinin okulda tamamladığı yılların sayısıÇalışan anneler iyi örnek oluyor
  Yalnızca ev kadınlığı ve anne rolüyle yetinmek durumunda olan, hayattan bezmiş kadınlar, çocuklarına düşüncesiz ve ilgisiz davranmaya daha yatkındırlar  Başarılı Ve Başarısız Öğrencilerin Ailelerinin Öğrenim Düzeyleri 144 KişiBabanızın işini kaybetmesi yada sınıfta kalmanız sizi nasıl etkiler?Aileler gelir düzeylerini nasıl değerlendiriyorlar
 Öğrenim Düzeyi
 Başarılı Öğrencilerin
 Başarısız Öğrencilerin
 Anneleri
 Babaları
 Anneleri
 Babaları
 1- Hiç okula gitmemiş% 4 % 1,5% 2% 2 2- İlkokula gitmiş% 10,5% 4% 14% 73- İlkokulu bitirmiş% 14% 14,5% 26% 284- Ortaokul, enstitü ve ya sanat okuluna gitmiş% 17% 7% 14,5% 95- Ortaokul veya dengini bitirmiş% 13% 10,5% 16% 146- Lise veya dengine devam etmiş% 12% 8% 16% 147- Lise veya dengini bitirmiş% 13% 17% 3,5% 138- Üniversite veya yüksek okula devam etmiş% 3,5% 8% 5% 1,59- Üniversite veya yüksek okul bitirmiş% 12,5% 26% 3% 1210-Üniversite sonrası eğitim görmüş% --% 3% --% --
 Tablo - 8
 24- Okul Ve Öğretmen Başarısı Da Başarılı Öğrencilerinin Sayısıyla Ölçülür
 Okul faktörü, öğretmenin tutumu ve kişiliğiyle ilgili olarak hem öğrenci, hem de öğretmene aynı soruları değişik biçimlerde sorarak her iki tarafın da görüş açısını değerlendirmeye ve eğitim sisteminin okul başarısı üzerindeki rolünü saptamaya çalıştık
  25- Eğitim: Kişiyi Bilinçli Etkileme
 
 Çok geniş bir kapsamı olan bu konuyu kişiye yapılan bilinçli bir etkileme olarak kabul edersek, bu etkilemenin amaçlarını da değişik şekillerde açıklayabiliriz
  Şöyle ki: 26- Herkesin Eşit Başarı Olanağına Sahip Olduğunu Söylemek Daha Büyük Eşitsizlikler DoğururKişide varolan yeteneklerin son sınırına kadar geliştirilmesine çalışmakKişinin, toplumun ihtiyaç ve koşullarına uygun bir biçimde etkilenmesiKişinin hayattan en iyi şekilde yararlanmasını sağlamak (bu amaç, bir başka deyişle, kişinin geçimini sağlamak şeklinde de ifade edilebilmektedir )Demokrasinin gereklerini yerine getirecek vatandaşlar yetiştirmek, yani kişinin kendisinin ve başkalarının hak ve özgürlüklerine saygılı olma yeteneklerini geliştirmekGeçmiş ve geleceğin değerlerini birbirlerine olumlu bir şekilde bağlayarak toplum için daha ileri bir gelişmeyi sağlamak
  Türkiye de eğitim eşitliğinin hukuki yönden teminat altına alınmasına rağmen, ekonomik, coğrafi, sosyal ve politik etkenler eğitimde eşitsizliği doğurmaktadır
  Bu etkenlerin meydana getirdiği eşitsizlik yaygın bir ayırıma neden olmaktadır  Ailelerinin ekonomik durumlarından dolayı zorunlu eğitimi bile tamamlayamayan öğrenciler vardır  
 Konunun devamında şu başlıklar işlenmektedir
  27- Öğrencilere Göre “İyi Öğretmen”İn NitelikleriÖğrenciler bireysel farklılıklara göre eğitim istiyorDisiplinin amacı özdenetimi geliştirmek olmalıdır: İyi bir disiplin, öğrencinin bağımsız bir şekilde, öğretmenin ve okul idaresinin denetimine gereksinim duymaksızın, kendi kendisini yönetmesini amaçlamalıdırOkul disiplininde rol oynayan etkenler: a-Çevreye bağlı etkenler b- Öğretmene bağlı etkenler c- Öğrencilerin kişiliğine bağlı etkenler
 
 Birleşik Amerika da bir öğretmenin sınıfından beğenilmesini sağlayan kişilik çizgilerini belirlemek üzere yapılan bir araştırmaya göre, öğrencilerce en çok vurgulanan 12 nitelik şöyledir:[*][*]İşbirliğine dayanan demokratik tavır[*]Her çocuk için sevecen ve saygılı olma[*]Sabır[*]Geniş ilgiler[*]Hareket ve görünüş[*]Doğruluk ve taraf tutmamak[*]Esprili olmak[*]Tam itidal ve metanet[*]Öğrencilerin sorunlarına ilgi duymak[*]Esneklik[*]Cesaret verme ve takdir etme konusunda iyi niyet[*]Özel bir konuyu öğretmede olağanüstü başarıDeğişik ülkelerde yapılan araştırmalara göre saptanan bu özelliklerle, bizim araştırmamızdaki öğrencilere göre “iyi öğretmen” özelliklerinin nasıl bir paralellik gösterdiğini görmek için sorulan sorulara verilen yanıtlar şöyledir:[*][*]Öğretmenin sınıfta her öğrenciye eşit davranması[*]Öğrenci dersini çalışamadığı ve sözlü sınavlarda başarısız olduğu zaman öğretmenin sert eleştiriler yapmaması, hakaret edici sözler söylememesi[*]Sınıfta öğretmenin çok otoriter davranarak rahatsız edici bir sükunet istememesi; normal hareket ve konuşma serbestliği tanıması[*]Kendi sorunları ve sıkıntıları olduğu zaman sınıfa haşin davranmaması[*]Dersleri soyut olmaktan çıkarıp güncel örnekler vermesi, çevre kaynaklarından ve örneklerinden yararlanarak daha cazip hale getirmesi[*]Derste bir davranışı beğenmediği öğrenciyi sınıf önünde küçültmeden, hesap sormadan, yalnız olarak karşısına alıp onu tanımaya, davranışının nedenlerini anlamaya çalışması[*]Sınıfta keyifsiz veya huzursuz olan öğrencileri fark ederek onları psikolojik dünyalarıyla da tanımaya çaba göstermesi[*]Sınıfta bazı öğretmenlerin disiplin kuruluna gönderebilecekleri olayları öğretmenin kendi olanaklarıyla aydınlatmaya çalışarak, öğrencileri maddi cezalardan koruması ve istenilmeyen davranışlarını düzeltmelerine yardımcı olması[*]Sınıfta şakacı mizacıyla esprili bir hava yaratması, ciddi dersin içine ilginç örnekler ekleyerek öğrencilerin dikkatlerinin dağılmasını önlemesi
 
 |