| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Farkındalığın Farkındalığı - Oğuzhan Korkmaz (2007-2012) 
 
            Yeni Başlayanlar İçin Takip Edilmesi Gereken Yol;
 
 1) Farkındalık (Her şeyi olduğu gibi kabul etmek)
 2) Kuantum Düşünme (Temiz akıl sahibi olmak)
 3) Kuantum Olumlama (Dua Etmek, İstemek)
 4) Kuantum İmgeleme ve Yaratıcılık (Onaylama)
 5) Kuantum Sıçrama (Teslimiyet)
 6) Başarı ve Şükretmek (Kabul Etmek)
 
 
 İleri seviye uygulamalar;
 
 7)Astral Projeksiyon
 8)Duru görü (Vizyon)
 
 __________________________________________________  __________________________________________________  _______
 
 1) FARKINDALIK
 (Her şeyi olduğu gibi kabul etmek)
 
 
 Farkındalık Uygulamaları
 
 a)Kendini İzlemek
 -	Nefesini İzlemek
 -	Bedenini İzlemek
 -	Doğayı ve Çevreyi İzlemek
 -	İnsanları İzlemek
 
 b)Düşünceleri İzlemek
 -	Geçmişten Gelen Düşünceleri İzlemek
 -	Geleceğe Dair Hayalleri İzlemek
 
 c)Duyguları İzlemek
 -	Öfkeyi İzlemek
 -	Kıskançlığı İzlemek
 
 
 a)Kendini İzlemek
 
 Nefesini İzlemek:
 
 Derin bir nefes alın… Şimdi de verin… Acaba kaçımız günlük hayatımızın içinde nefes alışverişini fark edebiliyoruz? Kaçımız yaşamın bu ilk ve en basit belirtisinin değerinin farkında? Belki bu soruları okuyana kadar içgüdüsel olarak yaptığınız, sıradan bir eylem olan nefes almak, farkında bir hayat yaşayabilmenin ilk ve en önemli adımıdır
  
 Nefesimizi izlemek anda kalmamızı sağlar
  Sanıldığının aksine çok basit bir uygulamadır ve düzenli olarak yapılması büyük önem taşımaktadır  Günde 10 ila 30 dakika arası nefesimizi izlememiz başlangıçta çok önemlidir  Ayrıca uyku düzeni ve ruh sağlığı açısından büyük önem taşır  Farkındalığa ulaşmamızı sağlayan ilk temel eğitim olan nefesi izlemenin amacı özümüze yani evrensel bilince ulaşmaktır   
 Nefes Nasıl İzlenmelidir?
 
 Rahat, dik ve dengeli bir şekilde oturulmalıdır
  Omurganın dik olması başarılı bir uygulama için önemlidir  Daha sonra düzenli ve heyecansız bir solunum sağlamaya çalışıp dikkatimizi toplayabileceğimiz bir nesne seçeriz  Bu nesne bir çiçek veya herhangi başka bir şey olabilir  Mum alevine bakarak da nefes çalışmaları yapanlar hızlı şekilde başarıyı sağlamışlardır  Uygulama yapılacak yer mümkün olduğu kadar sessiz ve rahatsız olmayacağınız bir ortam olmalıdır  Unutmayın amacımız “kendimizi izlemek”tir   
 Bunlara ilaveten bol kıyafetler giymek, banyo yapmak, dişlerimizi ve burnumuzu temizlemek, boşaltım faaliyetlerini tamamlamak gibi gevşemeyi sağlayacak tüm faaliyetler başarılı bir uygulamaya yardımcı olur
   
 Çalışma esnasında mümkünse dilin ucu damağa değmemeli dil ağızda düz yatmalıdır
  Dil üst veya alt dişlerin arkasına değebilir  Yine de en uygun ve en rahat biçimde nasıl hissediyorsanız öyle konumlandırabilirsiniz  
 Uygulama iki şekilde gerçekleştirilebilir;
 
 -	Nesne yardımı ile
 -	Sadece nefes izleme uygulamaları ile derin izleme
 
 Nesne Yardımı ile izleme
 
 Nesne yardımı ile izleme daha basittir
  Seçilen nesneye gözleriniz yarı açık şekilde odaklanarak bakmak ve beş dakika kadar sonra gözlerinizi kapatıp baktığınız nesneyi gözünüzde canlandırmaya çalışmanız gerekmektedir  Bir örnek verecek olursak, mum alevine bir süre baktınız  Gözlerinizi kapadığınızda hala mum alevinin görüntüsü devam edecektir  Bu bazen gece yolda giderken sokak lambalarına baktıktan sonra başımızı başka yere çevirdiğimizde halen lambayı görmemiz gibidir   
 Mum alevini gözlerimizi kapadığımızda görmeye devam ediyoruz
  Aleve çeşitli şekiller vererek zihnimizi buna odaklamaya çalışmalıyız  Alev bir kuş olur uçmaya başlar sonra bir ağaca konar sonra tekrar havalanır gibi görüntü akışı devam eder   
 Bir başka nesne yöntemi ile nefes çalışması ise “Yansıma Uygulamaları”dır
  Bu uygulama için tam karanlık bir ortam uygun değildir  Cama veya yansımaya sahip bir nesneye odaklanırız  Örneğin cam bir çay bardağını önümüze koyalım  Gözlerimiz yarı kapalı halde bir şekilde bardağın bir noktasına odaklanırız  Bu odaklandığımız nokta ortamdaki ışığın yansıdığı mesela lambanın şeklinin görüldüğü beyaz küçük bir noktadır  Ortamdaki ışık tek o noktadan yansır  Rahat bir şekilde bunu görebiliriz  O noktaya odaklanırız ve dik bir şekilde oturarak rahatlamaya çalışırız  On dakika kadar bu uygulama gerçekleştirilir  Daha sonra etraf bulut-lanmaya başlayacak ve görüntü algınızda değişimler olacaktır  Yansıma uygulamasının diğer nesne uygulamasından farkı gözlerimizi kapatma süremizin olmaması bunun yerine gözlerimizin kendiliğinden kapanmasıdır  İçte bir çekilme ve enerji akışı hissedilecektir   
 Nefes ve Konsantrasyon
 
 Uygulama esnasında grip değilseniz burnunuzdan nefes alıp vermeniz daha doğrudur
  Her soluk alışta diyafram yükselmeli ve karından nefes alınmalıdır  Nefes verişte ise diyafram inmelidir  Uygulamaya başlarken sessiz, yumuşak ve yavaş soluk alınmalıdır  İzleme derinleştikçe nefes alıp verişler kendiliğinden yavaşlayacak ve düzene girecektir  Uygulama nesnesine bakıldığında onu aynı anda duymaya ve görmeye çalışın  Sabırla konsantrasyon yenilenmelidir  Dikkat zamanla artacaktır  Dikkat dağılırsa yeniden odaklanılmalıdır  Aslında buradaki amaç “bir olma” kavramının yakalanmasıdır  Farkındalık, bilincin derinliklerine inildikçe kendi dışındaki varlıklarla bütünleştiğini kavrar  Bilen ve bilinen arasındaki mesafe ortadan kalkar  Yalnızca biliş vardır  Bilen, bilinen ve bilme işlemi tek bir oluş haline gelir  Fotoğraf makinesindeki odaklanma mekanizması ile durum aynıdır  Dikkat dağıldığında sakin bir şekilde acele etmeden tekrar odaklanılmalıdır  Tepkisizlik muhafaza edilmelidir  Düşünceleri konular olarak izlemek yerine dışarıdan sadece bir seyirci gibi izlemek doğru olandır  Konuların ne olduğuna odaklanılmamalıdır  Düşünce paketini açarsanız ve hatırlama başlarsa odaklanma büyük ölçüde zarar görür  Düşünceyi yargısız bir şekilde izlemek önemlidir  İyi veya kötü düşünce olarak değil sadece düşünce olarak izlemeliyiz   
 Hiçbir şekilde düşünceler engellenmeye çalışılmamalıdır
  Düşüncelerin gelmesi çok faydalıdır ve bilinçaltımızın temizlendiğinin işaretidir  Düşüncelere gülümseyip onlara teşekkür etmeliyiz   
 
 
 
 Nefes Uygulamaları ile Derin İzleme
 
 -	Gürültü, ışık ve sesten uzak karanlık bir ortam seçin
   -	Dik ve rahat şekilde hareketsizce oturun
  Önceki uygulamada anlatılan hazırlık uygulamalarını yapın  -	Düzenli olarak burun deliklerinizden nefesi aşağı karnınıza doğru soluyun
  -	Nefes alırken içinize sonsuz bir ışığın dolduğunu hissedin
  Nefes verirken içinize dolan bu sonsuz ışığın tüm bedeninize dağıldığını hissedin  -	Kendinize “Benden içeri bene, ışığın, enerjinin dolduğu ve biriktiği yere ulaşıyorum
  ”  telkinini verin   
 Gözlerimizi kapatıp rahat bir şekilde oturduk
   
 1
  adım- Burnumuzdan ilk nefesi aldığımızda içimize ışık doluyor hissini yaşıyoruz   2
  adım-  Daha sonra bir an duraklıyoruz   3
  Adım- Nefesimizi veriyoruz yavaş ve sakin bir şekilde  Işık tüm bedenimize yayılıyor   4
  adım- Nefesimizi verdikten sonra bedenimizin o ışığı emmesini bekliyoruz   
 Bu uygulamayı dört adımda belirgin şekilde gerçekleştirmeliyiz
  İlk olarak 5, sonra 15-20 dakikalık solunum konsantrasyonu ça-lışmaları yapılmalıdır  4  adımdan sonra enerjinin bedenimiz tara-fından emildiğini hissederken telkini veriyoruz  “Ben kimim?”  ve bekleme sürecinde yeniden nefes almadan içimizden cevabın gelmesini bekliyoruz  Bu uygulama aylarca aksatılmadan gerçek-leştirilmeli ve hayatımızın bir parçası haline getirilmelidir  Nefes verdikten sonraki süreç yani 4  Adım uzun tutulmalıdır ve telkinler o esnada verilmelidir  “Ben kimim? Ben neyim? Benden içeri bene ulaşıyorum  ” vb  telkinler ile öz bilince ulaşılmaya çalışılır ve cevaplar içimizden verilir  Ne zamanki nefesin zaten “kendiniz” olduğunu hissettiniz işte o zaman izlemenin en derin aşaması sağlanmış olur  
 Siz alıp verdiğiniz nefessiniz
  “Nefes”in seni sana ulaştıracak, özündeki olağanüstü aşkı keşfetmeni sağlayacak, basit görünen en mükemmel yoldaşın olduğunu kavrayacaksın  
 
 Nefesimizi izlemek, anda kalmamızı sağlayan en önemli silahı-mızdır
  Geçmişten bizim iznimiz olmadan oluşturulan anılar ve yine bize sorulmadan oluşturulan geleceğe dair hayaller gözümü-zün önüne geldiğinde silahımızı hemen çekeriz  Bir gülümseme ve “Evet Farkındayım, kontrol artık bende  ” telkini verilip gözlerimizi kapatıp derin bir nefes almalıyız  Burnumuzdan mavi hava, bir ışık doluyor içimize ve evren enerjisini bize veriyor  İşte kazandık  Virüs yenildi ve enerjimizi ödül olarak aldık  İçimizde biriktirmeye başladık  
 Uygulama, duyguları izlemek aşamasında da çok etkilidir
  Aynı şekilde öfkelendiğimizde veya sinirlendiğimizde tam tepki verecekken birden durup gülümsersek ve gözlerimizi kapatıp nefesimizi izlersek enerjiyi yine evrenden alacağız  Tabi “Farkındayım” cümlesini kurup gülümsemek burada çok önemli   
 Gündelik hayatımızda da mümkün olduğunca nefesimizi izlemeliyiz
  Otobüste giderken, müzik dinlerken her fırsatta gözlerimizi kapatıp içimize enerji doldurmalıyız  Unutmayın evren enerji dolu  Biz de kendi öz enerjimize ulaşırken evrendeki saf enerjiyle bir bütün haline gelmenin hazzına ereceğiz  
 Nefes bize hayat veriyor
  Nefes verildikten sonraki bekleme sürecinde iyi bir izleme sağlanırsa bir sonraki nefesi alırken bir düşüncenin geldiğine şahit olunabilir  Nefes alınmadığı takdirde düşünceler güçsüzleşir  Aslında biz daha düşünce oluşmadan yılanın başını küçükken ezmeye çalışıyoruz  Hiç kaçırmadan nefesimizi izlememiz elbette mümkün değil  Burada nefes izleme uygulamasını savunma amaçlı kullanıyoruz  Bu uygulama birkaç ay kadar yapılırsa artık izlemelerimiz otomatikleşecektir  Nefesimizi izleme uygulaması uygulamaların temelidir ve diğer uygulamalarla eşanlı olarak birlikte yapılacaktır  Yeni oluşacak düşün-celeri henüz oluşmadan engellememizin yolu budur  
 Nefesimizi izleme uygulaması sürekli olarak diğer tüm uygulamalarla birlikte kullanacağımız en önemli gücümüz
  Ne kadar çok nefesimizi izlersek o kadar güçleneceğiz   
 
 Bedenimizi izlemek:
 
 Dışarıdan bir gözle kendinizi izleyebilir misiniz? Bedeninizin en küçük hareketini, nereye baktığınızı, attığınız adımı, neye dokunduğunuzu, yediğinizi, içtiğinizi… kısaca yaptığınız her şeyi izlemenin yani farkında olarak yaşamanın size vereceği huzuru yaşamaya hazır mısınız?
 
 Bu uygulama da fiziksel olarak varlığımızı onaylamamız açısından önemlidir
  “Ben varım  ” diyebiliyorsak buradaki var olanı iyice tanımalı ve  “var olan” bedenimizi bizim iznimiz olmadan yöneten “virüs”ün farkına varmalıyız  Bedenimizin kontrolünü de tıpkı zihnimiz gibi geri almalıyız  
 Bu uygulama insanı delirtecek gibi yapabilir
  Fakat sabırlı olmak önemlidir  Zamanla izlediklerimiz kaydedilip otomatikleşecektir  Bir süre sonra izleme kolaylaşacak ve bütün olarak bedenimizi izlemeye geçeceğiz  Şimdi bedenimizin tüm bölümlerinin kontro-lünü geri almak için her bölümünü izlemeli ve tanıtmalıyız   
 Ellerimizi iyi izlemeliyiz
  Bir şeye dokunurken veya otururken ellerimiz ne durumda? Bize sormadan bir virüs onu kontrol ediyor mu? 
 Otobüste oturan insanlara dikkatli bakın
  Elleri hep sıkı ve gergin durur  Sizin ellerinizde öyle mi? Ellerinizin gergin olmasını siz istemiyorsunuz  Peki, neden bir gerginlik var? Bunu izleyin ve ellerinizi kaldırıp ona bakın ve gülümseyin  “Farkındayım  ” deyin  Siz ellerinize gülümsedikçe ellerinizin gerginliği azalacak ve yönetim size geçecektir  Ellerinizi sevin  O size ait  O sizin bir parçanız  Size sorulmadan onun yönetilmesine izin vermeyin   
 Oturuşunuzu izleyin
  Dik bir şekilde oturmayı istiyorsunuz ama bir de bakmışınız ki oturuşunuz size sorulmadan değiştirilmiş  Gülümseyip “Farkındayım  ” telkini ile nefesimizi izlememiz burada kontrolü geri almamızı sağlayacaktır  Nasıl oturup kalktığınız, hareketleriniz bu sebepten çok önemlidir  Rahatsız ve gergin bir oturuş pozisyonu aklınıza aynı şekilde rahatsız ve gergin, is-tenmeyen düşünceleri getirir  Hareketlerinizi izlerseniz düşüncelerin gelmesine engel olmuş olursunuz  
 Yürüdüğünüzü bilin
  Yürüyorken acele ediyor musunuz? Peki, acele etmeniz için bir sebep var mı? Bir yere mi yetişeceksiniz? Eğer hiçbir sebep yokken hızlı yürüyor ve hızlı hareket ediyorsanız bir an durun  Evet, olduğunuz yerde durun  Durduğunuz anda bilinciniz tazelenecek ve sizi kontrol eden virüs kendini ele verecektir  Gülümseyin ve “Farkındayım  ” telkinini verin  Daha sonra yaptığınız eyleme izin verin  “Şu anda yürüyorum ve yürümeyi ben istiyorum  ” Buradaki gülümseme içten ve samimi olmalıdır  Bir bebeğin gülümsemesi gibi  Sadece gülümsemek  Unutmayın kimseye bir şey kanıtlama çabanız yok  Sadece kendinizi izliyorsunuz  
 Doğduğumuzda elimizde tek bir veri vardır
  O da “var olduğumuz”dur  Bunun dışındaki tüm bilgiler bize dışardan yüklenmiştir  Buradaki amacımız başa dönmek ve sadece bu veri üzerine eklenen tüm kıstasları yeniden yazmak  Evet, tüm programı baştan kendi onayımızla yazıyoruz  
 Unutmayalım ki rahat şekilde oturan birisi güzel düşüncelere ma-ruz kalır
  Ellerini sıkmış gergin duran ise negatif düşüncelere kapılır  Hareketlerimiz ve duruş pozisyonlarımız bize izlememiz için gönderilecek düşünceleri oluşturacaktır  
 
 Ayna Uygulaması
 
 Sabah uyandığında ilk olarak ne yaparsın?
 
 İlk olarak uyandığında yaptığımız şey genelde aynıdır
  Aynaya bakarız  Biraz dikkatli baktığımızda aynada gördüğümüz yüzümüzde tuhaf bir gülümseme vardır  Bu gülümseme sanki imalıdır  Hani birini kandırırsın da karşındaki bunu anlamaz sonrada yü-zünde bir ifade oluşur ya sanki onun gibi  Şaka yollu bile olsa bunu yaşarsın  İşte bu gülümseme sana ait olabilir mi? 
 Aynaya bakmayı sen mi istedin? Onu da geçtim uyanmayı sen mi istedin? Peki uyandın diyelim ne için uyandın? İşe gitmek için? Peki ne için okula gidiyorsun?
 
