Konu
:
Agamemnon Söylencesi
Yalnız Mesajı Göster
Agamemnon Söylencesi
08-20-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Agamemnon Söylencesi
Menelaos konuk prens olarak sarayına kabul ettiği Paris’le kaçan karısını ağabeyi Agamemnon’a anlatması üzerine Agamemnon’un kumandasındaki ordu iki yıl içinde hazırlığını bitirir
Birbirine bağlantılı sayılabilecek bu söylenceler Troia kralı Priamos’un “Paris” adındaki oğlunun doğumu hatta uğursuz sözleri yüzünden bir şölene çağrılmayan Eris’in“En güzele!” yazıp masaya attığı elmanın Aphrodite Hera ve Athena arasında paylaşılamaması nedeniyle başladığı söylenilebilir
Tarihin ilk güzellik yarışmasında Aphrodite’in ödülünü kabul ederek onu seçen çoban Paris dünyanın en güzel kadınına ve en büyük aşkına kavuşmuştur
Böylelikle Troia Savaşı bir yandan tanrıların savaşına dönmüş yarışmada yenilen Hera ve Athena Atreusoğulları ve Akhaların tarafına geçmişlerdir
Ordu Agamemnon kumandasında demir almadan önce tanrılar onuruna kurban kesilmesine karar verilmiş bir çeşme başındaki büyük bir çınarın altında sunak hazırlanmış
Kurban boğazlanmadan önce büyük bir ejderhanın çınara sarılarak çınarın en yüksek dallarına çıktığı görülür
Çınarın tepesinde yaprakların arasına tünemiş sekiz serçe yavrusunun ejderha tarafından yutulmasını çığlıklar atarak engellemeye çalışan ana serçe bunu başaramaz ve yavrularıyla birlikte ejderha tarafından yutulur
Ejderha sonra yere iner ve oracıkta taş kesilir
Ünlü bilici Kalkhas insanları şaşırtan bu olayı şöyle yorumlar: “Tanrılar tanrısı Zeus bu olay ile Atreusoğullarına demek istiyor ki; bu sefer büyük sıkıntı ve güçlüklerle doludur
Ama sonunda büyük ve ölmez bir yengi kazanılacaktır
Yılanın yuttuğu serçe sayısınca yani dokuz yıl sürecek onuncu yıl bu kent ele geçirilecek yakılıp yıkılacaktır
” Kalkhas sözlerini söylemiş kurban töreni de bitmiştir ve ordu Aulis limanında gemilerin yelkenlerini şişirecek uygun yeli beklemeye başlamıştır
Ama günler geçmekte yel bir türlü esmemektedir
Agamemnon her sabah gökyüzüne bakmakta güçlü yellerin çıkıp çıkmayacağını anlamaya çalışmaktadır
Bazan derin bir sessizlik ve devimsizlik gökyüzünü kaplamakta dağların arasına sıkışmış bir gölde nasıl dalgalanma olmazsa gökyüzünde de bir tek bulut dalgalanması olmamaktadır
Gemilerin yelkenleri ve direkleri kıpırdamaz bile
Bazan ters bir yel denizi ürpertmekte dalgaları kabartmakta gemileri ıslatmaktadır
Ordu sabırsızlıktan homurdanmakta krallar kralı Agamemnon üzüntüden kendini yiyip bitirmektedir
Şu açıkça bellidir ki tanrılar gemilerin yola çıkmasını istememektedir
Neden? Neden uygun yelleriyle yelkenlerin şişmesine engel olmuşlardır? Bunu anlamak öğrenmek için yine bilici Kalkhas’a başvururlar
Bilici yelkenleri şişirecek yellerin tanrılar tarafından engellenmesinin tek nedeninin Agamemnon olduğunu söyler
Sevdiği bir geyiği ormanda vurup öldürdüğü için avcı ve kız oğlan kız Artemis Agamemnon’a kızmış ve öz kızı İphigeneia’yı kurban etmedikçe ordunun işine yarayacak yelleri estirmeyeceğine ant içmiştir
Troia’nın yakılıp yıkılması Atreusoğullarının yengisi kız oğlan kız İphigeneia’nın kurban edilmesine bağlı görünmektedir
Agamemnon sevgili öz kızı İphigeneia’yı kurban sunağına çıkarmadıkça Menelaos’un öcü de alınmayacaktır
Agamemnon bilicinin bu haberi karşısında ağlar; yüreği çocuk ve vatan sevgisi arasında çırpınmaya başlar
Karısı Klytaimestra’ya kızını alıp Aulis limanına gelmesi için haber yollar
Myrmidon kralı Akhilleus İphigeneia ile evlenmek istemektedir
Bu nedenle kızının hemencecik gelmesi gerekmektedir
Ulağına belki de şöyle buyruk vermiştir: “Bir ok gibi uçacak ağaçların gölgesinde oturmayacak su içmek için çeşmelerin başında eğlenmeyeceksin
Hatta kendini sakın uykuya bile kaptırma!” Yüreği sevinçle dolu İphigeneia yanında anası ve çeyiz olarak vereceği armağanlarla bir arabaya binip gelir
Ama acı gerçeği öğrenir öğrenmez sevinci tükenir
Babasının onun için hazırladığı düğün oyununu öğrenmiş kendini yerden yere çalmış ağlamış inlemiş çığlık çığlığa bağırmış sonunda yazgısını kabullenmiş İphigeneia’yı Artemis ormanına götürürler
