Yalnız Mesajı Göster

Çeşitli Dini Çelişkiler...

Eski 08-20-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Çeşitli Dini Çelişkiler...




MUHAMMED SÖZLERİNİ NEDEN YAZDIRMADI?


Bir sahih hadiste, Muhammed’in kendi sözlerinin yazılmasını istemediği, zira bunların Kuran ayetleri ile karıştırılmasından endişe ettiği söylenir
Kuran’da, müşriklere ve ehli kitaba meydan okunarak, bir surenin/ayetin benzerini hepsi toplansa yazamayacağı vurgulanır
Yukarıdaki iki veriden (İlkinin doğru olduğunu kabul ediyoruz!) şunları çıkarabiliriz:
- Sahabiler peygamberin (bir insanın) sözlerini Allahın sözlerinden ayırt edemeyecek kadar bilgisizdir!
- Peygamber de olsa, bir insanın sözleri Allahın sözlerine benzeyebilir! Kuran, ondaki ayetler, insan sözleriyle karıştırılmayacak kadar aşkın değildir!
- Muhammed, sözlerini kaydettirmeyerek yüzyıllar boyunca Müslümanların aldatılmasına yol açmış ve vizyonu bulunmadığını göstermiştir
-Kuran ayetlerinin/surelerinin benzerlerinin insanlar tarafından yazılamayacağını sadece Allah tespit edebilir!
Çıkarımlar artırılabilir; fakat yukarıdakiler bile abestir Çünkü önermelerin birincisi uydurmadır; zira, Allah’tan gelen sözleri kitap haline getirmeyi düşündüğü çok kuşkulu bir insanın, kendi sözleri için bunları söylemesi imkansızdır


İLLÜZYON


Bir tür illüzyon/hipnoz yapılıyor din(ler) konusunda Hiç olmamış olaylar ve/veya hiç yaşamamış insanlar gerçekmiş gibi, allanıp-pullanıp halklara sunuluyor
Pek çok genç, yetişkin; dini, parça parça, bir bakıma nabza göre şerbet ile tarif edebileceğimiz yöntemle, sadece verilen ayetlerle (ve hadislerle) bilirler Oysa o metinler bambaşka amaçlarla söylenmiştir Bu amaçlar dar kapsamlıdır, basit ilişkilere dayanır, yereldir…
Ancak, öyle bir sunuluyor ki, küresel (hatta evrensel) ve zamanlarüstü sanılarak dinleniyor, iman ediliyor
Sahtelik, yapaylık yüzyıllar boyunca, şekil değiştirerek, farklı isimlerle sürüp gidiyor İyi niyetle veya değil, ahlaki olmayan bir işlem yürütülüyor; bir bakıma her insan çıkarı neyi gerektiriyorsa onu yapıyor, her alanda görüldüğü gibi
Ayrıca, Allah’ın sözü-benim sözüm gibi bir ayrımı aklından geçirmediği, keza döneminin insanlarının da böyle bir meseleleri olmadığı açıktır!Dolayısıyla Muhammed, sözlerini neden yazdırmadı? sorusu yanlış bir sorudur!


TESLİS


Necmettin Erbakan, iki TV konuşmasında duydum, bir râhibin, tanrı kaçtır, suâline, üçtür, İsa, Meryem, Kutsal Ruh, yanıtını vereceğini söyledi Bu sözleri duyunca Bir kez, bu konuda olmaz ya, hatâ yapılır; unutmuşsa, etrâfı hatırlatmaz mı, çekinirler mi, onlar da mı bilmez? Meryem’in de tanrı olduğunu ‘öğrenerek’ bir yaşımıza daha girdik! diye düşündüm
Fakat, El Maide sûresinin 116 âyetini okuyunca (Hatırla ki, kıyâmet gününde Allah şöyle buyuracak: ‘Ey Meryem oğlu İsa! Allah’ı bırakıp da beni ve annemi iki ilâh edinin, diye insanlara sen mi söyledin?’…) Hoca’ya haksızlık ettiğimi anladım!
Kuran’da, … üçtür derler, ama… meâlinde âyet/âyetler de vardır, ancak bunların neler olduğunu açıklanmaz… 7 yy’da, artık oluşumunu tamamlanmış Hıristiyanlık hakkında muğlak, hattâ yanlış ifâdeler geçer Kuran’da
Nihâyetinde, İslâm âlimlerinin ve Müslümanların kafaları karışmıştır ve karışmaktadır
Not Zamanın insanları/Arapları da teslisi anlayamamışlar (ki normaldir, çağdaş Hıristiyanlar bile anlamıyor) ve galiba heykeli olduğu için Meryem’i tanrı sanmışlar


KİTAPLARDAN


-Tevrat’ta, MÖ 12 yüzyıldaki Dorlar (Deniz kavimleri) göçünü ve bunun Ortadoğu topraklarındaki etkilerini anlatan tek bir satır bulunmaz Mısır’daki Amon tapınağı duvarlarında ise deniz adamlarının bu göçü, devletler yıkışları, Mısır ordusunun bunlarla yaptıkları savaşlar anlatılmıştır
-Tevrat’ta verilen pek çok ad gibi Davud da bir lakaptı Bulunan tabletlerde Davidum kelimesi geçer Bu, komutan veya savaş şefi anlamına gelmektedir Caesar[Sezar], Çar veya Kayser gibi bir unvanken sonradan ad haline dönüşmüştür
-İsrail dini Babil sürgününe kadar çok geriydi Yahudilerin o bölgede öğrendiklerinden biri de Mehdi inancıydı Bu inanç eski İran dininde, Zerdüştçülükte bulunuyordu İranlıların, Yahudiliğin son biçimini almasında büyük etkileri sözkonudur (Musa ve Yahudilik, Hayrettin Örs)
-İsa Mesih’in ise gerçekten yaşayıp yaşamadığı, İncil’deki o sözleri söyleyip söylemediği bile belli değildir Tersine tüm belgeler onun hiç var olmadığını ve tüm İsa Mesih öyküsünün Kilise Babaları ve Aziz Paul tarafından uydurulduğunu göstermektedir
-İsa Mesih’in Tanrı’nın oğlu olduğu ve bakireden doğduğu iddiası ise Kilise Babaları’nın uydurdukları koskoca bir yalandan ve ürkütücü bir masaldan öte bir anlam taşımıyordu
-İsrail’in Tanrı’sı daima Meleği Cebrail aracılığı ile konuşurdu Tanrı her zaman önce kocalara korkmamalarını söyler, ardından onlara her birinin ayrıcalıklı anlamı olan bir ad ve oğul müjdelerdi… Ne ki, bakireye görünüp müjdeyi vermek Melek Cebrail için alışılmadık bir durumdu Belki Melek Cebrail bu nedenle müjdeyi vermeden önce bakire Meryem’e korkmamasını söylemiştir! (Yoksul Tanrı, Tyanalı Apollonius, Aytunç Altındal)


RÜYALAR


-Yüzyıllardır toplumlara din diye sunulan pek çok konu, kitaplara, zihinlere din ulularının düşleri yoluyla girmiştir Çünkü, Ortadoğu kaynaklı üç büyük dinin de temel karakteristiklerinden biri rüyalardır; rüyalardaki görümlerdir, işaretlerdir, bilgilerdir (Vahiy’in peygamber dışındaki mübarek insanlara da geldiğine dair en ufak, tevil edilebilecek bir ayet veya hadis olsaydı, hiç şüphesiz vahiy, rüyanın yerini tutacaktı!)
-Gördükleri rüyanın insanları/kendilerini hayırlı bir yere götürdüğüne dair sayısız olay/hikaye anlatılır Peki, hayırsız yola sevkeden hiç mi rüya görülmez?! Görülür de, anlatılmaz aslında!
-Rüya konusundaki bazı/sayısız soru ve sorun karşısında alimler, rüyayı, nefsani rüya ve ilahi rüya diye ikiye ayırmışlardır! Ama bu sorunu yine çözmez!


ÜMMET ve MİLLET


Kuran’da, biz sizi ümmet ümmet yaratık ki, birbirinizi tanıyasınız, manasındaki ayeti (Müslüman) Türkçüler, Allahın milliyet farklılığını onayladığının kanıtı olarak değerlendirir, böylece milliyetçiliklerine (kendilerince) meşruiyet sağlarlar! Ancak o ayet dikkatle okunduğunda (kendisi, önü, arkası), kast edilenin Türkler, Araplar, Farslar vs değil, Yahudiler, Hıristiyanlar, Sabiler vs olduğu anlaşılmaktadır O dönemde (MS 7 yüzyıl) milliyet bilincinin, daha doğrusu millet referanslı siyasetin/devletin olmaması bir yana, çok kuvvetle muhtemel Kuran’ı yazanlar Türklerin mevcudiyetinden haberdar bile değillerdi!


ALMAN İSA, TÜRK MUHAMMED


Almanya’da, Nazi döneminde İsa’nın Alman olduğu anlatılır, yazılırmış…
2000’lerde ise Türkiye'de, eski kültür bakanı Namık Kemal Zeybek’ten bir iddia: Muhammed Türk kökenlidir! Çünkü onun atası İbrahim, Urfa civarında doğmuştur Anadolu binlerce yıldır Türk yurdu olduğuna(?) göre… Muhammed Arap topraklarında doğup büyüdüğü için kültürel olarak elbette Arap’tır Fakat ırken Türk’tür!
Geçmişi Batı’da herhalde 200 yıla yakın, Türkiye’de 100 yıl olan milliyetçi/ırkçı ideoloji bağlılarının, sevmedikleri veya düşmanı oldukları (farklı) bir ırktan, milletten çıkmış peygamber olgusu karşısındaki çıkmazlarını, tezlerindeki garabeti yansıtan iki örnek!

Alıntıdır

Alıntı Yaparak Cevapla