 İşte çıkarımlar yaparak asıl soruya geldik
  İşe gitmeyi sen mi istedin? Yoksa çalışmak zorunda olduğun için mi çalışıyorsun? İşe niçin gittiğini anlarsan eğer o zaman aynaya bakman da kahvaltı etmende saçını taramanda bir anlam kazanır
  Çünkü hepsini işe gitmek için yapmış olursun   
 Aynaya baktığında gördüğün o tuhaf gülümseme var ya işte o mekanizmanın mesaiye başladığını gösterir
  Artık virüs sen uyandığında kılık değiştirmiştir  Geceleri düşünceler rüyalar şeklinde videolar olarak sana saldırırken uyandığında ise tekrar radyo frekansı gibi kafanda dolaşır  Şimdi aynaya baktığında o gülümse-meye odaklan ve o gülümsemeyi kontrol ederek o virüse seslen; 
 “Günaydın sana da
  Yine işinin başındasın  Gün boyunca bana düşünceler göndererek benim enerjimi emecek ve beni sen yönlendireceksin  Tabi ben farkında olacağım ve seni izleyerek yaka-layacağım  Sen de bir süre sonra pes etmek zorunda kalacaksın  ” 
 Hırsızı hatırla
  Sen aynadan hırsızın eve girdiğini görünce hırsız senin onu fark ettiğini anlıyor ve eve girmeden tekrar geldiği yere dönüyordu  Sen hırsızın üzerine yürürsen eğer onu sorgulamaya kalkarsan o zaman belki de sana saldırıp zarar verecek  Sen hırsıza gidip de sen niye hırsızlık yapıyorsun dersen komik duruma düşmez misin? 
 Adı üstünde hırsızdır o
  Onun yapacağı şey hırsızlıktır  İşte bizi kontrol etmeye çalışan virüs de aynı şekilde hareket ediyor  Ona gülümse  Bir aynadan gülümsermiş gibi  Onun acizliğini gör  Buna aynaya bakma uygulaması diyorum  Şimdi gülümsedikten sonra ona şunları söyle; 
 “Ben de görevimin başındayım
  Sen bana saldırmaya beni kontrol etmeye çalışacaksın  Bende seni her seferinde yakalamaya çalışacağım  Eğer beni kontrol etmeyi başarırsan üzülmeyeceğim çünkü sonrasında ben senden enerjimi geri almasını bileceğim  Zor olan senin yaptığın  Kolay olan ise benimki  Ben sana sadece gülümseyeceğim  ” 
 Şimdi bu farkındalık ile yüzünü yıka ve yüzünü yıkama anına odaklan
  Sular yüzüne değiyor ve sen uyanıyorsun  Sonrasında kahvaltıya otur  Kahvaltı esnasında gülümseye devam et  Unutma o senin açığını bekler  Sen gülümsedikçe o senden uzaklaşmak zorunda kalacak ve sen daha özgür kalacaksın  Şimdi ekmeğe dokun ve ona da gülümse sonra çay bardağına yediğin her şeye  Bu yiyecekler sana enerji veriyor içine doluyor enerji onları yedikçe  Sonrasında ise kanına karışıp proteinler oluyor düşüncelerini onlar sayesinde gerçekleştiriyorsun  En alt kademeden sonuna kadar analiz et  İçine dolan hava sana enerji veriyor ve o sayede düşünüyorsun  Gıdalar da böyle  Senin düşünce kabiliyetine etkisi olan her şeyi onayla  Senin iznin olmadan hiçbiri giremesin  Sen tüm yaptıklarının tüm hareketlerinin farkında olursan kendinin de farkında olursun  Kendine ait her şeyi izlemelisin  Merak etme bir süre sonra bunlar otomatikleşecek  İlk başta bir kez tanıtman yeterlidir  Ekmeği alıyorsun dokunuyorsun bölüyorsun sonra çiğniyorsun sonra yutuyorsun sonra midene iniyor sonra kana karışıyor  Bunu bir kez izledin mi sonrasında ekmeğe bakıp sadece gülümsemen yeterli  Gülümseyince sen zaten bunları yaptığını anımsamış olacaksın  Üzerinde bir gerginlik varsa dikkat et onu iyi izle   
 Kim gergin olmak isterki? Kim sinirlenmek ister? Asabi olmayı biz mi istedik? Hangimiz “Dur ya, şurada iki dakika sinirleneyim!” der ki? Burada bir oyun olduğunu iyi görmemiz lazım
  Tüm günümüzü kendimizi izleme uygulamaları ile kontrol etmeliyiz  Artık eylemlerimizle bütünleşme vaktimiz geldi  
 
 “Sadece” Uygulaması
 
 Bir eylemin önüne “sadece” kelimesini koyduğumuzda o eylemin farkındayız, demektir
   
 Sadece uyandım
  Sadece yüzümü yıkıyorum  Farkındayım saldırılar başlamak üzere  Gülümsüyorum bu aciz virüse  Ben kendimdeyim  Sakinim ve acelem yok  Güne güzel bir kahvaltı ile başlıyorum  Şimdi yediğim besinler bana enerji veriyor  Sağlıklı ve mutluyum  Sadece çay içiyorum  Çay bardağına dokunuyorum, parmaklarıma teşekkür ediyorum  Benim sağlıklı besinler almam için bana yardımcı oluyorlar  Bardağı kaldırıyorum ve yudumlu-yorum  Gülümsüyorum ve içime dolan enerjiyi hissediyorum  İçtiğim en güzel çayı içtim ve sadece çay içtim  Çay içerken aklıma hiçbir düşünce gelmedi  Gelemez de  Çünkü tetikteyim ve tüm saldırıları izliyorum  Benim iznim olmadan bedenim hareket edemez  Nefesimden içeriye giren oksijeni ve sağlığı hissediyorum  Hayatı yudumluyorum çayımı içerken  Kahvaltımdaki yiyeceklere gülümsüyorum  Onlara teşekkür ediyorum  Onlar bana nasıl yardım ediyorsa bende onlara yardım ediyorum  Onları sev-gimle ısıtıyorum ve saklıyorum  
 Sadece aynaya bakıyorum ve sadece saçlarımı tarıyorum
  Saçlarımı seviyorum çünkü onlar benim güzelliğimi yansıtıyor  Onlar olmasaydı ya hiç olmasaydı diyorum ve onlara sevgilerimi sunuyorum  Sadece kıyafetlerimi giyiyorum ve onlara şükranlarımı sunuyorum  Kıyafeti olmayan insanları da düşünüyor ve onlara da tüm enerjilerin kaynağından yardım diliyorum  Sadece dışarı çıkıyorum ve sadece işe gidiyorum  Otobüse biniyorum  Otobüsteki insanlara gülümsüyorum  Trafiğin sıkışık olmasına teşekkür edi-yorum  Demek ki böyle olması gerekiyor, diyorum  Belki de trafik sıkışık olmasa hızlı giden bir araç kaza yapabilirdi, diyorum  Bilmediğim şeyler hakkında zihnimi niye yorayım? Trafiği dü-zeltmek benim elimde olmadığına göre bu biçare davranışın altında nasıl bir oyun olduğunu biliyorum  Ben düşününce veya mora-limi bozunca trafik mi düzelecek? Elbette hayır  O zaman bu gereksiz düşünce kirliliğini zihnimde oluşturan da neyin nesi? Evet  Farkındayım   
 Tetikteyim ve bana saldıran düşüncelerimi kontrol etmeye çalışan virüse gülümsüyorum
  O da görevinin başında, tıpkı benim olduğum gibi  Ayaklarım yere değiyor ve yere değdiğimi hissediyorum  Ayakları olmayanlara gülümsüyorum ve onlara yardım diliyorum  Tam ve eksiksiz olmanın huzurunu yaşıyorum  Ben ………  (adınızı söyleyin)  Ben tam olması gerektiği gibiyim  Ne eksik ne fazla  Farkındayım ve gülümsüyorum  Tüm tedbirlerimi aldım ve günüme devam ediyorum  Virüs beni tuzağına düşürse de gülümsüyorum  Tuzağa düşmem ve tepki vermem aslında çok iyi  Böylece çukura bir kez düştüm ya artık orada çukur var diyebilirim  Virüse de teşekkür ediyorum  Onun daha fazla uzaklaşmasını sağlıyor ve enerjimi geri alıyorum  
 Hayatta sadece güzel şeyler var, biliyorum
  Tüm olumsuzlukları istemediğim sürece görmem ve zihnimde yer kaplamasına engel olabilirim  Farkındayım, hayatın sadece bardağın dolu tarafı olduğunun  Bazen boş tarafını görüp tuzağa düşsem de buna yorum yapmıyorum  Çünkü biliyorum ki tüm yorumlar tuzağa düşmem içindir  Tuzağa düştüğümün yorumunu da yapmıyorum  Çünkü biliyorum ki beni tuzağa düşüren virüs bir “gülümsemem” ile devre dışı kalacaktır  Ateşe odun atmıyorum  Bekliyorum ateş sönsün diye   
 Biliyorum ki bedenim benim iyiliğim ve sağlığım için faaliyet gösteriyor
  Ben bunu anlayamayabiliyorum ve bu yüzden başıma gelen hastalığa da sağlığa da teşekkür ediyorum  Ya yüzümdeki sivilceler çıkmasaydı? Karaciğerimin rahatsız olduğunu nereden bilebilirdim? İçimdeki sıkıntılarımı içine atmayıp da dışarı atmama yardım eden bedenime teşekkür ediyorum  
 Sadece bu anımın bana sunduklarının tadını çıkararak henüz yaşamadığım anlarımı da istediğim hale çeviriyorum
  
 Sadece şimdideyim
  Sadece anımdayım…
 
 
 Doğayı ve çevreyi izlemek:
 
 Sevmesini bilmiyorsan öğren, sev sev
  Sevmeye çalış mutlaka, elinin değdiği her şeyi, gözünün görebildiği, tahayyül edip düşünebildiğin, sev sev  Duyduğun her şeyi, öğrenmeye çalış sevmeyi  Ne varsa tabiatta, bir böcek bile çirkin değil  Bir parça ot al eline, rengi ne güzel değil mi? Kendinden olan bir renk ve şekil içinde  Çiçekler, taşlar, bulutlar bile, sev sev  Sevmeyi öğren, sevmeye çalış  Dünya senin sevmen için yaratılmış  Önce aşkı öğren  Küçük bir çocuk bak ne güzel  Ya onu dünyaya getirenler  Çünkü dünya aşk için yaratılmış  İnsanları sev  Onlar da sen yalnız kalmayasın diye yaratılmış  Bütün kâinat birbirine sevgi ile zincirleme bağlanmış  Sevgini vermesini öğren, Çünkü gönlünde anlasın ki hepsine de yer varmış  Sevgisiz insandan, dünya unutma ki korkarmış  Korkudan ya yana kaçar ya düşman olur kovalarmış  Ölümü dahi sev  Sevmesini öğren ki ölümsüz âlem de varmış  Sen sevmesini öğrendinse, şimdi artık öğretmelisin   (Mevlana)
 
 Anlar vardır, sizi keyiflendiren, gülümseten… Farkında olmadan yakaladığımız bazı anlar
  Hepinizin başına gelmiştir  Çok basit bir şey olabilir  Belki de sadece o duruma siz gülmüşsünüzdür  Belki bir tabelaya, belki de yoldan geçen birine  Peki, bu anlarınızı çoğaltmak istemez misiniz? Dikkatli olmak zorunda değilsiniz  İşte tüm sorun dikkatli olma çabasının altındadır  Bir amaç olunca zihin sadece tek bir noktaya odaklanır ve bir “yargı” kazanır  İşte virüs bu yargının gönderilmesini bekler  Bu onun ilacıdır  Gittikçe vahşileşebilir  Yargılamak sadece bir insan için geçerli değildir  Her şeyi farkında olmadan yargılayabiliriz  Zaten yargıladığımızın farkında olsak o esnada işte o tarif edilen “gülümsetecek anı” yakalamış oluruz  Peki, farkında olmamız için yapmamız gereken neydi? Tüm uygulamalarımızın temelinde yatan “izleme” yöntemi   
 Yolda yürürken, arabada, otobüste, çevremizde gördüğümüz her şeyi “sadece” izlemeliyiz
  Fırsat buldukça çevremizi izleyip gü-lümsemeliyiz  Özellikle de insanları  Onları hiç yargılamadan izlemeliyiz  Sadece onları olduğu gibi kabul ederek  Mesela, yaşlı bir çift  Gülümsemeliyiz ve o ihtiyarların gözü olmalıyız bir an  Enerjimizden onlara da göndermiş oluruz böylece  Hiç konuşmadan ve yorum yapmadan bir bebeği izleyebilir misiniz? Nasıl da düşünmeden özgürce hareket ediyor  Hangimiz bir bebeği sevip de huzur bulamaz ki? O bebek olabilir misiniz? Onun gözlerinden dünyaya bakabilir misiniz? Yargısızca yorumsuzca ve özgürce? Bir kediye dokununca onu besleyince nasıl da huzur buluyorsunuz? Önüne koyduğumuz kaptan süt içen kediyi izlemek bile ayrı bir zevk veriyor  Kedi olup onun gözünden dünyayı izleyebilir misiniz? İşte her sıkıştığımızda ve saldırı anında bebeğin, kedinin ve yaşlı çiftin gözü olabilirsiniz  Çünkü bunları kaydettiniz artık ve bunlar sizin savunma silahlarınız oldu  Tam sinirleneceğiniz zaman yaşlı çiftin gözü olabilirsiniz ve sakinliğinizi koruyabilirsiniz  Bilinçaltınızı böylece kontrol edebilirsiniz  Biz silahımızı çektikten sonra arkasından gelecek olan düşünceleri de izleyip “Ben huzur dolu yaşlı bir çiftin gözüyüm  Yorumlarım ve yargılarım yok  Sadece hayatımı yaşıyorum  ” diyebilir misiniz? 
 Doğa sınırsız bir enerji kaynağıdır ve ne kadar çok izlersek o kadar çok enerji kazanırız
  Kendimizi güncelleriz ve içimizdeki tüm sıkıntılar olumsuzluklar ve hastalıklar birer birer uzaklaşır  Huzur denilince çoğumuzun aklında hemen vapurlara eşlik eden martı-larla bezenmiş bir deniz manzarası canlanır  Vapura binen her insan bu huzuru muhakkak yaşamıştır  Burada huzuru verenin aslında “deniz” olduğunu elbette biliyoruz  
 Deniz bu huzuru acaba nasıl veriyor? İlk olarak denizi izlemek ile başlayalım
  Bir eylemi “sadece” ile gerçekleştireceğimizi daha önce belirtmiştik  Sadece denizi izlemek nedir? Deniz ile “bir” olmaktır  Sen deniz olacaksın ve denizin gözünden kendine bakacaksın  Kamera yer değiştirecek adeta  Denizin gözünden hayata bakabilir misiniz? İçinizde milyonlarca balık besleyebilir misiniz? Üzerinizden geçen vapurları ve gemileri “hiç yargılamadan” gülümseyerek tepkisizce izleyebilir misiniz? Vapurda hırsız da var, katil de var, öğretmen de var, öğrenci de var  “Sadece” onları izleyebilir misiniz? Denizin gözü oldunuz artık ve çevrenizi izliyorsunuz  Unutmayın, deniz yargılamıyordu  Sende yargılayamazsın  “Sadece” gördüm ve farkındayım, deyip gülümseyebilirsiniz  
 Deniz sizin için ne anlama gelebilir, güneş ya da ay? Eğer yargılamadan onlarla yer değiştirip onlar ile bir olduğunuzu hissederseniz o zaman farkındalığın ateşi sizi içinizden uyaracak
  Birden tarifsiz bir huzur kaplayacak içinizi  Hiçbir sebep yokken ortada mutluluktan gözleriniz dolacak  Hiçbir gerekçe yokken tarifsiz bir şekilde “gülümseyecek” ve işte “gülümsetecek anınızı” yakalayacaksınız  Anın içinde kalmak işte bu kadar güçlüdür  En büyük enerjileri çektiniz kendinize ve o huzur size saatlerce yetecektir  Bunu ayrıca çiçeklerle ve ağaçlarla da denemelisiniz  Siz sarı bir çiçek olun, sarı çiçek siz olsun  Yunus Emre gibi o çiçeğe annesi babası var mıdır, sorabilir misiniz? Bir çiçeği koparırken eğildiğinizde siz çiçek olsanız da o sizi koparmaya çalışsa ve bunu hissetseniz nasıl bir tepki verirdiniz? 
 Şehirden uzaktan geceyle yıldızlarla baş başa kaldığınızda içinize dolan tarifsiz huzuru hatırlıyor musunuz? Böyle bir günde geceyi izlediniz mi hiç? Sadece geceyi izlemek
  Yıldızlara ve gezegenlere teşekkür etmelisiniz  Onların çekim kuvvetleri olmasaydı karakterlerimiz olmayacaktı  Onlar olmasaydı “biz” olmayacaktık  Onlar ile bizim aramızda bir bağ olduğunu hissediyor musunuz? 
 Doğayı ve çevreyi izlemek için hiçbir fırsatı kaçırmayın! Doğadan alacağımız enerjiyle dolup taşmak için değil mi ki bazılarımız sık sık doğada kendisiyle buluşuyor
  İzlemediğiniz halde aldığınız enerji farkında olduğunuzda katlanacaktır  
 Sarı Çiçeğin Hikayesi
 
 Büyük şair Yunus Emre mensubu olduğu dergahta odunculuk yapmaktadır
  Her gün ormana gider ve saatlerce odun keser  Odunların en düzgünlerini özenle seçerdi  Bu da onun uzun süre doğada kalmasını sağlamış ve şiirlerine de doğa figürleri yansımıştır  Bir gün Tabduk Emre, talebelerine kırlardan çiçek toplamalarını söyler  Her talebe bir sürü çiçekle geri döner  Fakat Yunus Emre, hangi çiçeği koparmak üzere giderse koparamaz  yerde bir çiçek görür  Tam çiçeği koparmak için eğilecekken birden çiçeğin gözünden kendine bakar ve çiçek Yunus olmuştur artık, Yunus da çiçek  Çiçeğin sanki onu koparmaya çalıştığını görür  O anda çiçeğin gözünden onun hayatını seyreder  Çiçek de bir canlıdır ve onun da yaşantısı vardır Yunus’un gözünde  O kısacık anda çiçeğin yaşantısı olur, ailesi olur ve birden geri çekilir  Tabduk Emre’ye mahçup olmak istemeyen Yunus, solmak üzere olan bir çiçeği koparıp götürmüştür  
 En meşhur şiirini işte bu duygular içerisinde yazmıştır
  Hepimiz o şiiri çok iyi biliyoruz  
 
 Sordum sarı çiçeğe
 Annen baban var mıdır?
 Çiçek eydür derviş baba
 Annem babam topraktır
  
 Sordum sarı çiçeğe
 Benzin neden sarıdır
 Çiçek eydür derviş baba
 Ölüm bana yakındır
 
 Sordum sarı çiçeğe
 Sizde ölüm var mıdır?
 Çiçek eydür derviş baba
 Ölümsüz yer var mıdır?
 
 Sordum sarı çiçeğe
 Evlat kardeş var mıdır?
 Çiçek eydür derviş baba
 Evlat kardeş yapraktır
  
 Sordum sarı çiçeğe
 Boynun neden eğridir
 Çiçek eydür derviş baba
 Kalbim Hakka doğrudur
 
 Sordum sarı çiçeğe
 Sen beni bilir misin?
 Çiçek eydür derviş baba
 Sen Yunus değil misin?
 
 Yunus Emre
 
 |