Başı kesilmek üzere olan İphigeneia Artemis tarafından kaçırılır kurbancının havaya kaldırdığı kılıç bir dişi geyiği kurban eder
Euripides’in anlatımına göre Artemis İphigeneia’yı almış Khersoneus (Kırım)’da bulunan Tauris bölgesine götürmüş onu orada kendi tapınağına rahibe yapmıştır
Olayların devamında önemli mitoslardan İlyada’da genişçe sözü edilen ve Akhilleus’un öfkelenmesine neden olan şudur: Akhilleus Troia Savaşı süresince Küçük Asya kentlerini yağmalamış bunlardan birinde Briseis adındaki kızı yağma sonucu kendi çadırına götürmüştür
Buna benzer bir yağmada da Agamemnon’un payına düşen Khrysa kentinin Apollon Tapınağı’ndaki kız oğlan kız Khryseis’tir
Khryseis’in babası kızı için Agamemnon’a kurtarmalık vermek istemiş yalvarmışsa da Agamemnon kendisine acımamış tersine ona türlü aşağısamalarda bulunmuş getirdiği armağanları da alıp yaşlı adamı kovmuş
Bu nedenle sonradan Odysseus'un eline geçecek olan ünlü yayı ile Apollon Atreusoğullarının üstüne öldürücü oklarını savurup ölümcül atışlar yapmaya başlar ve dokuz gün süreyle ölüleri yakan ateşler hiç sönmez
Agamemnon da Khryseis’i babasına vermek zorunda kalır
Bu olayda Akhilleus’un suçlamalarını içine sindiremez ve onun kapatması Briseis’i kendi çadırına aldırır
Akhilleus kızar gücenir ve savaştan çekilir
Atreusoğullarını artık yenilgi beklemektedir
Troia Savaşı sonrası gemilerin birçoğu uzak ülkelere sürüklenen fırtınalara kapılmışlarsa da Agamemnon bütün tehlikeleri atlatan şanlı bir kral tavrıyla yurduna dönmüştür
İphigeneia öleli on yıl olmuştur
Ama o ölümün sonucu bugüne dek alınmamıştır
Yaşlılar her günahın yeni bir günah doğurduğunun biliciliğiyle bir şey olmaz diye kimseyi ve kendilerini boşuna avutmadan-avunmadan artık Agamemnon sarayına sokulmuş “öç”ü beklemektedirler
Kızının sonunu öğrenince Agamemnon'u caydırmaya çalışmış zavallı Klytaimestra kocasının düşüncesini değiştiremeyince ona karşı beslediği kini yıllar boyu unutmayarak büyütmüş hatta kendisine bir sevgili bile bulmuştur
Agamemnon savaş sonrası Priamos'un bilici kızı Kassandra’yla çıkıp gelince kini daha da artmış kendisini Khryseis'le aldatmasını da bahane göstererek Agamemnon'u öldürüp öcünü almış
Savaş dönüşü Klytaimestra kocasını coşkun sözlerle karşılar
Agamemnon arabada bulunan Kassandra’yı karısına tanıtır ve karı-koca saraya girer
Kapıda kalan tutsak prenses korku içinde çevresindekilere nereye getirildiğini sorar: “Bu ev tanrının kakıncına uğramış insanların öldürüldüğü döşemelerin kanla kızardığı bir ev!” diye haykırınca yaşlılar şaşkınlık ve korku içinde birbirleriyle bakışmış
“Çocukların ağlayışını duyuyorum
” demiş ve sonra “Kanayan yaralar için ağlıyorlar
Bir babanın şölen sonrasında yediği et kendi çocuklarının etiydi
” diye eklemiş: Thyestes’le oğulları
Kassandra bunları nereden bilebilir ki bu evde yıllarca yaşamışçasına
Sanki olup bitenleri tüm günahları gözleriyle görmektedir
O gün iki kişi daha öldürülecektir
Yaşlılar o uğursuz saraya girmesini engelleseler de dinlemez yazgısına yürümeyi yeğler
Kocasını güler yüzle karşılayan ve adet olduğu üzere onu banyoya götüren Klytaimestra ona kol ağızları dikili bir gömlek verir
Agamemnon banyodan çıkışta gömleği giymeye çalışırken savunmasız kaldığında Klytaimestra sakladığı hançerle onu öldürür
Elbisesinde yüzünde kocasının kanı ile eşiğe çıkan Klytaimestra; “Kocam içerde ölü olarak yatıyor
Kendi elimle cezasını verdim
” diyerek on yıl önce kızını öldüreni öldürmüştür
Kanlı şölenden sonra doğan Thyestes’in en küçük oğlu Aigisthos ile Klytaimestra kötülüğe kötülükle son verilemeyeceğini bilmektedirler
Bu cinayetin yeni cinayetler doğurabileceğini ise düşünmemişler
Birlikte krallığı yönetmeye başlarlar
Babasının öldürüldüğü sarayda anasının ahlaksız olduğunu düşündüğü bir adamla birlikte olduğunu görmek Elektra’yı mutsuz kılmakta tek umudu kardeşi Orestes’in gün gelip babasının öcünü alacağı düşüncesiyle yaşamaktadır
Klytaimestra ile Aigisthos’un akıllarına hiç gelmeyen budur
Klytaimestra ve sevgilisi Aigisthos yedi yıl sonra büyüyüp kılıç sallayacak yaşa gelince babası Agamemnon'un öcünü alan oğul Orestes tarafından öldürülür
alıntı
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul